EntellektuelForum Forum Ana Sayfa EntellektuelForum

 
 SSSSSS   AramaArama   Üye ListesiÜye Listesi   Kullanıcı GruplarıKullanıcı Grupları   KayıtKayıt 
 ProfilProfil   Özel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapınÖzel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapın   GirişGiriş 

Abdüllatif Şener: Erdoğan en zayıf dönemini yaşıyor

 
Yeni başlık gönder   Başlığa cevap gönder    EntellektuelForum Forum Ana Sayfa -> RÖPORTAJLA R
Önceki başlık :: Sonraki başlık  
Yazar Mesaj
Alemdar
Site Admin


Kayıt: 14 Oca 2008
Mesajlar: 3538
Konum: Avustralya

MesajTarih: Prş Oca 04, 2018 9:19 pm    Mesaj konusu: Abdüllatif Şener: Erdoğan en zayıf dönemini yaşıyor Alıntıyla Cevap Gönder

Abdüllatif Şener: Erdoğan en zayıf dönemini yaşıyor
04.01.2018



2008'de AKP'den istifa eden kurucu üyelerden Abdüllatif Şener, Erdoğan'ın en zayıf dönemini yaşadığını ve oylarının azaldığını söyledi
TWEET PAYLAŞ +
Abdüllatif Şener: Erdoğan en zayıf dönemini yaşıyor
AKP'nin olağanüstü hal kapsamında çıkardığı ve 15 Temmuz darbe girişiminin bastırılmasında sivillere yargı muafiyeti getiren yeni KHK, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AKP kökenli eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül arasında gerginliğe neden oldu. Düzenlemenin muğlak olduğunu ve gözden geçirilmesi gerektiğini söyleyen Gül'ün bu çıkışı Ankara'da Erdoğan'a karşı bir başkaldırının başlangıcı olarak değerlendirildi. Gül'ün 2019 seçimlerinde Erdoğan'ın karşısına rakip olarak çıkacağı iddia ediliyor.

AKP'den istifa eden Abdüllatif Şener, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın oylarında ciddi azalma olduğunu belirtirken muhalefetin doğru bir stratejiyle Erdoğan'ı yenilgiye uğratabileceğini düşünüyor. Ancak Şener, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün ise Erdoğan'ın rakibi olamayacağı kanısında. Hükümete sert eleştirilen yönelten Şener'e göre OHAL uygulamasıyla Türkiye'de demokratik ortam ortadan kaldırıldı, KHK'ların altında imzası bulunan başbakan ve bakanlar da suç işliyor. Erdoğan'la yaşadığı görüş ayrılığı nedeniyle partisinden istifa eden eski AKP Milletvekili Abdüllatif Şener, DW Türkçe'ye konuştu.

İşte Şener'in DW Türkçe'nin sorularına verdiği yanıtlar:

DW Türkçe: Sivillere yargı muafiyeti getiren KHK'yı muğlak ve hukuk devleti açısından da kaygı verici bulan 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün çıkışını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Şener: Gül hiçbir çıkış, hiçbir eleştiri yapmadı. AKP'nin ikiye bölünmesini, iktidarın zayıflamasını arzu edenler Gül'ün Erdoğan'a karşı çıkmasını bir umut gibi gördüler. Bu, kötü bir psikoloji. İçerde de dışarda da kimse Erdoğan'ın iktidardan gideceğine inanmıyor olmuş. 'AKP'de parçalanma olur da, baskıcı düzenden kurtulur muyuz' diye bir çaresizliğin arayışı bu aslında. Ben bunu çok kötü görüyorum.

DW Türkçe: Peki, Gül ne yaptı?

Şener: Yüzlerce maddesi olan bir OHAL yasası var ve bu yasanın hemen her maddesi anayasaya, hukuka aykırı, tehlikeli. Böylesine bir KHK'nın yüzlerce maddesinden bir tek maddesindeki üslubu muğlak bulmak bir eleştiri değil. Bu, çok zayıf bir bakış açısı ama bununla bile gündeme düşmüştür. Gül, kendi varlığını sürdürmeye, kendisinin gündemde tutulmasını sağlamaya çalışıyor. Yoksa Erdoğan'la kıyasıya bir yarışa girebilecek kişilikte değil. Ama önümüzde daha iki seneye yakın bir süre var. Bu süre içinde hastalık var, ölüm var. Kendisi için risksiz bir ortam oluşursa var olmak istiyor Gül. Bunu canlı tutmak istiyor.

DW Türkçe: Erdoğan'la Gül arasında çekişme yok mu?

Şener: Aralarında hiçbir zaman çekişme yoktur. Gül her zaman Erdoğan'a uyum göstermiştir. 16 Nisan'da Türkiye'nin rejimi değişirken bile oyunu söyleyemedi Gül. Bir eski cumhurbaşkanı Türkiye'de rejim değişirken oyunun ne olduğunu açıklayamıyorsa, bu insandan bir siyasi figür oluşturmanın mümkün olduğunu nasıl düşünürsünüz. Bu imkansız. Gül, Gezi olaylarında da susmuştur.

DW Türkçe: Peki Erdoğan neden Gül'e sert çıktı, "Yazıklar olsun" dedi. Erdoğan-Gül polemiğinin arkasında ne var?

