EntellektuelForum Forum Ana Sayfa EntellektuelForum

 
 SSSSSS   AramaArama   Üye ListesiÜye Listesi   Kullanıcı GruplarıKullanıcı Grupları   KayıtKayıt 
 ProfilProfil   Özel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapınÖzel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapın   GirişGiriş 

Cinsellikle Hadım Edilen Toplum(lar)

 
Yeni başlık gönder   Başlığa cevap gönder    EntellektuelForum Forum Ana Sayfa -> TIBBÎ DÜŞÜNCELER
Önceki başlık :: Sonraki başlık  
Yazar Mesaj
Ekim



Kayıt: 21 Arl 2007
Mesajlar: 2634
Konum: Kanada

MesajTarih: Çrş Nis 28, 2010 9:15 pm    Mesaj konusu: Cinsellikle Hadım Edilen Toplum(lar) Alıntıyla Cevap Gönder

Japonya'da cinsel isteksizlik ekonomik çöküşe neden olabilir
21.09.2016

Japonya'da, cinsel isteksizliğin ülke nüfusunda yarattığı sorunların yanı sıra ekonomik çöküş açısından da endişe verdiği belirtildi. Dünyanın en yaşlı nüfusuna sahip Japonya’da 2011 yılında yayınlanan bir raporda, evli olmayan 18 ilâ 34 yaşlarındaki gençlerin büyük bölümünün ilişki yaşamadığı, evli olanların da eşleriyle cinsel birliktelikte bulunmadığı ifade edilmişti.

Seksin yorucu ve hobilerle uğraşmanın daha öncelikli görüldüğü ülkede, nüfus sorunu giderek artarken, cinsel isteksizlikten kaynaklı ekonomik çöküş endişesi de baş gösterdi. Konuyla ilgili Sputnik’e konuşan Rusya Stratejik Araştırmalar Enstitüsü Nüfus ve Göç Bölümü Başkanı İvan Beloborodov, "Japonya yaş ortalaması 60 ve üstü olan, dünyanın en yaşlı ülkesi. Bu emeklilik sisteminin çöküşüne neden olabileceği gibi, savunma sistemini de tehdit ediyor. Bu durumun Japonya ekonomisinde olumsuz etkileri var" ifadelerini kullandı.

'ROBOTLAR JAPONLARIN TEK UMUDU'

Yakın gelecekte 'insan kaynağının' tükeneceği Japonya için tek umudun robotlar olduğunu belirten Beloborodov, "Ülkedeki sorunun nedeni tüketim kültürü ve aile gibi kavramların giderek gölgede kalmasına neden olan kariyer hedefleri" dedi.

'JAPONYA EN FAZLA PORNO İZLEYİCİSİNE SAHİP ÜLKE'

Prezervatif firması Durex’in 2005 yılında 41 ülke arasında gerçekleştirdiği araştırmada da Japonya’nın, bir yılda yalnızca 45 kez ile en az seks yapan ülke olduğu ortaya çıkmıştı. Beloborodov, "Japonya en fazla porno izleyicisine sahip ülke. Japonya'da pornografi dergilerden cep telefonu uygulamalarına kadar her yerde var. Bu durum gerçek insani arzuları öldürüyor” ifadelerini kullandı.
Kaynak: Sputnik

Cinsellikle Hadım Edilen Toplum(lar)
Yusuf GEZGİN
27 Nisan 2010

Modern yaşam tarzı hayatın her alanında cinselliği teşvik ediyor, cinsel metaları, malzemeleri öne çıkarıyor. Kadınlar cinsel dürtüleri harekete geçirecek şekilde reklam malzemesi olarak kullanılıyor. Son zamanlarda erkekler de cinsel özellikleri öne çıkarılarak reklamlara konu edilmeye başlandı.

Bu gün kadın ‘modernlik’ adı altında erkekleri tahrik ve aileleri, toplumları dejenere aracı olarak kullanılmaktadır. Kadın erkek eşitliği iddiasındaki batı, kadını bir ‘insan’, ‘ana’, ‘eşit bir fert’ olmaktan öte, bir ‘dişi’, ‘cinsel meta’ ‘ticari araç’ haline getirdi.

