EntellektuelForum Forum Ana Sayfa EntellektuelForum

 
 SSSSSS   AramaArama   Üye ListesiÜye Listesi   Kullanıcı GruplarıKullanıcı Grupları   KayıtKayıt 
 ProfilProfil   Özel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapınÖzel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapın   GirişGiriş 

İsrail'i tarihinin en büyük ve en uzun savaşında yenildi

 
Yeni başlık gönder   Başlığa cevap gönder    EntellektuelForum Forum Ana Sayfa -> İSLÂM DÜNYAS!
Önceki başlık :: Sonraki başlık  
Yazar Mesaj
admin
Site Admin


Kayıt: 31 Arl 2006
Mesajlar: 831
Konum: Belarus

MesajTarih: Cum Şub 01, 2008 2:40 pm    Mesaj konusu: İsrail'i tarihinin en büyük ve en uzun savaşında yenildi Alıntıyla Cevap Gönder

Tel-Aviv otobüsünde bıçaklı eylem: 7’si ağır 13 Yahudi yaralı
21.01.2015



Odatv'nin haberine göre; İsrail işgali altındaki Filistinde, bir Fiilistinli genç otobüs içindeki Yahudi yolculara karşı bıçaklı eylem yaptı. Eylemde 7’si ağır 13 Yahudi yaralandı.

Bat-Yam şehrinden Tel-Aviv'e hareket eden otobüste bulunan Filistinli genç, elindeki bıçak ile önce otobüs şoförüne bıçaklamaya başladı.

Olaya müdahale eden yolculardan 7’si ağır olmak üzere 13 Yahudi yaralandı.

Bölgede bulunan Nahşon polis birimi eylemciyi ayağından vurarak durdurdu.

13 kişiyi bıçaklayarak yaralayan eylemcinin Filistinli olduğunun tespit edildiği ve tedavi için Tel-Aviv Yihilov Hastanesi’ne kaldırıldığı belirtildi.

Ağır yaralı olan 7 kişiden 4'ünün durumunun da çok ağır olduğu ve hayati tehlikeleri bulunduğu öğrenildi.
haber 93

HAMAS: KUDÜS’TE DEVRİM OLUYOR!
19 Kasım 2014



Kudüs’te gerçekleşen Sinagog baskını hakkında BBC’ye konuşan Hamas sözcüsü Gazi Hammad, “Kudüs’te devrim oluyor” dedi. Gazi Hammad, sözlerine şöyle devam etti:

“İsrail hükümeti yerleşimcileri durdurmak adına hiçbir çaba göstermedi, hiçbir adım atmadı. Radikal dindarlar Mescid-i Aksa’ya saldırırken, Filistinlilere saldırırken onları durdurmadı. Kudüs’te bir devrim oluyor, orada bir ayaklanma başladı. Kentte bir gerginlik var ve hükümet bunu durdurmak için, Filistinlileri korumak için hiçbir şey yapmadı. Ama öte yandan yerleşimcileri ve Filistinlilere saldıranları korumaya devam etti.”

Bilindiği gibi dün gerçekleşen ve FHKC’nin üstlendiği Baltalı Şehâdet Eylemi‘nde Sinagog’daki Yahudilere saldıran 2 mücahid, 6 yahudiyi öldürmüştü. Ölen Yahudilerden birinin “müslümanları asarak öldürmek lazım” diyen bir Başhaham olduğu ortaya çıkmıştı.
Adımlar

İşgal altındaki Kudüs'te Sinagog baskını: 4 Yahudi öldü, 7 yaralı



Siyonist işgal altındaki Kudüs'te bir sinagoga düzenlenen bıçak ve baltalı baskında en az 4 Yahudi öldü, 7 yaraşı var. Eylemi gerçekleştiren 2 Filistinli işgalci siyonist güçler tarafından katledildi. Eylemde ölen Yahudilerin ABD ve İngiliz vatandaşı oldukları belirlendi

İsrail güvenlik güçleri, ellerinde bıçak ve balta ile sinegoga giren kiyilerin 4 kişiyi öldürdüğü 7 kişiyi de yaraladığını, emniyet kuvvetlerinin ise 2 saldırganı vurarak öldürdüğünü açıkladı.

Eylemden sonra Yahudi yerleşimciler bir Filistinliyi bıçakladı, işgalci İsrail polisi Kudüs'ün El Ram semtinde Filistinli göstericilere ateş açtı.
Haber 93

Gaze'de kalıcı ateşkes: "İsrail'i tarihinin en büyük ve en uzun savaşında yendik"
27 Ağu 2014



Ateşkes müzakerelerini yürüten Filistinli ve İsrailli heyetler, Mısır'ın taraflara sunduğu iki aşamalı planı kabul etti.

Mahmud Abbas ve Mısır resmi haber ajansı MENA, Gazze'de sağlanan kalıcı ateşkesin yerel saatle 19:00'da devreye girdiğini açıkladı. Taraflar, Kahire yönetiminin sunduğu iki aşamalı planı kabul etti.

Gazzeliler ateşkes ilanından sonra Hamas Sözcüsü Ebu Zuhri'yi omuzlarda taşıdı.

Hamas Sözcüsü Sami Ebu Zuhri de kalıcı ateşkesi "Gazze'nin zaferi" olarak ilan etti ve "İsrail'i tarihinin en büyük ve en uzun savaşında yendik" ifadesini kullandı. Zuhri canlı yayındaki konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bugün Arap ordularının birlikte yapamadığını yaptık, başaramadığını başardık. 'İsrail'in yenilmez ordusu' efsanesini yıkarak onları mağlup ettik. Ben Gurion Havalimanı'na gerçekleştirdiğimiz saldırılarla hava sahalarını kapattırdık. Tüm halkımızı bu zaferden dolayı tebrik ediyoruz. Bu zaferin gerçek değeri ileride Kudüs'ün de kurtulacak olmasıdır, bu savaşın değeri Filistinlilerin taleplerini gerçekleştirmekten ziyade Kudüs'e giden bir yol olmasıdır."

Abbas canlı yayında yaptığı açıklamada "Bu ateşkes umarım halkımıza gereken yardım malzemelerinin ve Gazze'yi yeniden inşa etmek için gereken maddelerin girmesini sağlayacak. Uluslararası camiadan bu maddelerin tekrar temin edilmesini rica ediyoruz. Birlikte yeni bir ulus inşa edeceğiz ve işgali sona erdireceğiz. Bu ateşkesin sağlanmasında emeği geçen tüm taraflara teşekkür ediyoruz" dedi.
Abbas ateşkesin İsrail saldırılarının 51. gününde geldiğine dikkat çekti ve saldırılarda altmıştan fazla ailenin tamamen katledildiğini söyledi.

Mısır Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre İsrail, Gazze'ye insani yardım ve inşaat malzemelerinin girişi için sınır kapılarının açılmasını kabul etti.

İki aşamalı plan

Ateşkes müzakerelerini yürüten Filistinli ve İsrailli heyetler, Mısır'ın taraflara sunduğu iki aşamalı planı kabul etti.

Mısır'ın önerdiği ilk ateşkes planında ambargonun kaldırılması ve tüm saldırıların durdurulması vardı. O plan kabul edilmedi.

Filistin tarafının kabul ettiği detaylı planda ise Gazze'den ambargonun kaldırılması ile ilgili şu maddeler yer alıyor.

Acilen yapılacaklar:

- Hamas ve diğer tüm Filistinli grupların İsrail'e roket ve havan topu atışını hemen durdurması,
- İsrail'in her türlü saldırılarının tamamen durdurulması ve İsrail'in Gazze'deki müdahalesinin sonlandırılması.
- Tüm sınır kapılarının açılması,
- Gazze'ye insani yardımların girmesine izin verilmesi,
- Gazze'nin sınırlarının kontrolü Hamas'tan alınıp, Mahmud Abbas'ın başında olduğu Filistin uzlaşı hükümetine verilmesi,
- Filistin uzlaşı hükümetinin gözetiminde Gazze'yi yeniden inşa etmek için yardım ve para girişine izin verilmesi,
- Balıkçılık yapabilmek için İsrail'in Gazze karasularında uyguladığı ablukanın 6 milden başlayarak daha sonra yavaş yavaş genişletilmesi (Filistinliler bu sınırın uluslararası kanunlara uygun şekilde 12 mile çıkmasını istiyor) ,
- Elektrik sorunun çözülmesi,
Ayrıca bir ikili anlaşmayla Mısır da Gazze'yle 14 kilometrelik sınırı paylaştığı Refah kapısını açmayı kabul etti.

Uzun vadeli adımlar

Filistin tarafının Mısır'ın güvencesiyle, ateşkesin yürürlüğe girmesinden bir ay sonra müzakere edilmesini kabul ettiği maddeler ise şöyle:

- Üç İsrailli gencin öldürülmesinin ardından İsrail tarafından tutuklanan Hamas üyelerinin serbest bırakılması isteniyor. Hamas daha önce bu olaya müdahil olmadığını açıklamıştı.
- Mahmud Abbas da İsrail ile barış görüşmelerinin sonlanmasıyla özgürlük umutları kaybolan Filistinli mahkumlar hakkında yeniden görüşülmesini istiyor.
- Gazze havaalanının yeniden inşa edilmesi ve aktif hale getirilmesi isteniyor.
- Gazze'de ticaret için bir liman kurulması isteniyor.
- Hamas, bir yıldır maaş alamayan 40 bin Filistinli polis ve hükümet çalışanının ücretlerinin ödenebilmesi için, dondurulan hesapların yeniden aktif hale getirilmesini istiyor.

Gazze sokaklarında kutlama

Hamas'ın kalıcı ateşkesi İsrail'e karşı zafer olarak ilan etmesiyle, Gazze sokaklarında kutlamalar ve sevinç gösterileri hakim oldu. Caddelerde araç konvoyları, hava fişek kutlamaları ve minarelerde şükür duaları Gazze'nin her yerinden duyuldu.

İsrail tarafı ise temkinli yaklaştı. Ateşkesin Gazze'ye insani yardım getirmesinden memnun olduklarını söyleyen Başbakanlık Danışmanı Mark Regev, "Sivillerle bir sorunumuz yok. Biz sadece Hamas'ın savaş makinesini yeniden inşa etmesini istemiyoruz" dedi.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jen Psaki, "Ateşkesi kesin çözüm olarak değil bir fırsat olarak görüyoruz. Önümüzde çok uzun bir yol var ve bunun farkındayız. Bu yolda dikkatle ilerleyeceğiz" dedi.

