EntellektuelForum

Alemdar

ABD ve İsveç'te kuş ölümleri ve medya
Selçuk Salih Caydi
6.1.11

Türk basınının da hakkıyla yer verdiği yılbaşı gecesi kuş ölümlerinin nedeni, ABD'de (ve İsveç'te) anlaşılmaya çalışılıyor.
Aynı günlerde İsveç'in güneydoğusundaki Falköping'de yerde 50-100 arası ölü kuş bulundu. Bir karga/kuzgun türü (Dohlen) olan ölü kuşlar. Bulunduklarında, kuşların bazıları ölmemişti, sonra onlar da öldüler. ABD'nin Arkansas eyaletinde de beşbin kuş uçarkan ölerek gökten düştü.Pazartesi günü ABD'nin Arkansas birleşik devletinden, 5000 kuş ölümü haberi geldi. Habertürk, kuşların adını 'Kırmızı kanatlı karatavuk' diye vermiş (Rotschulterstärling/Red-winged Blackbird). Bölgede oturanlar, gökten yağmur gibi ölü kuş yağdığını söylüyorlar.
ABD'de Veterinerler Komisyonu, ölen kuşların iç organlarının tamamen normal olduğunu açıkladı. Ani hava değişikliklerinin, ölüm nedeni olbileceği söyleniyor. Elekromanyetik dalgaların da kuş ölümlerine neden olmuş olabileceği söyleniyor. Kuşların ölüm nedeni bilinmiyor.
Olay, bazı çavrelerde paniğe neden oldu.

ABD ve ardından İsveç'te yaşanan kuş ölümlerinin birden bütün dünyada medya üzerinden duyulması, benzer olayların daha önce nerede olduğu gibi ayrıntıları da gündeme getirdi ve mesela bir televizyon dizisinde, benzeri olayların tasvir edildiği söylendi. Flashforward adlı dizide de, önce gökten ölü kuş yağıyormuş, sonra insanlar bir süreliğine, gelecekte başlarına gelecek her şeyi görüyorlarmış. Aslında bunun bir 'Zaman içinde yolculuk' deneyi olduğu anlaşılıyormuş falan...
Burada en ilginci, medyanın bu olayda oynadığı roldür. Aynı anda, dünyanın heryerinde okunabilen haberlerle medya, olayın heyecanına herkes ortak etmektedir. Bu özellik hem iyi hem kötü. Herşeyden önce, medyaya büyük bir sorumluluk yüklüyor.
Acaba daha büyük veya garip olaylar olsa, medya onları bütün dünyaya hangi ses tonuyla yayar/yaymalıdır? Medyanın, en berbat yanı, benzeri haberler ve onların yüksek emosyonal dozunun belli bir aşinalık yaratması ve aşırı tepkilerin, bir zaman sonra kanıksanarak küçümsenmesi, hatta gündemden düşmesi olmaktadır. Daha büyük olaylar olunca ne olacak?
Türkiye'de -yakın zamana kadar- basında müthiş bir abartma eğilimi vardı (gene var ama normalleşmeye başlama eğilimleri var). Olanı iyice büyütmek, daha sonra daha büyük olaylar yaşanınca ya felç olmak ya da küçültmek... Bence Türk Basını (bir tür bültene dönüşen "Yandaş basın"ı Türk Basını'ndan sayamayıp, ayrı tutuyorum) son zamanda iyi sınav vermiştir ve daha nesnel hale gelmiş, evrensel standartlara daha yaklaşmıştır. İktidarın tüm baskısına rağmen, basının iyi anlamda değişmesi, benzeri garip felaketlere daha makul tepkiler vereceğini gösteriyor.

http://konstantiniye.blogspot.com/

Karacabey'de esrarengiz kuş ölümleri
ABD, İsveç, Yeni Zelanda, İngiltere, İtalya ve Kanada'dan sonra esrarengiz kuş ölümleri Türkiye'de... Bursa'nın Karacabey ilçesinde, karayolu üzerinde onlarca ölü kuşa rastlanıldı.

