EntellektuelForum

Alemdar

Erkan Oğur: “Müzik ruhun gıdası değil!”
10.12.2013

Müzik adına yaptığı birbirinden özel çalışmalarla, geniş bir kitle tarafından takip edilen isim olan Erkan Oğur, Haber Özne okurlarına merak edilen soruları yanıtladı.

Röportaj: Özgür ÖZDEMİR - Furkan ÖZDOĞAN

İşte Erkan Oğur’un sorularımıza verdiği birbirinden özel cevapları;

Pek çok insan kendisini farklı şekilde anlatır. Kimi resim çizer kimi bir sanat eseri ortaya çıkarır kimi başka bir şey yapar. Peki Erkan Oğur neden müzikle uğraştı?

Kaçış… Müzikte ne dediğini pek kimse anlamıyor ve sen de kayboluyorsun. İnsanlar birçok şeyden kaçıyorlar. Benim için de müzik bir kaçıştır.

Soyut bir kaçış biçimi. Sizi bu kaçışa yönlendiren nedir?

Beni bu kaçışa yönlendiren şey yalnızlığın ta kendisidir.

Birçok eser derlediniz. Türkiye müziğinde çok kişiye göre çok saygın bir yerdesiniz. Peki siz kendinizi nerede görüyorsunuz? Olumlu eleştiriler sizi nasıl etkiliyor?

Ben neredeyim? Hiçbir yerde değilim. Yolun başında bile değilim. Akarsuyun başında, çok uzakta bir yerde sesim geliyor. Yönümü bulmaya çalışıyorum. Tam olarak oradayım. İnsanların olumlu eleştirilerini duyuyorum tabi bu bana enerji, ümit ve güç veriyor. Her zaman bir birliktelik benim için. Çünkü bu benim müziğim değil halkın müziği ve kabul görüyorsa ne mutlu.

Yine “Telvin” grubunuzla sahne alıyorsunuz. Telvin’in kelime anlamını birçok kez sizden duyduk. “Halden hale geçiş’’ manasına geliyor. Bu halden hale geçiş sizin açınızdan neyi simgeliyor?

“Halden hale geçiş” bana hayatın kendisini ifade ediyor. Biz bu geçişin müzikte çok küçük bir tarifini seslendiriyor ve yaşıyoruz. Çaldığımız bir eser bir önceki çaldığımız eserin aynısı olmuyor. Müzik akıp gidiyor. Bir daha gerisi yok. Tıpkı hayat gibi, zaman gibi her şey “halden hale geçiş”. Müziğin tekrarı yok. O an var ve onun değişmelerini yaşıyoruz.

ffff

Yavuz Çetin ile beraber yaptığınız Dünya Şarkısı eserinde elektro ve solo gitarı sizin çaldığınız biliniyor. Ne diyeceksiniz bu konuda?

O eser 17 dakika süren bir eserdi. Büyük bir kısmını kesmişler. Kestikleri yer yeni başlıyordu benim için. Havaya yeni girmiştim. Kurgusu olmayan bir eserdi. Bu yüzden kıymetli bir hediyedir.

1993 yılında Düş Sokağı Sakinleri “üç” albümünü çıkardı. Sizin o albümde perdesiz gitarla eşlik ettiğiniz de biliniyor. Bu konuda ne söylemek istersiniz?

O zamanlar Bülent Ortaçgil bana bu arkadaşlara yardım eder misin dedi. O sıralar Düş Sokağı Sakinleri grubunu tanımıyordum fakat problem değildi. Seve seve kendilerine perdesiz gitarla destek sundum.

Bir radyo programında, Derya Türkan ile yeni bir albümden bahsettiniz. Bize biraz bu konudan bahseder misiniz?

Evet çalışmaları bitmek üzere ve Ocak ayı gibi albümün yayınlanmasını ümit ediyorum. Bu albüm enstrümantal olacak. Birkaç sözlü eser de bulundurabiliriz. Bu konuda henüz tam bir fikre sahip değiliz. Biraz terapi, biraz şifa olması için yapılan bir albüm. Günün yorgunluğundan sonra oturmak ve kafa dinlemek isteyen birisi için yumuşak bir müzik olsun diye dinleyeceği bir albüm olacak.

Bir sözünüzde “Neşeli müzikler besteleyemiyorum, ne yaparsam yapayım insan olmanın hüznü çıkıyor ortaya. Biz sizi eğlendiremeyiz, sadece eyleriz…” dediniz. Erkan Oğur bizim hep hüzün tarafımıza mı dokunacak?

Artık bu benim problemim. Neşeli bir şey tabiî ki çalarım ama yapmacık olur. Çünkü kendimi çalmamış olurum. Ben müzikle uğraştığımda neşeli şeyler çıkmıyor. Hem armonim öyle biraz içe dönük puslu. Çok parlak değil. Çok eğlenceli şeyler çıkmıyor. Makam müziği çaldığında ben hüzünlü olan tarafı tercih ediyorum ya da elim öyle gidiyor. Evet kafam da öyle gidiyor. Belki ondandır elimin hüzünlü parçalara gitmesi.

Kral TV müzik ödüllerinde kızınızın “baba ben normal insan olmak istiyorum” deyip konservatuarı bıraktığını söylediniz. Müzik normal bir uğraş değil mi?

Normal birisi müzik yapmaz. Ya megalomandır ve kendini çok beğenmiştir ya da yapacak başka bir işi yoktur mecbur kalmıştır. Sülaleden herkes müzisyendir. Çok yeteneklidir ama normal bir durum değildir. Herkesin takıntıları problemleri vardır. Bu işe gönül verdiğiniz zaman asosyal olursunuz. Kopuyorsunuz her şeyden. Çocukluğu, aileyi yaşayamıyorsunuz, ekonomik sıkıntılar yaşıyorsunuz. Beliniz ağrıyor karnınız ağrıyor. Aslında müzik ruhun gıdası değil.

Haber Özne ailesi olarak biz de samimi açıklamaları için usta isim Erkan Oğur’a teşekkürlerimizi sunuyoruz.

Kaynak: http://haberozne.com/erkan-ogur-muzik-ruhun-gidasi-degil.html
_________________
Bir varmış bir yokmuş...