Gazzeli 55 yaşındaki öğretmen Ahmed Avf ise, "Karmaşık duygular içindeyiz. Bir yandan ölen insanlarımızın acısını yüreğimizde hissediyoruz. Diğer yandan da bu savaşta tek başımıza savaşıp yıkılmadığımız için gurur duyuyoruz" dedi.

Ürdün başkenti Amman'daki Filistinli sığınmacılar da ateşkes kararını 'zafer' olarak kutladı.

Ürdün'ün başkenti Amman'daki Filistin mülteci kampı Beka da bir araya gelen yüzlerce Filistinli de, İsrail'in 51 gün süren saldırıları sonunda sağlanan ateşkesin ardından kutlama yaptı. Filistinliler, ateşkesi zafer olarak niteledi.



Başkent Amman'daki Filistin mülteci kampı "Beka"da bir araya gelen yüzlerce Filistinli, İsrail'in 51 gün süren saldırıları sonunda sağlanan ateşkesin ardından kutlama yaptı. Filistinliler, ateşkesi "zafer" olarak niteledi.
Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları'nın İsrail'e karşı "direnerek" işgalin ilerlemesini engellediğini ifade eden Filistinliler, İzeddin el-Kassam Tugayları'na övgü sloganları attı.
Kutlamaya katılan Ürdin'de yaşayan Filistin asıllı Ömer el-Şelabi, "Filistin direnişi işgalci İsrail'e şartlarını kabul ettirerek ateşkesle savaşı kazanmıştır" dedi.

İsrail'in 51 günlük en uzun savaşı

Ateşkes haberi Gazze’deki saldırıların 51. gününde gelmiş oldu.
İsrail’in Gazze’de 7 Temmuz’dan beri düzenlediği saldırılarda çoğu sivil 2142 Filistinli öldürüldü, 11 bin 100 Filistinli yaralandı. Filistin Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre ateşkesten kısa süre önce Han Yunus'ta bir arabayı hedef alan İsrail saldırısında iki çocuk hayatını kaybetti.

Filistin İnsan Hakları Merkezi, yedi haftada 540 bin kişinin evlerini kaybettiğini açıkladı.

51 gün içinde ölen İsrailli sayısı ise 69 olarak açıklandı.
Kaynak: Al Jazeera ve TRT

Ramazan Şallah: Filistin Direnişi, tüm dünyayı şaşkına çevirdi
26-08-2014



İslami Cihad Genel Sekreteri Ramazan Abdullah Şallah, Lübnan’da düzenlediği basın toplantısında Filistin direnişinin sergilediği direniş ile tüm dünyayı şaşkına çevirdiğini söyledi.
İslami Analiz/Haber Merkezi
İslami Cihad Genel Sekreteri Ramazan Abdullah Şallah, Lübnan’da düzenlediği basın toplantısında Filistin direnişinin sergilediği direniş ile tüm dünyayı şaşkına çevirdiğini söyledi.
İsrail’in karşısında durulamayacağı algısının var olduğunu ifade eden Şallah, “Gazze halkı yaklaşık iyi ay boyunca İsrail’in karşısında sapasağlam durdu” ifadelerini kullandı.
Direnişin başarısından şüphesi olanlara İsrail medyasını adres gösteren Şallah, “Direniş Filistin’in işlenen suçları asla kabul etmediğini tüm dünyaya göstermiş ve İsrail’e bilincini kaybettirmiştir” dedi.
Şallah ayrıca, ateşkesin ardından düşmanın stratejisini takibe aldıklarını ifade etti.
İşte Şallah'ın konuşmasından satır başları

-Şehitlere vefamız tamdır.
-Bizim sesimizi dünyaya duyuran medya kuruluşlarına şükranlarımızı sunuyoruz.
-Bugün Gazze halkının günüdür. Sokaklara çıkıp kutlama yapmak ve bayraklarını semaya kaldırmak onların hakkıdır.
-Dünya, kimsenin İsrail’in karşısında saatler veya günler boyunca dik durmaya güç yetiremeyeceğini zannediyordu. Ancak, Gazze halkı yaklaşık iki ay İsrail’in karşısında sapasağlam durdu.
-Gazze için bedel ödeyen herkese selamlarımızı sunuyoruz.
-Filistin direnişi bütünüyle, bir mucize yaratmış ve dünyayı şaşkına çevirmiştir.
-Filistin direnişi düşmana bilincini kaybettirmiştir.
-İleriki savaşlarda da zaferden başka seçeneğimiz bulunmamaktadır.
-Bu savaşı başlatan biz değildik. Bizim yaptığımız nefs-i müdafaadır.
-Hamas'a yönelen Siyonist namlular İslami Cihad’a, Fetih’e, FHKC’ye ve tüm halkımıza yönelmiştir.
-Direniş güç dengesini değiştirmiştir.
-İsrail ile barışmanın çözüm olduğunu iddia edenler, bugün ateşten başka seçenek olmadığını anlamıştır.
-Savaş bitmemiştir, çeşitli şekillerde devam edebilir.
-Bu savaşta bizimle olan herkese teşekkür ediyoruz. Özellikle de Latin Amerika halklarına.
-Filistin direnişi olarak savaşımızın yalnızca işgalci İsrail’e karşı olduğuna dair karar aldık.
-Müzakerelerde anlaşamadığımız bazı meseleler oldu.
-İsrail savaş uçakları Oslo Anlaşması’nı gömmüştür.
-Direnişi destekleyenler bölgede bilinmektedir.
-Direnişin başarısından şüphe eden varsa Siyonistlere, İsrail medyasına baksın.
-Düşmanın stratejisini ve yaptıklarını büyük bir teyakkuzla izliyoruz.
-İsrailliler, en güçlü uçaklarını kadın ve çocuk katli için gönderen bir devlette yaşadıkları için utanmalıdır.
-Direniş kendisi üzerinde dönen tartışmaların yersiz olduğunu kanıtlamıştır.

Kaynak: http://islamianaliz.com/haber/ramazan-sallah-filistin-direnisi-tum-dunyayi-saskina-cevirdi/8647/#sthash.DvXfsQzI.Y5chVjVz.dpuf

GAZZE DİRENİŞİ VE SİYONİZM
Mihrac Ural
27 Temmuz 2014 / Pazar – Kesab



İsrail Siyonistlerinin Gazze’ye ölüm saçan son saldırıları üzerinden 20 gün geçti (7 Temmuz 2014). Bilanço korkunç 900’ü aşkın ölü 5500’ü aşkın yaralı. Buna rağmen İsrail hızla yenilgiye gitti.Ateşkese ikna olmak bunun sonucudur. Filistinlilerin bu savaşta iki esir aldılar. Onlarca İsrail askerini de tasfiye ettiler. Bu denklem çok anlamlı. İsrail Filistin savaşlarını bilenler, İsrail’in verdiği kayıpların nasıl sonuçlar üreteceğini de iyi bilirler; yarın mübadele pazarlıkları başlayınca 1 İsrail askerine karşı 3000 Filistinli esir özgür olacaktır, bunun dışında da bir dizi hak daha alınacak ve direniş hattının zaferi perçinleştirilecektir. Bu gerçek bölgede hak almanın tek yolu olduğunun da önemli bir göstergesi olarak bir kez daha tarihe tescil edilecektir.

Gazze’ye savaş başladığında çıtayı çok yüksek tutan İsrail, açık bir kara işgalinden söz ediyordu. Gazze’yi yok edecekti, on binler katledilecek, yüz binler tutuklanacaktı. Plan buna göre hazırlanmış bahane bekleniyordu. Her zamanki yalan kurgularla Filistinlilerin günü birlik katledilişi yokmuş gibi saldırgan askeri aparatlı üç İsraillinin ölümü bahane edilerek saldırı başlatıldı. Ancak amaçlanın hiçbir hedef gerçekleşemedi. Ve İsrail sırasıyla

1. Gazze’yi kara harekatıyla istila ederek verili nispi özerk statüsünü sona erdirecekti olmadı.

2. Bir geri adım atılarak Gazze’nin cüzi istilasından söz edilmeye başlandı. Sorunlu mahalleler füze rampalarının olduğu alanlar istila edilecek diye geri adım atıldı. Bu da olmadı.

3. Bir adım daha geri atılarak kara harekatından söz etmemeye ve füzelerin susturulması için yoğun bombardımanın, topçu ve füze atışlarının süreceği söylenmeye başlandı. Bu da olmadı.

4. Bir adım daha geri atılarak bu kez sadece tünellerin kapatılması için baskının devam edeceği söylenmeye başlandı. Ancak bundan da sonuç alınamadı.

5. Bu kez çok komik bir söylemle geri adım atıldı; “bir kez daha Arap ülkelerine güvenmek istiyoruz” denilerek Gaze üzerine baskının Arapların kendi içlerinden gelmesine yaslanacak kadar geriledikleri görülmüş oldu.

Bu süreçte Filistin direnişi güçler İsrail’in F126 savaş uçağı düşürdüğünü iki askeri de esir aldığını açıklamıştı. İsrail için yara hızla büyüyordu. Kara harekatının esamisi bile ortadan kalkmakla kalmadı ateşkes için çırpınan taraf olmaya başladı. Direnmenin zafgeri bu süreçte hızla belirmeye başladı.
Dikkat çeken bir başka konu da İsrail’in 20 günü aşan her askeri saldırısının tıkandığı ve ilerlemediğinin çarpıcı şekilde ortaya çıkmaya başlamasıdır. 27 Aralık 2008 – 20 Ocak 2009 tarihli saldırısını da hatırlatarak bu bilgiyi askeri gözlemciler kadar sosyologlara havale ediyordum. Tarih okumalarıma dayanarak okurlarımın bilmesini istediğim bir gerçek de şudur; bu çağda hiç kimse güçsüz ve zayıf değildir özellikle kendi vatanı için yayılmacılara karşı savaşanlar bulundukları yaşam alanlarında direnişle her türden askeri hamleyi tıkama gücüne sahiptirler. Buyursun dünyanın en gelişmiş askeri aparatıyla İsrail ordular,ı şu kuşatma altında olan küçücük Gazze kentinin direnişini sustursun. Bunun imkansız olduğu artık çok açıktır.

Şimdi ateşkes zamanı. Ancak kritik bir anlaşma. Her an bir biçimde delinebilir. Bunu, gücünü sınamış kendinden emin olan Filistinli direnme güçleri de yapabilir. Sonuç ne olursa olsun kazanan yalnızca direnenler olacağını bir kez daha görmüş olacağız. Ateşkes bölgede hiçbir yangının sonu değildir olmayacakta. Yayılmacı Siyonist akıllar, yeni Osmanlıcı barbarlar bu bölgede bu akıllarıyla var olmaya çalıştıkça bölgenin tüm yerli halkları tek yolları olan ölümüne direnişle cevaplarını verecek ve şer güçlerini hezimete uğratarak zafer kazanacaktır.

