EntellektuelForum Forum Ana Sayfa EntellektuelForum

 
 SSSSSS   AramaArama   Üye ListesiÜye Listesi   Kullanıcı GruplarıKullanıcı Grupları   KayıtKayıt 
 ProfilProfil   Özel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapınÖzel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapın   GirişGiriş 

İdare Mahkemesi Kararları

 
Yeni başlık gönder   Başlığa cevap gönder    EntellektuelForum Forum Ana Sayfa -> MAHKEME KARARLARI
Önceki başlık :: Sonraki başlık  
Yazar Mesaj
Ekim



Kayıt: 21 Arl 2007
Mesajlar: 2634
Konum: Kanada

MesajTarih: Sal Mar 02, 2010 11:05 pm    Mesaj konusu: İdare Mahkemesi Kararları Alıntıyla Cevap Gönder

Noterden onaylı torpile yargı vetosu
24 Temmuz 2011
Yıldırım Beyazıt Üniversitesi'ne yapılan 'adrese teslim atamalar'a mahkeme freni. ATO'nun 'Bu kişiler olacak' diye noterden tespit ettirdiği 31 ismin atanmasına ilişkin işlem durduruldu. Mahkeme 'Belli kişiler tarif edilmiş' dedi

Başkentte yeni kurulan Yıldırım Beyazıt Üniversitesi'nin Tıp Fakültesi'ndeki akademik kadrolara yapılan torpilli atamalar yargıdan döndü.
26 Ocak'ta 33 kadro için ilana çıkan üniversitenin getirdiği kriterler, birçok hekimin başvuru yapamadan elenmesine yol açmış, 'adrese teslim' atama tartışması çıkmıştı. Ankara Tabip Odası (ATO) ve Sağlık Emekçileri Sendikası (SES), atama sonuçları açıklanmadan günler önce notere başvurup 32 kişilik bir listeyi onaylatmıştı. Atanan isimler ATO'nun listesine göre bir fire dışında aynı çıkmıştı. ATO bunun üzerine dava açtı.
- YÖK'TEN İZİN YOK: Ankara 5. İdare Mahkemesi ise 31 atamayı 'birbirinden ilintisiz şartlarla, belli kişiler tarif edilmiştir' gerekçesiyle hukuka aykırı buldu, durdurdu. Gerekçeli kararda ek koşulların YÖK'ten izinsiz belirlendiğine dikkat çekildi, şu ifadeler yer aldı:
- OBJEKTİF DEĞİL: 'Ek koşulu taşımayan adayların başvuru yapmayacağı, objektif değerlendirme imkanının ortadan kalkacağı, ilana şartları tutan kişilerin başvurabildiği açıktır.
- KİŞİLER TARİF EDİLMİŞ: Ek koşul belirleyebilmek için özellikle bilimsel kaliteyi artırmak amacının taşınması gerekir, ancak bunu ortaya koyan
somut bir tespit bulunmamaktadır.
Örneğin çocuk cerrahisi anabilim dalı için ilan edilen 1 doçent kadrosuna deney hayvanları laboratuarı araştırma sertifikası şartının getirilme amacı ortaya konulamamıştır. Birbirinden ilintisiz şartların her bir anabilim dalı için ve akademik unvan için farklı şekilde deneyim süreleri öngörülmesinin kişileri tarif eder nitelikte olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
- HUKUKA UYARLILIK YOK: İlanda yer alana açıklamalarda hukuka uyarlık bulunmamaktadır. Telafisi güç zararlar doğabileceğinden atamaların yürütmesinin durdurulmasına karar verilmiştir.'
- 'KABIZLIK' UZMANLIĞI ŞARTTI: İlanda 'göz hastalıkları' dalında alınacak akademisyenin 'hastane kalite değerlendirmesinde sertifikalı olması' istenmişti. Çocuk cerrahisine atanacak kişi için 'Erasmus konusunda deneyim' talep edilmişti. Genel cerrahi için atanacak yardımcı doçentin ise 'kabızlık cerrahisi' konusunda
uzman olması şartı vardı.