10 Ocak 2011
Anadolu Haber

Vatandaşlar, Bursa-İzmir karayolunun Karacabey yakınlarındaki bölümünde “Sığırcık” cinsi onlarca ölü kuş bulundu. Durumun bildirilmesinin ardından Karacabey İlçe Tarım Müdürlüğü ekipleri olay yerine giderek incelemelerde bulundu.

lumpentellektuel
Kayıt: 29 Ksm 2008
Mesajlar: 2

Tarih: Cmt Oca 08, 2011 9:37 pm
Mesaj konusu: Kitlesel Kuş Ölümleri Mevzusu
''ABD ve ardından İsveç'te yaşanan kuş ölümlerinin birden bütün dünyada medya üzerinden duyulması, benzer olayların daha önce nerede olduğu gibi ayrıntıları da gündeme getirdi ve mesela bir televizyon dizisinde, benzeri olayların tasvir edildiği söylendi. ''

Böyle bir paragraf var'' Alemdar'' nikli forumdaşın bir alıntısında.
Benzer bir olay daha evvel Türkiyede yaşandı hem de Tv dizisinde değil .Gerçek hayatta .
-Galiba-60'lı yıllardı .O tarihlerde faaliyette olan Sinop ;Pirinçlikteki Amerikan Askeri üssünde,yeni bir elektronik sistem denenmiş.
Ve denemenin üzerinden çok-çok kısa bir süre sonra gökten ölü kuşlar yağmıştı .
Bütün Amerikan üssü ve çevrisi ,ölü kuşlarla kaplanmıştı.

Söz konusu alıntının linki:

http://entellektuel.s4.bizhat.com/entellektuel-ftopic3493.html

Ölü kuşlar: Öldürücü gaz bulutları, korkunç iddialar
12 Ocak 2011

ABD, İsveç, Yeni Zelanda, İngiltere, İtalya ve Kanada'da meydana gelen toplu kuş ölümlerinin, toplu balık ölümlerinin kıyamet alametleriyle, felaket beklentileriyle bir ilgisi olabilir mi?

Sadece kuzeybatı Arkansas'ta 100 bin ölü balık karaya vurdu. En son Bursa-Karacabey'de görülen ölümlerle (her ne kadar diğerleriyle bağlantılı olmasa da) Türkiye gündemine giren ve bazılarına göre 2012 kıyamet senaryosuna işaret eden olaylar gerçekten ne anlama geliyor?

Öncelikle doğal felaketlerin arttığı bir gerçek. Gerek iklim değişiklikleri gerekse başka gerekçelerle olsun, son yıllarda doğal felaketlerde istatistiki bir artış var. Yine uzmanlara göre, toplu kuş ölümleri gayet normal. Dünya medyası her ne kadar bu olayları sanki ilk kez oluyormuş gibi verse de durum öyle değil. Mesela; ABD'de sadece 2010 yılında bilinen 124 toplu kuş ölümü vakasında en az 34 bin 520 kuş öldü... Yani ortada anormal bir durum yok. Bir başka "mormal" açıklama da; hava fişek, uçaklar ve aşırı soğuk hava şartlarının bu ölümlere yol açtığı şeklinde. Bunların hiç biri, ne yalan söyleyeyim, bana inandırıcı gelmedi...

Şimdi "anormal", "sıra dışı" açıklamalara/iddialara bakalım. Üç sıra dışı iddia var. Ne kadar gerçeklik payı var bilinmez, ama "olağandışı" gibi bazı gelişmeleri hiçe saymanın çok da "akıllıca" olmadığına inanan biri olarak bunları da paylaşmak istiyorum.