SİYONİST AKIL ÜZERİNE BİR İKİ CÜMLE

Siyonist akıl “Tanrıdan dileğim sabah uyandığımda Gazze’yi Akdenizin sularına gömülü görmektir” der ( İshak Şamir). Bu yaklaşım Siyonist bir yaklaşımdır. İsrail devletinin Filistin toprakları üzerinde kuran akıl da bu kaynaktan beslenir. Batılılar II. Dünya savaşı kefaretlerini, kendileri yerine Filistinlilere ödettiler.

İsrail devletini kurmak için aranan topraklar arasında Arjantin ve Çad tercihleri kabul edilmeyince Kudüs merkezli bir İsrail devletinin kuruluşu Filistin halkının zorla göçe zorlanarak ikamesi gündeme geldi. Kuruluşuyla birlikte de dünyanın en önemli ordusuna sahip oldu; II. Dünya savaşı artığı tüm Yahudi general ve komutanlar akın akın bu yama ülkenin ordusunu yapılandırdı. Dünya savaşının yüzlerce operasyonunda deney kazanmış pilotlar hava İsrail’in hava kuvvetlerini temellendirdi.

“Ard el miad” (geri dönülecek topraklar) kutsal söylemini her sofraya oturuşunda tekrar eden ve Kudüs’ü kutsayan bu algı bir inanç olduğu kadar bir mücadele sloganı haline gelmiştir. Siyonizm ise, Yahudi diyasporasının batıda emperyalist sermaye gücü olarak doğuşuyla birlikte başlayan yayılmacı bir siyasal hareket olduğu gözlemlenmiştir. Emperyalist sermayenin yayılmacı karakteri tüm yönleriyle Yahudi sermayesini de temsil ediyordu. Bu algı İsrail devletine olduğu gibi II. Dünya savaşı sonrası taşınması bölgede bu güne kadar süren tüm vahşet senaryolarının ikamesiyle ete kemiğe bürünmüş oldu. Bu gün yaşananların kaynağında bu akıl yatmakta ve bu akıl İsrail için yaşamsal bir veri oldukça bölgenin huzursuzluğu kanlı arenaya dönen ilişkileri kesilmeden yeniden üretilmektedir.

Siyonizm bir çeşit Nazizmdir. Siyonizmin tüm oluşum ve olgunlaşma evrimi sermaye yayılmacılığıyla at başı gitmiştir. İngiliz sermayesinin kucağında aynı akıl yordamıyla gelişen bu algı bu gün İsrail devletini de yok edecek bölgedeki kanlı girişimleri yayılmacılıkla ikame ettiği görülmektedir. Amerika’nın ileri bir karakolu olarak yeni sömürgeciliğin köşe taşı Olan İsrail Yahudi halkının çıkarlarını asla temsil etmiyor. Binlerce yıldır bu topraklarda Araplarla barış içinde kardeşçe yaşayan ve inancını ifa eden Yahudilerin, yayılmacı İsrail devletinin Filistin toprakları üzerinde konumlanışıyla boyunlarına aldıkları kara vebalde tek sorumlu olan siyonizimdir. Onlar bundan kurtulmadıkça kaderlerini siyonizmin yok olmaya mahkum kaderiyle birleştirmiş olacaklardır.


Yayılmacılık bölgemizin kanlı kaderini üreten bir bataklıktır.

Tarihte anılan en önemli Yahudi sürgünleri Nebukadnezar tarafından MÖ 586'da “Babil sürgünü”, Bar Kohba Ayaklanması sonrasında gündeme gelen sürgün (MÖ:132-136 ve Titus isyanıyla gündeme gelen sürgün (MS. 70) sonrası sayıları yok denecek kadar azalan Yahudiler dünyanın dört bir yanına dağılmış oldular. Sürgün dönemleri boyunca olduğu kadar, 1492 İspanya sürgünü ve II. Dünya savaşı sürecinde Nazilerden çekilen acılarıyla Yahudilerin tek masum taraf olduğuna artık inanmıyorum.

Siyonizmin temel taşlarını bağrında taşıyan bir kültürün gittiği her yerde tarihi belgelerle ispat edilebilir toplumsal uyumsuzlukları, barış içinde olmaları gereken toplumları bilinçlice, planlı programlı bozma girişimleri, siyasal erki bir biçimde sulta altına alıp kendi dar kolonilerini koruyup geniş kitleleri sömürme çabaları (Tevrat’ta çok açıkça belirtilen birbirini koruma başkasına zarar verme hakkı) göç ettikleri toprağın yerli halklarınca nefret ve kinle algılanmalarına yol açmıştır. Evet insanlık dışı baskı gördüler katledildiler ama bu acının oluşumunda bu kültürün derinliğindeki darlığın da yeri olduğuna inanıyorum.

Antisemitizm onurlu hiçbir insanın kabul etmeyeceği bir duruştur. Arapların da “Sami” olduklarını unutmadan belirteyim, İsrail bölgeye konumlanmış bir Siyonist araçtır. İsrail devlet tam bir şebeke gibi çalışır; mason localarını aratmayan tarzda kıyım, yıkım, toplu katliamlar, savaş ve provokasyonlar için karar alır. İsrail tarihin tanık olduğu en organize olmuş terör örgütüdür. Toplumsal bir düzen için kurulmuş devlet değildir. İnsan bu devlete göre Siyonist olanlardır gerisi ise Nazilerin kıyımına uğraması gereken Yahudi’dir.

https://www.facebook.com/mihrac.ural.1

Norveçli Doktor Gilbert'in Gazze Mektubu: Obama senin bir kalbin var mı?
20.07.2014



Sevgili dostlarım,

Dün gece korkunçtu. Gazze'deki "kara harekâtı" arabalar dolusu sakat, liğme liğme edilmiş, kan kaybeden, titreyen, ölen - her tipten, her yaştan Filistinli masum insan olarak sonuçlandı. Hepsi sivildi, hepsi masumdu.

Ambulanslardaki ve Gazze'nin tüm hastanelerindeki kahramanlar yorgunluktan yüzleri griye dönmüş ve insanlık dışı iş yükü altında (son 4 aydır Şifa Hastanesi'nde maaşlar ödenmiyor) 12-24 saatlik nöbetlerle çalışıyorlar. Hastalara bakıyorlar, triyaj uyguluyorlar, farklı ebatlardaki bedenlerin, bacakların yaşadığı akıl almaz kaosu anlamaya çalışıyorlar. Yürüyebilen, yürüyemeyen, nefes alabilen, nefes alamayan, kanayan, kanamayan insanlara müdahale etmeye çalışıyorlar. İNSANLARA!
Hala, bir kez daha "Dünya'nın en ahlaklı ordusu" tarafından hayvan muamelesi görüyorlar (Köpekler gibi saldırarak!).

Acının, ızdırabın, şokun ortasında sergiledikleri azim sebebiyle yaralılar için duyduğum saygı sonsuz. Sağlık ekipleri ve gönüllüler için beslediğim takdir duygusu sonsuz. Karşılaştığım sahneler karşısında sadece çığlık atmak istesem de Filistinli "sumud'a" duyduğum yakınlık bana güç veriyor. Bir kişiyi sıkıca tutmak, onunla ağlamak, kan içindeki sıcak bir çocuğun ten ve saç kokusunu içime çekmek istiyorum. Keşke kendimizi koruyabileceğimiz sonsuz bir kucak olsa ? ama bunu sağlayamıyoruz, onlar da sağlayamazlar.
Küle dönmüş gri yüzler - Of HAYIR! Paramparça edilmiş, kan içinde onlarca yaralı kafilesi bir kez daha gelmesin! Acil hala kan gölü içerisinde.

Temizlenmeyi bekleyen, üzerinden kan damlayan, kanla sırılsıklam olmuş bandajlarımız var. Of! Temizlikçiler, her yerdeler. Kanı ve kesip atılmış dokuları, saçları, elbiseleri, kanülleri, ölülerden arta kalanları çabucak kürek kürek taşıyorlar. Yeniden hazırlanmak ve aynı şeyi sil baştan yaşamak için. Son 24 saat içerisinde Şifa Hastanesi'ne yüzden fazla yaralı getirildi. Bu miktardaki iş yükünü tam teşekküllü bir hastane ancak karşılayabilir, burada ise neredeyse hiçbir şey yok. Elektrik yok, su yok, tek kullanımlık bezlerden yok, uyuşturucu ilaç yok, hasta yatağı yok, eşya yok, monitör yok ? sahip olduklarımız geçmişin hastanelerine ait, sanki müzeden alınmış, tamamiyle paslanmış edevat. Ama şikâyet etmiyor bu kahramanlar. Bu araçlarla çalışmaya devam ediyorlar, savaşçılar gibi muazzam bir kararlılıkla ilerliyorlar.
Bu kelimeleri sizlere yatağımdan, yalnız başıma yazdığım sırada gözlerimden yaşlar boşalıyor. Sıcak ama işe yaramaz acı, keder, kızgınlık ve korku taşıyan gözyaşları akıtıyorum. Bu gördüklerim yaşanıyor olamaz!

Ve, tam da şimdi, İsrailli savaş makinelerinin çaldığı orkestra dehşet verici senfoni ile tekrar başlıyor. Tam da şimdi; kıyılardaki donanmadan yükselen topçu bölüğünün yaylım ateşi, kükreyen F16 uçakları, mide bulandırıcı insansız hava araçları (Arapçası 'Zennanis', vızıldayanlar) ve de ortalığı dağıtan Apaçi helikopterleri. Hepsi ABD tarafından imal edilmiş ve faturası ödenmiş araçlar.

Bay Obama - Senin bir kalbin var mı?

Seni bizimle beraber Şifa'da bir gece geçirmeye davet ediyorum. Sadece bir gece! Belki bir temizlikçi kılığına bürünebilirsin.

%100 inanıyorum ki, Şifa'da geçireceğin bir gece tarihin akışını değiştirirdi.
Kalbi VE gücü olan hiç kimse Şifa'da bir gece geçirdikten sonra Filistin Halkı'nın yaşadığı kıyıma son vermeye gönül vermeden yürüyüp uzaklaşamaz buradan.

Fakat kalpsiz ve merhametsiz olanlar Gazze'deki bir başka "dahyia" kıyımının hesaplamalarını ve planlarını yaptılar bile. Ölüm enstrümanlarının seslerini nasıl ayarladıklarını duyabiliyorum. Lütfen. Elinizden ne geliyorsa yapın. Bu, BU devam edemez.