Kararın gereğini yapın
Ankara Tabip Odası Başkanı Bayazıt İlhan, kararın ardından şunları söyledi: Üniversite rektörlüğü tarafından mahkemeye sunulan yazılı savunmada tabip odası tarafından böyle bir davanın açılamayacağı, odanın böylesi bir davada taraf ehliyetine sahip bulunmadığı dile getirilmiş; ancak iptali istenen ilandaki öznel/subjektif koşul ve belirlemelere dair ise ciddi hiçbir karşı savunmanın yapılamadığı görülmüştür. Karar gereği, üniversitenin Tıp Fakültesi'ne yapılan çok sayıda atamanın hukuki geçerliliği bu an için kalmamış bulunmaktadır. Yargı kararının gereğini yapmak üniversitenin yükümlülüğündedir.
Akşam

İdare Mahkemesi, iş bırakan memura verilen 'aylıktan kesme' cezasını iptal etti

03.10.2010

Zonguldak İdare Mahkemesi, iş bırakan memura verilen ’’aylıktan kesme’’ cezasını iptal etti.
Zonguldak Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi çalışanı ve Türk Sağlık-Sen Zonguldak Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi ebe Arzu Kara, 25 Kasım 2009’da memur konfederasyonlarının aldığı karar doğrultusunda bir günlük ’’iş bırakma eylemi’’ne katıldı.

Kara’ya, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu kapsamında 1/30 oranında ’’aylıktan kesme’’ cezası verildi. Kara, Zonguldak Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Baştabipliği’nin bu işleminin iptali için Zonguldak İdare Mahkemesi’nde dava açtı.

Dava dilekçesinde, sendikalara üye olarak sendikal faaliyete katılma niteliğindeki eylemin disiplin cezası verilmesine neden olamayacağı, işlemin mevzuat hükümleri ile uluslararası sözleşmelere aykırı olduğu, konuyla ilgili emsal yargı kararları bulunduğu ifade edilerek, ceza işleminin iptali talep edildi.

İdarenin savunmasında ise 657 sayılı Kanun’da çalışma saatlerinin belirlendiği, baştabipliğin sendika yöneticilerine kanunların belirlediği sendikal faaliyetler ile ilgili çalışmaları yapmak üzere 1 gün yasal izni verdiği belirtildi.

Buna karşın davacının çalışmalarını bu kapsamda yapmayıp ’’izinsiz’’ olarak göreve gelmediği ifade edilen savunmada, bu nedenle Kara hakkında yapılan soruşturma sonucunda ’’özürsüz olarak bir veya iki gün göreve gelmemek’’ fiilinin karşılığı olarak ’’aylıktan kesme’’ cezasının verildiği kaydedildi.

Mahkemenin Kararı
Mahkeme, yaptığı değerlendirme sonunda idarenin işlemini iptal etti.

Mahkemenin kararında, davacının, üyesi ve yöneticisi bulunduğu sendikanın bağlı olduğu konfederasyonun yetkili kurullarınca alınan karara uyarak ’’grevli toplu sözleşmeli sendika hakkı’’ ve ’’2010 yılında öngörülen zammı’’ protesto etmek amacıyla 25 Kasım 2009’da bir gün mesaiye gelmediğinin anlaşıldığı belirtildi.

Davacının sendikal faaliyet kapsamında yapılan bir günlük iş bırakma eylemine katılmasının disiplin suçu oluşturmasının söz konusu olmadığı vurgulanan kararda, disiplin suçu teşkil etmeyen eylem nedeniyle davacı hakkında tesis olunan işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı kaydedildi.

İş Bırakmak Yasal
Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ’’iş bırakmanın yasal bir eylem olduğunun’’ mahkeme tarafından da ifade edildiğine dikkat çekerek, şöyle devam etti:

’’Mahkeme kararı ile iş bırakmanın bir suç değil, bir hak olduğu net bir biçimde ifade edilmiştir. Maaştan kesme gibi memuriyette ağır bir cezayı, çalışanın sadece hakkını kullanması nedeniyle vermenin izahı yoktur. Böyle bir cezanın verilmesinde ancak kasıt vardır. Mahkemede bu hukuksuzluğu tespit etmiş ve iş bırakmanın yasal bir hak olduğuna karar vermiştir. Kamu çalışanları iş bırakma kararı aldıklarında hiçbir şekilde ceza almayacakları açıktır. Mahkeme kararıyla bu tescillenmiştir.’’ TRT