Hızla yaygınlaşan ve erişimi kolaylaşan pornografi, medyada bolca açık saçık fotoğrafların olması, sürekli pompalanan cinsel figürler insanların üzerinde baskı oluşturmaktadır. Arama motorlarındaki aramaların yaklaşık ¼ pornografi içerikli olduğu ifade edilmektedir. (Dr. Furkan Aydıner “İnternet canavarı canınıza okumadan” Zaman, 4 Nisan 2010)

Türkiye müstehcenlik konusunda batıdan daha kontrolsüzdür. Normal Web sitelerinde, gazetelerde, Tv’deki halka açık yayınlarda, ummadığınız yerlerde karşınıza tahrik edici görüntüler çıkabilmekte, her fırsatta kadın vücudu sergilenmektedir. Kadın haklarını savunanlar, feministler kadın vücudunun erkeklerin cinsel dürtülerini tahrik için, bayağı bir meta olarak kullanılmasına ses çıkarmamaktadırlar. Afganistan’daki kadının burkasıyla yakından ilgilenenler kadın ticareti konusunda sessizler, kadın vücudunun teşhirini-istismarını modernliğin gereği görüyorlar.

Bizde belirli kesimlerin üreterek topluma pompaladığı ‘kadına özgürlük!’, ‘ben özgürüm!’, ‘özgürleş!’ vs. gibi sloganların aileyi bitirmeye dönük çabaların bir sonucu olduğu kanaatindeyim. Cinsel özgürlük ve kadının hoyratlaştırılması batıda, azalan ve yaşlanan bir nüfus, perişan aileler ve bohem-hazcı nesilleri miras bıraktı.

Cinsellik ve pornografinin zihinleri teslim alan, dikkatleri dağıtan, hafızayı zayıflatan, öğrenme çabasını baltalayan, insanın enerjisini belden aşağıya teksif eden tarafları vardır. Sanki dünyada ve ülkemizde cinsellik ve pornografi, planlı ve hedefli olarak hayatın her alanına pompalanmakta nesiller, beyinler hadım edilmekte, toplumlar çürütülmektedir. Cinsellik ve pornografi cinsel suçları, tecavüzleri, cinayetleri, uyuşturucu vs. kullanımını tetiklemektedir. Son yıllarda toplumumuzda hızla artan cinsel sapkınlıkların ve aile içi cinsel suçların, kabartılan cinsel dürtülerle yakından ilgili olduğu muhakkaktır.

Pornografik malzemelerin yaygınlaşması, bunun küçük çocuklara kadar ulaşması, cinsel duygulara erken uyanmaya ve tatminsizliklere neden olmaktadır. Erken uyarma, tatminsizlik ve cinselliğin sınırsızca kullanılmasının bir ‘özgürlük’ olarak sunulması pek çok sapık ilişki biçimini doğurmaktadır.
Liselerde ortaokullarda pornografik malzemeler, dergiler, görüntüler kolayca bulunmakta, hızla yaygınlaşmaktadır. Okullar bilimin, eğitimin, ahlakın değil, fuhşun ahlaksızlığın alanı haline getirilmek istenmektedir. Gençler cinselliğin ve pornografinin ağındadırlar. Okullar arkadaş bulma mekânları olmuştur. Pek çok okulun eğitimi, öğretimi ve disiplini çok zayıftır. Ülkemizde gizli bir el eğitimde öğretmenlerin saygınlığını ve etkisini iradi olarak azaltmakta, gençleri hedefsizliğe, serseriliğe itmektedir.