Mads Gilbert MD PhD
Klinik Bölüm Başkanı Profesör
Acil Durum Kliniği
Kuzey Norveç Üniversite Hastanesi
Kaynak: Radikal

Hamas: Son 24 saatte 30 İsrail askeri öldürüldü
20-07-2014



YDH’nın haberine göre; Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, direniş güçlerinin siyonist işgalci İsrail’in kara saldırısı başlatmasından bu yana düzenlediği operasyonlarda son 24 saat içinde 30 İsrail askerinin öldürüldüğünü açıkladı.

El Alem televizyonunun haberine göre dün 14 siyonist işgalci İsrail askerinin öldürüldüğünü belirten İzzeddin el-Kassam Tugayları, bugün de 14 askerin öldürüldüğünü açıkladı.

İzzeddin el-Kassam Tugaylarından yapılan açıklamada “Direniş güçleri, Vefa hastanesinin 500 metre doğusundaki Tuffah bölgesinden siyonist rejim güçlerini daha önce kurulan bir pusuya noktasına çekti. İsrail tanklarının daha önce bomba yerleştirilmiş yere girmesine izin verildi. Son İsrail askeri de pusu kurulan yere girdikten sonra bombalar patlatıldı. Operasyonda 14 İsrail askeri öldürüldü” denildi.

Hamas’a ait Filistin Enformasyon Merkezi de İzzeddin el-Kassam Tugaylarının son 24 saat içerisinde Gazze’nin çeşitli yerlerinde düzenlediği operasyonlarda 30 İsrail askerini öldürdüğünü açıkladı.

Son dakika: Bu da İzzeddin el-Kassam Tugaylarının esir aldığı siyonist işgalci askerin ele geçiriliş fotoğrafı


haber 93

Siyonist işgalci İsrail'in saldırısı altındaki Gazze'de Şehid sayısı 294'de yükseldi
19 Tem 2014



Al Jazeera Turk'un haberine göre; Siyonist işgalci İsrail'in saldırısı altındaki Gazze'de akşam saatlerinde şiddetli bombardıman başladı, 7'si çocuk 15 Filistinli daha şehid oldu. Şehid sayısı 294'e yükseldi.

BM İsrail'e roket fırlatılmasını kınarken, İsrail'in verdiği 'sert yanıttan derin kaygı' duymakla yetindi.

Siyonist işgalci İsrail Gazze'ye saldırıları yoğunlaştırırken Birleşmiş Milletler'den Hamas'a kınama geldi.

Feltman, Ürdün'ün çağrısıyla olağanüstü toplanan BM Güvenlik Konseyi üyelerine yaptığı konuşmada "İsrail'in meşru müdaafa hakkı vardır. Gazze'den İsrail'e rastgele roket fırlatılmasını kınıyoruz. Bu roketler dünkü geçici ateşkesi bozmuştur. İsrail'in sert yanıtından da derin kaygı duyuyoruz" dedi.

Feltman, BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon’un cumartesi günü Ortadoğu’ya giderek şiddeti durdurmak için temaslarda bulunacağını açıkladı.
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ve Fransa Dışişleri Bakanı Laurent Fabius’un da hafta sonu bölgeye gitmesi bekleniyor.

Karanlıkla birlikte bombalar yağmaya başladı

Gün içinde Netanyahu, harekatın 'zaman odaklı değil, hedef odaklı' olduğunu açıklayıp kara harekatını genişletme sinyali verirken, karanlığın çökmesiyle birlikte İsrail Gazze'ye karadan ve havadan şiddetli bombardıman başlattı.
Al Jazeera'nın Gazze'deki muhabirlerinin geçtiği bilgilere göre İsrail'in Gazze'nin güneyindeki Refah’ta bir eve düzenlediği bombardımanda aynı aileden üç kişi şehid oldu.

Kuzey uçtaki Beyt Hanun’daysa İsrail tanklarının ateşinde aynı aileden ikisi kadın biri çocuk 5 kişi şehid oldu.

Üç ayrı tank ateşinde de iki ile 13 yaş arasında dört çocuk hayatını kaybetti.

Kara harekatı başlayalı 48 kişi şehid oldu.

Kara harekatının başladığı gece yarısından beri İsrail ateşinde şehid olanların sayısı 53’e yükseldi.

şehidlerin arasında 14 çocuk ile 5 aylık bir bebek de bulunuyor.

İsrail’in kara harekatını başlatmasından beri şehid olanların sayısı 53’e yükselirken Gazze’ye 11 gündür süren bombardımanlarda toplam 294 Filistinli hayatını kaybetti.

Şehidlerin 74'ü çocuk, 26'sı kadın.

Şehidlerin çoğu Han Yunus ve Refah bölgelerinden.

Gazze İnsan Hakları Merkezi, İsrail ateşinde hedef olanların yüzde 80’inin sivil olduğunu açıkladı.

Son 11 günde Gazze’den İsrail’e 1207 roket fırlatıldı.

Gazze’den atılan roketlerle 1 İsrailli sivil hayatını kaybederken 4 sivil de ağır yaralandığı açıklandı.

Obama'dan İsrail'e destek

Ölenlerin çoğu sivil olsa da İsrail Batı'dan destek görüyor. ABD Başkanı Barack Obama, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’yla konuştuğunu belirtip, İsrail’in ‘kendini savunma hakkı’nı destekledilerinin altını çizdi.

Gazze'deki bir BM yetkilisi İsrail’in kara harekatıyla birlikte binlerce Gazzelinin batı yönüne kaçtığını belirtirken, “İnsanlar doğudan kaçıyor. Sınırdan uzak durmaya çalışıyor. Yaklaşık 30 bin kişi Gazze’deki 27 BM okuluna sığındı” dedi.

Al Jazeera’ya bölgedeki durumu anlatan Gazzeli Ebu Razık, İsrail askerlerinin tampon bölgede beklediğini, İsrail’in hava saldırıları ve top mermileriyle Gazzeli sivilleri ‘terörize ettiğini’ söyledi.

Cuma namazında aynı hutbeyi okuyan Gazze’deki 1400 imam “Sabırlı ve güçlü olun. Zafer yakın” mesajı verdiler.

Dünya Gıda Programı da Gazze’de yiyecek içecek sıkıntısının ‘had sahfada’ olduğuna dikkat çekerken, İsrail saldırılarının başladığı 8 Temmuz’dan beri evlerinden kaçan 20 bin kişiye acil ihtiyaç kumanyaları dağıttığını açıkladı. Dünya Gıda Programı Sözcüsü Elisabeth Byrs, Cenevre’de yaptığı açıklamada İsrail’in kara harekatıyla birlikte Gazze’de gıda ihtiyacının ‘aşırı derecede’ arttığını vurguladı.

Gazze'de elektrik yok

Gazze’de elektrik sıkıntısı da büyüyor. İsrail’den Gazze’ye elektrik taşıyan kabloların yüzde 70’i zarar gördü. Gazze Elektrik İdaresi’nden Fethi Şeyh Halil, durumu “Normalde 120 megawatt elektrik alıyorduk. Şu an sıfır. İsrail’den elektrik hatlarını tamir etmelerini istedik. Ama çok tehlikeli olduğunu söyleyip yapmadılar. Gazze’de şu an elektrik yok” sözleriyle anlattı.

Gazeteciler de hedef

İsrail’in hava saldırılarından medya da nasibini alırken, yerel medya bürosu üç İsrail bombasıyla vuruldu.

Al Jazeera’nın Gazze’deki diğer muhabiri Nicole Johnston, medyayı hedef alan saldırı için “Gazze’de tüm gece boyu olanların en basit örneği” ifadesini kullandı.

Perşembe sabahı ağır silahlı 13 Hamas savaşçısı operasyon için kuzey İsrail’e sızmış, savaşçılardan biri şehid olurken 12’si operasyonu sağ salim üslerine dönmüştü.
haber93

Siyonist işgalci İsrail Gazze'ye karadan da saldırmaya başladı
18 TEMMUZ 2014



BBCT'nin haberine göre siyonist işgalci İsrail, teröristbaşıBinyamin Netanyahu'nun talimatı üzerine Gazze Şeridi'nde kara saldırısına da başladı.

Siyonist işgalci İsrail,Gazze'ye havadan ve denizden de saldırılar düzenlenirken, Hamas harekâtı "aptalca" olarak niteledi.

Reuters haber ajansına konuşan Hamas Sözcüsü Sami Ebu Zuhri, kara harekâtının İsrail için "korkunç sonuçları" olacağını söyledi.

Fransız AFP ajansına konuşan Gazzeli sağlık görevlileri, İsrail tank ateşinde 5 aylık bir bebek de dahil olmak üzere iki kişinin hayatını kaybettiğini söyledi.

Filistin'in El Yavm Televizyonu, İsrail ordusunun topçu ateşi sonucu Han Yunus'un batısında bir kişinin şehid olduğunu, bir kişinin de yaralandığını duyurdu.

İsrail'in Haaretz gazetesi ise Gazze'deki Vefa Hastanesi'nin vurulması sonucu da yaralananlar olduğunu bildirdi.

Siyonist işgalci İsrail,İsrail Sözcüsü Peter Lerner, yerel saatle gece 10'da binlerce İsrail askerinin tanklar ve buldozerler eşliğinde Gazze'ye girdiğini açıkladı.

Filistin basını, İsrail askerlerinin Gazze'ye denizden de çıkarma yaptığını bildiriyor.

Siyonist işgalci İsrail hükümeti, 18 bin yedek askerin daha göreve çağrılmasını onayladı. Bununla birlikte 8 Temmuz'dan bu yana İsrail ordusuna çağrılan yedek asker sayısı 65 bine çıktı.

Daha önce taraflar beş saat geçici bir ateşkese uymuş, İsrail'in daha sonra Gazze'de bir eve düzenlediği hava saldırısında üç Filistinli çocuk hayatını kaybetmişti. İsrail ise ateşkes sırasında Gazze'den üç roket atıldığını, hava saldırısını ateşkesin sona ermesinden sonra düzenlediğini iddia etmişti.

İsrail ve Hamas'ın 10 gün boyunca karşılıklı düzenledikleri karşılıklı saldırılarda 230'dan fazla Filistinli şehid oldu. Siyonist işgalci İsrail ise kayıplarını sır gibi saklıyor.

Birleşmiş Milletler'in (BM) verilerine göre İsrail'in Gazze'deki saldırıları sonucu en az 1370 ev yıkıldı, 18 binden fazla kişi evsiz kaldı. BM, Gazze'de hayatını kaybedenlerin çoğunun sivilller olduğunu açıklamıştı.