27 Mayıs 2010 16:41
Doktora Kene Tazminatı
Hastalık bulaşan doktor tazminat istedi, mahkemenin verdiği karar ise...

Ankara Tabip Odası'ndan yapılan açıklamada, Ankara 11. İdare Mahkemesi'nin, görevi esnasında hastasından Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığı bulaşan hekimin Sağlık Bakanlığı'ndan tazminat istemini konu edinen davada, hekim lehine manevi tazminata hükmettiğini bildirildi. Yazılı açıklamada, davaya konu olayın, 2008 Haziran ayında Ankara'da Sağlık Bakanlığı Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yaşandığı belirtildi.
Hastanede KKKA teşhisi ile yatan bir hastada 6 Haziran 2008'de kalp ve solunum durması geliştiği ve hastaya yeniden canlandırma için tıbbi müdahalede bulunan görevli sağlık personeline de aynı hastalığın bulaştığının anımsatıldığı açıklamada, KKKA teşhisi konulan hekimin 18 gün boyunca ölüm kalım mücadelesi verdiği ifade edildi.
Açıklamada, hekimin sağlığına kavuşmasının ardından, tedavi süresince kendisine ödenmeyen döner sermaye payının ödenmesi ve doğan maddi ve manevi zararlarının karşılanması için Sağlık Bakanlığı'na yaptığı yazılı başvurunun reddedildiği ifade edildi.
Bunun üzerine hekim tarafından Sağlık Bakanlığı'na karşı dava açıldığına işaret edilen açıklamada, Ankara 11. İdare Mahkemesi'nin özetle şu kararı aldığı bildirildi:
“Davacının görevini ifa sırasında hizmetin kuruluş ve işleyişinden dolayı uğradığı zararın, zarar ile idari eylem arasında nedensellik bağını ortadan kaldıracak haller olmadığı sürece tazmini gerekmekte olup, davacının idarece sağlanan imkanlar ölçüsünde gerekli tedbirleri aldığı ancak henüz bulaşma yolları tam olarak ortaya konmamış KKKA hastalığına kendi kusuru sebebiyle veya nedensellik bağını ortadan kaldıracak başka bir sebebe dayalı olarak hastalığa yakalandığına dair somut bir bilgi veya belge bulunmadığından, davacının varsa maddi ve manevi zararlarının tazmini gerekmektedir.
Ölümcül bir hastalık olduğu kamuoyunca da bilinen ve son yıllarda sıkça rastlanan KKKA hastalığına, bu hastalığı tedavi ettiği sırada salt görevinin sebep ve etkisiyle yakalanan ve bu konuda kusurlu davrandığı ortaya konmayan, hastalığın tedavi sürecinde ve sonrasında ağır elem ve üzüntü duyduğu tartışmasız olan davacının tazminat isteminin, mesleki risk ilkeleri çerçevesinde takdiren, kısmen kabulü gerekmektedir.”
“SAĞLIK ÇALIŞANLARININ SAĞLIĞI BİRİMLERİ KURULSUN”
Açıklamada, davanın sağlık sektöründe mesleki risk ilkesinin kabul edilmesi ve bundan böyle benzer olaylarda sağlık personelinin uğradığı zararların idarece karşılanması bakımından emsal değer taşıdığı ifade edildi.
Sağlık çalışanlarının çalışma ortamları ve iş yükleri nedeniyle en riskli meslek gruplarının başında geldiği vurgulanan açıklamada, Ankara Tabip Odası'nın sağlık birimlerinde risk değerlendirmesi eğitimi çalışmasına başladığı bildirilerek, “Ancak vakit geçirilmeden bütün sağlık kuruluşlarında 'Sağlık Çalışanlarının Sağlığı' birimleri kurulması gerekmektedir” denildi.
aktifhaber

02 Mart 2010
Gökçek: 'İflas Ederiz'
Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı çalışan EGO ve özel halk otobüsleri ile minibüslerde ulaşım ücretlerinde altı yıl öncesine dönüldü.

8 Mart Pazartesi gününden itibaren otobüslerde tam bilet 90 Kuruş, öğrenci 60 Kuruş, minibüslerde kısa mesafe 90 Kuruş, uzun mesafe ise bir lira oldu. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, düzenlediği basın toplantısında, Tüketici Hakları Derneği'nin, 2004 ve 2008 yılında toplu taşıma ücretlerinde indirim amacıyla 9. İdare Mahkemesine açtığı dava sonucu, şehir içi ulaşımı sağlayan otobüs ve minibüslerde altı yıl önce uygulanan ücretin geçerli olması kararı çıktığını belirterek, ''Bu durum belediye için bir kaostur. Bu işin içinden maddi anlamda çıkabilmemiz ve işin mantığını anlamak mümkün değildir'' dedi.

İFLAS EDERİZ

Gökçek,''Otobüsler nedeniyle ayda eski parayla 26,5 trilyon zarardayız'' dedi.Mahkeme kararını uygulamamaları halinde mahkemelik olacaklarını ifade eden Gökçek, uygulamaları halinde ise belediye olarak iflas edeceklerini öne sürdü.

