EntellektuelForum Forum Ana Sayfa EntellektuelForum

 
 SSSSSS   AramaArama   Üye ListesiÜye Listesi   Kullanıcı GruplarıKullanıcı Grupları   KayıtKayıt 
 ProfilProfil   Özel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapınÖzel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapın   GirişGiriş 

2010 felaketler yılı olarak tarihe geçecek

 
Yeni başlık gönder   Başlığa cevap gönder    EntellektuelForum Forum Ana Sayfa -> AKTUALİTE
Önceki başlık :: Sonraki başlık  
Yazar Mesaj
Alemdar
Site Admin


Kayıt: 14 Oca 2008
Mesajlar: 3538
Konum: Avustralya

MesajTarih: Pzr Tem 18, 2010 7:54 pm    Mesaj konusu: 2010 felaketler yılı olarak tarihe geçecek Alıntıyla Cevap Gönder

16.8.10
SALIH SELÇUK
Ağustos sıcağının bilinen ve bilinmeyenleri

Hem sıcakla, hem de eskiden bu kadar sıcak olmadığını unutmaya başlamakla sorunluyuz. Çok sıcak! Ülkede vantilatör sıkıntısı çekiliyor. Klima satışları ve trafolar patlamış vaziyette. Kırk derecelere doğru çıkan sıcaklıklar, nem dolayısıyla elli derecelerde hissediliyor. Ve son yıllarda giderek uzayan aşırı sıcak dönemlerin insanlar ve toplum üzerindeki etkisi, politikacıları pek ilgilendirmez görünüyor. Orman yangınları artıyor, kuraklık hızla yayılıyor, topraklar çöle dönüyor ve deprem tehlikesi artarak sürüyor.

Aşina olunan dertler, aşina olunmayanlardan genellikle daha fazla zarar verirler ve kolaylıkla gözden kaçabilirler -tıpkı trafik terörünün PKK teröründen çok daha uzun zamandır çok daha fazla can alması gerçeği gibi. Bilim adamları ve kadınlarının son bulgularına göre sıcaklar, günlük koşturmacanın ve absürd politika kördöğüşünün -bütün bunların- hepsinden çok daha önemli bir soruna dikkat çekiyor: Isınma, iklimleri, tahmin edilenden çok daha kötü etkiliyor. Her türlü büyük doğal felaketler artıyor ve bunların hepsinin birbiriyle ilişkili olduğu anlaşılıyor. Moskova kapılarına kadar dayanan, Rusya'daki büyük yangın ve Pakistan'daki sel felaketi, bunlardan sadece en yeni ikisi.

2008'de başlayan ekonomik krizin hemen öncesine kadar, küresel ısınmaya karşı yaygın bir duyarlılık vardı. Tarihte ilk kez insan eliyle iklimlerin bozulması ve bunun yol açtığı veya açabileceği felaketler, yaygın bir şekilde konuşuluyordu. Okul çocukları bile bu konuda bilinçliydi. Atmosferi bozan sera gazlarının sınırlandırılması için Kyoto Protokolü'nden bu yana, atık gaz salınımının devletler tarafından sınırlandırılması için defalarca uluslararası toplantılar yapıldı. Bu konudaki girişimler, neoliberalizmin vahşi para/kar hırsının kurbanı oldular ve başarısızlıkla sonuçlandılar. Ardından ekonomik kriz başladı ve sanki sorun çözülmüş gibi adeta unutuldu, herkes banka hesabının/parasının derdine düştü!

Artık aşina olunduğu anlaşılan 'Aşırı Sıcaklar' sorunu, yeni bir mesafe katetmiş görünüyor. Son bulgular, eskisinden daha da tehlikeli bir noktaya işaret ediyor: Anlaşıldığı kadarıyla konu insanların kontrolü dışında seyrediyor, çünkü -insanların elinde olmayan- başka faktörlerin de işin içine girdikleri ve bu faktörlerin -anlaşılmaz/sürpriz bir şekilde- etkidiği söyleniyor.
Küresel ısınmanın insan kaynaklı bir olgu olduğunun anlaşılması ertesinde, bu bir kesin veri sayıldı. 'İnsan kaynaklı küresel ısınma' söylemi moda haline geldi. Şimdi bu var sayımın üzerine yeni veriler geliyor ve dünyada hızla artan felaketler zincirinin sadece küresel ısınma ile açıklanamayacağı söyleniyor. Çeşitli bilgisayar simülasyonları ve dünyadan toplanan verilere dayanarak, küresel ısınmanın kötü etkisinin, uzun yıllara yayılacağı düşünülüyordu ve etkinin yavaş yavaş artacağı varsayılıyordu. Doğal felaketlerin tahmin edilenden daha çok artması ve boyutlarının çok daha büyük olması, daha hızlı bir şekilde büyük bir kaosun ortaya çıkabileceği ihtimaline dikkat çekiyor. En kötüsü de, iklimlerle ilgili senaryo çalışmalarının, günümüzdeki ani kötüleşmeyi önceden görememiş olmaları. Örneğin Moskova üzerinde oluşan ve büyük yangını çıkaran garip hava olayları açıklanamıyor.
Bu konuda yeni ve çarpıcı bilimsel buldular var...

(devam edecek)

http://konstantiniye.blogspot.com/2010/08/agustos-scagnn-bilen-ve-bilinmeyenleri.html

Ukrayna'da bir günde 501 yangın çıktı

KİEV- Ukrayna'da dün 501 yangın kayıt altına alındı. 24 saat içerisinde çıkan yangınların 117'si yerleşim alanlarında meydana geldi.

Çıkan yangınlarda bir kişi hayatını kaybetti. Ukrayna Olağanüstü Hal Bakanlığı, 3 işyeri, 15 otomobil, 44 bina, 8 traktör ve 48 ton gıdanın zarar gördüğünü bildirdi.

Bir günlük yangınların verdiği maddi zararın ise yaklaşık 715 bin dolar olduğu tahmin ediliyor.

16 Ağustos 2010 Habertaraf

Dünyada En Sıcak Yıl Hangisi?

2010 bu yolda ilerliyor. Şiddeti beklenmedik düzeye ulaşan hava olayları artık daha sık meydana geliyor.



Yayına Giriş: 10.08.2010 12:37:17

İçinde bulunduğumuz 2010 yılı, kayıtların tutulmaya başlandığı 19’uncu yüzyıl ortalarından bu yana yerkürede en sıcak geçen yıl olma yolunda... En azından ilk 6 aylık sıcaklık verileri, bu tezi güçlendiriyor.

