EntellektuelForum Forum Ana Sayfa EntellektuelForum

 
 SSSSSS   AramaArama   Üye ListesiÜye Listesi   Kullanıcı GruplarıKullanıcı Grupları   KayıtKayıt 
 ProfilProfil   Özel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapınÖzel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapın   GirişGiriş 

Türk mühendislerinin dünya çapında başarısı!

 
Yeni başlık gönder   Başlığa cevap gönder    EntellektuelForum Forum Ana Sayfa -> TEKNİK
Önceki başlık :: Sonraki başlık  
Yazar Mesaj
Ekim



Kayıt: 21 Arl 2007
Mesajlar: 2634
Konum: Kanada

MesajTarih: Cum Ekm 02, 2009 12:43 am    Mesaj konusu: Türk mühendislerinin dünya çapında başarısı! Alıntıyla Cevap Gönder

Kayserili işadamı Özdamar'ın geliştirdiği Türk motoru, devrim niteliğinde!

01 Eylül 2011

Kayserili sanayici Hasan Basri Özdamar, geliştirdiği tek silindirli, yakıttan yüzde 40 tasarruf sağlayan enjeksiyonlu motoruna Uluslararası Patent Enstitüsünden onay aldı.

Özdamar, yaptığı açıklamada, 33 yıldan beri motorlar üzerine çalışmaları bulunduğunu, şimdiye kadar onlarca buluşu olduğunu, ancak 22 yıldan beri üzerinde çalıştığı tek silindirli yüzde 100 yerli motoru üretmeyi başardığını bildirdi.

Yeni hedefinin ise bu motoru yerli otomobil üretiminde kullanmak ve ABD'li General Motors ile işbirliği yaparak seri üretimi gerçekleştirmek olduğunu belirten Özdamar, yıllardır hayalini kurduğu yerli ve çok tasarruflu yüzde 100 yerli ay yıldız armalı HBO (Hasan Basri Özdamar) Türk motoruna Uluslararası Patent Enstitüsünden onay almanın onurunu yaşadığını söyledi.

MOTORDA DEVRİM

Özdamar, ürettiği motor ile motor sisteminde büyük değişikler yaptığını da belirterek, şöyle konuştu:

''Ürettiğim motor ile alışkanlıkları alt üst ettim. Çünkü şimdiye kadar alışılagelmiş motor anlayışını değiştirdim. Yani 150 yıldan beri dünyada kullanılan 'Otto' dediğimiz benzinli motorlar ile 'Dizel çevrimli' motorlarda sistemler hep aynı. Biz motorun iç yapısını tamamen değiştirdik. Yani motorun kalbini, ciğerini değiştirdik. Son 150 yılda yapılan değişikler aksesuar değişikliklerdi. Biz devrim gibi bir değişiklik yaptık. Bizim motorumuz inanılmaz derecede çevreci, yüzde 40 civarında tasarruf sağlıyor. Onlarca motor yaptık, bu motorlar istendiğinde benzin, istendiğinde de dizel, doğalgaz veya diğer yakıtlar rahatlıkla kullanılabiliyor.''

EN BÜYÜK DESTEKÇİM CUMHURBAŞKANIMIZ

Kendisine en büyük desteği Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün verdiğini belirten Hasan Basri Özdamar, ''Proje aşamasında, motoru çalıştırırken devlet büyüklerimiz de zaman zaman gelerek motorla ilgili çalışmalarımı yerinde gördüler. Onların huzurunda motoru çalıştırdım. Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül, patenti alana kadar motorla ilgili bilgileri kamuoyu ile fazla paylaşmamamı tavsiye etmişti. Kendisi büyük ilgi gösterdi. Heyet kurdurdu. Şimdiye kadar en büyük destekçim Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül idi. Artık patenti aldık. Sanayi Bakanımız Nihat Ergün, bu motoru yerli Türk arabasında kullanmamı istedi. Şimdiye kadar motorla ilgili çalışmalarımızı çok gizli yaptık. Çalışmalarımız ilgili çevrelerce dikkatle izlendi. Ben hazırım, şimdi yerli otomobilin prototipi yapılacak. Ardından da seri üretime geçebilmek için çok hızlı ARGE çalışması yapmamız gerekiyor'' diye konuştu.

ÖZDAMAR KİMDİR

Hasan Basri Özdamar, 1946'da Kayseri'nin Pınarbaşı ilçesine bağlı Kılıçmehmet köyünde doğdu. İlköğretim ve teknik liseyi ve sonra da 3 yıllık Elektrik Tekniker Okulu'nu Kayseri'de bitirdi.

1967 yılında Ankara Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisi'ne girdi, 1972'de makine mühendisi oldu. Özdamar, çeşitli firmalarda yöneticilik yaptı. Halen kurduğu otomotiv makine, elektrikli ev aletleri ve elektrik motorları alanlarında aktif olarak üretim yapan 4 şirketin Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini sürdürüyor. Evli ve 4 çocuk babası Hasan Basri Özdamar, 1978 yılında üretime ilk olarak mini çamaşır makineleri ile başladı.