AFP'nin MENA haber ajansına dayandırdığı habere göre Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şükri, "Hamas Mısır'ın ateşkes önerisini kabul etseydi, en az 40 Filistinlinin hayatını kurtarırdı" dedi.

Samih Şükri Hamas'ı, Mısır'ın bölgedeki yapıcı rolüne darbe indirmek için "Katar ve Türkiye ile birlikte komplo kurmakla" suçladı.
haber 93

İzzeddin el-Kassam Tugayları: "Düşmana hayal bile edemeyeceği karşılıklar vereceğiz”
09-07-2014



El Alem televizyonunun haberine göre İzzeddin el-Kassam Tugayları İsraillilerin Gazze’ye yönelik saldırılarına son vermemesi halinde güvenliği ve huzuru rüyasında bile göremeyeceklerini ifade etti.

YDH'nin haberine göre; İzzeddin el-Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde “düşman tüm anlaşmaları, protokolleri, özellikle de ateşkesle ilgili anlaşmayı görmezden gelip halkımız saldırdı, esirlerin haklarını çiğnedi ve saldırılarını tüm Filistin’e yaydı” dedi.

İzzeddin Kassam Tugaylarının İsrail’in saldırılarına karşı, onlarca füze fırlatarak cevap verdiğini belirten Ebu Ubeyde, İsraillilerin Gazze’ye saldırmakla aptalca bir karar aldığını ve bunun bedelini ağır ödeyeceğini söyledi.

İsrail’in sivil yerleşim merkezlerini ve evleri bombalamakla direnişin iradesini kıramayacağını belirten Ebu Ubeyde, “Düşmanı uyarıyoruz, Filistinlilerin evlerinin hedef alınması bizim kırmızı çizgimizdir. Eğer bu saldırılar durdurulmazsa biz de daha uzun menzilli füzelerimizi kullanarak onlara hayal bile edemeyecekleri karşılıklar vereceğiz” dedi.

Ebu Ubeyde, ateşkes için şartlarını da şöyle sıraladı: Hava saldırılarının ve Gazze üzerindeki uçuşların durdurulması, 2012 yılındaki ateşkes şartlarına bağlı kalınması, anlaşma çerçevesinde serbest bırakıldıkları halde tekrar tutuklanan Filistinli esirlerin serbest bırakılması, Filistin ulusal uzlaşmasına yönelik İsrail müdahalesinin durdurulması.
Haber93

Yahudiler tarafından kaçırılarak işkence ile şehid edilen Filistinli gencin diri diri yakıldığı anlaşıldı
5 TEMMUZ 2014



BBCT'nin haberine göre; Filistin Başsavcılığı ilk otopsi bulgularına göre Kudüs'te kaçırılarak işkence ile şehid edilen 16 yaşındaki Filistinli gencin 'diri diri yakıldığını' açıkladı.

Başsavcı Muhammed el A-Vevi "Ölümün doğrudan nedeni ateşle yanma" dedi.

Ebu Kadir'in otopsisi Filistin Adli Tıp Enstitüsü'nün müdürü Sabir el Alul'ün gözetiminde İsrailli doktorlar tarafından yapıldı.

Filistin Haber Ajansı Wafa'nın haberine göre Başsavcı, gencin solunum kanalında yangın tozu bulunduğunu bunun da kurbanın "diri diri yanarken" yangın tozunu soluduğu anlamına geldiğini söyledi.
haber93

Yahudiler tarafından kaçırılarak işkence ile şehid edilen Filistinli gencin cenazesi kaldırıldı
4 TEMMUZ 2014



Kudüs'te Yahudiler tarafından kaçırılarak işkence ile şehid edilen 16 yaşındaki Filistinli genç Muhammed Ebu Hüdayr'ın cenazesi bugün şehrin doğusunda binlerce kişinin katıldığı törenle kaldırıldı.

BBCT'nin haberine göre; Muhammed Ebu Hüdayr'ın cesedi Çarşamba günü bulunmuş, adli tıp yetkililerinin otopsisinin ardından cenaze bu sabah aileye teslim edilmişti.

Filistinli gencin vücudunda ağır yanık izleri bulunduğu belirtiliyor.

Şehid Muhammed Ebu Hüdayr'ın ailesi, oğullarının ölüm nedeninin 'intikam' olduğuna inanıyor.

Geçen hafta, üç İsrailli gencin cesetleri Batı Şeria'da bulunmuş ve İsrail Başbakanı Benyamin Netenyahu, ölümlerden Hamas'ı sorumlu tutmuştu.
Hamas ise, suçlamaları reddetmişti.

Binlerce kişi toplandı

16 yaşındaki Ebu Hüdayr'ın Filistin bayrağına sarılan tabutu, binlerce kişinin katıldığı törende omuzlarda taşındı.

Cenaze töreninde gerilimin artmaması için İsrail emniyet güçleri ise yoğun tedbir aldı.

BBC'nin muhabiri Kevin Connelly Kudüs'te son durumu şöyle anlatıyor:

Kudüs gergin

Bu keskince bölünmüş ve derinden kutuplaşmış kentte, Muhammed Ebu Kadir'in cenaze töreninin Filistinli protestocularla İsrailli güvenlik güçleri arasında gerilim çıkması bekleniyordu.

Cuma namazının birkaç dakika ardından, camilerden çıkanlar Şufat mahallesi çevresinde toplandı.

Maskeli genç protestocular, yavaşça yürüyen cenaze kalabalığının önüne geçtiler.

Muhammed Ebu Kadir'in cenazesi, üstü Filistin bayrağıyla örtülmüş bir tabutla taşınıyordu.

Sloganlarda onun şehit olduğu söyleniyordu.

İsrail polisi Şufat'taki eylemlerden uzak durdu ve protestolara yakın bir mesafede, uzun bir kordon oluşturdu.

Kentte ilerleyen saatlerde gerilim artabilir.

Son iki gündür, Kudüs'teki Filistinli göstericiler polisle çatışıyor.

İki gün önce yaşanan çatışmalarda yüzü maskeli göstericiler bir karakolu taşlamış ve sokaktaki araçları ateşe vermişti.

Hamas'tan ateşkes çağrısı

Bölgede yükselen tansiyon İsrail'in Gazze'de operasyonlar düzenlemesine de neden oldu. İsrail ordusunun belirlediği hedefler hava saldırılarıyla vurulurken, ordu Gazze şeridindeki birliklerine de takviye kuvvet sevk etti.
Hamas ise, roketatar ve havan topları ile İsrail yerleşimlerinin olduğu bölgelere ateş açtı.

Bugün Hamas'tan gelen bir açıklamada, "İsrail'in hava saldırılarının durması halinde ateşkese uyacağız" dendi.

Hamas'a yakın kaynaklar Mısırlı arabulucuların taraflar arasında bir ateşkes için görüşmeler yürütmeye devam ettiğini belirtiyor.

İsrail'den yapılan açıklamalarda, Filistin tarafından havan ve roketatar atışlarının sürdüğü ancak herhangi bir can kaybına yol açmadığı kaydedilmişti.
haber93

Filistinli tutsak Eymen Ebu Tabiş’, açlık grevinin 68. gününde
06-05-2014



Filistinli tutsak, açlık grevinin 68. günündeİsrail, yargısız bir şekilde cezaevinde tuttuğu Filistinli Eymen Ebu Tabiş’in tutukluluk süresini açlık grevinin 68. gününde yeniden uzattı.

YDH-Filistin el-Yovm haber ajansının bildirdiğine göre Filistinli Esirleri Destekleme Derneği, İsrailli yetkililerin 68 gün önce açlık grevine başlayan Eymen Ebu Tabiş’in idari tutukluluk süresini bugün yeniden uzattığını açıkladı.

Batı Şeria’nın el-Halil kentinde yaşayan Eymen Ebu Tabiş’in yaklaşık bir yıl önce herhangi bir suçlamada bulunulmaksızın ve mahkemeye çıkarılmaksızın cezaevinde tutulduğu bildiriliyor.

Hakkında verilen idari tutukluluk kararı daha önce de üç kez uzatılan Ebu Tabiş’in verilen kararı protesto etmek için 68 gün önce açlık grevine başladığı bildiriliyor.

2013 yılında da 105 gün açlık grevi yapan Ebu Tabiş’in avukatı Hannan el-Hatib, Filistin Esirler Bakanlığına yaptığı açıklamada hakkındaki keyfi tutukluluk kararını protesto etmek için 28 Şubat’tan beri açlık grevinde olan müvekkilinin sağlık durumunun kötüleştiğini söyledi. Müvekkilinin sağlık muayenesini de reddettiğini belirten Avukat el-Hatib, Ebu Tabiş’in yalnızca su ve vitamin ilaçları aldığını; ancak ciddi bir solonum rahatsızlığı yaşadığını söyledi.
http://www.ydh.com.tr/HD12817_filistinli-tutsak-aclik-grevinin-68--gununde.html

Kudüs ve Batı Şeria'da çatışmalar sürüyor
31 Eki 2014



İsrail’in 1967 yılından bu yana ilk defa Mescid-i Aksa’yı kapatmasına tepki gösteren Filistinlilere Kudüs ve Batı Şeria’da İsrail askerleri saldırdı. Bazı noktalarda devam eden çatışmalarda dördü ağır en az sekiz Filistinli ağır yaralandı.

İsrail2in Mescid-i Aksa'yı kapatması ve tekrar açması ardından Kudüs ve Batı Şeria'nin çeşitli bölgelerinde çatışmalar devam ediyor.