Okullarımızdan virüslü, hedefsiz, donanımsız, herhangi bir becerisi olmayan, aklı belinde nesiller yetiştiriyoruz. Liselerde 15-16 yaşında hamile kalan kızların sayısı her geçen gün artmaktadır. Üniversiteler normal kız-erkek arkadaşlığının dışında fuhuş sektörüne malzeme üretmektedir. Ahlak ve etik değerlerden mahrum yetişen, aile ve toplum kontrolünden uzak kalan genç kızlar örgütlü yapılar eliyle fuhuş yapmakta, bu işi bir ‘gelir kaynağı’ olarak görebilmektedir. Karma eğitim toplumu yozlaştıran, ahlaksızlığı yayan bir araç haline getirilmiştir. Bilimsel ve deneysel olarak zararları ortaya konmasına rağmen, orta öğretimde karma eğitimi mecbur hale getirmek iyi niyetle bağdaşmamaktadır

Erkek öğrencilerin ağırlıklı olduğu askeri okullarda pornografiye ve müstehcenliğe göz yumulmakta, bu okullar kız okullarıyla eşlenmekte, kız arkadaş bulma teşvik edilmektedir. ‘İrticadan uzak kalsın’ diye teşvik edilen cinselliğin, pornografinin nelere yol açtığı, hangi sapık ilişkileri tetiklediği Aktif haberde çıkmıştı. (Bknz: http://www.aktifhaber.com/news_detail.php?id=282471 12-04-2010)

Kadının her fırsatta cinsel bir meta gibi sunulması, cinsel dürtülerin sürekli tahrik edilmesi aile düzenimizi tehdit etmektedir. Batının dayattığı modern yaşam tarzı kadını akşama kadar ve acımasızca çalıştırdığı için normal bir aile hayatına fırsat bırakmıyor. Dışarıda alımlı, bakımlı gezen kadın eve perişan, yorgun geliyor. Nazarlar hem kadın, hem erkek için dışarıda, başkasında kalıyor. Bu durum aile problemlerine, tatminsizliklere ve boşanmalara neden oluyor. Medyanın ve görsel araçların harekete geçirdiği cinsellik pek çok yuvayı yıkıyor, cinayetlere neden oluyor.

Pornografik yayınlar ve cinselliğin her ortamda sürekli öne çıkarılması nedeniyle cinsel istismar, cinsel sapık ilişkiler patlama yaptı. Cinselliğin ve pornografinin uyuşturucu, alkol, hırsızlık, cinayet vs. gibi hangi suçları tetiklediği ciddi bir araştırma konusu. Bu gün cinsellik-pornografi ahlaki bir suç olmanın ötesinde bir toplumsal güvenlik sorunu haline geldi. Kamu kurumlarında çalışan pek çok memur-bürokrat dairelerinde internete açık bilgisayarlardan porno sitelere girmekte, birbirlerine bu görüntüleri forward etmektedirler. Kadın ticareti ile sivil ve askeri bürokratlar elde edilmekte, görüntüler alınmakta bu görüntüler-veriler ihaleleri almakta, devlet sırlarını ele geçirmekte kullanılabilmektedir. Şehvetleri kamçılanmış, uçkurundan yakalanmış kimseler her türlü suçu işlemeye müsait hale getirilmektedir.

Bakın konunun uzmanı Prof Dr. Nevzat Tarhan cinsellik, müstehcenlik ve pornografinin zararları hakkında bir mülakatta neler diyor:
‘Müstehcenlik kişide cinsel kontrolsüzlük yapan görüntülerdir; cinsellikle ilgili her türlü duyguları harekete geçiren yayınlardır. Müstehcen yayınlar şu anda daha çok pornografik materyal olarak tanımlanıyor. ABD Başsavcılığı Yüksek Kurulu “pornografik materyalle cinsel şiddet suçları arasında nedensellik bağı vardır” tarzında kurul kararı aldı. Bunun üzerine birçok tartışma başlıyor. Bu görüş şu anda önemli bir sosyolojik ve psikolojik tartışma olarak sürüyor.
’...aşırı dozda cinsel uyarılma varsa, ona karşı duyarsızlaşma başlıyor. Aynı “extazy” veya sigara gibi, aşırı dozdaki şeyler bağımlılık yapıyor. Cinsellikle çok karşılaştığı zaman birey artık duyarsızlaşıyor. Bu sefer daha fazla uyarılma olunca rutin karşı cins uyarmıyor. Bu sefer pornografik şeyler arıyor veya uyuşturucu kullanıyor. Cinselliğe yöneliş ve aşkın cinselliğe indirgenmesi insanlık için bir felâkete gidiş işareti veriyor. Erken yaşta cinsellikle karşılaşan gençler rastgele cinselliğe yöneldiler, cinsel kontrol bozuklukları ortaya çıktı. En büyük zararı evlilik kurumu gördü... Böyle giderse 50 sene sonra cinsel kontrolsüzlük sebebiyle insanlar evlenmeye, çocuk sahibi olmaya ihtiyaç duymayacaklar. Bunun neticesi eşcinsel kimlik, eşcinsel evliliğin yaygınlaşması olarak ortaya çıkacak. Bu olay, insan neslini tüketir.