Kaynak : http://www.internethaber.com/turk-bulusu-motor-dunyayi-sarsacak-368884h.htm#ixzz1We9hWz29

Türk mühendislerinin dünya çapında başarısı!
Dünyanın ilk "holografik haritasını" biz yaptık ve biz kullandık
26 Mayıs 2010 Çarşamba, 16:18:59

Müşterek Fiili Atışlı Tatbikatı'nda Türk mühendislerce yapılan dünyanın ilk holografik haritası kullanıldı.

Tatbikatı izleyen gazetecilere, Harita Genel Komutanlığı ve MTM AŞ işbirliği ile 2008 yılından beri yürütülen Ar-Ge çalışmaları sayesinde yapılan dünyanın ilk holografik haritası tanıtıldı.

Yetkililer, haritanın Türk mühendisler tarafından yapıldığını, haritacılık alanında bir devrim niteliğinde olduğunu, üç boyutlu bilgilerin 0.2 milimetre kalınlığında özel bir film üzerine lazerler yardımıyla kaydedildiğini anlattı.

Holografik haritanın, Türk Silahlı Kuvvetlerine haritacılık alanında yeni imkan ve kabiliyetler kazandırdığını belirten yetkililer, şu bilgileri verdi: "Holografik haritalar, basılı kağıt haritalar ve plastik kabartma haritalarının tüm özelliğine sahip olmasının yanında, birçok haritanın aynı anda tek bir materyal üzerinden gösterimine ve farklı ışık kaynakları ile birçok coğrafi bilginin sunumuna olanak sağlamaktadır." Özellikle haritanın planlama safhasında, uçak ve helikopter kabinlerinde, çıkartma harekatında, ileri gözetleme unsurlarında, arazide haritayı icra eden piyade birliklerinde kullanılmak üzere hologram haritalar üretmenin mümkün olacağı kaydedildi.

İNSANSIZ HAVA ARACI

Taktik keşif amacıyla Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından projelendirilen, Kale-Baykar firması tarafından üretilen Türk malı insansız hava aracı tanıtıldı. Dün icra edilen gece atışlarında da kullanılan insansız hava aracı, Amerika Birleşik Devletleri ve İsrail yapımı insansız hava uçaklarıyla karşılaştırıldı. Yaklaşık 4 kilo 750 gram ağırlığında olan aracın özellikleri anlatıldı, Doğu ve Güneydoğu bölgesinde bu araçların iki yıldır kullanıldığı vurgulandı. habertürk

Heron'a Karşı Çaldıran!

01 Ekim 2009, 15:19 Anadolu Haber

Sinopta yazılım ve tasarımı Türk mühendisler tarafından yapılan ülkemizin ilk 6.5 metre boyundaki insansız casus uçaklarının testleri yapıldı. Çok gizli yürütülen proje deneme uçuşu yapılan uçaklardan biri dün düşünce ortaya çıktı

İnsansız hava araçlarının ilki operatör hatası sonucu düşerken, ikincisi başarı ile uçuruldu. Uçakları yapan Baykar Makina Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Bayraktar, “Türk Silahlı Kuvvetleri için İsrail’in Heron uçaklarına benzeyen ve daha üstün yazılım özelliklerine sahip ilk casus uçağı yapıp uçurduk. Gizli bir çalışmaydı. Ancak nihai demo öncesi test uçuşlarında biri düşünce gözler bize çevrildi. Türkiye’de önümüzdeki 10 yıl içerisinde 4 milyar dolarlık casus uçak alımı yapacağı öngörülmektedir. Onun için büyük rekabet yaşanıyor” dedi. İsrail’in Heron’larına rakip olması beklenen ve ‘Çaldıran’ adı verilen Türk yapımı casus uçak 20 bin feete çıkarken, 8 saat havada kalabiliyor. Bu yükseklikten gece ve gündüz nokta tespiti yapabiliyor.

Dün Sinop’un Erfelek İlçesi’nde insansız bir hava aracının düşmesi, gözleri Türk mühendislerinin bu alan yaptığı çalışmalara çevirdi. Milli Savunma Bakanlığı Kara Kuvvetlerinin ihtiyacı için yaklaşık 1.5 yıl önce insansız casus uçak ihalesini açtı. Tamamen milli bir proje olması istenilen ihaleye Vestel Savunma Sanayi A.Ş. ile Baykar Makina Sanayi ve Ticaret A.Ş. katıldı. Her iki firma da çalışmalarını ülkemizin değişik noktalarında yürüttü. İlk casus uçağı Baykar Makina hazırlayarak uçuşa hazır hale getirdi.


SİNOP'TA TEST EDİLİYOR
Kendilerine devlet tarafından uçakların test edilip, uzman ekip tarafından değerlendirilmesi için geçen ay Sinop Havaalanı’nda bir bölge tahsis edildi. Dün aralarında subayların da bulunduğu 17 kişilik bir heyetin gözetiminde yapılan insansız hava araçlarından biri uçuruldu.