Daha çok dondurucu soğuğuyla bilinen Rusya, kavurucu sıcaklara ve yolaçtığı orman yangınlarına teslim olmuş durumda. Pakistan ise mevsimsel muson yağmurları oldukça şiddetli yaşıyor. 80 yıldır görülmedik şiddetteki sel yüzünden ülkenin büyük bölümü su altında... Çin ise 45 bin kişinin tahliyesine yol açan sel ve toprak kaymaları ile mücadele ediyor.

Yerkürede bu tür örnekleri, şu sıralar, çoğaltmak mümkün.

"Daha Önce Yapılan İklim Tahminlerine Uyuyor"
Bilim adamları, sıklığı artan ve şiddeti beklenmedik düzeye ulaşan hava olaylarıyla doğal felaketlerin, daha önce yapılan iklimsel tahminlere uyduğunu belirtiyor.

Bu noktada iklim değişikliği öne çıkıyor.

Bilim adamlarına göre, iklim değişikliği, uç noktalardaki hava olaylarının meydana geliş sıklığı ve şiddetini artırıcı etkiye sahip.

Aşırı sıcak, kuraklık, ciddi boyutta sel felaketleri, toprak kaymaları ve kasırgalar...

Bilim adamları, yerkürede beklenmedik şiddetteki hava olayları ve hava olaylarının yol açtığı doğal felaketlerin her zaman meydana geldiğini vurguluyor.

Ancak uzmanlara göre, iklim değişikliği, uç noktalardaki hava olaylarının meydana geliş sıklığı ve şiddetini artırıcı etkiye sahip.

2010 Sıcaklık Rekoru Kırma Yolunda...
İçinde bulunduğumuz 2010 yılı, sıcaklık rekoru kırma yolunda...

Öyle ki, kayıtların tutulmaya başlandığı 19’uncu yüzyıl ortalarından bu yana en sıcak geçen yıl olan 1998, 2010’un gerisinde kalacak gibi görünüyor.

Elde edilen veriler, şiddeti ciddi düzeye ulaşan hava olaylarının 1980 yılından bu yana 3 katına çıktığını ortaya koyuyor.

Bir çalışmaya göre ise küresel ısınma, Avrupa’da 2003 yılında 35 bin kişinin ölümüne yol açan sıcak hava dalgasının benzerlerinin görülme olasılığını 2 katına çıkarıyor.

Buzullarda Kopuş
Küresel ısınmadan en çok etkilendiği bilinen buzullardan da kopuş yaşanması sıcak geçen bir yazın sonuçlarından...

Son olarak Grönland’dan kopan Manhattan adasının 4 katı büyüklükteki parça tartışmaları alevlendiriyor.

Ve verilere göre, 2010’nun ilk 6 ayı, bugüne kadarki en sıcak Ocak-Temmuz dönemi oldu.

Bu boyuta ulaşan sıcaklığın, doğal hava değişimleriyle açıklanmasının mümkün olmadığı belirtiliyor.

Ancak yine de, uç düzeydeki hava olaylarından, insanoğlunun karbon salımı gibi iklim değişikliğini tetikleyen türdeki faaliyetlerinin tek başına sorumlu tutulamayacağı yaklaşımı da söz konusu... TRT

Ölümcül Bulut Moskova'ya Döndü

Rusya'da kontrol altına alınamayan yangın Sarov Nükleer Araştırma Merkezini tehdit ediyor. Ölümcül kül bulutu da Moskova'ya geri döndü.

Yayına Giriş: 15.08.2010 16:07:22

Rusya’da yangın tüm çabalara rağmen 480 noktada hala devam ediyor. Alevler ülkenin bazı stratejik nükleer tesislerini yine tehdit ediyor.

Öte yandan yangınların yol açtığı ölümcül duman tabakası başkent Moskova’ya geri döndü.

Çoğunluğu asker onbinlerce görevli yaklaşık 2 aydır Moskova ve çevresinde oldukça geniş bir alanı etkileyen yangınları söndürmeye çalışıyor.

Mordovski Milli Parkı’nda süren yangın, parkın hemen yakınındaki Sarov Nükleer Araştırma tesisinden dolayı büyük endişeye neden oluyor.

Bu arada başkent Moskova’da "duman kabusu"nu yeniden yaşanıyor.

Bataklıklardaki yangının yol açtığı zehirli gaz bulutları, kısa bir aradan sonra yine kentin üzerine çöktü.

Yapılan ölçümlere göre, havadaki zehirli gaz oranı normalin beş katı. Yetkililer, Moskovalıları sokağa maskesiz çıkmamaları konusunda sürekli uyarıyor.

Öte yandan dünyanın en büyük tahıl üreticilerinden Rusya, aşırı sıcak ve kuraklık nedeniyle ihracata getirdiği geçici yasağı yürürlüğe soktu.

Yasağın yıl sonuna kadar sürebileceği bildiriliyor.

Amerika Birleşik Devletleri’nin dev nakliye uçaklarıyla Moskova’ya gönderdiği yardım da Rusya’da günün konusu haline geldi.

Hercules tipi uçaklarla gönderilen 4 buçuk milyon dolarlık yardım malzemeleri arasında su tankları, tulumbalar ve ateşe dayanıklı elbiseler bulunuyor.

Rus yetkililer, bu jesti her zaman hatırlayacaklarını dile getirdi. TRT

Felaketin adı: 2010
2010 felaketler yılı olarak tarihe geçecek
11 Ağustos 2010

Dünya, tarihin en olağandışı yazlarından birini yaşıyor. Bazı ülkeleri aşırı sıcaklar vururken, bazı yerlerde de görülmemiş seller ve doğal afetler ile mücadele ediyor.

Prof. Kadıoğlu, 'jet akımları' olarak bilinen doğa olaylarının yıl boyunca olağandışı hava koşullarına sebep olabileceği uyarısı yaptı.

Geçtiğimiz günlerde, bilim insanları 2010’un ilk yarısının bugüne kadar bilinen en sıcak ilk 6 ay olduğunu açıkladı. Türkiye’de de görülmemiş sıcaklar etkili oluyor. Ancak diğer yandan Pakistan ve Çin’de son iki haftada yaşanan aşırı yoğun yağışlar; ABD’de de hortumlar görülüyor.

Yaşanan bu olağandışı yaz birçok tartışmayı da beraberinde getiriyor. Uzmanlara göre, bu yaşananların bir beşeri bir de doğal iki nedeni var: Küresel iklim değişikliği ve El Nino sıcak su akıntısı.