Freud’un ciddî sorumluluğu var burada. “insanın temel motivasyonu cinselliktir,” dedi… Bu tezi hümanist psikoloji kabul etti. Hümanist psikoloji de, “İnsanı insan yapan tez cinsel dürtülerdir” dedi. Cinsellik kutsallaştırıldı. Cinselliği yaşamayanın ruh sağlığı bozuk olur tarzında nedensellik bağı kurdu teorik olarak. 1995’ten sonra değişen paradigmalar Freud’un bu görüşünü doğrulamıyor…Sevgiyi cinselliğe indirgemek onu küçültmektir… İnsanı somut zevklere indirgemek, insanı hayvansal seviyede yorumlamaktır.
Cinsellik, yemek içmek gibi temel bir dürtüdür. Bunu yok sayamayız. Bunu eğitmek, kanalize etmek, yaşam enerjisi haline getirmek gerekir. Uranyum gibidir; iyi ve doğru şekilde kullanırsanız enerji verir, kişiyi geliştirir, ama doğru kullanılmadığında zarar verir.

Küresel bir cinsel fırtına yaşanıyor ve bunun sonuçları da küresel olacaktır…. Cinsellikle kontrolü başaran toplumlar ayakta kalacaklardır. Bunu başaramayan toplumlarsa yenik düşeceklerdir.’ (http://www.bilgipasaji.com/forum/kadinca-498/792483-cinsellikle-kontrolu-basaran-toplumlar-ayakta-kalacaklardir.html 18.11.2009)

Bir suçta, tahrik edenler suça ortak ediliyor. Cinsel dürtülerin harekete geçirilmesi aynen korkunun, nefretin tahriki gibi hormanel dengelerle oynamadır. Peki, Tv’lerde, sokaklarda cinselliği tahrik edenlerin, insanları ahlaksızlığa, tacize, tecavüze, fuhşa sevk edenlerin tahrik suçu yok mu? Bunlar özgürlük olarak mı anılacak? Cinsellik bu kadar hoyratça, banal şekilde sunulurken yetkililer bir tedbir almayacaklar mı?
İnsanlık bu problemi dikkate almalıdır. Zihinleri çürüten, beyinleri hadım eden, aileyi bitiren, toplumun köküne kezzap suyu döken cinsel metaların, görüntülerin sorumsuzca ve her yerde kullanılması engellenmelidir. Devletin ilgili kurumların aileyi, gençleri ve toplumu koruma adına tedbirler almalı, düzenlemeler yapmalıdır.

Bu gün malum bir el dünyada kadınları bir orta malı, toplum çözücü, ahlak bitirici ve ticari meta olarak kullanmaktadır. Dün kadının adının olmadığı dünyada bu gün -güya haklar veriliyor denerek- kadın ticarileştirilmiştir. Beşinci kol faaliyeti diyebileceğimiz nesilleri, toplumları ve insanlığı çürüten bu tür organize faaliyetlerin arkasında büyük oranda, diğer insanları kendilerine hizmetkâr varlıklar olarak görenler vardır. Bir kesim cinsellikle, pornografiyle insanlığa daha kolay hükmetmenin, ülkeleri-toplumları teslim alıp yönlendirmenin hesabı içindeler.