Ancak 18 bin feete çıkıp yaptığı manevra sırasında operatör hatası sonucu, uçak düştü. Erfelek İlçesi’ne düşen casus uçak gözlerin Sinop’a çevrilmesine neden oldu. Vali Mustafa Hakan Güvençer, “Bizi aşan bir durum var. Bunun bilimsel araştırmalar çerçevesinde denemeleri sürdürülen bir hava aracı olduğunu söyleyebilirim” demekle yetindi.


DHA, CASUS UÇAĞI BULUP UZMANLARIYLA KONUŞTU
Sinop’ta uçurulan ve ülkemizin ilk insansız hava araçlarının bulunduğu bölgeye DHA muhabirleri girdi. Baykar Makina Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Bayraktar, çalışmanın gizli olduğunu, ancak prototip model uçuşu sırasında yaşanan kaza kırım nedeniyle çalışmaların kamuoyuna yansığını söyledi.

Bayraktar, “Biz iki firma yarışıyoruz. Bu özellikte ilk casus uçağı yaptık. Test uçuşları heyet gözetiminde değerlendiriliyor. Burada tamamen Türk mühendislerin bir eseri var. Yazılım ve tasarımında hiçbir yabancı mühendis katkısı yok. 8 yıldır uçaklar üzerinde çalışıyoruz. Son iki yılda İsrail’in Heron’larına yakın özellikte ‘Çaldıran’ adını verdiğimiz casus uçağı yaptık. İlk demonun uçuşu sırasında 18 bin feette operatör hatası sonucu kaza kırıma uğradık. Bu kaza ülkemizin milli casus uçak geliştirme projesini hiçbir koşulda askıya almayacaktır. Çalışmalara ikinci uçakla devam edilmektedir. Onda bu hata tekrarlanmadı” dedi.


Kaza kırıma uğrayan insansız hava aracının tamamen Türk mühendisleri tarafından geliştirilen ilk milli insansız hava aracı olduğunu belirten Bayraktar, bir aydır Sinop Havaalanı’nda test ve deneme yaptıklarını kaydetti.


İLK TÜRK İNSANSIZ HAVA ARACI
35 kişilik bir ekibin eseri olan ilk Türk insansız hava aracı, uygun görülürse Türk Silahlı Kuvvetleri'nin hizmetinde kullanılacak. Uçakların en önemli özelliğinin yazılımlarının Türk mühendisler tarafından yapılıyor olması ve çok düşük desibelde ses çıkarması. Bayraktar, “Bu sistem 10 saat ikmalsiz 200 kilometreden yayın yapıyor. 18 bin feette 8 saat havada kalıyor. 20 bin feete kadar da çıkabiliyor. Uçağımızın kanat açıklığı 9 metre. Boyu ise 6.5 metre. 140 litre yakıtla birlikte ağırlığıda 450 kilogram. Üzerinde gece ve gündüz en gelişmiş görüş alabilen termal özelliği de bulunan kameralara sahip. Havadan bir insanın kolundaki saati görebiliyor. Lazerle hedefi saptıyor. Saatte ise 100-120 kilometre hız yapıyor” dedi.

Bayraktar, Türk Silahlı Kuvvetleri için İsrail’in Heron uçaklarına benzeyen ve daha üstün yazılım özelliklerine sahip ilk casus uçağının uçurulmasının gizli bir çalışma olduğunu da söyleyerek, Türkiye’de önümüzdeki 10 yıl içerisinde 4 milyar dolarlık casus uçak alımı yapacağının öngörüldüğünü ileri sürdü.


UÇAK KENDİSİ KALKIP İNİYOR. ROTAYI TAKİP EDİYOR
Türk Mühendislerin eseri olan prototip ilk casus uçağı kendisine verilen komutu aynen uyguluyor. Çizilen rotaya göre kendisi havalanıyor, rotasında gidip, tekrar geri dönüyor. Otomatik iniş ve kalkış yapıyor. Bayraktar, “Uçakla ilgili ticari ürünler yurt dışından geliyor. Ancak tasarım ve yazılımını Türk mühendisleri yaptı. Bugün devresinde bir sürü eleman var. Onları biz seçiyoruz. Bizim otopilotumuzun içinde 500 bin satır kod var. Biz kodların içinde her türlü değişikliği yapabiliyoruz. Mesela 3 satır kod değişikliği ile eğer enlem ve boylam şunu geçerse motoru stop et ya da git uçağı şuraya çak. diye komut girebiliriz. Herşey mühendisin elinde. O nedenle bu tür sistemlerin milli olmasının önemi daha çok öne çıkmalı. Çünkü yurt dışından gelen sistemlerde kodları ne kadar biliyoruz ki” diye konuştu.