Konuya ilişkin ''ara çözüm bulma amacıyla'' Ulaştırma Koordinasyon Merkezi'nde ilgili birimlerle toplantı yaptıklarını ve bazı kararlar aldıklarını bildiren Gökçek, ''Transferi kaldırdık. Bu işin mantığını bulmaya çalışıyoruz'' dedi.

YARGI İDARENİN YETKİSİNİ KALDIRIYOR

Anayasa'nın 125. maddesi ile İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2. maddesine atıfta bulunan Gökçek, ''Burada yargı tamamen idarenin yetkisini kaldırıyor. 'Ben senin yerine bilet fiyatlarını tespit ediyorum' diyor. Yani, Anayasa'ya ve İdari Yargılama Usulü Kanunu'na açıkça aykırı karar vermiştir, idari mahkemeler'' diye konuştu.

Belediyenin yüksek fiyata yolcu taşıması halinde bunun cezasının seçimlerde vatandaşın oyuyla verileceğini belirten Gökçek, ''Yasalar, Anayasa ve İdari Yargı Kanunu açık. Ama mahkemeler 'ben sana bu kararı veririm. Sen de hadi uygulama da içeriye atayım seni' diyor. Ben bunu halkın takdirine bırakıyorum. Anayasa'nın açık hükümlerine rağmen verilen mahkeme kararlarını uygulamamam benim, suç. Ama mahkemenin bu kararı vermesi suç mu değil mi? Gelin herkes elini vicdanına koysun, ona göre düşünsün. Tam bir kaos ortamıyla karşı karşıyayız. Memur maaşlarının ödenmesinde bile sıkıntı duyacağız'' diye konuştu. Minibüsçü esnafının da bu duruma tepki gösterdiğini dile getiren Gökçek, onların da 'biz bu fiyatlarla yolcu taşıyamayız' dediklerini aktardı.

Vatandaşın, ''aktarmanın (transferin)'' kaldırılmasına haklı olarak tepki göstereceğini ifade eden Gökçek, bu kararı çaresizlik nedeniyle aldıklarını ve halktan kendilerini mazur görmelerini istedi. Mahkeme kararının 1'e karşı 2 oyla alındığını anlatan Gökçek, karara muhalif olan mahkeme üyesine teşekkür etti.

-ALTI YIL ÖNCESİNİN MAAŞI-

''Hangi vatandaş altı yıl önceki maaşına dönmek ister?'' sorusunu yönelten Gökçek, ''Nasıl hepimizin aldığı maaşla bir yaşam hakkı varsa kentin de bir yaşam hakkı var. Kentin maaşı da Hazine'den gelen paradır. Kentin bu paralarını siz sübvanse diye kullanırsanız haliniz ne olur? Belediyeyi nasıl idare edeceksiniz? Bu kararlar verilirken neyin gelip neyin gideceğinin de mutlaka düşünülmesi lazım. Otobüste önümüzdeki Pazartesi gününden itibaren yaşayacağımız sıkıntıdan dolayı halkımızdan özür diliyoruz'' diye konuştu.

-SEFERLERDE KISITLAMA-

Belli hatlarda otobüs seferlerinde mecburen kısıtlamaya gidileceğine dikkati çeken Gökçek, bunu yaparken de hem vatandaşı mağdur etmemeye hem de ayakta durmaya çalışacaklarını vurguladı.

Gökçek, şöyle devam etti:

''İdari mahkemeler belediyeleri yönetmemeli. Bıraksınlar belediyeleri biz yönetelim. Eğer beğenilmeyen idari kararlarımız varsa bunu halk değerlendirsin. Onun için zaten kanun koyucu 'yerindelik kararı veremez' diyor. Ama veriyor. Yerindelik kararı verildiği zaman mutlaka bunun bir itiraz mercii olmalı. Belediyeler dilediği gibi kararlarını kendi organlarında vermeli. Eğer belediyeler suç işliyorsa zaten yargı her zaman açık. İşlediği suçtan dolayı cezayı yer. Kişiye göre değişen yerindelik kararı olmaz.

Vatandaşlarımız, rahatlıkla bizim bugün aldığımız UKOME kararının iptali için dava açabilirler. Geçen sefer de Akay Kavşağı konusunda bir kaos oluyordu. Vatandaşımızın biri dava açtı ve mahkeme kararının uygulanamayacağına dair karar aldı. Sorun da bitti. Bu konuda da yeni bir mahkeme kararıyla bu kaos da ortadan kalkar.''

Gökçek, bir gazetecinin ''transfer sisteminin iptali dışında bir çare bulunup bulunamayacağı'' yönündeki bir sorusu üzerine de ''Buyurun bana bir fikir verin, medya mensubu olarak. Memnuniyetle uygulayayım. Bizim aklımıza bu geldi. Varsa sizin tavsiyeniz söyleyin'' karşılığını verdi.

