Alemdar Site Admin
Kayıt: 14 Oca 2008 Mesajlar: 3538 Konum: Avustralya
|
Tarih: Prş Oca 06, 2011 11:35 pm Mesaj konusu: Serdar Turgut mizahı!.. |
|
|
Serdar Turgut mizahı!..
SALIH SELÇUK
6.1.11
Eskiden bir klişe vardı, Amerikan mizahını izah ve de mizah etmek için:
"İki domates yolda yürüyormuş...
Birinin ayağı takılıp düşmüş...
Diğeri ona, 'A!.. Salçaya baak!..' demiş..."
Hihahahohaha!..
(Aman ne komik!..)
Serdar Turgut'un mizahı da biraz böyle!..
Tabii zevk meselesi...
Amerikalılar böyle saçmalıkları seviyorlar!..
(İyi olanını ben de severim!)
MAD dergisi...
Eskiden tek sayısını kaçırmadan okurdum. Oradaki siyah ve beyaz iki sivri burunlu "acan"ın birbirlerine kurdukları tuzaklarına, Don Martin'in dalgalanan dilli uzun ayaklı tiplerine, yeni sinema filmleriyle dalga geçen çizgi romanlara falan çok gülerdim...
Ama Serdar Turgut'un mizahı, o kriter üzerinden değerlendireceksek vasat üstü sayılır. Türklerin muazzam mizah kültürü üzerinden değerlendireceksek -ki Amerikalılara beş basar- vasat altı bir yerlerde, çünkü Türk mizah inceliğine ters...
(Mesela Türkler, İslam öncesinden gelen sağlam bir geleneğe uygun olarak, asla anneleri-babalarının cinsel hayatını bu şekilde mizah malzemesi yapmazlar. Anadolu'nun Hristiyan ahalisinin de bu tip mizah anlayışı yoktur. Bakın belaltı mizahı Türkiye'de çok eskidir, çok "yaratıcı"dır, ama anlatan kişi asla kendi anne-babasına, anne-babaya, bu konularda ilişmez...)
Bugün Habertürk'deki Serdar Turgut mizahı örneğini, Amerikan medyasında bile kendine zor yer bulabilecek vasat bir pazar eki fıkraları potpurisi niyetine okudum -ve gülemedim!..
http://konstantiniye.blogspot.com/ _________________ Bir varmış bir yokmuş... |
|