İNSANSIZ HAVA ARAÇLARI BEŞ SINIFTAN OLUŞUYOR
İnsansız Hava Araçları (İHA) 5 sınıftan oluşuyor. Ahmet Bayraktar, "İnsansız hava araçları 5 sınıftan oluşuyor. Mikro, mini, taktik, operatif ve male. Mikro: menzili kısa boyutu ufak. Mini: 5 kiloyu geçmeyen uçaklar, taktik: 150- 450 kilogram arası uçaklar. Operatif: 450 kilogram ile 1.5 ton arası, Male: ağırlığı 1.5 tondan yukarı olan uçaklardır. Bugün ordumuzda mikro yok. Mini modeli biz yapıyoruz. Taktiğin tedarikçisi İsrail. Operatif sınıfa heronlar giriyor. Ancak henüz teslim edilmedikleri için Silahlı Kuvvetlerin envarterine girmedi. Bizim yaptığımız model ise taktik ile operatif sınıf arasında kaldı” diye konuştu.


SİLAHLI KUVVETLER 24 ADET ALACAK
Öte yandan Silahlı Kuvvetler insansız casus uçaklardan 24 adet alacak. Baykar Makina Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin uçağından sonra Vestel Savunma Sanayi A.Ş.’nin de uçakları test edilecek. Bu yıl içerisinde uçakların ilkinin teslim edilmesi bekleniyor. İsrail’in Heron’larına karşı 4’de 1 fiyata mal olması beklenen ilk Türk malı insansız casus uçaklarının terörle mücadele kapsamında ağırlıklı olarak Güneydoğu Bölgesi’nde kullanılacağı belirtildi.

GECİKEN HERONLARA 180 MİLYON DOLAR ÖDENECEK
Bu arada 2005 yılında İsrail’le imzalanan anlaşma sonucu yaklaşık 180 milyon dolar ödenerek alınacak olan 10 Heron için teslimat gecikince Türkiye’nin kendi insansız hava aracını üretmek için çalışmaları hızlandı. Gelecekte insansız hava araçları daha da yaygınlaşacak. Ülkemizde bugün Kara Kuvvetleri’nin ihtiyacı nedeniyle insansız casus uçaklar üretilirken, gelecekte deniz, hava, jandarma, sivil savunma gibi birimlerde bu uçakları kullanacak.

Hürriyet

Heronlar sessizce İsrail'e iade edildi
16 Ekim 2009, 09:45 Anadolu Haber

TSK'nın aldığı ancak kabul testlerini geçemeyen İnsansız Hava Aracı (İHA) Heronlar, sessizce İsrail'e iade edildi.

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin terörle mücadelede kullanmak üzere İsrail'den aldığı ancak kabul testlerini geçemeyen İnsansız Hava Aracı (İHA) Heronlar, sessiz sedasız İsrail'e geri gönderildi. İsrail'e geçtiğimiz günlerde gönderilen iki Heron'un motorlarının iyileştirme çalışmalarının Türkiye'de yapılacağının açıklanmasına karşın İHA'ların İsrail'e gönderilmesi, 'Proje iptal mi ediliyor?' sorusunu da gündeme getirdi.
Batman Üssü'ne bir yıl önce konuşlandırılan iki Heron, kabul testlerinde kendinden beklenen irtifa ve havada kalış süresine erişemeyince, İsrailli firma tarafından motorlarının güçlendirilmesi fikri geliştirildi. Takvime göre, Batman'da konuşlandırılan iki Heron'un iyileştirme çalışmaları Türkiye'de, henüz teslim edilmeyen diğer 8 Heron'un motor iyileştirme çalışmalarını ise İsrail'de yapılacaktı. 8 Heron'dan 4'ü Ağustos sonuna kadar Türkiye'ye teslim edilecekti. İsrail bu taahhütlerini yerine getiremedi.

TESTLERİ GEÇEMEDİLER

Aselsan'ın ASELFLİR-300 adı verilen kamera ve hedefleme sisteminin de entegre edildiği insansız hava araçları havada toplam 52 saat kalması isteniyor. Hava Kuvvetleri Komutanlığı tarafından işletilecek İHA'ların, 4'ü Kara, 4'ü Hava 2'si ise Deniz kuvvetleri Komutanlığı'na tahsis edilecekti. İHA'lar bu kuvveter için keşif ve gözetleme yaparak istihbarat toplayacaktı. İHA'lar, terörle mücadele operasyonlarında, sınır içi ve ötesinde keşif uçuşu yaptığı için büyük öneme sahip. TSK, Heronlar işletilemediği için ABD'nin kendisine tahsis ettiği iki İHA ile bölgede keşif ve gözetleme yapıyor. İHA'ların komutası ABD'lilerde.