Mescid-i Aksa’nın İsrail tarafından kapatılması ve sabah saatlerinde tekrar açılmasının ardından camide cuma namazına 5 bin kişi katılırken, namazın ardından Kudüs’ün çeşitli semtlerinde Filistinliler ile İsrail askerleri arasında çatışmalar yaşandı. En şiddetli çatışmalar Şufat, İsaviyye ve Kalendiye askeri noktalarında yaşandı. Dördü ağır en az sekiz Filistinli ağır yaralandı. Filistinli kaynaklar, çatışmaların devam ettiğini söyledi.
İsrail ordusu, dün öldürdüğü Mutez Hicazi için Doğu Kudüs'te kurulan matem çadırına da saldırdı. Burada da çok sayıda yaralı var.
El Halil, Nablus ve Ramallah başta olmak üzere Batı Şeria’nın çeşitli kentlerinde de İsrail’in Mescid-i Aksa’ya yaptığı ihlalleri protesto etmek için yürüyüşler düzenlendi.
Yürüyüşler sırasında İsrail ordusu ve İsrailli aşırı yerleşimcilerle birlikte Filistinlilerin arasında çatışmalar yaşandı. İsrail ordusu, Filistinli protestoculara karşı göz yaşartıcı gaz ve plastik kurşun kullandı. Çatışmalar sırasında Filistinli bir gazeteci de gözaltına alındı.
Kudüs’te gerginlik, İsrail’in Yahudi bir hahama suikast girişiminde bulunmak gerekçesiyle eski bir Filistinli esir Mutez Hicazi'yi öldürmesinin ardından tırmandı.
Hamas ve İslami Cihad hareketleri, “İsrail’in Süleyman Mabedi’ne Dönüşü” adlı konferanstan döndüğü sırada uğradığı silahlı saldırı nedeniyle ağır yaralanan ‘aşırı sağcı’ Yahudi Haham Yehuda Glick’e suikast girişimini övmüştü.
İsrail silahlı saldırının ardından Mescid-i Aksa’nın tüm Müslümanlara kapatıldığını duyurdu.
'Aksa'yı kapatmak bir savaş ilanı'
Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas, İsrail’in Mescid-i Aksa’yı kapatma kararını ‘savaş ilanı’ olarak nitelendirdi.
Ürdün ise İsrail’in Müslümanlar için üçüncü en kutsal cami olarak kabul edilen Mescid-i Aksa’yı kapatmasını ‘devlet terörü’ olarak niteledi.
Aşırılık yanlısı Yahudilerin Mescid-i Aksa'ya yönelik ihlalleri
"Süleyman Mabedi kalıntılarının külliye alanının altında olduğuna" inanan Yahudi yerleşimciler burada kazı çalışmaları yapıyor. Yerleşimciler ve İsrailli yetkililer zaman zaman Aksa Külliyesi'ne girerek cami cemaatini ve eğitim gören öğrencileri taciz ediyor. Müslümanların karşı çıktığı bu tür ihlaller nedeniyle Mescid-i Aksa'da sık sık gerginlik yaşanıyor.
Kaynak: Al Jazeera

Siyonist İşgalci İsrail Zindanlarındaki Filistinli Esirlerden Toplu Açlık Grevi
18 Şubat 2013



Siyonist işgalci İsrail zindanlarındaki Filistinli esirlerin yarın toplu açlık grevi yapacağı bildirildi.

Filistinli esirler, yaptıkları yazılı açıklamada, Siyonist işgalci İsrail zindanlarında uzun süredir açlık grevinde bulunan Eymen Şeravene, Samir İsavi, Tarık Kadan ve Cafer İzzeddin'in durumlarının kritik bir aşamaya ulaştığını belirterek, arkadaşlarına destek amacıyla bir günlük toplu açlık grevi eylemi gerçekleştireceklerini kaydetti.

Açıklamada ayrıca Türkiye ve Mısır'a, uluslararası düzeyde İsrail'e baskı kurulması için harekete geçmeleri çağrısında bulunuldu.

Filistinli esirler, şartların düzeltilmemesi durumunda eylemlerinin dozunu yükselteceklerini vurguladılar.

Filistinli esirlerden İsavi 209, Şeravne 145, İzzeddin ve Kadan ise 83 günden bu yana hapishanelerindeki kötü şartları protesto ederek açlık grevi yapıyor.

Filistin İslami Cihad hareketi siyasi büro üyesi Nafiz Azzam, İsrail hapishanelerinde yaklaşık 5 bin Filistinli esir bulunduğunu duyurmuştu.

AB'den önceki gün yapılan açıklamada, İsrail'e, Filistinli mahkum ve tutuklulara yönelik muamelesinde uluslararası insan hakları normlarına bütünüyle saygı göstermesi çağrısında bulunulmuş, BM, ABD, AB ve Rusya'dan oluşan Ortadoğu Dörtlüsü Temsilcisi Tony Blair de 4 Filistinli mahkumun, kötüleşen sağlık durumundan kaygı duyduğunu açıklamıştı.
haber1001

Halid Meşal: İsrail'i asla tanımayacağız
8 ARALIK 2012



BBC'nin haberine göre, Hamas'ın kuruluşunun 25. yıl dönümü dolayısıyla Gazze Şeridi'nde düzenlenen ve onbinlerce kişinin katıldığı açık hava toplantısında söz alan HAMAS lideri Halid Meşal, "İsrail'i asla tanımayacaklarını ve İsrail'in elindeki toprakların tamamı üzerinde hak iddia etmekten asla vazgeçmeyeceklerini" söyledi.

Gazze Şeridi'ni ilk kez ziyaret eden Hamas'ın sürgünden dönen siyasi lideri Meşal, "Irmaktan denize, güneyden kuzeye kadar, Filistin bizimdir. Topraklarımızın bir santiminden bile ödün verilmeyecek. İsrail'in ve İsrail işgalinin meşru olduğunu asla kabul etmeyeceğiz." dedi.



Gazze'nin batısındaki el Katiba tesislerinde toplanan on binlere konuşurken, sert ifadeler kullanan Meşal, İsrail'de tutuklu olan Filistinlileri kurtarma sözü de verdi ve İslamcı militanların, pazarlık amacıyla kullanmak üzere, İsrail askerlerini kaçırma yoluna başvurabileceklerini söyledi.

İsrail, 2006 yılında Filistin militanlarınca kaçırılan ve 5 yıldır Gazze'de saklanan İsrail askeri Gilad Şalit'in serbest bırakılması karşılığında kendi hapishanelerindeki 1027 Filistinliyi salıvermişti.

Filistinlilerin bütünleşmesi

Halid Meşal, Hamas hareketinin, Filistin Kurtuluş Örgütü'ne, "Filistin birliğinin simgesi ve tüm Filistin halkının danışma noktası olarak baktığını" da söyledi.

Hamas'ın siyasi lideri, "Danışma noktamız FKÖ'dür ve örgütün birlik içinde olmasını istiyoruz." dedi.

Hamas, FKÖ çatısı altında yer almıyor.

Halid Meşal'in bu sözleri, Hamas'ın FKÖ ile bütünleşme ve Filistin saflarını güçlendirme amacının yansıması olarak görüldü.

Batı Şeria'da doğmuş olan ama yaşamının çoğunu sürgünde geçiren Halid Meşal, bugünkü mitinge katılmak için 24 saat önce Gazze'ye ayak basmıştı.

Gazze'deki mitingin ortasında Hamas militanlarınca geçen ay Kudüs ve Tel Aviv'e atılan roketlerden birinin dev boyutlardaki maketi yer alıyor. Roket maketinin üzerinde "Made in Gaza" yazısı görülüyor.

Hamas, bugünkü açık hava toplantısını, zafer mitingi olarak niteliyor.
haber1001


Almodovar, Cruz ve Bardem'den İsrail'e açık kınama
29 TEMMUZ 2014



Oscar ödüllü oyuncular Penelope Cruz ve Javier Bardem ile yönetmen Pedro Almodovar'ın öncülüğünde çok sayıda İspanyol film oyuncusu, müzisyen ve yazar İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını kınadı.

Bugün açık bir mektup yayımlayan İspanyol sanatçı ve aydınlar, İsrail'in davranışını "soykırım" olarak niteledi ve Avrupa Birliği'ni, "Gazze Şeridi'ndeki Filistinli sivillerin karadan, denizden ve havadan bombalanmasını kınamaya" çağırdı.

The Hollywood Reporter'ın ve EFE ajansının haberlerine göre, "İsrail'in ateşkes ilan etmesi istenen" açık mektupta, ayrıca, Gazze Şeridi'ni on yılı aşkın süredir zorluk altında yaşatan ablukanın da kaldırılması çağrısında bulunuldu.

Almodovar, Cruz ve Bardem'in öncülük ettiği İspanyol sanatçı ve aydınlar, "Gazze bugünlerde dehşet altında yaşıyor. Karadan, denizden ve havadan kuşatılmış halde. Filistinlilerin evleri imha ediliyor; bu insanlara su, elektrik verilmiyor; hastanelerine, okullarına, tarlalarına serbestçe gitmeleri engelleniyor ve uluslararası topluluk, hiçbir şey yapmıyor." dedi.

Açık mektubu imzalayan diğer ünlüler arasında yönetmenler Montxo Armendariz ile Benito Zambrano, oyuncular Lola Herrera, Eduardo Noriega ve Rosa Maria Sarda ile müzisyenler Amaral ve Nacho Campillo da bulunuyor.

2008'de en iyi yardımcı erkek oyuncu Oscar'ını almış olan Javier Bardem, siyasi alanda faal olan ve sık sık tartışmalı konularda görüşlerini dile getiren bir oyuncu.
BBCT

Filistin direnişi; tarihi zafer, tarihi tuzak
Alptekin DURSUNOĞLU
22/11/2012

Filistin direnişi; tarihi zafer, tarihi tuzakHamas’ı, eski dostları sayesinde direnişle kazandığı tarihi zaferi, yeni dostları sayesinde müzakere müzayedesinde satışa çıkarıp çıkarmamak şeklinde ciddi bir sınav bekliyor.

İsrail’in 14 Kasım’da Gazze’ye saldırısıyla başlayan çatışmalar, 21 Kasım’da varılan ateşkes anlaşmasıyla sona erdi.

Hamas Siyasi Büro Başkan Yardımcısı Musa Ebu Merzuk, el- Arabiya televizyonuna yaptığı açıklamada İsrail’in Filistin direnişinin tüm şartlarını kabul ettiğini söyledi.[1]

Ebu Merzuk’un açıklamasına göre garantörlüğünü Mısır’ın üstlendiği ateşkes anlaşması çerçevesinde direnişin füze saldırılarını durdurmasına karşılık, İsrail Gazze’ye saldırıları durdurmayı, Filistinli liderlere suikastlara son vermeyi ve tüm sınır kapılarını açmayı kabul etti.

Anlaşma öncesinde tarafların ortaya koyduğu ateşkes şartları düşünüldüğünde Musa Ebu Merzuk’un açıkladığı ateşkes şartları, Filistin direnişinin 21 Kasım’da tarihi bir zafer kazandığına işaret ediyor.

Çünkü anlaşmadan önce Hamas, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını durdurmasını, Filistinli liderlere yönelik suikastlara son vermesini ve uygulanan ablukanın kaldırılmasını ateşkes şartları olarak öne sürmüştü.

