EntellektuelForum Forum Ana Sayfa EntellektuelForum

 
 SSSSSS   AramaArama   Üye ListesiÜye Listesi   Kullanıcı GruplarıKullanıcı Grupları   KayıtKayıt 
 ProfilProfil   Özel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapınÖzel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapın   GirişGiriş 

Uğur Civelek: Faizler nereye koşuyor?

 
Yeni başlık gönder   Başlığa cevap gönder    EntellektuelForum Forum Ana Sayfa -> İKTİSADÎ HABERLER
Önceki başlık :: Sonraki başlık  
Yazar Mesaj
Alemdar
Site Admin


Kayıt: 14 Oca 2008
Mesajlar: 3538
Konum: Avustralya

MesajTarih: Pzr Ekm 29, 2017 10:29 pm    Mesaj konusu: Uğur Civelek: Faizler nereye koşuyor? Alıntıyla Cevap Gönder

Uğur Civelek: Faizler nereye koşuyor?
29 Ekim 2017



Faizlere ilişkin değerlendirme ve tartışmaların, ekonomi gündemine ipotek koymaya hazırlandığı yeni bir dönem bizi bekliyor olabilir. Siyasi irade, banka yöneticilerini toplayarak faizleri gereken oranda geriletmenin yollarını zorlamaya hazırlanıyor. Değişmekte olan küresel koşullar, özellikle tasarruf açığı olan gelişen ekonomilerde faizlerin yükselmeye başlayacağının işaretlerini güçlü bir şekilde veriyor. Geride bıraktığımız hafta içinde toplanan Merkez Bankası Para Piyasaları Kurulu ise kısa vadede piyasaları daha fazla germemenin yolunu faizleri değiştirmemekte arıyor.

Kısa vadeli ve gerçekçi olmayan varsayımlar ile iyimser senaryoları hayata geçirmeye çalışanlar, gerçekçi olmayı beceremiyor. Enflasyon veya faizlerdeki eğilimlerin sonuç olduğunu, hayali beklentileri abartıp bunları manipüle ederek sorunların ağırlaşmasının önlenemeyeceğini kimse kabul etmek istemiyor!

EĞİLİMLER SORGULANMADI

2016 yılının son çeyrek döneminde kaynak konusundaki arz talep dengesi bozuktu; döviz kuru, enflasyon ve faizlerdeki yükseliş eğilimi bu nedenle yaşanmaya başlamıştı. Ekonomiyi durgunluktan çıkarmak için öne sürülen tasarımlar ise, bir mucize olmaz ise kaynak konusundaki dengesizliği artıracak türdendi. 2017 yılı Ocak ayında döviz kurlarında yaşanan sert yükselişin ardından kısır tartışmalar kısmen duruldu; kayıpların geri alınabilmesi ve enflasyon baskılarının kontrol altına sokulabilmesi için para otoritesinin faizleri sert bir şekilde yükseltmesine kayıtsız kalındı. Ancak faizlerdeki yükselişin geçici olacağı varsayılarak, gerçekçi olmaya yanaşılmadı!

Kredi Garanti Fonu uygulaması yolu ile para politikası ile kredi hacmindeki artış arasındaki ilişki koparıldı, iç talep çeşitli teşvikler ile uyarılmaya çalışıldı; sonuçta kaynak sıkıntısı ciddileşti!

Bu yılın ikinci ve üçüncü çeyreğinde bir miktar yabancı kaynak girişi oldu; bu sayede mevduat ve kredi faizlerindeki artış duruldu. Kısa vadeye odaklanıldığı için, küresel eğilimlerin geçici olup olmadığı sorgulanmadı! Fakat Eylül ayı ile birlikte durum netleşti: yabancı kaynak girişi geçici idi ve yolun sonu görünmüştü. Döviz kuru ve faizlerin yeniden yükselişe geçmesi olasılığı artmıştı; fakat 2018 yılına ilişkin tasarımlar tam aksi eğilimlerin söz konusu olacağı varsayımına göre kurgulanmıştı!

KAYNAK SIKINTISI VAR

Bu aşamada sormak gerekiyor! Döviz kurlarının artmasına sebep olmadan ve enflasyon beklentileri daha fazla bozulmadan faizleri geriletmenin bir yolu var mı? Bankaları zorlayarak, hem kredi hacminin büyüme hedefini destekleyecek şekilde artması ve hem de kredi faizlerinin gerilemesi mümkün olabilir mi? Bu ve benzeri sorulara olumlu yanıt verilebilmesi pek olası görünmüyor.