Kaynak: Akşam

SESSİZ SEDASIZ İSRAİL'E GÖNDERİLDİ

19 Kasım 2009 09:04
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin terörle mücadelede kullanmak üzere İsrail'den aldığı ancak kabul testlerini geçemeyen İnsansız Hava Aracı (İHA) Heronlar, sessiz sedasız İsrail'e geri gönderildi
İsrail'e geçtiğimiz günlerde gönderilen iki Heron'un motorlarının iyileştirme çalışmalarının Türkiye'de yapılacağının açıklanmasına karşın İHA'ların İsrail'e gönderilmesi, 'Proje iptal mi ediliyor?' sorusunu gündeme getirdi. Batman Üssü'ne bir yıl önce konuşlandırılan iki Heron, kabul testlerinde kendinden beklenen irtifa ve havada kalış süresine erişemeyince, İsrailli firma tarafından motorlarının güçlendirilmesi fikri geliştirildi. Takvime göre, Batman'da konuşlandırılan iki Heron'un iyileştirme çalışmaları Türkiye'de, henüz teslim edilmeyen diğer 8 Heron'un motor iyileştirme çalışmalarını ise İsrail'de yapılacaktı. 8 Heron'dan 4'ü Ağustos sonuna kadar Türkiye'ye teslim edilecekti. İsrail bu taahhütlerini yerine getiremedi. Aselsan'ın ASELFLİR-300 adı verilen kamera ve hedefleme sisteminin de entegre edildiği insansız hava araçları havada toplam 52 saat kalması isteniyor.
haber10

İsrail'den Alınan HERON Düştü

18 Aralık 2008 10:20
Türkiye PKK'yla mücadele İnsansız Hava Aracı Heron'u yılan hikayesine dönen süreç sonunda İsrail'den aldı. Ancak ilk Heron "kabul testi"nden çakıldı.
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin terörle mücadele için İsrail’den satın aldığı İnsansız Hava Aracı Heronlar’dan biri kabul testinde düştü. Zararı, İsrailli IAI - Elbit firması karşılayacak

İsrailli IAI/Elbit Konsorsiyumu’ndan 2005 yılında 183 milyon dolara alınan İnsansız Hava Aracı (İHA) Heronlar’ın ilk ikisi, komuta kontrol sistemi ile birlikte aralık ayı başında kabul testleri yapılmak üzere Türkiye’ye getirilmişti.
Batman Askeri Üssü’ne konuşlandırılan İHA’lara takılan, Aselsan üretimi alt sistemlerin oluşturduğu ağırlık Heronlar’ın, teknik şartnamede istenen 30 bin fite çıkmasını engellediği bilgisi medyada yer almıştı. Gelişmeler üzerine İsrailli firma, 2009 yılı içinde teslim edilecek 8 Heron için ‘motorları güçlendirme’ sözü vermişti. Bu tartışmalar sürerken, Türkiye’ye teslim edilen Heronlar’dan biri dün düştü

Savunma ve Havacılık Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Hakkı Arıs da, derginin son sayısında, teslim alınan Heronlar ile ilgili şu çarpıcı tespitlerde bulunmuştu:

“Aselsan tarafından üretilen alt sistemlerin ağırlığının, irtifa ile ilgili şartların karşılanmasını engelleyeceğini hesaplamak için ‘roket mühendisi’ olmak gerekmezdi. İsrailli yetkililerin sürpriz bir daveti üzerine Milli Savunma Bakanlığı’nın gerçekleştirdiği resmi ziyaret kapsamında gösterimi yapılan sistemlerin, mükemmel olduğu ve verilecek görevleri çok iyi yapacağı şekilde betimlenmesi, ilk iki platformun kasım sonuna kadar teslim alınacağı sonucunu doğurmuştur. Bu ilginç İsrail oyunu karşısında oldukça zor durumda kalan SSM ise, çareyi geçici, ya da şartlı kabul çözümünde bulmak zorunda kalmıştır.”

Haber: Barkın Şık/Akşam

08 Aralık 2009 15:53
İnsansız Uçak Üretimi Başlıyor
Önümüzdeki yıl üretime başlanacak insansız uçağın savunma sanayiinin gelişmesine büyük katkı sağlaması bekleniyor.

Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Nazif Zorlu, insansız hava aracına 30-40 milyon dolar civarında yatırım yaptıklarını belirterek, önümüzdeki sene üretimine başlayacaklarını açıkladı. Deneme uçuşlarının başarıyla tamamlandığını belirten Zorlu, "Bu konuda devlet, savunma sanayi ve askeriye çok büyük destek verdi. Alım garantisi verdiler. Yerli bir üretim olması için büyük destek oldular. Dediler 'düşerse yenisini vereceksiniz.' Onu da kabul ettik." dedi.

Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Nazif Zorlu, Antalya Sanayici ve İşadamları Derneği (ANSİAD) tarafından düzenlenen 'Girişimcilik Haftası'na katıldı. Zorlu, Akdeniz Üniversitesi'nde düzenlenen konferansta grubun faaliyetleri hakkında bilgi vererek öğrencilere girişimciliği anlattı. Zorlu, elektronik, enerji ve tekstil alanında büyük yatırımları olduğunu, savunma sanayiinde de iddialı olduklarını söyledi. İnsansız uçak üretim çalışmalarının devam ettiğini, önümüzdeki sene seri üretime geçmeyi planladıklarını aktaran Zorlu, "Uçaklarımız Türk ordusu tarafından beğenildi. Büyük destek verdiler. 3- 4 senedir üzerinde çalışıyorduk. Deneme uçuşlarımızı başarıyla tamamladık. Herhangi bir sorun yok. Gelecek sene Vestel'in insansız uçakları sınır bölgelerini kuruyacak." diye konuştu.

