EntellektuelForum

Ekim · Kayıt: 21 Arl 2007 Mesajlar: 2634 Konum: Kanada

Deli Hüseyin Paşa
Harun Davut Eyyüboğlu

17. yüzyılda Padişah IV Murad Han zamanında, yay kirişinin gerilmesi için İran Şahı bir yay gönderir... Koca Osmanlı memalikinde bu yayı gerekecek biri aranırcasına inceden bir rekabettir İran ve Osmanlı arasında... Bu yay kirişi önce saray erkanı tarafından denenir ve bir köşede gerilmeyi beklerken... Sonra olaydan haberi olmayan (sonradan Kaptan-ı Derya olan) Deli Hüseyin Paşa (ö. 1659) ortalıkta gördüğü bu yayı kurcalamaya başlar.. Yay kirişini gererek yayın kurulumunu yapar ve yerine koyup uzaklaşır... Sonra yayın kurulu olduğunu görenler şaşkınlıkla kimin gerdiğini merak ederler... Padişah'ın kulağına giden bu olay, sarayda yayılır, sonra Deli Hüseyin Paşa'ya, bu yayı sen mi kurdun denilince Hüseyin Paşa tedirgin olarak söylemekten kaçınsa da Padişah'ın çağırdığı söylenince kurduğunu kabul eder ve huzura çıkar... Padişah bir kere daha kurmasını ister, paşa huzur-u hünkârda bu defa heyecandan, kurmak için bile bükülemeyen bu yayı gereyim derken kırar... Ve bu duruma şahid olanlar hayretler içinde kalır.. Daha sonra çok büyük rütbeler verilerek Revan seferinde Kaptan-ı Derya ünvanı verilir. Azerbaycan harekatına da katılan paşa Mısır Beylerbeyiliğine gönderilir... Halk arasında gözü pekliği ve deli kuvveti nedeniyle "deli" lakabıyla anılmıştır, Osmanlı Devletine çok büyük hizmetleri olan Kaptan-ı Derya Deli Hüseyin Paşa Girit fatihidir...

Harun Davut Eyyüboğlu