İnsanlık cinsellikle çürütülüyor, beyinler-zihinler pornografiyle hadım ediliyor…
Aktifhaber

Endüstrisi ve sosyal tahribatıyla, yeni pornografi
10.11.10

Hollywood’u herkes bilir. ABD’nin Kaliforniya eyaletinde, Los Angeles şehrinin yüzyirmi küsür bin nüfusu olan bir bölgesidir. Amerikan film endüstrisinin merkezidir. Bir de ‘Pornywood’ diye bir yer var. Bu ad altında tanınan San Fernanda Valley, Amerikan porno endüstrisinin merkezi. Pornywood’daki ikiyüz film stüdyosu, yılda onbin kadar film üretir, ama dünya porno endüstrisi çok daha büyüktür ve yılda toplam onbeşbin kadar filmle, 96 milyar Dolar ciro yapar. Çekilen filmlerin, 4.2 milyon web sitesinde gösterildiği saptanmıştır.

Porno, daha on yıl öncesine kadar, toplumdan -özellikle çocuklardan- özenle uzak tutulan, insanların sözünü bile etmekten utandıkları bir şeydi. 1960’larda başlayan, ‘Cinselliğin baskılardan kurtulup özgürleşmesi’ söyleminin bir devamı olarak, özellikle yetmişlerden sonra “savunulabilir bir şey” haline gelmek yolunda önemli mesafeler katetti. Türkiye’de de yoğunluğu 1970’li yıllarda hissedilen bu akım, berbat bir seks filmleri furyasında ifadesini buldu ve sonra kısa sürede toplumsal hayatın dışına çıktı. Ama dünyada pornoya tolerans, başta ticari nedenlerle, artarak devam etti. İnternetin yaygınlaşmasıyla, pornonun herkes tarafından kolay erişilebilir bir alan haline gelmesi sonucu, toplumu önemli ölçüde etkilediği kesindir ve bunun vahameti artık konuşulmak zorundadır.

Kısmen masum “eğitici-öğretici” filmler kategorisinde 1960'larda topluma açılıp sosyalleşen pornografinin bugünün dünyasında vardığı yer, bir tür benimsenme ve kısmen saygınlık kazanma aşamasıdır. Özellikle Batılı toplumlarda evde porno bulundurmak şık ve modern sayılıyor, saygın gazeteler porno oyuncularıyla söyleşiler yapıyorlar. En berbatı da, pornoya karşı çıkmanın, bazı popüler çevrelerde bir tür demodelik sayılmasıdır. Pornonun bu yeni yüzü, birkaç gün önce Türk medyasına da yansıdı. Aileden pornocu bir “girişimci”nin, dünyanın çeşitli yerlerinde yüz adet bedava konaklanabilen otel açmayı düşündüğü gazete haberiydi. Sözkonusu otallerde bedava kalmak isteyenlerin, odalarında sevişirken çekilecek görüntülerinin internetten pazarlanmasını kabul etmeleri gerekiyormuş (Radikal 8.11.10). Habere konu olan "iş adamı", otel başına yılda 43.8 milyon Dolar “gelir” elde etmeyi umuyor! Pornografiyi topluma mal etme girişiminin böyle aleni türüne gelen tepkilerin cılızlığı ürkütücü.

Pornoya karşı mücadele hiç de yeni sayılmaz. 1970’li yıllarda mücadeleyi başlatan aktivist kadınlardan Alice Schwarzer’in, artık bir kült olmuş ‘Emma’ dergisinde, “Seksizm, Rasizm (ırkçılık) kadar ciddiye alınsaydı, mücadelemizin hedeflerinin yarısına ulaşmış olurduk” sözleri bugün de geçerliliğini sürdürüyor. Schwarzer’in sözlerine bakarak, bu mücadelenin kaybedildiğini de söyleyebiliriz belki. Ama bunun bir rövanşı var. Ve rövanş, kadınlardan önce erkeklerin sorunuymuş gibi görünüyor. Çünkü -istatistiklere göre- ilk porno filmini 11 yaşında seyreden erkek çocukların, cinselliği porno ile karıştırması gibi absürd bir durum yaygınlaşıyor günümüzde. Bu çocukların büyüyünce, kendilerini ve kadınları nasıl mutsuz edecekleri konusu önemli bir sorun. Pornonun özellikle şiddet içeren yeni biçimlerine karşı sert bir mücadele yürüten Gail Dines’in sözleriyle, “Cinselliğin pornoyla ilgisi yoktur” ve bunun gençlere anlatılması gerekiyor.