Zorlu, projede 20- 30 mühendis çalıştığını kaydederek "Yapamayacağımız bir şey yok. Yarın bakarsınız yolcu uçağı da yapabiliriz. Yolcu... Füze de yapabiliriz." ifadelerini kullandı. İnsansız uçağın 2011-2012 yıllarında büyük ihracat potansiyeline de sahip olacağını savunan Zorlu, şu bilgileri verdi: "Vestel'in yaptığı daha uzun müddet havada kalabiliyor. 12 saat havada kalıyor. Önümüzdeki yıl bunu 20 saate çıkarmayı planlıyoruz. 4,5 kiloluk bir uçak. Daha fazla yakıt alabiliyor."

Zorlu, Ar-Ge'ye verdikleri önem sayesinde bugün dünyada uydu alıcısı ve TV'de rakipleriyle başa baş gittiklerini dile getirdi.

ZORLU, 20 MİLYAR DOLARLIK MADEN BULDU

Ahmet Nazif Zorlu, enerji, tekstil, elektronik, beyaz eşya ve gayrimenkulden sonra madenciliğe de girdiklerini dile getirdi. Bu çerçevede nikel madenine yönelik 4 yıldır araştırma yaptıklarını belirten Zorlu, Manisa ve Eskişehir'de 20 milyar dolar değerinde nikel madeni bulduklarını kaydetti.

Kazıların 2- 3 yıl daha devam edeceğini aktaran Zorlu, şöyle devam etti: "Manisa Gördes'te rafineriyi kurmaya başlayacağız. Toprak altında kalmış zengin maden yataklarımız var. Zorlu Grubu olarak, ileriye dönük madencilikte de bu ülkeye katkıda bulunacağız."

"800 MİLYON DOLAR ÖDEDİK, AMA İMARINI 27 AYDA ANCAK ALABİLDİK"

Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Nazif Zorlu, 800 milyon dolara aldığı Karayolları arazisinin imar planında yaşadığı sıkıntıyı da anlattı. Zincirlikuyu'daki arazinin geçen nisan ayında imar planının iptal edildiğini hatırlatan Zorlu, bu süreçte birçok defa bürokratik engellemelerle karşılaştığını ileri sürdü.

Zorlu şunları dile getirdi: "Devlete 800 milyon dolar para verdik. Fakat imarını almak için 27 ay uğraştık. Şu anda bu projede 1500 kişi çalışıyor. Mart ayından sonra 3 bin kişi çalışacak. Bu projede yaklaşık 4 bin kişi istihdam edilecek. Böyle bir projeyi her sene ertelerseniz sermayedar zarar görür ve yatırımdan vazgeçer. Ülke olarak çok destek oldular. Ama önümüzde çok büyük bir bürokrasi var."

Projenin Avrupa ve Dubai'de ödül aldığını ifade eden Zorlu, "Dünyada bin proje arasından ilk 8'e kaldı. Son elemelerde de 5'e kaldı. Şu anda dünyanın en çok oy alan projesi oldu. Burada 5 tane kompleks olacak. Alışveriş merkezi, iş merkezi, kültür ve kongre merkezi yer alacak. Gençlere elektronik kütüphane yapılacak. 2 bin 300 kişilik konser ve kongre salonu inşa edilecek. 5 yıldızlı otel, boğaz manzaralı rezidanceler olacak. bol yeşil alanı var. Ülkenin gelişmesine büyük fayda sağlayacağına inanıyorum. Bu projenin benzerini Antalya'da da yapacağız." şeklinde konuştu.

"DÜNYA MARKALARINA YAZILIM SATIYORUZ"

Zorlu, LCD ekran TV üretmek için birçok kişiye yalvardığını, ancak kimsenin kulak vermediğini dile getirdi. Şimdi Vestel'in dünya markalarına yazılım sattığını kaydeden Zorlu, şöyle devam etti: "Pixellence ile dünyanın en iyi markalarına yazılım satıyoruz. Ama bunu Ankara maalesef görmüyor. Ama son zamanlarda az da olsa işadamlarının değeri anlaşılmaya başladı. Bugün Vestel 30 milyon cihaz üretim kapasitesine sahip ve dünyayla yarışıyor. 12 milyon TV'yi hiç yatırımsız üretebiliyoruz. 15 milyon beyaz eşyayı çok az yatırımla yapabiliriz. 40 milyon cihazı bu gün sipariş gelsin bir yıl içinde hazırlarız. Bu güce sahibiz."

aktifhaber

İsrail İHA'ları Medyayı da Obüsleri de Nasıl Yanıltıyor?
Açık İstihbarat Özel
04.01.2010

Türkiye'nin terörle mücadelede son bir kaç yıldır kullandığı insansız hava araçları; son zamanlarda Türkiye'nin silah sanayiinde yaşanan sessiz savaşların merkezinde yeralan unsurlardan.

İnsansız hava uçakları(İHA), F-35 savaş uçağı, tank sistemleri, gemi ve denizaltı sistemleri ile ilgili verilen kararlar bir silah alım alım anlaşmasının ötesinde, ülkenin güvenlik ve askeri stratejisinin hangi ülke/odak ile eklemleneceğini belirlediğinden; bu platform alım kararları arka planda devletin zeminini sarsan hareketlenmelere neden oluyor.