Bunlardan ilki, belki de en zayıf ihtimal olanı ABD'nin meşhur HAARP projesi. İklimler ve atmosfer üzerinde araştırmaya dayanan, askeri teknoloji denemeleri yapılan proje; hava ve deniz kuvvetleriyle Arkansas Üniversitesi ve savunma amaçlı merkezler tarafından yürütülüyor. Yıllardır üzerine çokça spekülasyon yapılan, sayısız kitap yayınlanan ama hep iddia olarak kalan araştırmaların "iyonosfer'de yol açtığı tahribatın bu ölümlere sebep olduğu öne sürülüyor. Şimdilik bunu geçelim...

Zehirli uzay bulutları atmosferde!

İkinci iddia Rusya'dan, Olağanüstü Durumlar Bakanlığı'ndan.. Gerçekten de dehşet verici iddialar içeriyor. Dünyanın "zehirli uzay bulutlarının saldırısına" maruz kaldığı öne sürülüyor. Gezegenin manyetik yapısında değişiklikler yaşandığı, bu durumun söz konusu ölümlere sebep olduğu ifade ediliyor. Kutuplardaki değişimin giderek tehlikeli bir hal aldığı, gezegendeki bu manyetik değişimin söz konusu zehirli gazları daha da alçak seviyelere indirdiği, son birkaç yıldır bunun gözlemlendiği söyleniyor.

Bu gazların Hidrojen Siyanür içerdiği ve son derece ölümcül olduğu belirtilen açıklamada, işte bu gazların kutuplardaki değişim yüzünden atmosferin alt tabakalarına taşındığı ve söz konusu toplu ölümlere yol açtığı öne sürülüyor...

Üçüncü iddia yine Rusya'dan. Ama bu sefer daha inandırıcı, belki de gündelik yaşamımıza göre algılamamız daha kolay. Rus askeri istihbarat dairesinin hazırladığı iddia edilen bir rapora dayanıyor. Şöyle:

ABD'de kimyasal ve biyolojik silah uzmanı bir kişi, geçtiğimiz günlerde öldürüldü. Kaza süsü verilen cinayetin sebebi, ABD ordusunu, bir çevre felaketini deşifre etmekle tehdit etmesi. Toplu balık ölümlerinin gerçekleştiği Arkansas'ta bir çevre felaketine işaret ediliyor ve balıkların zehirli gazlar yüzünden öldüğü iddia ediliyor. Olayın hikayesi şöyle:

Korkunç iddialar

ABD Irak'ta kitle imha silahı bulamamıştı. Bunu ABD'li yetkililer resmen açıkladı. Ancak buradaki iddiaya göre, nükleer olmasa bile, Irak'ta çok miktarda zehirli gaz bulundu ve gizlendi. Macera bundan sonra başlıyor.

Irak'ta elde edildiği iddia edilen büyük miktarda zehirli gaz ABD'de Arkansas bölgesindeki askeri üsse naklediliyor. Birkaç ay önce bölgede söz konusu kimyasal gazlarla test yapılıyor. Testin amacı, bu gazların Afganistan'da nasıl kullanılabileceği yönünde. Ama işte burada bir çevre felaketi yaşanıyor. Ölümler de bundan sonra başlıyor.

Rus kaynakları; ABD'nin 2003-2008 yılları arasında Irak'taki bu gazları transfer ettiğini, 63 bin metrik ton gibi devasa miktarda bir sevkiyatın söz konusu olduğunu, sevkiyatın bilinin en öldürücü kimsayal silahlardan sayılan ve karbonmonoksit ile klordan meydana gelen boğucu fosgen gaz içerdiğini, bu gazların bir kısmının Arkansas'ta gömüldüğünü ancak geçtiğimiz Eylül ayından bu yana yüzlerce küçük depreme yol açtığını iddia ediyor. Bir iddia daha var: ABD, bu ölümcül fosgen gazının bir bölümünü Afganistan'a nakletti. Amaç, son çare olarak kullanmak...

Artık hiçbir Batı ülkesi tarafından üretilmeyen söz konusu gazın tanker uçaklarla önce ABD'ye oradan da Afganistan'a taşındığı, sevkiyat sırasında da gaz kaçaklarının yaşandığı öne sürülüyor.