2018 yılı Orta Vadeli Plan hedeflerini yakalamak için gerekli kaynak miktarı ile mevcut koşullarda içeriden ve dışarıdan bulunabilecek rakam arasında giderek büyüyen bir fark var. Kaynak talebi, kaynak arzının üzerinde olduğu sürece de faizler yükselir. Faizlerdeki yükseliş kaynak talebinin kısılması ve gerçekçi olunabilmesinin gerektiği anlamındadır. Aksini zorlamanın faydası yoktur, zararı çoktur! 2017 senesinin ilk yarısına ilişkin deneyimler ve devrettiği miras ortadadır! Maliye politikasındaki hesapsız gevşemeye rağmen özel sektör yatırımları konusundaki durağanlığın sebebiburada aranmalıdır.

FAİZDEN KİMSE HOŞLANMAZ

Yüksek faiz her kesimi yıpratır. Daha önce verdiği kredileri giderek yükselen faiz oranları ile fonlamak mali sektörü yıpratacağı için istedikleri bir durum değildir. Özel sektör ile kamu kesimi de, bilançoları yıpratacağı ve beklentileri olumsuzlaştıracağı için yüksek faizden hiç hoşlanmaz. Faizlerin yükselmemesi ve kırılganlık yaratmaması için, buna sebep olabilecek her türlü yaklaşımdan uzak durulması gerekir. Eğer hayati bir nedenle uzak durulamıyorsa, başka şeylerden vazgeçmek ve krizi göze alarak buna uygun şekilde hazırlık yapmak önemlidir!

Çok şey istiyoruz ve aza tamah edemeyenin çoğu hiç bulamayacağını unutmak gafletine düşmekten kurtulamıyoruz!

Kaynak: Aydınlık

Akif Beki: Yanılıyor olabilirler, Cumhurbaşkanı haklı çıkabilir
18 Kasım 2017



"Neden ‘deneyelim gitsin’ deyip bir çırpıda sertçe düşürmezler ki faizi?"

Karar yazarı Akif Beki, Merkez Bankası'na faiz indirme çağrısını yinleyen Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan için, "Merkez Bankası Erdoğan’ın tepkisini göğüslemekten ne yıldı, ne yoruldu. Oysa yanılıyor olabilirler, Cumhurbaşkanı haklı çıkabilir" dedi.

Beki'nin "Ne duruyorsun Merkez Bankası!" başlığıyla (18 Kasım 2017) yayımlanan yazısı şöyle:

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kabul gören iktisat teorisinin tersini savunuyor. “Görüşümü biliyorsunuz; faizin sebep, enflasyonun netice olduğu kanaatindeyim” diyor ve anlaşılmamaktan şikayet ediyor.

Merkez Bankası ise faizi indirmeyerek anlamazdan gelmeye devam ediyor.

Bu faiz direnişi bıkkınlık vermeye başladı oysa.

‘Faiz lobisi misiniz’ gibi suçlamaları bile sineye çekme pahasına, faizi aşağı çekmemek de niye!

Madem ki Cumhurbaşkanı görüşünde ısrarcı, madem ki teorisinin doğruluğundan emin...

Velev ki iktisatta doğru bildiğiniz her şeye aykırı olsun...

Ne diye bu görüşe bir şans, bir kendini ispatlama fırsatı tanımazsınız ki?

HEM ‘ÇOK BİLMİŞ’ HEM ‘OLAĞAN ŞÜPHELİ’

O kadar iddialı ki Erdoğan...

“Bu konuda beni anlamayanlar er veya geç anlayacaklar. Bunu öğreneceksiniz. Bizdeki Batı kafalılara bunu hâlâ anlatamadım. Bir şeyi anlamıyorlar, anlamadıkları şu, faiz lobisine çalışıyorsunuz başka bir şey yok. Faiz lobisi bunu düşürür mü” diye kaçtır çıkışıyor.

Bu zehir zemberek eleştiriler bile Merkez Bankası’nı yerinden kımıldatmaya yetmiyor, iyi mi...

Yatırımların azalması ve enflasyonun tırmanması başta, ekonomide kötü giden her şeyi faiz inadına bağlıyor Cumhurbaşkanı.