F-35 örneğini vermek gerekirse...

Bu uçağın alımı ile Türkiye uzun yıllar ABD'nin lojistik zincirinin bir uzantısı hale dönüşüyor. Uçağın teknolojisi gereği bu zinciri kırmak çok zor ve yine teknolojisi gereği uçak "lojistik gerekler" gerekçesi ile sürekli ABD'deki bir merkezle haberleşmek zorunda. Uçağın komuta kontrol sistemlerini, İsrail'den bile gizli tutmaya çalışan ABD'nin Türkiye'ye koklatmayacağını ise ayrıca belirtmeye gerek yok.

Yeni nesil bir savaş uçağı olan F-35'i alan ve bunu hava kuvvetlerinin yegane omurgası yapan ülke; hava kuvvetlerini dünyanın en teknolojik Demokles kılıçlarından birinin altına yerleştirmiş oluyor.

"Ergenekon" soruşturmasında içeri alınan bir çok isim, bu platform alım kararlarına muhalifliklerinin bedelini ödediklerinin; dışarıda olan bazıları da bu alım kararları sürecinde verdikleri tavizlerin diyetini sessizlikleri ile ödemek zorunda olduklarının farkında. Kirli çamaşır dengesi herkesi kilitlemiş durumda.

İnsansız hava uçakları ; taktik ve stratejik açıdan bazı "entellektüel" geçinenlerimizin deyimi ile Türklere bırakılamayacak kadar önemli bir teknoloji.

Bu uçaklar; resmi envantere ve alım süreçlerine konu edilmeden dahi bölgedeki bazı komutanların insiyatifi ile yerel üreticilerden temin edilerek kullanıldı ve bu sayede bir çok Aktütün vakasının engellendiği biliniyor.

İHA'lar genellikle 3 kategori altında anılıyor.

I. Sınıfa dahil olan küçük tip İHA'lar , genellikle tim seviyesinde kullanılan İHA'lar olup, sahada elle veya özel mancınık sistemleri ile havalandırılıyor ve sınırlı yükseklikte, sınırlı sürede, sınırlı kapasitede yaptıkları gözetleme görevleri sonrasında piste ihtiyaç duymadan yere sert iniş yapabiliyor veya görevleri paraşütle son buluyor. Sahadaki timlerin acil gözetleme ihtiyaçları için çok faydalı görevler gören bu İHA'ların irtifa ve menzil sorunları ile birlikte taşıma kapasitelerinin sınırlı olması daha kapsamlı görevler üstlenmelerini engelliyor.

II. Sınıfa dahil olan ve model uçaklardan bir gömlek daha büyük olan İHA'lar ise çoğunlukla inişleri ve kalkışları için kısa da olsa bir piste ihtiyaç duyan mini uçaklar. Bu İHA'lar taşıdıkları gelişmiş elektronik aksam ve gelişmiş motorları nedeni ile daha yüksekten, daha uzun menzilde, daha ayrıntılı gözetleme ve hatta bombardımanlar için hedef işaretleme faaliyetlerinde kullanılabiliyorlar. Bu İHA'ların gelişmiş seyr-ü sefer sistemleri , uçakların daha önceden belirlenmiş rotalar üzerinden uçup, otomatik kalkış ve iniş senaryoları uygulanmasına imkan tanıyor.

III. Sınıfa dahil olan İHA'lar ise insansız olmasının dışında boyutları ve işlevleri ile bir savaş uçağına en çok yaklaşan İHA kategorisi. Bu İHA'lar gözetleme/işaretleme sistemlerinin ötesinde daha ağır yükleri taşıyabildiklerinden silah sistemleri ile de donatılabiliyor ve bu konfigürasyonları ile hedefleri pilotları riske atmadan vurma imkanı sağlayan gelişmiş teknoloji platformları olarak modern savaş sahnesinin vazgeçilmezleri arasında yerlerini almaya başladılar. Bu tip İHA'lar çok yüksek irtifada, uzun süre yüksek kapasite faaliyet gösterme özelliğine sahipler.

Türkiye'nin yerli üreticileri; 1. sınıfı üreterek başladığı teknoloji macerasında katettikleri mesafe ile artık güvenilir 2. sınıf İHA üretme kapasitesine ulaşmış durumdalar. Türkiye'nin hava sahasında ve hatta ötesinde kontrolünü bağımsızlaştırmasına önemli katkıda bulunacak 3. tip İHA'ların üretilmesi ise teknoloji eğrisinin bir sonraki doğal aşaması.

Türkiye'nin bu aşamaya geçmeden teknolojisinin kontrol altına alınmasının birileri açısından belli bir mantığı var.

Bu nedenle son dönemde ; yerli üreticiler ile İsrail firmaları ve arkasında İsrail sermayesinin olduğu bilinen yarı yerli üreticiler arasındaki çekişme sertleşmeye başladı.

