EntellektuelForum Forum Ana Sayfa EntellektuelForum

 
 SSSSSS   AramaArama   Üye ListesiÜye Listesi   Kullanıcı GruplarıKullanıcı Grupları   KayıtKayıt 
 ProfilProfil   Özel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapınÖzel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapın   GirişGiriş 

Kiminle yatacağını şaşırmış aile kadınları

 
Yeni başlık gönder   Başlığa cevap gönder    EntellektuelForum Forum Ana Sayfa -> SİNEMA-TV-TİYATRO
Önceki başlık :: Sonraki başlık  
Yazar Mesaj
Ekim



Kayıt: 21 Arl 2007
Mesajlar: 2634
Konum: Kanada

MesajTarih: Cmt Eyl 19, 2009 8:05 pm    Mesaj konusu: Kiminle yatacağını şaşırmış aile kadınları Alıntıyla Cevap Gönder

Atılgan Bayar
atilgan.bayar@aksam.com.tr
Kiminle yatacağını şaşırmış aile kadınları

Aliye'de, kadın zalim kocası ile iyi kalpli sevgilisi arasında gidip gelir...
Sıla'daki kadın ise şehirli eski nişanlısıyla doğulu Boran ağa arasında...
Bir Bulut Olsam'da Narin, psikopat amcaoğlu ile diğer alternatifler arasında sıkışır...

Asi'de, sadece Asi değil, kız kardeşi de 'esas sevdikleri' ile diğer seçenekler arasında her nedense, gidip gelmek zorundadır...
Hatırla Sevgili'de ise kadın, aralarında gidip geldiği erkeklerden birinin çocuğunu ondan habersiz doğurur, ancak başka birini o çocuğa baba yaptıktan sonra, eskisine dönebilir...
Aşk Yakar'daki kadın, nikahtan önce kendisini terk eden adamı vurur, kendisine sahip çıkan savcı ile unutamadığı eski sevgilisi arasında gel gitler yaşar...
Dudaktan Kalbe, sevmesini bilmeyen bir adamın hikayesi olmaktan çıkar; başrol kadını, kemancı ile dayı oğlu arasında gidip gelmekten perişan olur...
Aşkı-ı Memnu'nun Bihter'i yaşlı kocası ve kocasının yeğeni arasında metronom çubuğu gibi salınır. Romanda bu duruma fazla dayanamayan Bihter'in intihar etmesine rağmen, dizide bu gidiş geliş daha da uzayabilsin diye intihar olmaz...
Daha fazla sayayım mı?
Yoksa bu kadar örnek, Türk dizilerindeki hemen hemen bütün kadınların 'aşk' adı altında en az iki seçenek arasında gidip gelen profillere dönüştürüldüğünü; bütün erkeklerin ise boynuz parlatma yarışmalarına aday gösterildiğini anlatmak için yeterli mi?
Şimdi...
'Tesadüf' diyenler olacaktır...
'Aman canım dizi film teması başka ne olabilir ki' diyenler olacaktır...
'Toplumun merakı bu konulara... Dizi toplumun aynasıdır' diyenler olacaktır...
Ancak; hayatta savaş vardır, terör vardır, ölüm vardır, mücadele vardır, bilim vardır, kurgu vardır, mizah vardır, siyaset vardır, tersane vardır, sevinç vardır...
Hayat, kiminle yatacağını şaşıran kadınların ve onların etraflarındaki erkeklerin hikayesinden ibaret olmadığı için, dünyanın her televizyonunda da 24 gibi, Lost gibi, Tudors gibi diziler yayınlanabilir.
Bu yüzden, toplumu şekillendirmede çok büyük payı olan Türk dizilerinin tek tema seçimindeki ısrarlı ortaklık, kimse kusura bakmasın, 'çok fazla tesadüf' gelmeye başladı bana...
Kadının toplumsal ve bireysel özgürlük mücadelesi; bağımsız kadının liberal cinsel hayatını anlatan diziler falan da değil bunlar... Birer Sex and the City değil... Olsa, ona şapka çıkartılır...
Ama tüm topluma sabahtan akşama kadar boynuzlu adamlar ve kiminle yatacağını şaşırmış 'aile kadınları' izletmek ısrarı, sanırım RTÜK ile beraber, Kültür Bakanı ile Aileden Sorumlu Bakan'ın da ilgi alanlarına girmeli artık...
Dizilerin, böyle bir mobilize 'aile modeli' temasındaki inadı 'tesadüf'e de takla attırmak üzere çünkü.

Aksam

"Hepsi gerçekten sevişiyor"

27 Ekim 2009 Prof. Dr Haydar Dümen, 'Orada Neler Oluyor' programında dizilerdeki sevişme sahneleriyle ilgili çarpıcı tespitlerde bulundu. Haydar Dümen "Beren Saat, Kıvanç Tatlıtuğ ile 'Aşk-ı Memnu'da sevişirken araya yastık koyduğunu açıkladı. Hürriyet'in haberine göre; Dümen, "Güneydoğu'da bazı bölgelerde kadın-erkek araya yastık koyup sevişir. Çiftler sevişme sırasında karınları birbirine değerse kardeş olacaklarına, doğacak çocuğun da bu yüzden sakat olacağına inanır. 'Aşk-ı Memnu' bu gerçeği başka amaçla kullanmış" dedi. Haydar Dümen, şöyle devam etti: "Dizi oyuncuları sevişme sahnelerinde birbirlerinden etkilenmediklerini söylüyor. Tıpta böyle bir şey yok. Bu insan bedeninin kimyasına aykırı. Büyük palavra! Biz psikiyatristler 'el-ele, dil-dile, dudak-dudağa' değiyorsa rol gereği de olsa kesin etkileşim var deriz. Beren ile Kıvanç gibi dizilerde öpüşüp sevişen oyuncuların birbirine bir şey hissetmemesi mümkün değil. Araya yastık da koysa bir şey fark etmez. Rol gereği sevişme yoktur. O sevişmelerin hepsi gerçektir."

netgazete
Başa dön
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder
Önceki mesajları göster:   
Yeni başlık gönder   Başlığa cevap gönder    EntellektuelForum Forum Ana Sayfa -> SİNEMA-TV-TİYATRO Tüm zamanlar GMT
1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

 
Geçiş Yap:  
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız


Powered by phpBB © phpBB Group. Hosted by phpBB.BizHat.com


Start Your Own Video Sharing Site

Free Web Hosting | Free Forum Hosting | FlashWebHost.com | Image Hosting | Photo Gallery | FreeMarriage.com

Powered by PhpBBweb.com, setup your forum now!
For Support, visit Forums.BizHat.com