Hükümetler arası İklim Değişikliği Paneli Başkan Yardımcısı Jean-Pascal van Ypersele, AFP haber ajansına yaptığı açıklamada, yaşananların küresel ısınma kaynaklı iklim değişikliği modeline uygun olduğunu, ancak yüzde 100 emin olmanın mümkün olmadığını belirtti. Ypersele, “Yaşanan olağandışı olaylar, iklim değişikliklerinin daha dramatik bir şekilde görülür hale geldiğinin bir göstergesi” dedi.

ESAS ETKİ DOĞAL SEBEPTE

Uzmanlar, yaşanan değişikliklerin bu kadar sert görülmesinde esas sebebin El Nino adı olağandışı hava olayı olduğunu söylüyor. El Nino, Pasifik Okyanusu’nda Ekvador ve Peru kıyıları boyunca uzanan sıcak su akıntısının her 7 yılda iki kez akış yönü değiştirmesi ve aşırı ısınması sonucu ortaya çıkıyor.

El Nino’nun 7 yıl önce görülen yön değiştirmesi sırasında yani 2003 yılının Ağustos ayında Avrupa genelinde yüzlerce kişi aşırı sıcaklarından hayatını kaybetmişti.

Türkiye’deki uzmanlar da dünyanın diğer yerlerindeki meslektaşlarının görüşlerini destekliyor. İTÜ Afet Yönetim, Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, El Nino’nun Türkiye’deki ve dünyadaki etkilerinin Ağustos sonuna kadar devam edeceği uyarısını yaptı.

Kadıoğlu, “Rusya’daki kuraklıkla Pakistan’daki sel birbiriyle bağlantılı. ABD’deki hortumlar da aynı olayın sonucunda yaşanıyor. Bunların hepsinin altında jet akımları yatıyor” dedi.

Kadıoğlu'nun verdiği bilgiye göre, jet akımları, "S" şeklinde olup, dünyayı yılan gibi dolaşıyor. Pakistan ve Rusya’yı birbirine sağlayan jet akımı Ege Denizi üzerinden başlıyor; Karadeniz üzerinden Moskova’nın kuzeyine gelip burada en yüksek noktasına ulaşıyor; ardından yeniden alçalarak Hindistan-Pakistan bölgesinde son buluyor.

EL NİNO NEDİR?

El Nino, Doğu Pasifik yüzey sularının sıcaklığındaki değişimler ve bunların yol açtığı hava olaylarının genel adıdır. İspanyolca "oğlan çocuğu" anlamına gelen bu kelime Hz. İsa'yı simgelemektedir. İlk olarak 16'ncı yüzyılda Perulu balıkçıların fark ettiği değişiklikler özellikle Noel zamanlarında güçlendiği için bu adı almıştır. Bu etkiler ilk olarak 1923'te Sör Gilbert Thomas Walker tarafından tanımlanmıştır.

El Nino'yla Türkiye ilk olarak 1998'de tanışmıştı. 1998 o zamana kadar kayıtlara geçen en sıcak yıl olmuş ve yine bir dizi felaket yaşanmıştı. 1998’deki kadar etkili olmayan son El Nino, 2006-2007 yılları arasında yaşanmış ve deniz yüzeyi sıcaklığı sadece 0.9 derece artırmıştı. Uzmanlar bu değerin çoktan geçildiğine işaret ediyor.
Hürriyet

RUSYA'DA 130 YILIN SICAKLIK REKORU

18 Temmuz 2010
Sibirya soğukları ve eksi 40'ları bulan kışları ile ünlü Rusya şimdilerde çöl sıcakları ile boğuşuyor. Gün ortasında 38 dereceyi bulan ve artmaya devam eden hava sıcaklıkları nedeni ile Temmuz ayı ortalaması 130 yıllık rekor kırdı.
Ortalama sıcaklıklar 10 derece mevsim normallerinin üzerinde seyrediyor. Çevre uzmanlarına göre yaşanan felaket, atmosfere salınan zararlı gaz emisyonlarının artması nedeni ile bozulan iklim yapısından kaynaklanıyor.

Asfaltların eridiği, insanların güneşten korunmak için şemsiye kullanmaya başladığı başkent Moskova'da süs havuzları yüzme havuzlarına dönüşmüş durumda. Kanal ve derelerde suya giren bin 500'e yakın kişi boğularak yaşamlarını yitirdi. Klimacılar, soğuk içecek satıcıları ve dondurmacıların siparişleri yetiştiremediği sıcak havalar nedeni ile ürünler de kurudu.

Dünyanın tarım ambarı olan Rusya'da rekoltenin yüzde 20-25 civarında düşmesi bekleniyor. 17 bölgede olağanüstü hal ilan edilirken, bunun fiyatlara yüzde 20 civarında yansıyacağı öngörülüyor. Rusya'nın tahıl ihracatı da 20 milyon tondan 15 milyon tona gerileyecek.

Moscow Time'a açıklamada bulunan Rusya İklim ve Enerji Programı Başkanı Aleksey Kokorin yaşanan anormalliklerin iklim bozukluklarından kaynaklandığını, önümüzdeki yıllarda bu tür olaylara sıkça rastlanacağı uyarısında bulundu. Kokorin, "Kış aylarında Rusya'da aşırı derecede düşen hava sıcaklıklarından da şikayetçi olmuştuk. 15 yıl önce 150-200 kötü hava koşulu kaydedilmişse, şimdilerde bu durum 350-400'e çıkmış durumda. Aşırı kar yağışları, aşırı yağmurlar, fırtınalar, çok soğuk havalar gibi olağan dışı felaketler iklimlerin bozulmasından kaynaklanıyor..." dedi. haber10

Rusya'da serinlemek isteyen 788 kişi boğuldu

Moskova'daki hayvanat bahçesinde barınan kutup ayıları, aşırı sıcaktan karla serinletilmeye çalışıldı.
19:45 - Rusya'nın başkenti Moskova tarihindeki en sıcak temmuz ayını yaşarken, ülke genelinde de artış gösteren sıcaklıklar nedeniyle serinlemek için suya giren 788 kişi, boğularak can verdi. Çalışma saatlerinin azaltılmasına ve klima satışlarının patlamasına neden olan sıcak havaların en az 10 gün daha devam edeceği açıklandı. 21.07.2010 MOSKOVA netgazete

Yolcu otobüsü vadiye yuvarlandı: 35 ölü
13:20 - Filipinler'de freni tutmayan yolcu otobüsü vadiye yuvarlandı, 35 kişi öldü. Polis, içinde 47 kişinin bulunduğu yolcu otobüsünün, başkent Manila'nın kuzeyindeki dağlık bir bölgede 30 metrelik uçuruma yuvarlandığını duyurdu. 18.08.2010 MANİLA netgazete

PAKİSTAN'IN %70'İ SULAR ALTINDA

21 Ağustos 2010
İSLAMABAD - Pakistan Kızılay Başkanı Senatör Nilüfer Bahtiyar, Pakistan'ı etkisi altına alan sel felaketinin, ülkenin yüzde 70'ini sular altında bıraktığını belirterek, ''Pakistan'a ilk gelen Türk Kızılayının yardım uçaklarıydı, müteşekkiriz'' dedi.
Bahtiyar, Türkiye'den gelen Kızılay heyetini kabulünden sonra, AA muhabirinin sorularını yanıtladı.