En son Sinop'ta test uçuşları yapılırken düşen Çaldıran uçağı bu konudaki şüpheleri beslerken, uzmanlar bu düşüşün uçağın aşırı zorlanmasından kaynaklandığını ve bir sabotaj ihtimalinin uzak olduğunu belirtiyorlar.

İHA'ların sahada neleri değiştirebileceğini görenler açısından ise, son zamanlarda yaşanan olaylar İHA teknolojisinin yerli kontrol altında tutulmasının öneminin altını bir kez daha çizmiş durumda.

Bölgede görev yapan uzmanlara göre İsrail'in İHA'ları , Türk Ordusu'nun bölgede gerçekleştirdiği operasyonlarda belli zaafiyetlere yol açıyor.

Uzmanlar örnek olarak; Fırtına obüsünün isabet yeteneğinin nasıl etkilendiğini gösteriyorlar.

25 kilometre menzile sahip olan ve mühimmatının etkisi gözönüne alındığında gözardı edilebilir bir hata payı olan 5-10 metre hata payına sahip olan bu gelişmiş obüsler Türk dizaynı ve üretimi.

Sorunun, bu obüslerin hedef koordinatlarını Heron marka İHA'lardan aldığı noktada başladığı belirtiliyor.

Bölgede görev yapan yetkililer, Kuzey Irak'a düzenlenen operasyonlarda obüslerin hedefe yaptıkları atışlarda 500 metre ve 1 km'lik sapmaların tespit edildiği ve bunun üzerine bölgedeki komutanların sorunun obüslerden kaynaklandığı yönünde bir düşünceye kapıldıklarını belirtiyor.

Fakat araştırmalar sonucunda ortaya çıkan gerçek; sorunun obüslerden değil, Heron'ların hedef bilgisini 500 metre-1 km hatalı geçmesinden kaynaklandığı anlaşılıyor. Hedefle ilgili koordinat bilgileri yerli İHA'lar ile alındığı zaman ise obüslerin hedefi tam onikiden vurduğu görülüyor.

İsrail İHA'larının bu yanlış koordinat bilgisini kendi teknik yetersizlikleri nedeni ile mi, yoksa kasıtlı bir saptırma sonucu mu ilettiklerini tespit etmek ise zor. Özellikle bu İHA'ların teknik bakım ve kontrollerinin Batman'da konuşlu özel bir İsrail'li ekip tarafından yapıldığı gözönüne alınırsa.

Türkiye'nin İsrail İHA'larından elde edilen koordinat bilgileri ile yanıltılmasına daha öncede şahit olmuştuk.

Taraf gazetesi; Aktütün saldırıları ile kendisine sızdırılan İHA görüntülerine dayanarak, Aktütün saldırısına; önceden bilindiği ve istihbaratının alındığı halde gözyumulduğu iddiasında bulunmuştu.

Gazetenin manşetten kullandığı ve üzerinde onca yaygarayı kopardığı bir görüntünün ise daha sonra Aktütün karakolunun 23 kilometre güneyinde, Irak sınırları içinde bir bölgeyi gösterdiği tespit edilmişti. Bölge arazisi açısından 23 kilometre en az 1 günlük yürüyüş mesafesine denk düştüğü halde, bu görüntüler sanki karakolun dibindeymiş gibi kamuoyuna servis edilerek Taraf aldığı reklamları haketmişti.

İsrail İHA'larının ; Türk entellijancia'sını da , Türk obüslerini de yanıltma yeteneğinin Devlet ve Millet açısından ne tür zaaflar yarattığını görmek isteyen gözlerin dikkatine sunuyoruz.

Açık İstihbarat

05 Ocak 2010
İsrail'in Süresi Doluyor
Milli Savunma Bakanı Gönül, İsrail'den alınacak insansız hava araçlarıyla ilgili 10 günlük sürenin kaldığını belirtti.

Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, İsrail'den alınacak insansız hava araçlarıyla ilgili 10 günlük sürenin kaldığını belirterek, olumlu şekilde sonuçlanmasını beklediklerini söyledi.

Gönül, Meclis'te bir basın mensubunun sorusu üzerine, İsrail'in insansız hava araçlarını teslim etmesi için verilen sürenin dolmasına 10 gün kaldığını açıkladı.

İsrail'in 10 insansız hava aracını 2008 Mayıs ayı içerisinde Türkiye'ye teslim etmesi yönünde anlaşma yapılmış, zamanında teslim edilmemesi üzerine 50 günlük süre verilmişti.

aktifhaber
Başa dön
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder
Önceki mesajları göster:   
Yeni başlık gönder   Başlığa cevap gönder    EntellektuelForum Forum Ana Sayfa -> TEKNİK Tüm zamanlar GMT
1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

 
Geçiş Yap:  
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız


Powered by phpBB © phpBB Group. Hosted by phpBB.BizHat.com


Start Your Own Video Sharing Site

Free Web Hosting | Free Forum Hosting | FlashWebHost.com | Image Hosting | Photo Gallery | FreeMarriage.com

Powered by PhpBBweb.com, setup your forum now!
For Support, visit Forums.BizHat.com