Gökçek, bir soru üzerine, bayramda ücretsiz yolcu taşımada da sıkıntılar olabileceğini ifade etti.

-METRODA GELİNEN AŞAMA-

Metro konusunda da çalışmaların sürdüğünü ve Ulaştırma Bakanlığının bir firma ile anlaşma sağlayarak yeni bir şirketin kurulacağını ve kalan işlerin devamının sağlanacağını bildiren Gökçek, ''Bu hafta içinde TBMM'de bu durum görüşülecek. Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi'nde de 1-2 ay içinde karar alınacak. Hükümetten metronun bitirilmesi için ciddi bir kaynak alınacak'' diye konuştu.

-SEKTÖR TEMSİLCİLERİ TEPKİLİ-

Ankara Minibüsçüler Odası Başkanı Hacı Bekir Gani de altı yıl öncesinin taşıma ücretiyle yolcu taşımaya ilişkin karara tepki gösterdiklerini ifade ederek, minibüsçü esnafının borçları dolayısıyla sıkıntı içinde olduğunu söyledi.

Yönetim Kurulu'nun toplanarak eylem kararı alabileceklerini bildiren Gani, esnafın 1 TL gibi ücretle yolcu taşıması halinde zarar edeceğini ve belediye yetkililerinden soruna çözüm getirecek çalışma yapmasını istediklerini kaydetti.

Tüm Özel Halk Otobüsçüleri Birliği Derneği Başkan Yardımcısı Ercan Soydaş da akaryakıt ücretlerine gelen zamların ekonomik anlamda esnafı zor durumda bıraktığını ifade ederek, kararın iptalini istediklerini belirtti.

ÜDEF KARARDAN MEMNUN

Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) Genel Başkanı Ali Çetin, açıklamasında şunları kaydetti:

''Ankara 9. İdare Mahkemesi kararını uygulamaması durumunda TÜDEF avukatları ceza davası için işlemlere başlamıştı. Tam bu süreçte bugün, Ankara UKOME toplanarak ulaşım zamlarını görüştü ve Ankaralı tüketiciler için zafer anlamına gelen bir karar aldı. Ankara UKOME, Melih Gökçek'in çağrısı üzerine toplandı ve 1,85 lira olan tam bilet fiyatı 90 kuruşa, 1,15 lira olan öğrenci bilet fiyatı ise 60 kuruşa indirildi. İndirimli bilet fiyatlarının hemen uygulanması gerekmektedir.''

''UKOME toplantısında üzgün bir tavırla konuşan Gökçek'in, EGO'nun zarar ettiğini ancak yargı kararlarına uymak zorunda olduklarını belirttiğini'' ifade eden Çetin, ''Ancak, yine de minibüsçüler odası başkanını, alınan indirim kararının iptali için dava açmaya teşvik etmeyi de unutmadı. Alenen toplantıya katılanların gözü önünde bir belediye başkanının taşımacı esnafını tüketiciler aleyhine teşvik ve tahrik etmesi söz konusu başkanın 'belediyecilik hizmetlerine' tüccar zihniyetiyle baktığının açık göstergesidir'' görüşünü dile getirdi.

Çetin, Gökçek'in kararı ''hapse düşmemek korkusu ile aldırdığını'' da öne sürdü.

Bu kararın, hukukun ve örgütlü mücadelenin zaferi olduğunu ifade eden Çetin, tüketicileri, federasyona bağlı tüketici derneklerine üye olmaya çağırdı
aktifhaber

Üniversitede parmak izi uygulamasına ret
17:05 - Edirne İdare Mahkemesi, Trakya Üniversitesi (TÜ) Tıp Fakültesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi'nde görevli personelin mesai takiplerinin "parmak izi" yöntemiyle yapılması uygulamasını hukuka aykırı buldu. 12.12.2010 EDİRNE netgazete
Başa dön
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder
Önceki mesajları göster:   
Yeni başlık gönder   Başlığa cevap gönder    EntellektuelForum Forum Ana Sayfa -> MAHKEME KARARLARI Tüm zamanlar GMT
1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

 
Geçiş Yap:  
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız


Powered by phpBB © phpBB Group. Hosted by phpBB.BizHat.com


Start Your Own Video Sharing Site

Free Web Hosting | Free Forum Hosting | FlashWebHost.com | Image Hosting | Photo Gallery | FreeMarriage.com

Powered by PhpBBweb.com, setup your forum now!
For Support, visit Forums.BizHat.com