Pakistan'ın 2005 depreminden sonra çok büyük bir felaketle karşı karşıya kaldığını belirten Bahtiyar, şu ana kadar devam eden yağmurların 2 hafta sürmesinin beklendiğini söyledi. Geçtiğimiz günlerde BM Genel Sekreteri Ban Ki-Mun'un, sel bölgesini ziyaret ettiğini anımsatan Bahtiyar, Ban Ki-mun'un "son 5 yılda böyle bir felaket yaşanmadığını" söylediğini bildirdi.

Selden 40 milyona yakın kişinin etkilendiğini, 2 bin kişinin kaybolduğunu belirten Bahtiyar, ''Hayatta kalanların durumu, ölülerden daha kötü'' dedi.

Asıl sıkıntının selden sonra ortaya çıkacağını ifade eden Bahtiyar, ''Selin etkili olduğu bölgede ayakta hiç bir şey kalmadı. Selden etkilenenlerin barınma sorununu gidermek için çadır ve prefabrik ev kuracağımız kuru alan yok. Pakistan'ın güney bölgesi olan Sind'de sel devam ediyor. Önüne kattığı her şeyi yok ediyor. Bu, selden 10 Pakistanlı'dan birinin etkilendiğini gösteriyor. Bu sorun ülkenin her yerinde devam ediyor. Kimse kimseye yardım edemiyor.''

Depremin sadece bir bölgeyi etkilediğini selin ise tüm Pakistan'ı etkilediğini söyleyen Bahtiyar, Pakistan Kızılay'ı olarak ciddi anlamda sıkıntılar yaşadıklarını ifade ederek, şu anda sadece arama-kurtarma çalışmalarına hız verdiklerini bildirdi.

-TÜRKİYE'YE MESAJ-

''Dost dosta yardım eder'' diyerek duygularını dile getiren Bahtiyar, ''Türkiye'ye çok basit mesajım var, teşekkürler'' şeklinde konuştu.

Türk Kızılayının Pakistan'a gelen ilk yardım ekibi olduğunu ifade eden Bahtiyar, 2005'te meydana gelen depremden sonra çalışmalarını sürdüren Kızılayın, bu çalışmalarını bitirmeden ikinci kez bölgeye geldiğini vurguladı.

Türkiye ile Pakistan arasındaki dostluğa ve kardeşliğe dikkat çeken Bahtiyar, ''Şu anda gördüğüm en güçlü ülke Türkiye, en güçlü kuruluş da Kızılay'dır'' dedi.
haber10

Pakistan'da çadır kuracak kuru alan bulunamıyor

20:55 - Sel ve Muson yağmurlarının hayatı felç ettiği Pakistan'da, can kayıplarının 2 bini geçtiği, yaklaşık 40 milyon insanın selden etkilendiği bildirildi. Bu arada, selzedelerin barınması için yapılacak çadır kentler ve prefabrike evler kuru bir alanın olmaması yüzünden kurulamıyor. Yetkililer, kuru alanlar açmak için dağlardan ve başka yerlerden topladıkları mıcırlarla su kaplı yerleri doldurmaya çalışıyorlar. 23.08.2010 PEŞAVER netgazete

800 bin kişiye sadece havadan ulaşılıyor
04:15 - Pakistan'daki sellerde 800 bin kişinin sel suları yüzünden mahsur kaldığı ve bu kişilere sadece havadan ulaşılabildiği bildirildi. Birleşmiş Milletler, bu afetzedelere hayati yardımların ulaştırı labilmesi için en az 40 helikoptere daha ihtiyaç duyulduğunu belirtti. 26.08.2010 İSLAMABAD netgazete

Rize'deki Heyelanda Can Pazarı

27 Ağustos 2010
Gündoğdu'da felaket, yine yürek yaktı! Akşam saatlerindeki heyelanda iki kişi hayatını kaybetti.
İçişleri Bakanlığı: sel sonrası heyelanda 11 kişi öldü, 2 de kayıp var.

Rize'de önceki gün gece başlayan ve gün boyu devam eden sağanak yağış dün akşam saatlerinde etkisini artırdı ve kente kabus yaşattı.

Sel ve heyelanlara yol açan sağanak nedeniyle Karadeniz Sahil Yolu ulaşıma kapandı. Karayolunda, derinliği yarım metreyi bulan su birikintileri oluştu.

Rize'de birçok köy yolu ulaşıma kapandı, yüzlerce araç yollarda mahsur kaldı.

Merkez belediyenin hemen yanındaki Gündoğdu beldesinde meydana gelen heyelan onlarca evin toprak altında kalmasına neden oldu, bazı binalar çöktü. Elektrik ve su verilemeyen beldede toprak altında onlarca aracın bulunduğu tahmin ediliyor.

Hamidiye mevkisinde Akif Kopuz'a ait binada göçük altında kalan altı kişiden dördünün cesetleri çıkarıldı. Cesetleri çıkartılanların isimleri Akif, Muhammet, Vildan ve Meliha Kopuz.

Sele kapılan 7 yaşındaki Servan Taşkıran yaşamını yitirdi. Selde Efil ailesine ait evde de Fazile Efil ve misafir bulunan Tahir Akat hayatını kaybetti. Ayşegül Akat yaralı olarak kurtarıldı.

Bu arada ilk açıklamalarda Ali Efil'e ait olduğu sanılan cesedin Tahir Akat'ın olduğu belirlendi. Yetkililer Ali Efil'in sağ olduğunu belirtti.

Sabah saatlerinde Gündoğdu'da iki kişinin cesedine daha ulaşıldı ve böylece ölü sayısı 11'e çıktı.