“Böyle yürümez. Söylediklerinizin hiçbiri tutmuyor, tutmaz, yanlış yoldasınız. Merkez Bankalarının bağımsızlığı var, müdahale etmeyin deniyor. Tamam da, müdahale etmediğimiz için bu hale geliyor. Tablo ortada” diye bastırıyor.

Yine tık yok, direnci de inadı da kırılmıyor Merkez Bankası’nın.

Erdoğan’ın güçlü iradesine karşı gelmeyi, faiz lobisine çalıştıkları zannının altında kalmayı, ihanet suçlamalarına hedef olmayı, Türkiye’ye ekonomik saldırıların içerideki ayağı, yerli işbirlikçisi gibi görünmeyi göze alıyorlar da...

Nuh diyor peygamber demiyorlar, bilgiçlik taslıyor faizle oynamaya yanaşmıyorlar.

Gerçeği bulmanın yolu

Sen, ben seyretmekten yorulurken, Merkez Bankası Erdoğan’ın tepkisini göğüslemekten ne yıldı, ne yoruldu.

Oysa yanılıyor olabilirler, Cumhurbaşkanı haklı çıkabilir.

Fakat denemeden, sonuçlarını görmeden asla bilemeyiz. Onlar da ekonomide bozulan her şeyin sorumlusu, günah keçisi olmaya devam ederler.

Neden ‘deneyelim gitsin’ deyip bir çırpıda sertçe düşürmezler ki faizi?

Ekonomi elbette deneme-yanılma tahtası değil. Ama doğrusu, yanlışı başka nasıl anlaşılacak?

Erdoğan’ın faiz teorisi test edilmeden ‘nerede yanlış yaptığımız, sorunların eokonomi yönetiminden mi faiz lobisinden mi ya da dış müdahale ve oyunlardan mı kaynaklandığı’ nasıl ayan olacak?

Merkez Bankası’ndaki baskıya tahammül en dayanıklı sabır taşında bile yok.

Çatlamasınlar da bitirsinler artık bu ıstırabı; neyin direnişi, neyin sürtüşmesi, neyin mücadelesi bu!...

Seçilmiş siyasi irade madem ki bu kadar emin ne söylediğinden, atarsın üstünden sorumluluğu, yaparsın gereğini olur biter.

Sana sorulmayacak ki hesabı...

Hem doğruluğuna inanmasan bile istenen şeyin yanlışlığını göstermeden kurtuluş yok.

Tamam, klasik teoriye bağlılıkta ne kadar azimli, kararlı ve dirençli olduğunu kanıtladın.

Şimdi sıra, siyasi realiteyle kavga edilmeyeceğini de kanıtlamanda.

Hem sana mı kaldı tasası, kurtul endişelerinden...

Milli şairimizin deyişiyle, iki el bir baş içindir, davransana ey Merkez Bankası!


ETİKETLER
erdoğan ekonomi merkez bankası haber açıklama

Akif Beki: Yanılıyor olabilirler, Cumhurbaşkanı haklı çıkabilir
18 Kasım 2017



"Neden ‘deneyelim gitsin’ deyip bir çırpıda sertçe düşürmezler ki faizi?"

Karar yazarı Akif Beki, Merkez Bankası'na faiz indirme çağrısını yinleyen Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan için, "Merkez Bankası Erdoğan’ın tepkisini göğüslemekten ne yıldı, ne yoruldu. Oysa yanılıyor olabilirler, Cumhurbaşkanı haklı çıkabilir" dedi.

Beki'nin "Ne duruyorsun Merkez Bankası!" başlığıyla (18 Kasım 2017) yayımlanan yazısı şöyle:

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kabul gören iktisat teorisinin tersini savunuyor. “Görüşümü biliyorsunuz; faizin sebep, enflasyonun netice olduğu kanaatindeyim” diyor ve anlaşılmamaktan şikayet ediyor.

Merkez Bankası ise faizi indirmeyerek anlamazdan gelmeye devam ediyor.

Bu faiz direnişi bıkkınlık vermeye başladı oysa.

‘Faiz lobisi misiniz’ gibi suçlamaları bile sineye çekme pahasına, faizi aşağı çekmemek de niye!

Madem ki Cumhurbaşkanı görüşünde ısrarcı, madem ki teorisinin doğruluğundan emin...

Velev ki iktisatta doğru bildiğiniz her şeye aykırı olsun...

Ne diye bu görüşe bir şans, bir kendini ispatlama fırsatı tanımazsınız ki?