Bunlar son derece endişe verici, "sıra dışı" iddialar. Ama gezegenimizde, sıra dışı olan ve daha sonra gerçekliği kanıtlananların listesini yapınca insan "acaba" demekten kendini alamıyor. Konu, bu çok kaynakta yer aldı, pek kimsenin dikkatini çekmedi. İlgilenenler eutimes.net adresinden de bazı bilgiler edinebilir...

Kuş ölümleri belki her yıl yaşanan türden bir gelişme. Belki iyonosfer üzerindeki deneylerin yol açtığı bir sonuç. Belki, kutuplardaki değişimin bazı zehirli uzay gazlarını atmosferin alt tabakalarına çekmesiyle ortaya çıkan bir şey. Belki de, çoğu zaman olduğu gibi, insanoğlunun aşırı hırs ve azgınlığının bir sonucu.

Sizce hangisi olabilir!

Yenisafak

Kuş ölümleri Türkiye'de...
SALIH SELÇUK

12.1.11

Henüz küçük bir olay...

Bursa Karacabey'de yolda onlarca kuş ölüsü görülmüş.

Geçen gün İbrahim Karagül, konu hakkında Yeni Şafak'ta bir yazı yazdı, ilginçti.

Nedeni araştırılıyor -ama nedeninden önce, kuşların toplu halde ölmeleri ve bunun dünyada dikkat çekip ciddiye alınınması çok daha önemlidir...

Atmosferdeki bozulma, manyetik alandaki ani değişiklikler, hatta yoğun cep telefonu sinyalleri bile olabilir. Önemli olan şudur:

Kuş ölümlerine her ne neden oluyorsa, ortada bir dozunu kaçırma sorunu vardır...

İnsanlar birşeyin dozunu kaçırmış veya birşeyin dozu fena halde kaçmış gibi... -ki kuş ölüsü formatında gökten yağıyor!..
(Henüz uçak formatında yağmadığına da şükür!..)

Etkiye tepki prensibi...
(Şimdi, ölçüsüz etkiye, ölçüsüz tepki gibi bir durum sanki yaşanan!..)

Mesela, öfkenin dozu kaçıyor olabilir mi?!..

Chiziko buna şöyle der aslında:

"O zaman, kan sıçrar!.."

http://konstantiniye.blogspot.com/

16 Ocak 2011
Gizemli kuş ölümlerinin bir aylık kronolojisi
Salih Selçuk Caydı

Son bir aydır medyada, gökten düşen ölü kuşlardan bahsediliyor. Sadece kuşlar değil. Kitle halinde balıklar ve başka deniz hayvanları da öldü. Her bir olaya çeşitli açıklamalar bulunmaya çalışıldıysa da, ölümlerin neden bir aylık aynı zaman diliminde görüldüğü meçhul. Aslında tek tek olayların açıklaması da yetersiz. Bazıları olayları bir Kıyamet işareti saydı, ama hiç kimse olayı yeterince ciddiye almadı.
"Hayat devam ediyor..."
Söylenen budur ve burada devam eden "hayat"tan kasıt, para peşinde koşmak, yani "iş hayatı"dır -ve bu umursamazlığa bakılacak olursa- Kıyamet/mıyamet gibi şeylerden daha önemlidir!..
'Dünyamıza ne oluyor?' diye cidden sormayı gerektiren hayvan ölümlerinin kısa kronolojisi şöyle:

13.12.2010: Avustralya sahillerinde dev bir levrek cinsinden binlerce ölü balık görüldü. ölüm nedenleri belirlenemedi.
15.12.2010: Florida sahiilerinde kumsala binlerce ölü balık vurdu. Soğuk hava nedeniyle öldükleri söylendi.
17.12.2010: ABD'nin Indiana eyaletinde bir gölün sahilinde binlerce ölü balık bulundu. Kışın yaşanan fırtınaların, ölümlere neden olduğu öne sürüldü.
18.12.2010: Filipinler'de, Lapu-Lapu şehri sahillerinde gebe aynı şekilde binlerce ölmüş balığa rastlandı.
22.12.2010: ABD'nin South Carolina eyaletinde yüz ölü pelikana raslandı. Nedeni anlaşılamadı.
23.12.2010: Bu kez North Carolina eyaletinde sahile, çok sayıda ölü deniz hayvanı vurdu. Özellikle deniz yıldızları ölmüştü. Soğuk havanın ölümlere neden olduğu iddia edildi.
Aynı gün Yeni Zelanda'nın Kawau şehri sahillerinde benzeri bir olay farkedildi.
27.12.2010: Haiti sahillerinde çok sayıda ölmüş balık görüldü.
28.12.2010: Amerika'da Arizona eyaletinin Tuscon şehrinde, birlikte ölmüş yetmiş yarasa bulundu.
29.12.2010: Texas eyaletinin San Antonio şehrinde ölü balıklar dikkat çekti.
31.12.2010: Yılbaşı gecesinin en önemli haberleri, ABD'nin Arkansas şehrinde gökten yağan beşbin kadar ölü kuş oldu. Damarlarında kanlarının pıhtılaştığı anlaşılan kuşlara bakarak, kuşların havai fişekler nedeniyle şok geçirerek öldükleri iddiası ortaya atıldı. Gene kesin bir kanıt bulunamadı.
Aynı gün, Arkansas'da Chesapeake Bay'da nehir deltasında onlarca ton ölü balık paniğe neden oldu. Soğuk havanın hayvanları öldürdüğü söylendi. Gene kanıt yoktu.
3.1.2011: Aynı gün Brezilya'nın güneyinde Paraná'da yüz ton kadar ölü balık, dünya medyasında önemli yer tuttu.
4.1.2011: Yüzlerce karatavuk ölüsü, Louisiana otobanına düştü.
Florida sahillerinde ölü deniz ayıları bulundu.
Florida'da Spruce Creek nehri kenarında binlerce ölü balık sahile vurdu.
Kanada'nın Ontorio eyaletinde Spruce Creek nehri sahillerinde yüzlerce ölü balık görüldü.
5.1.2011: Texas'da Ore City yakınlarındaki bir otobanda yüzlerce kuş ölüsü bulundu.
Yeni Zelanda'da sinekkapan türünden balıkların ölüleri sahile vurdu.
İsveç'te Skövde'de yüz kuş ölüsü bulundu.
5.1.2011: Büyük Britanya'nın güney sahillerinde Kent kontluğunun sınırları içinde kırk bin ölü yengeç karaya vurdu.
7.1.2011: Kuzey İtalya'nın Faenza şehrinde bin kadar güvercin ölüsü gökten düştü.
9.1.2011: Bursa Karacabey'de Bursa-İzmir karayolunda onlarca sığırcık kuşu ölüsü bulundu.
10.1.2011: Büyük Britanya'da Peterborough'da, sayısı belirlenemeyen, çok sayıda ölü balık farkedildi.
11.1.2011: Chicago yakınlarında Michigan gölünde yüzen binlerce tirsibalığı (veya mayıs balığı) farkedildi ve sonuç olarak hayvanların neden öldüğü konusunda kesin bir bilg yok.
Bütün bu olaylardan daha garip olanı, kimsenin işi yeterince ciddiye almaması, "soğuktan ölmüşlerdir", veya "havai fişektir" gibi havai laflarla yetinmesi...
Mars'a pahalı oyuncak arabalar gönderip oraları bile araştıran, Mars yüzeyindeki şekillerin nedenini bile merak eden rasyonel bilim adamlarına ne oldu?
Köylüler bile daha çok merak eder hayvanlara ne olduğunu ve daha ciddi teşhis isterler...
Çünkü hayvanların ölümü durdurulmazsa sıranın insanlara gelebileceğini iyi bilirler. Hem de şehirliler gibi "teorikmen" değil, doğrudan "paratikmen."

http://konstantiniye.blogspot.com
_________________
Bir varmış bir yokmuş...