"Arka köylerle ulaşım tam sağlanamıyor. Rize’de cumhuriyet tarihinin en büyük sel felaketlerinden biriyle karşı karşıyayız. Yağmur dindi ve tablo yarın öğleye kadar netleşir.

Gündoğdu’nun neredeyse tamamında heyelan yaşandı. 10-15 katlı yüksek binaların 1-2 katları toprak altında kaldı. İtfaiye 30-40 metreye uzanan merdiveni ile 100’ün üzerindeki insanı binaların pencerelerinden almayı başardı. Rize merkezdeki durum, Gündoğdu’ya bakıldığında önemli değil.

Gündoğdu beldesi, merkez belediyenin bitişiğinde. Bazı binalar çöktü. Şartlara bakıldığında, sayının artamasından endişe ediyoruz. Gündoğdu’da sabahın ilk ışıklarıyla çalışmalalar hızlanacak."

Rize merkezde de etkili olan sağanak yağış sonucu dün Değirmendere taşarken, bir ilköğretim okulu ile çevredeki onlarca evin bodrum katını su bastı. Pehlivantaşı Köyü'nün çevre köylerle bağlantısını sağlayan karayolu üzerindeki köprü de yıkıldı.

ÖZAK: ALIŞILMIŞIN DIŞINDA BİR HEYELAN
Devlet Bakanı Faruk Nafiz Özak, sağanak sonucu Heyelan meydana gelen Rize'nin merkeze bağlı Gündoğdu beldesinde incelemelerde bulundu.

Özak, dün akşam iftar saatinde aşırı bir yağış olduğunu hatırlatarak, ''Bugüne kadar alışılmışın dışında bir heyelan olmuş. Gündoğdu'nun doğusundan batısına kadar aralıklarla heyelan oluşmuş. Geçmişte dere vadisinde üstten aşağıya inerek heyelan olurdu ama böylesini ilk defa görüyoruz'' dedi.

Teknik çalışmaların, arama kurtarma ve yol açma çalışmalarından sonra yapılacağını ifade eden Özak, ''Şu anda 7 canımızı kaybettik, acımız çok büyük. Aynı zamanda 6 kaybımız var, onları arıyoruz. Yaralılarımız da var, onlara acil şifalar diliyoruz. Afete dayalı vatandaşı koruyacak planlama yapmalıyız. Aksi takdirde daha büyük yağışlarda daha büyük sorunlar yaşanabilir'' diye konuştu.

Özak, zararın tespit edilmeye başlandığını kaydederek, ''Ankara'dan acil bir para gönderilecek ve gerekli yerlere harcanacak. İlk planda evlerinden çıkan vatandaşımızın kiraları 6 ay, 1 yıl, ne kadar süre evlerine giremeyeceklerse tespit edilir, ödenir'' dedi.

BİNALAR YIKILDI ÇOK SAYIDA BİNA DA BOŞALTILDI
Bölgede birkaç gündür aralıklarla devam eden yağış nedeniyle toprağın suya doyması ilerleyen saatlerde felaketi de beraberinde getirdi. Bölge genelinde dik yamaçlara kurulu bulunan çok sayıda bina, aşırı yağış nedeniyle heyelan tehdidi altında kaldı. Tehlike arz eden binaların büyük çoğunluğu boşaltıldı. Gündoğdu merkez ve Veliköy deresi çevresindeki çok sayıda binanın zemin katları su altında kaldı. Evlerini boşalmak zorunda kalan vatandaşlar Gündoğdu merkez camisine ve Rize Öğretmen Evi'ne yerleştirildi.

AYNI AİLEDEN 4 KİŞİ ÖLDÜ 2 KİŞİ KAYIP

Ani sağanak sonrasında çok sayıda ev yamaçlardan koparak kaydı, bazı evler de meydana gelen heyelanlar nedeniyle toprak altında kaldı. Gündoğdu Beldesi Hamidiye Mahallesi'nde Arif Kopuz'a ait ev, aşırı yağışın neden olduğu heyelan sonucu çöktü. Kaçkar Dağcılık Kayak Rafting İhtisas Spor Kulübü (KDRK) üyesi dağcıların aralıksız çalışmaları sonucunda evin enkazı altından Akif Kopuz (53), eşi Meliha Kopuz (47), oğlu Muhammet Kopuz (20) ve kızı Karadeniz Teknik Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi öğrencisi 18 yaşındaki Vildan Kopuz'un cesetleri çıkartıldı. Enkaz altında bulunan Ahmet ve Münevver Kopuz'a ise ulaşılamadı. Toprak altında kalan evi iki yıl önce yıktıkları eski ahşap evin yerine inşa ettikleri öğrenilen Kopuz ailesinin Çayeli ilçesinde yaşadığı ve sadece yaz aylarını Gündoğdu beldesindeki evlerinde geçirdikleri öğrenildi.

Selin neden olduğu heyelanlar Dağınıksu Köyü'nde de Ali Efil'e ait evin çökmesine neden oldu. Enkaz altında kalan Ali Efil'in eşi Fazile Efil hayatını kaybettı. Fazile Efil'in cesedi çalışmalar sonucu enkaz altından çıkartıldı. Aynı köyde evinin yakınında toprak altında kalan Talat Akat'ın cesedi de bu sabah bulundu. Veliköy'de de sel sularına kapılan 7 yaşındaki Server Taşkıran adındaki çocuk ile Hamidiye Mahallesi'nde evinin yanında toprak altında kalan eski muhtarı Osman Kutay'ın cesetleri ne ulaşıldı. Kopuz ailesinden 4 kişiyle birlikte olayda cesetlerine ulaşılanların sayısı da 8 oldu. Kayıp olan Salim Bilgin, Serdar Pehlivan ile eşi Sonay Pehlivan'ın bulunması için çalışmalar da aralıksız sürüyor. Yaralanan 7 kişi ise Rize'deki çeşitli hastanelerde tedavi altına alındı.

aktifhaber

Filipinler'de yangın, 15 bin kişiyi evsiz bıraktı

20:30 - Navotas şehri yakınlarında çıkan yangın, şiddetli rüzgar ve aşırı sıcaklar yüzünden kısa sürede yayıldı. 600 evin kül olduğu yangında bir kişi hayatını kaybetti; 4 kişi de yaralandı. 200 itfaiye aracının seferber olduğu yangın, 7 saatte söndürülebildi. Evsiz kalan 15 bin kişinin basketbol salonlarında ve okullarda kalacağı açıklandı. 27.08.2010 NAVOTAS netgazete

Petrol Tankeri Patladı: 200 Ölü
03 Temmuz 2010
Bir petrol tankerinin patlaması sonucu 200'den fazla kişinin öldüğü belirtildi...
Afrika ülkelerinden Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde (DKC), bir petrol tankerinin patlaması sonucu 200'den fazla kişinin öldüğü belirtildi.
Afrika ülkelerinden Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde (DKC), bir petrol tankerinin patlaması sonucu 200'den fazla kişinin öldüğü belirtildi. Yerel yetkililer, patlamada 100 kişinin de yaralandığını söyledi.