Yeni pornografide kadına karşı uygulanan şiddetin ve aşağılamanın boyutları benzersiz. Dines şunları söylüyor: “Eğer siyah ırktan olanlar veya Yahudiler, filmlerle, kitle halinde bu derece aşağılansalardı, itiraz/protesto çok büyük olurdu. Kimse de, ‘Fantazi’den falan bahsetmezdi. Tam tersine, bunun ne olduğunu söylerdi, yani: Irkçılık ve Yahudi düşmanlığı.” (Bkz., “PornLand” 2010) Dines, Pornyland’de çekilen porno filmleriyle ilgili araştırmasında, bunların yüzde 88’inin kadına karşı şiddet içerdiğini saptamış. Burada "anlaşılamaz" görünen, ABD gibi insan haklarının mucidi bir ülkede kadının nasıl olup da bu derece aşağılanabilmesidir. Tabii ekonominin "gerçekleri", bu acaip durumu anlamamızı (ama asla anlayışla karşılamamamızı) sağlamaktadır.

İnternet üzerinden ulaşması bu denli kolay olan porno ile, genç erkeklerin şiddete yatkın hale geldikleri ortaya çıkmış. Yeni ve yaygın porno filmlerinde asla ‘Hayır’ demiyen ve her türlü aşağılanmayı sessizce kabullenen kadın tipi, farkında olmadan genç erkekler tarafından benimseniyor. Genç erkeklerin, ‘Hayır’ diyen sevgililerine karşı eskisinden çok daha anlayışsız davrandıkları, reddedilince çok daha fazla/yaygın şiddet kullandıkları, üniversite öğrencileri arasında yapılan araştırmalardan anlaşılıyor. Kadın-erkek ilişkilerinde duygulara hiç yer vermeyen pornonun kadın doğasına yabancı olduğu üzerinde ısrarla duran kadın aktivistler, aslında erkeklerin ruhunu kurtarmaya çalışıyorlar. Çünkü pornonun asıl büyük ruhsal zararı erkeklere verdiği anlaşılıyor. Araştırmalar sonucu ortaya çıkan diğer korkunç saptama, çocuk istismarındaki patlamanın asıl nedeninin porno endüstrisi olduğu gerçeği! İşin garibi, pornonun bu kadar yaygınlaşması bir vaka iken, ve bunun toplumsal etkilerinin negatif olduğu tartışılmaz bir gerçek iken, konu hakkında kapsamlı araştırmalar yok denecek kadar az.

Hayatın en mahrem alanlarının bu derece ticari mal/meta haline getirilmesi, en başta insan mutluluğunun temel faktörleri olan sevgi ve aşka karşı büyük bir saldırı anlamına geliyor. Kadınları tarihte hiç olmadığı ölçüde aşağılıyor. Cinselliği, sevgisiz ve aşksız bir şiddet pratiğine indirgiyor. Porno endüstrisine karşı mücadele, para/kar için her türlü insani değeri çiğneyebilen kökten piyasacı neoliberal anlayışlara karşı mücadeleyle eş anlamlı. ‘İnsani değerler’ ile (ama en çok da ‘Kadınsı değerler’ ile) “ekonomik/parasal değerler”in giderek taban tabana zıt hale gelmekte olduğu bir zaman diliminde yaşıyoruz.
http://konstantiniye.blogspot.com/

17'lik kız tuvalette kendisine makasla kürtaj yaptı
17 Eylül 2010

Antalya'nın Kemer ilçesinde 17 yaşındaki hamile E.E., tuvalette makasla kendisine kürtaj yaparak düşürdüğü 6 aylık bebeği pencereden attı

Apartmanın arka bahçesinde bulunan bebek cesedi Adli Tıp Kurumu'na kaldırılırken, E.E.'nin annesi, üvey babası, ablası ve bebeğin babası olabileceği ileri sürülen erkek arkadaşı S.K. gözaltına alındı.