Şener: Erdoğan oylarının azaldığını görüyor. Ekonomik sorunlar, iç-dış sorunlar artıyor. Kendi seçmen kitlesi bile KHK'ları, OHAL'i eleştiriyor. Erdoğan; Kürt seçmenleri küstürüyor, ayrıştırıyor, geleneksel olarak kendini iktidara taşıyan seçmen kitleleriyle arasında problemler oluşuyor. Bu da oylarını düşüyor… Hukuk devletini, güçler ayrılığını tasfiye eden Erdoğan'a karşı bir yerlerde de arayışlar var. Erdoğan bu arayışlar Gül'ü karşısına çıkarır diye endişe ettiğinden Gül'ü sindirmeye çalışıyor. Arayış içinde olanlar kim? Türkiye'de mevcut iktidar yapısından yılmış olan işadamlarından, sermayeden tutun da medyaya kadar, siyasete kadar uzanan geniş bir yelpaze var. Sürekli birtakım isimleri de test ediyorlar. Erdoğan bunun farkında ve Gül'ün en azından var olması için görüntü vermesinden hoşlanmıyor.

DW Türkçe: OHAL kapsamında çıkarılan KHK'lar, hükümet politikaları, iç ve dış kamuoyuna nasıl yansıyor?

Şener: KHK'lar anayasaya, hukuk düzenine aykırı. Cumhurbaşkanı bizim hukuk düzeninde vatana ihanet dışındaki konulardan yargılanamıyor ama bu KHK'ların altında imzası olan başbakan ve bakanlar suç işlemektedir. OHAL'in de bir hukuku vardır ve iktidar OHAL döneminde yaptıkları eylemlerden sorumludur. Anayasayı okuyorum, OHAL yasasını inceliyorum. Yargıtay'a 100, Danıştay'a 16 üye atıyor KHK'yla, bu OHAL hukukuna da uygun değil, anayasaya da aykırı. Bunu da devlet gücünü kullanarak uyguluyor. Bu, suçtur. Yaptığı düzenlemeyle diyor ki, 15 Temmuz darbe girişimi ve terör ve bunların uzantısı niteliğindeki olayları bastıranlar cezai sorumluluğa sahip değillerdir. Bir kere suç teşkil eden bir olayda bile polisin, savcının, hakimin görevi ayrıdır. Ama OHAL'de sivillerin hukuken cezai sorumluluğunun olmayacağını düzenleyen madde, sivillere diyor ki, bir kalkışma, terör ortamıyla ilgili, sen hem polissin hem de hakim ve savcının yetkisine sahipsin. Üstelik de sen polis, hakim, savcı için yasalarla belirlenmiş kurallara tabii değilsin. Elinde palayla, tabancayla, rastgele insanları öldürdüğün zaman sorumsuzsun. Geleceğe yönelik olarak işlenen suçları affediyor. Böyle bir şey olur mu?

DW Türkçe: Hükümet politikaları toplumda, siyasette nasıl bir ortam oluşturdu?

Şener: Türkiye'de insanlar iktidarı eleştiremez hale geliyor. Hem medya hem bağımsız muhalif insanlar eleştiremiyor. Politikacılar da eleştiremiyor. Cumhurbaşkanı, terörle işbirliği yaptı diye ana muhalefet partisinin genel başkanı ve meclis üyeleri hakkında 4 yıla kadar hapis cezasıyla dava açabiliyor. Ancak, muhalefet Erdoğan'a hiçbir şey yapamıyor. Bir tweet mesajımdan dolayı hakkımda soruşturma var. İfade verdiğim halde dosyayı kapatmıyorlar. Halbuki, AİHM'nin kararları var: Eğer bir ülkede iktidar incinecek derecede eleştirilemiyorsa o ülkede demokratik toplumun gereklilikleri oluşmamış demektir. Türkiye'de AİHM'in bu kararı çerçevesinde demokratik toplumun gereklilikleri ortadan kaldırılmıştır.

DW Türkçe: Türkiye'de siyaseten ne olacak? Neler öngörüyorsunuz?

Şener: Ben falcı değilim ama Erdoğan en zayıf dönemini yaşıyor. Oyları düşüyor. Kaygan oyları kaybediyor. Bu ortamda en büyük şansı medya. Medyada onunla ilgili sürekli destanlar yazılsa da önemli bir seçmen kitlesinde soru işaretleri artıyor. Bu iyi değerlendirilirse önümüzdeki seçimleri kaybeder Erdoğan.

Birgün

khk ohal Cumhurbaşkanı AKP Türkiye hukuk istifa Abdullah Gül seçmen darbe Başbakan hükümet hakim AİHM yargı Recep Tayyip Erdoğan terör medya Ankara Danıştay
_________________
Bir varmış bir yokmuş...
Başa dön
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et AIM Adresi
Önceki mesajları göster:   
Yeni başlık gönder   Başlığa cevap gönder    EntellektuelForum Forum Ana Sayfa -> RÖPORTAJLA R Tüm zamanlar GMT
1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

 
Geçiş Yap:  
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız


Powered by phpBB © phpBB Group. Hosted by phpBB.BizHat.com


Start Your Own Video Sharing Site

Free Web Hosting | Free Forum Hosting | FlashWebHost.com | Image Hosting | Photo Gallery | FreeMarriage.com

Powered by PhpBBweb.com, setup your forum now!
For Support, visit Forums.BizHat.com