VALİ CESAMBO: "ÖLENLER ARASINDA BM BARIŞGÜCÜ ASKERLERİ DE VAR"

Afrika ülkelerinden Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde (DKC) meydana gelen yakıt tankeri kazasında ölen yaklaşık 200 kişi arasında, BM barış gücü askerlerinin de olduğu bildirildi.

aktifhaber

Guatemala'da 16 kişi daha toprak altında
03:30 - Guatemala'da şiddetli yağışların neden olduğu toprak kaymalarında ölenlerin sayısı 44'e yükseldi. Afet bölgesini ziyaret eden Devlet Başkanı Alvaro Colom, bugünü ulusal yas günü ilan etti ve ülkesinin felaket önleme çabalarını iyileştirmesi gerektiğini söyledi. 07.09.2010 GUATEMALA CITY netgazete

Pakistan'da 10 Milyon Evsiz Var
07 Eylül 2010
Pakistan'daki sel felaketi nedeniyle en az 10 milyon kişinin evsiz kaldığı bildiriliyor.
BM İnsani Yardım Koordinasyon Merkezinin (OCHA) İslamabad'daki sözcüsü Maurizio Giuliano, Sind eyaletindeki son yağışlardan sonra yeni tahminlere göre ülke genelinde en az 10 milyon kişinin evsiz olduğunu belirtti.

Giuliano, bu sayıya, geçici bir çatı bulan ya da okullara yerleştirilenlerin dahil olmadığını, yaklaşık yarım milyon kişinin okullarda barındığını söyledi.

Sözcü bunun, yardım edilecek kişilerin ve bölgelerin sayısı göz önüne alındığında, BM'nin de karşı karşıya kaldığı en büyük insani krizlerden biri olduğuna dikkati çekti.

Pakistan'da temmuz ayının sonunda başlayan seller nedeniyle şimdiye kadar 1700'den fazla kişinin öldüğü bildiriliyor aktifhaber

10 EKİM 2010, PAZAR
Ve sonunda korkulan oldu

Macaristan’da bir alüminyum fabrikasının kimyasal madde rezervuarını tutan setin çökmesiyle başlayan “kızıl felaket” Tuna nehrine karıştı. Macaristan Başbakanı Viktor Orban, ikinci büyük tehlikenin kapıda olduğunu açıkladı.

Macaristan'ın Ajka şehrindeki bir alüminyum fabrikasında 5 gün önce meydana gelen kaza sonucu çevreye yayılan zehirli kızıl çamurun yol açtığı tehlike, ikinci dalga korkusuyla devam ediyor. Macaristan Başbakanı Orban rezervuarın bir duvarının daha yıkılmak üzere olduğunu söyledi.

Başbakan Orban, aynı kızıl çamuru barındıran, fabrikanın 10 numaralı rezervuarının da hasar gördüğünü, çok daha fazla miktarda kimyasal maddenin çevreye yayılabileceği uyarısını yaptı.

ZEHİRLİ ÇAMUR TUNA'YA KARIŞTI

Macaristan hükümeti, zehirli kızıl çamurun Tuna nehrine karışmaması için elinden geleni yaptı ama başarılı olamadı. Kızıl çamur Tuna nehrine karıştı. Zehirli çamur şu ana kadar Macaristan'da 40 kilometre karelik bir alanı yaşanmaz hale getirdi. Yüzlerce kişi evlerini terk etmek zorunda kaldı. 7 kişi hayatını kaybetti. Çevre uzmanları, zehirli çamurun aktığı bölgede onlarca yıl hayat olmayacağını, insanların o kentlerde yaşamasının artık imkansız olduğunu belirtiyor.
Akşam

Haiti'de ölü sayısı 220'ye yükseldi
24 Ekim 2010 Pazar 20:11
Deprem afetinin 10 ay ardından hala binlerce kişinin çadırlarda yaşadığı Haiti'de, kolera salgını yüzünden 220 kişi yaşamını yitirdi.


Afet üzerine afet yaşayan Haiti'de daha 10 ay önce yaşanan ve 300 bin kişinin hayatını kaybetmesine neden olan depremin ardından kolera salgını yaşanıyor.

Haiti'de kolera salgınında hayatını kaybedenlerin sayısı 220'ye yükseldi.

Yetkililer, ülkenin kuzeyindeki birçok bölgede ortaya çıkan kolera vakalarının başkent Port-au-Prince'e de ulaştığını, 5 vaka tespit edildiğini belirterek, hastalığın burada da yayılmaması için gerekli önlemleri aldıklarını kaydettiler.

Önceki açıklamalarında ölü sayısını 208 olarak açıklayan yetkililer, 194'ü kuzeydeki Artibonite bölgesinde olmak üzere diğer koleradan ölüm vakalarının kuzey ve orta kesimlerdeki 14 bölgede görüldüğünü bildirmişlerdi. Yaklaşık 3 bin kişinin de hastanelerde tedavi altında olduğu belirtilmişti.

Karayipler bölgesinde yüz yıldır ilk kez kolera bu denli büyük oranda ölümlere yol açıyor.
NTV

Dünyanın akciğerleri Amazon kuruyor!

26 Ekim 2010 Kuraklık dünyanın en büyük su havzası Amazon’u da vuruyor. Dünyanın akciğerleri sayılan Amazon yağmur ormanları havzasında son yüzyılın en büyük kuraklığı yaşanıyor.

Dünyadaki su kaynaklarının yüzde 20’sini oluşturan ve 6 milyon kilometrekarelik yüzölçümüyle "dünyanın akciğerleri" olarak nitelendirilen havzada, nehirlerdeki su seviyesi hızla düşüyor.

Amazon Nehri’nin önemli kollarından biri olan Rio Negro’nun su seviyesinin, son dönemde 6 santimetre daha düşerek yeni bir rekor kırdığı belirtiliyor.

Seviyenin daha da düşeceğinden endişe ediliyor.