İNANILIR GİBİ DEĞİL
Lise 1. sınıftan tasdikname ile ayrıldığı belirlenen 17 yaşındaki E.E., aşırı kanaması olduğu için dün sabaha karşı saat 05.00 sıralarında Kemer'deki özel bir hastaneye başvurdu. Genç kızın cinsel organında kesikler olduğunu gören ve kürtaj bulgularına rastlayan doktorlar polise haber verdi. Genç kızın ameliyatı sürerken, Aslanbucak Mahallesi'ndeki bir apartmanın arka bahçesinde 6 aylık olduğu ve kafasındaki kesiklerden kürtajla alındığı anlaşılan bir erkek bebek cesedi bulundu. O binada E.E. ve ailesinin oturduğunu belirleyen polis, korkunç gerçeği de ortaya çıkardı.

TUVALETTE MAKASLA KÜRTAJ
Annesi, ablası ve üvey babasıyla aynı evde yaşadığı belirlenen E.E., polise önce bebeğin ölü doğduğunu ve korktuğu için pencereden attığını söyledi, ancak daha sonra gerçeği itiraf etti. Genç kız, erkek arkadaşıyla girdiği ilişki sonucunda hamile kaldığını ve karnı büyüdüğü için bebekten kurtulmak istediğini belirterek, ailesinin uyuduğu sırada evin çatı kısmındaki ayrı bölümün tuvaletinde makasla kendisine kürtaj yapıp bebeği düşürdüğünü, sonra da pencereden attığını anlattı. Polis, ifadelerine başvurulmak üzere kızın annesi A.E., ablası E.E., üvey babası N.Ü. ve erkek arkadaşı olduğu ileri sürülen S.K.'yı gözaltına aldı. Bebeğin babası olabileceği ileri sürülen S.K.'nın, E.E.'nin hamile kaldığı tarihte kendisinin askerde olduğunu vurgulayarak suçlamaları reddettiği öğrenildi. habertürk

Üniversite'yi sarsan taciz iddiası
10 Ekim 2010
Sakarya Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü'nün Bodrum'a düzenlediği gezide Bölüm Başkanı Doç.Dr. S.C.'nin 2 kız öğrenciyi taciz ettiği öne sürüldü.

2 öğrencinin şikayetinin ardından üniversite yönetimi bölüm başkanı hakkında soruşturma başlatırken, Doç.Dr. S.C. bölüm başkanlığı görevinden istifa etti.

Olay, 2 ögrencinin Rektörlüğe verdiği dilekçe üzerine ortaya çıktı. İddiaya göre, geçen hafta sonu Bodrum'a düzenlenen geziye katılan Bölüm Başkanı Doç.Dr. S.C., öğrencilerle birlikte gece kulübüne giderek aşırı derecede alkol aldı. Geziye katılan bir grup öğrenci, 37 yaşındaki evli Doç.Dr. C.'nin gece kulübünde bir kız öğrenciye zorla içki içirdiğini öne sürdü. Kendisi de aşırı alkollü olan bölüm başkanı, kız öğrencinin pansiyondaki odasının kapısına giderek açması için uzun süre uğraştı. Daha sonra telefonla tacizini sürdürdüğü ileri sürülen Doç.Dr. S.C., gezi sırasında bir başka kız öğrenciyi de sahilde öpmeye çalıştı.

İddiaya göre, bölüm başkanı ve geziye katılan 2 öğretim üyesi, öğrencileri bir evde toplayarak konuların okulda konuşulmaması için baskı yaptı. Ancak iddialar taciz edilen öğrenci ve 2 görgü tanığının dilekçeleri üzerine Sakarya Üniversitesi Rektörlüğü'ne iletildi. Dilekçeyi öğrenen bölüm başkanı S.C. bölüm başkanlığı görevinden ayrıldı.

Sakarya Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Mehmet Durman da iddialarla ilgili olarak öğrencilerin şikayetlerinin kendilerine ulaştığını ve derhal soruşturmaların başlatıldığını söyledi. Doç.Dr. S.C.'a ile iddialarla ilgili olarak telefonla da ulaşmak mümkün olmadı.
hürriyet

Şanlıurfa'da 15 yaşındaki lise öğrencisi anne oldu
10 Mart 2011
Karın ağrıları nedeniyle ailesi tarafından hastanesine kaldırılınca hamile olduğu anlaşıldı.