İsrail ise 15 yıllık olmasını istediği ateşkes için Gazze’ye silah girişinin durdurulmasını, İsrail topraklarına roket saldırılarının sona ermesini, İsrail’e yönelik olası bir saldırıda sıcak takip hakkına sahip olmayı, Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin garantör olmasını ve ablukanın Mısır tarafından sona erdirilmesini şart koşmuştu.[2]

İsrail’e “sıcak takip hakkı” gibi bir ifadenin yer aldığına dair bir verinin bulunmadığı anlaşmada Ebu Merzuk’un da belirttiği üzere “abluka konusundaki durumun ilerleyen günlerde belirleneceği”ne ilişkin ifade İsrail’e keyfi davranma imtiyazı kazandırabilecek belirsizlikler taşısa da 21 Kasım’ın Filistin direnişi açısından tarihi bir zafer olduğu gerçeğini değiştirmiyor.

Bunu, İsrail rejiminin 14 Kasım’da öngördüğü hedeflerle 21 Kasım’da nelere imza attığına bakarak da anlayabilmek mümkün.

İsrail’in yenilgisi, Direnişin kazanımları

Bölgedeki direniş ekseninin en önemli ikinci ayağı olan Suriye’nin İsrail'in doğrudan veya dolaylı müttefiklerinin vekalet savaşına maruz kalıp denklemden çıkmış olmasının ve “devrimci” Mısır yönetiminin Camp David’i sorgulayabilecek durumda olamamasının yarattığı bölgesel konjonktürün, İsrail rejimini Filistin direnişini seçenek dışı bırakacak bir savaşa cesaretlendirdiği ve Netanyahu hükümetinin, 22 Ocak’taki seçimler öncesinde şu hedeflere ulaşmak istediği görülüyordu:

1- Filistinli direniş gruplarının askeri altyapısının imha edilmesi,

2- Geniş çaplı bir kara harekatıyla Gazze içerisinde Mısır sınırı boyunca birkaç kilometrelik bir tampon bölge oluşturulması ve lojistik ikmal hatlarının devre dışı bırakılması,

3- Bu tampon bölgenin korunması sorumluluğunu üstlenecek Mısır yönetiminin garantörlüğünde Filistinlilere uzun vadeli bir ateşkes anlaşmasının dayatılması,

4- Gazze’ye uygulanan ablukanın bu ateşkesle garanti altına alınması.

Anlaşma konusunda Hamaslı yetkililerin yaptığı açıklamalardan ve basına yansıyan haberlerden İsrail’in öngördüğü hiçbir hedefi gerçekleştiremediği anlaşılırken, Filistin direnişinin şu somut kazanımları elde ettiği görülüyor:

1- İsrail’in 21 Kasım öncesine kadar kaldırılmasını gündemine almadığı ablukanın kalkmasını kabul etmesi,

2- Filistinli liderlere yönelik suikastları ve Gazze’ye yönelik saldırıları durdurmayı taahhüt eden İsrail’le Filistinliler arasında ilk kez bir caydırıcılık dengesinin kurulması,

Filistin direnişi tarihte ilk kez hem savaşta hem masada belirleyici

Ablukanın kaldırılması konusunda belirsizlikler bulunduğu, sadece Rafah sınır kapısının açık kalacağı, dolayısıyla da aslında Gazze açısından değişen bir şey olmadığı türünden birtakım haber ve yorumlar söz konusu olsa da bu durumun da Filistin direnişinin zaferini gölgeleyecek boyutta olmadığı söylenebilir.

Çünkü ateşkes sonrasında sadece Rafah sınır kapısı açık kalacak olsa bile 21 Kasım öncesinde gündemde dahi olmamasına rağmen İsrail, bunu başka ülkelerin baskısı sonucu değil, kendisinin başlattığı bir savaş sonrasında direnişin şartı olarak kabul etmek zorunda kalmıştır.

Bir başka deyişle devrim sonrasında bile Mısır yönetiminin açık tutamadığı Rafah sınır kapısı, İsrail’le doğrudan veya dolaylı ilişkiler içerisinde bulunan Arap veya İslam ülkelerinin siyasi veya diplomatik girişimleri sonucu ve “müzakerelerle” değil, Filistin direnişinin 8 günlük savaşta sergilediği caydırıcılık sayesinde yani “direniş”le açılmıştır.

Direnişin yeni silahları ve yeni caydırıcılık dengesi

Peki Filistin direnişine tarihi bir zafer kazandıran temel faktör nedir?

İsrail’le doğrudan veya dolaylı ilişkiler içerisinde bulunan kimi devletler, İsrail’in yenilgisini “Arap Baharı” sonrasında bölgede yaşanan konjonktürel değişikliğe bağlıyor olsa da İsrail’i 7 gün sonra Filistin direnişinin şartlarını müzakereye mecbur kılan faktörün, Arap Birliği’nin saldırıdan 4 gün sonra dışişleri bakanları düzeyinde “acilen” toplanması[3], Gazze’nin aralarında Davutoğlu’nun da bulunduğu Arap dışişleri bakanları heyeti tarafından ziyaret edilmesi ya da İsrail büyükelçiliklerine ev sahipliği yapan Kahire ve Ankara’da hamasi nutuklar atılması olmadığı biliniyor.

İsrail 14 Kasım’da başlattığı ve 75 bin yedek askerini göreve çağırdığı savaşta, beşinci gün dolarken müzakereyi gündemine aldı. Çünkü, sadece Gazze’ye yakın mesafedeki kentlerin değil, Tel Aviv ve Kudüs gibi Filistinlilerin füze menzilinden uzak olduğunu düşündüğü kentlerin de direnişin füzeleriyle vurulmasına engel olamadı.

Filistin direnişinin İsrail’in her noktasını vurabilecek füzelere[4], caydırıcılık dengesini değiştiren hava savunma silahlarına[5] ve insansız hava araçlarına[6] sahip olduğu ve direnişin savaşı uzun bir zamana yayabilecek kapasitede olduğu[7] görüldü.

Nitekim Hamas Siyasi Büro Başkanı Halid Meşal, ateşkes sonrasında yaptığı konuşmasında direnişe bu imkanları kazandıran İran’a –Suriye’den dolayı kırgınlığını da bildirerek- teşekkür ettikten sonra “İslam ülkeleri Gazze’de silahın önemini bir yerlere not etsinler”[8] diyerek zaferin müzakere ile değil, direnişle kazanıldığına dikkat çekti.

Tarihi tuzak: Yeni dostların Hamas’a el-Fetihleşme telkini

Sırf Gazze’ye saldırmamayı ve Filistinli liderlere suikast yapmamayı bir anlaşmayla taahhüt etmesi bile İsrail’in bu anlaşmayla Filistin direnişinin caydırıcılığına teslim olduğunun bir itirafı olarak okunabilir. Bu sebeple de tarihte ilk kez İsrail karşısında caydırıcı pozisyon kazanmış olan Filistin direnişinin tarihi bir zafer kazandığı söylenebilir.

Ancak, direnişe bu zaferi kazandıran eski bir dostuyla ilişkisini kesip, diğer dostuna teşekkür ederken bile dargınlığını dile getiren Hamas’ı, “yeni dostlarının” dayatacağı “müzakere” ve “iki devletli çözüm” adlı tarihi tuzaklar bekliyor.

Haberlerde yer aldığı üzere eğer ateşkes, İsrail’in istediği gibi 10-15 yıllık bir süreyle yapılmışsa, bu süreyi Hamas’ın “yeni dostlarına” Hamas’ı müzakere seçeneğine ikna etmek yani onu “el-Fetihleştirmek” için açılmış bir kredi olarak okumak da mümkün.

Sekiz günlük savaştan kısa bir süre önce Gazze’ye giden Katar Emiri Hamad bin Halife’nin Başbakan İsmail Heniye’ye yaptığı “İran’la ittifaka son ver ve İsrail’le doğrudan müzakerelere başla” tavsiyesi[9] ve Davutoğlu’nun Filistin sorununa iki devletli bir çözüm bulunması halinde bölgede sürdürebilir barış, refah, güvenlik ve kalkınmaya ulaşılabileceğine[10] dair tezi, Hamas’a ateşkes sürecinde dayatılacak yeni gündem olarak gözüküyor.

Hamas’ı, eski dostları sayesinde direnişle kazandığı tarihi zaferi, yeni dostları sayesinde müzakere müzayedesinde satışa çıkarıp çıkarmamak şeklinde ciddi bir sınav bekliyor.

[1] http://www.ydh.com.tr/HD11069_ebu-merzuk--israil-direnisin-tum-sartlarini-kabul-etti.html

[2] http://haber.gazetevatan.com/iste-iki-tarafin-ateskes-sartlari/494033/1/G%C3%BCndem

[3] http://www.ydh.com.tr/HD11018_arap-birligi-4-gun-sonra--acilen--toplaniyor.html

[4] http://www.ydh.com.tr/HD11037_islami-cihat--tum-askeri-usler-fuze-menzilimizde.html

[5] http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetayV3&ArticleID=1108408&CategoryID=81

[6] http://www.ydh.com.tr/HD11036_filistin-direnisi-insansiz-ucak-kullaniyor.html

[7] http://www.ydh.com.tr/HD11045_israil--hamasin-10-bin-fuzesi-daha-var.html

[8] http://www.birlesikbasin.com/irana-bize-silah-verdigi-icin-tesekkur-ediyoruz-15549h.htm

[9] http://www.ydh.com.tr/HD11024_katar-emirinden-heniyeye-iran-tavsiyesi.html

[10] http://www.mfa.gov.tr/disisleri-bakani-davutoglu-filistin-devleti-tarafindan-alinacak-her-karar-turk-halki-ve-hukumeti-tarafindan-desteklenecektir.tr.mfa
Kaynak: http://www.ydh.com.tr/

Kudüs ve Batı Şeria ayakta
25 Tem 2014



Kudüs'te ve Batı Şeria'nın değişik kentlerinde toplanan on binlerce Filistinli İsrail askeriyle çatışıyor. Gerçek mermiler kullanan İsrail ordusunun müdahalesi sonucu 2 kişi öldü, en az 250 kişi de yaralandı.