Nehir kıyısındaki 38 yerleşim merkezinde acil durum ilan edildi. Bazı bölgelere teknelerle ulaşım mümkün olmadığından uçaklarla tonlarca su ve gıda maddesi sevkediliyor.

Atmosfere bıraktığı nemle Amazon üzerine düşen yağışın yarısını kendi üreten Amazon yağmur ormanlarının yüzde 20’sine yakın bir bölümünün, son 40 yılda yok edildiği bildiriliyor.

Çevreciler Amazon yağmur ormanlarının yakında iflas edebileceği uyarısında bulunuyor.

Soya ekimi için ormanların yok edilmesi, küresel ısınma dolayısıyla yağmur miktarının azalması ve orman yangınları gibi nedenlrin, dünyanın en büyük su havzasındaki kuraklığı hızlandırdığına dikkat çekiliyor. haber7

Endonezya'da Çifte Felaket

Endonezya'da bir köyü haritadan silen tsunamide en az 113 kişi öldü, 500 kişi de kayıp. Tsunami şoku sürerken Merapi volkanı yine faaliyete geçti.

Yayına Giriş: 26.10.2010

Endonezya’nın Sumatra adası açıklarında dün Rihter ölçeğine göre, 7,7 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Depremin ertesinde oluşan tsunami 113 kişinin ölümüne neden oldu. 500 kişi ise kayıp..
Ülkede bir volkanın faaliyete geçmesi sonucu da 1 bebek öldü, 20 kişi yaralandı

Şiddetli depremin yol açtığı tsunamiden en çok etkilenen bölgeler, Endonezya’nın kuzeyindeki Pagai ve Silabu oldu. Tsunami sonucu 3 metre yüksekliğinde dalgalar oluştu.

Dalgalar, kıyıdan 600 metre kadar içeriye ulaştı, 10 köy su altında kaldı.

Bir teknede bulunan Avustralyalı turistler, kendilerini bir anda kıyıdan 200 metre kadar içeride ağaçların tepesinde bulduklarını söyledi. 9 turistin tamamı kurtarıldı.

Öte yandan ülkedeki Merapi volkanı 4 yıl aradan sonra yeniden faaliyete geçti.

Yoğun duman, 3 aylık bir bebeğin ölümüne, 20 kişinin yaralanmasına yol açtı.

Uzmanlar, volkanın içindeki basıncın arttığını ve son yıllardaki en şiddetli patlamalardan birinin görülebileceğini belirtti.

Patlama riskine karşı en yüksek seviyede alarm verilirken, 19 bin kişinin tahliyesine başlandı. TRT

Endonezya'da volkan patlaması: 15 ölü

26 Ekim 2010
Endonezya'nın Java adası Merapi dağındaki volkanın patlaması sonucu 15 kişinin öldüğü bildirildi. Ölenler arasında bir gazeteci de olduğu gelen bilgiler arasında. habertaraf

Endonezya'da Felaket Üçgeni

Endonezya'yı vuran deprem, tsunami ve volkan felaketlerinde çok sayıda köy yerle bir olurken can kaybı yükseldi.
Yetkililer, Sumatra adasının batısında önceki gün meydana gelen depremin ardından Mentavai takımadalarında yer alan çok sayıda köyü yerle bir eden tsunamide ölenlerin sayısının 112'ye yükseldiğini belirttiler.

3 metreyi aşkın dalgalar batı bölgesindeki balıkçı köylerini yıktı, dev dalgalar çoğu kadın ve çocuklardan oluşan, aralarında 2 aylık bir bebeğin de bulunduğu 112 kişinin ölümüne neden oldu. Köylerde kaybolanların sayısının 502 olduğunu belirten yetkililer, can kaybının artmasından endişe edildiğini kaydettiler.

200 nüfuslu Betu Monga köyünün adeta haritadan silindiği belirtildi. Turistlerin ve sörfçülerin sıklıkla ziyaret ettiği Mentawai Adası'nda da 10'u Avustralyalı olmak üzere bir grup yabancı turiste ulaşılamadı. Kayıpların tsunami sırasında yüksek yerlere çıkmış olabileceği düşünülüyor. Ancak Endonezya Sağlık Bakanlığı Kriz Merkezi, her ihtimale karşı kayıpların bulunduğu köylere 200 ceset torbası gönderildiğini de duyurdu.

3. FELAKET; VOLKAN

Deprem ve tsunamiyle mücadele eden ülke bir yandan da iki gündür aktif hale geçeceği uyarıları yapılan Merapi Volkanı ile uğraşıyor. Endonezya makamları, komşu Java adasında kısa süre önce faaliyete geçen ülkenin en aktif yanardağı Merapi'nin püskürmesi sonucu ölenlerin sayısının da 25'e yükseldiğini bildirdi.

Gökyüzünde 1,5 km yüksekliğe zehirli duman ve kül püskürten Merapi volkanından fışkıran lavlar sonucu ölenler arasında yanardağ ile ismi özdeşleşen ve "Merapi'nin ruhani koruyucusu" diye bilinen Mbah Marijan da bulunuyor.

Yaşı 80 civarındaki Marijan'ın kratere 4 km uzaklıktaki evinde yanmış vaziyette bulunduğu belirtildi.

YENİ DEPREM UYARISI

Afet yönetimi yetkilileri, depremin ardından oluşan 5 metrelik dev dalgaların yüzlerce evi sürüklediğini açıkladı. Arama kurtarma çalışmalarının, köyleri basan sular, yıkılan evler ve kötü hava şartları nedeniyle yavaş ilerlediği belirtildi. Depremin şiddetli hissedildiği bölgelerde 150 evin yıkıldığı, 2 bin 586 kişinin evsiz kaldığı kaydedildi.

Ayrıca Hint Okyanusu'nda bazı gemilerin mürettebatıyla irtibat kurulamadı. Uzmanlar ise Mentawai Adası açıklarında yeni bir şiddetli depremin uyarısını yaptı. Olası yeni deprem sonrasında ise, 2004'teki 9.1'lik depremin yol açtığı ve 230 bin kişinin yaşamını yitirdiği tsunamiye benzer bir felaketin meydana gelebileceği belirtildi.