Alınan bilgiye göre, kent merkezinde ikamet eden 15 yaşındaki E.B, artan karın ağrıları şikayetleri üzerine ailesi tarafından Harran Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldı. Burada yapılan muayenesinde hamile olduğu anlaşılan genç kız, bir erkek çocuk dünyaya getirdi.

Kızın yaşının küçük olması nedeniyle hastane görevlilerince durum polise bildirildi. Aile, kızlarının kilo aldığını düşünerek durumu fark etmediklerini belirtirken, lise öğrencisi olduğu öğrenilen E.B'nin, okul arkadaşının tanıştırdığı ağabeyi Mehmet C. (20) ile arkadaşlık yaşadığı ve kendi isteğiyle birlikte olduğunu söylediği öğrenildi. habertürk

Yasak aşk öldürdü!
23 Ağustos 2011
Gaziantep’te sevgilisinin evinde, sevgilisinin çocuklarına yakalanan kişi, 3. kattan atlayınca öldü.

Gaziantep’te sevgilisinin evinde, sevgilisinin çocuklarına yakalanan kişi, 3. kattan atlayınca hayatını kaybetti. haber3.com

Tecavüz edilip öldürüldü!
23 Ağustos 2011
Bayburt'da, 9 yaşındaki çocuğu tecavüz edip öldürdü.

Bayburt’un Aydıntepe İlçesi’nde dün kaybolduğu bildirilen 9 yaşındaki H.Ş.’nin cesedi bu sabah dere kenarında bulundu. Küçük çocuğun tecavüz edildikten sonra başına taşla vurularak öldürüldüğü belirlendi. Olayla ilgili olarak gözaltına alınan 16 yaşındaki A.E. suçunu itiraf etti.
haber3

11 yaşında hamile kaldı!

Şanlıurfa'da, 11 yaşındaki kız, tecavüz sonucu hamile kaldı.
23 Ağustos 2011
Şanlıurfa’nın, Akçakale ilçesi’nde akrabasının tecavüzüne uğrayan 11 yaşındaki F.B.’nin hamile kaldığı ortaya çıktı.

Olay; Akçakale İlçesinde meydana geldi. İlköğretim öğrencisi F.B.’ye adı açıklanmayan 26 yaşındaki akrabası 3 ay önce tecavüz etti. Hamile kalan F.B., oruçluyken midesi bulanıp kusmaya başlayınca Akçakale Devlet Hastanesi’ne götürüldü. Buradan Şanlıurfa Kadın Hastalıkları ve Doğum Hastanesi’ne sevk edilen F.B.’nin tecavüze uğradığı ve 3 aylık hamile olduğu ortaya çıktı. haber3

Enişte tacizine uğrayan kızının haline ağlıyor
Ülke genelinde pek çok kentte işlenen kadın cinayetleri ile ilgili önlemler alınmaya başlanırken, bir çığlık da Antalya'dan yükseldi. Beş yıl boyunca eniştesinin cinsel tacizine uğradıktan sonra psikolojisi bozulan 15 yaşındaki kızının okulunu bıraktığını, sürekli evden kaçtığını ve bir gün 'ölüm' haberini alacağından korktuğunu söyleyen bir anne, devletten yardım istedi. 13.09.2011 ANTALYA netgazete
Başa dön
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder
Önceki mesajları göster:   
Yeni başlık gönder   Başlığa cevap gönder    EntellektuelForum Forum Ana Sayfa -> TIBBÎ DÜŞÜNCELER Tüm zamanlar GMT
1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

 
Geçiş Yap:  
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız


Powered by phpBB © phpBB Group. Hosted by phpBB.BizHat.com


Start Your Own Video Sharing Site

Free Web Hosting | Free Forum Hosting | FlashWebHost.com | Image Hosting | Photo Gallery | FreeMarriage.com

Powered by PhpBBweb.com, setup your forum now!
For Support, visit Forums.BizHat.com