HEM ‘ÇOK BİLMİŞ’ HEM ‘OLAĞAN ŞÜPHELİ’

O kadar iddialı ki Erdoğan...

“Bu konuda beni anlamayanlar er veya geç anlayacaklar. Bunu öğreneceksiniz. Bizdeki Batı kafalılara bunu hâlâ anlatamadım. Bir şeyi anlamıyorlar, anlamadıkları şu, faiz lobisine çalışıyorsunuz başka bir şey yok. Faiz lobisi bunu düşürür mü” diye kaçtır çıkışıyor.

Bu zehir zemberek eleştiriler bile Merkez Bankası’nı yerinden kımıldatmaya yetmiyor, iyi mi...

Yatırımların azalması ve enflasyonun tırmanması başta, ekonomide kötü giden her şeyi faiz inadına bağlıyor Cumhurbaşkanı.

“Böyle yürümez. Söylediklerinizin hiçbiri tutmuyor, tutmaz, yanlış yoldasınız. Merkez Bankalarının bağımsızlığı var, müdahale etmeyin deniyor. Tamam da, müdahale etmediğimiz için bu hale geliyor. Tablo ortada” diye bastırıyor.

Yine tık yok, direnci de inadı da kırılmıyor Merkez Bankası’nın.

Erdoğan’ın güçlü iradesine karşı gelmeyi, faiz lobisine çalıştıkları zannının altında kalmayı, ihanet suçlamalarına hedef olmayı, Türkiye’ye ekonomik saldırıların içerideki ayağı, yerli işbirlikçisi gibi görünmeyi göze alıyorlar da...

Nuh diyor peygamber demiyorlar, bilgiçlik taslıyor faizle oynamaya yanaşmıyorlar.

Gerçeği bulmanın yolu

Sen, ben seyretmekten yorulurken, Merkez Bankası Erdoğan’ın tepkisini göğüslemekten ne yıldı, ne yoruldu.

Oysa yanılıyor olabilirler, Cumhurbaşkanı haklı çıkabilir.

Fakat denemeden, sonuçlarını görmeden asla bilemeyiz. Onlar da ekonomide bozulan her şeyin sorumlusu, günah keçisi olmaya devam ederler.

Neden ‘deneyelim gitsin’ deyip bir çırpıda sertçe düşürmezler ki faizi?

Ekonomi elbette deneme-yanılma tahtası değil. Ama doğrusu, yanlışı başka nasıl anlaşılacak?

Erdoğan’ın faiz teorisi test edilmeden ‘nerede yanlış yaptığımız, sorunların eokonomi yönetiminden mi faiz lobisinden mi ya da dış müdahale ve oyunlardan mı kaynaklandığı’ nasıl ayan olacak?

Merkez Bankası’ndaki baskıya tahammül en dayanıklı sabır taşında bile yok.

Çatlamasınlar da bitirsinler artık bu ıstırabı; neyin direnişi, neyin sürtüşmesi, neyin mücadelesi bu!...

Seçilmiş siyasi irade madem ki bu kadar emin ne söylediğinden, atarsın üstünden sorumluluğu, yaparsın gereğini olur biter.

Sana sorulmayacak ki hesabı...

Hem doğruluğuna inanmasan bile istenen şeyin yanlışlığını göstermeden kurtuluş yok.

Tamam, klasik teoriye bağlılıkta ne kadar azimli, kararlı ve dirençli olduğunu kanıtladın.

Şimdi sıra, siyasi realiteyle kavga edilmeyeceğini de kanıtlamanda.

Hem sana mı kaldı tasası, kurtul endişelerinden...

Milli şairimizin deyişiyle, iki el bir baş içindir, davransana ey Merkez Bankası!


ETİKETLER
erdoğan ekonomi merkez bankası haber açıklama
_________________
Bir varmış bir yokmuş...
Başa dön
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et AIM Adresi
Önceki mesajları göster:   
Yeni başlık gönder   Başlığa cevap gönder    EntellektuelForum Forum Ana Sayfa -> İKTİSADÎ HABERLER Tüm zamanlar GMT
1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

 
Geçiş Yap:  
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız


Powered by phpBB © phpBB Group. Hosted by phpBB.BizHat.com


Start Your Own Video Sharing Site

Free Web Hosting | Free Forum Hosting | FlashWebHost.com | Image Hosting | Photo Gallery | FreeMarriage.com

Powered by PhpBBweb.com, setup your forum now!
For Support, visit Forums.BizHat.com