Sabah

Tayland'daki selde 3 haftada ölü sayısı 94'e çıktı
22:40 - Tayland'da son yılların en şiddetli yağışlarının yolaçtığı sel baskınlarında 3 haftada ölenlerin sayısı 94'e yükseldi. Yetkililer, sellerden etkilenenlerin sayısının milyonları bulduğunu, insanların evlerini, hayvanlarını ya da çiftliklerini kaybettiklerini belirtti. 29.10.2010 ANKARA netgazete

Endonezya'daki tsunamide ölü sayısı, 430'a çıktı
11:40 - Endonezya'nın batısında Sumatra Adası ve Mentavai Adaları'nı üç gün önce vuran 7.7 büyüklüğündeki depremin yol açtığı tsunami felaketinden sonra kayıp yüzlerce kişiyi bulma ümidinin kaybedilmekte olduğunu belirten yetkililer, bazı cesetlerin denize sürüklenmiş olabileceğini bildirdi. Merapi yanardağının da faaliyete geçmesiyle büyüyen afette köylüler, tsunaminin köylerini nasıl yuttuğunu anlattı. 29.10.2010 MENTAVAİ ADALARI netgazete

Hindistan'da ölü sayısı artıyor
1 Kasım 2010
Hindistan'da, haftasonunda bir feribotun batması sonucu hayatını kaybedenlerin sayısı 50'ye yükseldi. haber10

Tayland'ın müslüman kesiminde sel!
13:00 - Güney Tayland'da çoğunlukla Müslüman halkın yaşadığı Pattani'de aşırı yağışların neden olduğu sel baskınları hayatı felç etti. Müslüman nüfusun yaşadığı 3 ilden en büyüğü olan Pattani'de fırtına, yağışlar ve dalgalar şehirde hayatı durdurdu. 04.11.2010 PATTANİ netgazete

Patlayan yanardağ, 102 kişiyi öldürdü

06 Kasım 2010- Endonezya'da geçen hafta faaliyete geçen Merapi yanardağında dün meydana gelen son patlamayla ölü sayının 102'ye çıktığı bildirildi. netgazete

Kolera salgınında ölü sayısı 643'e yükseldi
10 Kasım 2010
Haiti'deki kolera salgınında ölenlerin sayısının 643'e yükseldiği bildirildi.

Sağlık Bakanlığı, salgında ölenlerin sayısının 643'e yükseldiğini, hastaneye kaldırılanların sayısının ise 9971 olduğunu belirtti. Açıklamada, sadece Artibonite bölgesinde dün 46 kişinin öldüğü kaydedildi. habertaraf

Hindistan'da bina çöktü: 32 ölü
15 Kasım 2010
Hindistan'da 5 katlı bir binanın çökmesi sonucu ilk belirlemelere göre 32 kişi öldü.

Yeni Delhi emniyeti, başkentin doğu yakasında kalabalık bir semtte bulunan binanın çökmesi sonucu enkaz altında kalan 32 kişinin öldüğünü, en az 60 kişinin de yaralandığını bildirdi. habertaraf

KULE YANGININDA ÖLÜ SAYISI 42'YE YÜKSELDİ
15 Kasım 2010
Çin'in Şanghay şehrinin merkezindeki 28 katlı bir kulede çıkan yangında ölü sayısı 42'ye yükseldi.
Çinli yetkililer, daha önce yangında 8 kişinin öldüğünü, 90'dan fazla kişinin yaralandığını açıklamışlardı. habertaraf

Haiti'de koleradan ölenlerin sayısı 917 oldu
13:30 - Haiti Sağlık Bakanlığı'nın bugün yayınladığı rakamlara göre, koleradan ölenlerin sayısı 917'ye yükseldiği belirtildi. 15.11.2010 PORTO PRENS netgazete

Yanardağ patlamasından, 3 haftada 273 kişi öldü
00:40 - Endonezya'daki Merapi Yanardağı'nda meydana gelen bir dizi patlamanın ardından ölenlerin sayısı 273'e çıktı. Kurtarma ekipleri, 26 Ekim'den bu yana 273 kişinin öldüğünü, yanardağın çevresindeki bölgelerden tahliye edilen 300 bin kişinin kamplarda yaşadığını belirtti. 18.11.2010 MERAPİ netgazete

Festivalde İzdiham Yaşandı

22 Kasım 2010
Kamboçya'da bir festivalde çıkan izdihamda ilk belirlemelere göre yüzlerce kişi öldü.
Kamboçya devlet televizyonu, su festival kutlamaları sırasında başkent Phnom Penh'deki bir köprüde meydana gelen izdihamda 339 kişinin öldüğünü duyurdu. Olayda 329 kişi de yaralandı.

Devlet televizyonu da, ölenlerden hemen hemen tamamının kadın olduğunu duyurdu.

Ölenlerden çoğunun ezilerek ve boğularak öldüğü bildirildi. aktifhaber

Mısır'da fırtına kabusu: 17 ölü, 65 yaralı
31 Aralık 2010
Mısır'da kötü hava şartları yüzünden meydana gelen trafik kazası ve bina çökmelerinde 17 kişinin öldüğü, 65 kişinin yaralandığı bildirildi.

Mısır basınında yer alan haberlere göre, başkent Kahire'ye 200 kilometre uzaklıktaki Minye kentinde bir ilkokul servisinin kaza yapması sonucunda sel sularına kapılarak ölen kız öğrencilerin sayısı 15'e yükseldi. Yağmur ve fırtına sebebi ile kaza yaptığı belirtilen servis otobüsünün kapasitesinin üzerinde öğrenci aldığı, kaza esnasında otobüste, görevli öğretmenler dahil 77 kişinin bulunduğu kaydedildi. Yaralanan 62 kişinin arasında durumu ağır olanların bulunduğu öğrenildi.

Asyut Valiliği kazada ölen öğrencilerin ailelerine 5 bin cüneyh (1300 Türk lirası) yaralananlara ise 2 bin cüneyh (530 Türk lirası) yardımda bulunacağını açıkladı.

Mısır'ın Beni Suef kentinde de aşırı yağışlar nedeniyle 2 binanın çöktüğü ve olayda 2 kişinin hayatını kaybettiği, 3 kişinin de yaralandığı ifade edildi. haber10
_________________
Bir varmış bir yokmuş...
Başa dön
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et AIM Adresi
Önceki mesajları göster:   
Yeni başlık gönder   Başlığa cevap gönder    EntellektuelForum Forum Ana Sayfa -> AKTUALİTE Tüm zamanlar GMT
1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

 
Geçiş Yap:  
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız


Powered by phpBB © phpBB Group. Hosted by phpBB.BizHat.com


Start Your Own Video Sharing Site

Free Web Hosting | Free Forum Hosting | FlashWebHost.com | Image Hosting | Photo Gallery | FreeMarriage.com

Powered by PhpBBweb.com, setup your forum now!
For Support, visit Forums.BizHat.com