Ramallah'ta toplanan Filistinliler, Gazze'ye saldırıları protesto ediyor ve Kudüs'e yürümek istiyor.
İsrail güvenlik güçleri, Kadir gecesi dolayısıyla Mescid-i Aksa'ya akın eden Filistinlileri engellemek için gerçek ve plastik mermilerle ateş açtı. Çıkan çatışmalarda çok sayıda Filistinli yaralandı. İsrail askerlerinin Mescid-i Aksa'da namaz kılan Filistinlilere de ateş açtığı gelen bilgiler arasında.
Al Jazeera Kudüs Muhabiri Civara Buderi, Kudüs'ün tüm girişlerinde İsrail askerlerinin bulunduğunu ve Mescid-i Aksa'ya giden tüm yolları kapatıklarını belirtti. Buderi, "Kudüs'ün çoğu yerlerinde şiddetli çatışmalar devam ediyor. Bu gece Kudüs'te uzun yılların en şiddetli çatışmalarını yaşıyoruz. İnsanlar Kadir gecesini hiç bu şekilde yaşamamıştır. İsrail ordusu gerçek mermi, plastik mermi ve gaz bombalarını yoğun bir şekilde kullanıyor" dedi.
Mescid-i Aksa'ya girmeye çalışan 39 Filistinli İsrail güvenlik güçlerince gözaltına alındı.
Batı Şeria ayakta
Batı Şeria’daki Kalandiye askeri noktasındaki çatışmalar ise saat 22.30 sıralarında başladı.
İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto etmek için düzenlenen gösterinin amacı, Ramallah'tan Kudüs'e gitmekti.
Kadir gecesini Mescid-i Aksa'da kutlamak ve Gazze'ye destek olmak için başlatılan protesto gösterisi, '48 bin kişi' sloganı altında düzenlendi.
1948 yılındaki ‘Büyük Felaket’ anlamına gelen Nekbe’den esinlenerek 48 bin kişinin toplanması için çeşitli sivil toplum kuruluşları ve siyasi partiler çağrı yaptı.
Çağrılar sonucu dün akşam saatlerinden itibaren Ramallah’ta on binlerce Filistinli toplandı.
Bunun üzerine İsrail ordusu Kudüs'e giden yolları kapattı.
Ramallah'ta yola çıkan Filistinlilere, İsrail güvenlik güçleri Kalandiye askeri noktasında müdahale etti.
Al Jazeera muhabiri Şirin Ebu Akleh, “İsrail ordusu belki de şimdiye kadar hiç bir protestoya karşı bu kadar şiddet kullanmadı. Gerçek mermilerle Filistinlilere ateş açıyor” dedi.
Müdahale sırasında 2 Filistinli hayatını kaybetti. Öldürülen Filistinlilerin isimlerinin Mecid Sifayyan ve Muhammed Araj olduğu açıklandı. Yaralananların sayısı en az 250.
Batı Şeria’nın diğer kentleri de ayakta.
Tul Kerim'de İsrail güvenlik güçleri ile Filistinlerin arasında çatışmalar devam ediyor.
Beyt Lahim'in kuzey girişinde İsrail güvenlik güçleri ile Filistinlerin arasında çatışmalar var.
Nablus'ta da çatışmalar devam ediyor. Burada 3 Filistinli yaralandı.
El Halil'de Halhul ve Bab El Zaviye bölgelerinde protestolar ve çatışmalar devam ediyor. Çok sayıda yaralı var.
Bölgede çatışmalar halen sürüyor.
Çatışmalar nedeniyle Batı Şeria'nın tüm hastanelerinde olağanüstü durumu ilan edildi.
Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas, tüm Filistinlilere kan bağışında bulunmak için çağrı yaptı.
Al Jazeera'ya konuşan Filistin Sağlık Bakanlığı Ramallah sözcüsü Osama Neccar "Kalandiye'den sadece gerçek mermiyle vurulan 250 yaralı hastanemize geldi. Gaz bombalarıyla veya plastik mermiyle vurulan yaralılar protesto yerinde müdahale ettik. Yaralılar baş, kalp ve boyun gibi hassas yerlerden vuruldu. Belliki öldürmek için vuruldular. Her dakika, bir yaralı hastaneye geliyor" diye konuştu.
Kaynak: Al Jazeera
Başa dön
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder E-posta gönder Yazarın web sitesini ziyaret et
Ekim



Kayıt: 21 Arl 2007
Mesajlar: 2634
Konum: Kanada

MesajTarih: Pzr Mar 15, 2009 10:19 pm    Mesaj konusu: HAMAS: Zafer şimdi daha yakın Alıntıyla Cevap Gönder

"En büyük suç ihanettir'"
Oğuz Gürses
4 OCAK 2011



"Abbas'a darbe mi planlıyor?"

BBC'nin haber başlığı yukarıdaki gibi.

Habere göre...

Yaser Arafat'ın şehid edilmesinin baş şüphelilerinden biri olan Muhammed Dahlan, Mahmud Abbas'ı devirme planları yaptığı iddiasıyla Filistin yönetimindeki görevlerinden azledildi.

Merkez Komite üyeliği askıya alınan Dahlan hakkında soruşturma başlatılırken, kendisi iddiaları reddediyor.

75 yaşındaki Abbas'ın görev süresi geçen yıl sona ermişti, ancak HAMAS'ın seçimleri kazanacağı korkusuyla seçim ilan edilemediği için, başkanlığa hukuksuz olarak devam etmesine göz yumuluyor..

İsrail'le müzakere sürecinde Abbas'ın liderliği de İsrail'le Filistin arasındaki barış görüşmeleri de açmaza girmiş durumda.

Filistin siyasi hareketi içinde de Abbas'ın liderliğine ilişkin eleştiriler uzun zamandır yüksek sesle dile getiriliyordu.

Bu eleştirileri kervanına yeni bir isim daha katıldı:Muhammed Dahlan...

Dahlan Filistin Lideri Arafat'ın şehid edenler arasında ismi geçen bir hain...

Dahlan'ın Abbas'tan daha açık bir israil işbirlikçisi olduğu biliniyor.

Demek ki AB-D emperyalizmi yaşlanan ve iyice yıpranan Abbas yerine kendisine daha sadık olacağına inandığı Dahlan'ı getirmeye niyetli...

Abbas ise yağlı kemiklere alıştığı için koltuğu bırakmamakta direniyor.

Gazze'de 2007'ye kadar Filistin Kurtuluş Örgütü'nün etkin isimlerinden biri olan Dahlan, el Fetih’in güvenlik birimlerinin başındayken Hamas'la giriştikleri, Gazze'yi iç savaşın eşiğine getiren mücadeleyi kaybedince Gazze'den can havliyle kaçarak canını zor kurtarmıştı..

Batı Şeria'dan gelen son haberler, Dahlan'ın el Fetih'teki merkez komite üyeliğinin de askıya alındığına işaret ediyor.

İddia, Abbas'a yönelik darbe hazırlığı. Dahlan, BBC'ye yaptığı açıklamada darbe planı iddialarını reddetse de, Mahmud Abbas, iddiaları ciddiye almış görünüyor.

Abbas hainliğin ne demek olduğunu biliyor, çünkü kendisi de halkına ihanet eden bir hain.

Bu yüzden herhangi bir risk almak istemeyen Abbas, Dahlan'a yakın olan televizyon istasyonuna ait büroları kapattı ve güvenlik önlemlerini artırdı.

Abbas'ın ayrıca Muhammed Dahlan'ın milyonlarca dolarlık servetini de kapsayabilecek bir zimmet soruşturması da başlattığı haberleri geliyor.

Bu tür adımların Filistin yönetiminde liderlik değişimin engellemeye tek başına yetmesi beklenemez.

Zira, Abbas ne yaparsa yapsın son karar her iki hainin de tasmalarını tutan emperyalist efendilerinin olacaktır...

Şurası kesin Abbas veya Dahlan veya benzeri bir başka hain Yiğit Filistin halkını asla temsil etmeyecek ve eninde sonunda ihanetlerinin bedelini ödeyeceklerdir.

Görünen o ki, Abbas yolcudur...

Dahlan'ın ise ihanetini ne kadar sürdğüreceği meçhul...

Kumandan Carlos'un dediği gibi: "En büyük suç ihanettir. Vatanına ihanetin, prensiplerine ihanetin, Allah’a ihanetin cezası çekilmelidir'" (*)

Kahraman Filistin halkı bu hainleri nasılsa tepeleyecek ve emperyalizme karşı sürdürdüğü şanlı mücadelesini zaferle taçlandıracaktır.

Dipnot:
* Bkz: http://entellektuel.s4.bizhat.com/viewtopic.php?t=2360

Kaynak: http://www.millibirlikruhu.blogspot.com/

Gazze’de büyümek: Osman’ın hikayesi
Rengin Arslan
İstanbul
21 AĞUSTOS 2014



“Bomba bazen yakına bazen uzağa düşüyor ama sen sağ isen önce en yakınına bakıyorsun. Onu arıyorsun. Sonra sırayla halkayı genişletiyorsun. Bu sefer komşulara akrabalara bakıyorsun. Ama Gazze’deki oturum çok sık olduğu için; nüfus fazla, alan dar olduğu için bombalamaların hepsinde illa kayıplar oluyor. O yüzden yaralıları aramaya başlıyorsun.”
Osman Tafiş 25 yaşında. Bir yıldır İstanbul’da yaşıyor ama Gazze’de doğdu, “Hep Gazze’de yaşadım. Diğer Filistin topraklarına hiç gitmedim. Zaten yasaklıyız” diyor.

Gazze’den ilk çıkışı ise hem Gazze’nin hem Filistin’in dışına oldu. Hukukta yüksek lisans yapmak için İstanbul’a geldi. Kendi memleketinde Gazze İslam Üniversitesi’nde hukuk bölümünü bitirmiş.

Filistin ve İsrail’in arasında bir gece önce anlaşmaya varılan 24 saatlik ateşkesin bozulduğu saatlerde görüşüyoruz Osman ile. Beyazıt’taki İstanbul Üniversitesi’nde hazırlık okuduğu Yabancı Diller bölümünün boş bahçesindeyiz. Yüzünde bir iyimserlik ifadesi, gülümseme duruyor hep.
Kendi hikayesini, ailesini anlatırken değil ama Filistin’in geleceğini, bitmeyen savaşı konuştuğumuz zaman bakışlarındaki gülümseme siliniyor.
Okul tatil ama Osman için tatil mefhumu bulanık. Zira o ders çalışmak zorunda olmasa da, “pek uykuya dalamadan” haberleri takip ediyor.
Gazze’de aileden 9 kişi bırakmış arkasında. 8 kardeşin en büyüğü. En küçükleri ise 3 yaşında, adı Sara. En son sekiz ay önce gitmiş Gazze’ye. Ailesiyle en son üç gün önce haberleşmiş, sık sık konuşuyorlar telefonda.

"Ölüm olunca hiçbir şey kıymet ifade etmiyor"

Ailesinin durumunu soruyorum önce. Durumları “iyi”, yaşıyorlar. Aileden kayıp yok. Ama Gazze’de yerlerinden edilmiş yüzbinlerce aileden biri de onlar.

“Bu son bombalamalara kadar aynı yerde oturuyorlardı. Ama şimdi yeri değiştirdiler. Daha güvenli gördükleri başka bir eve geçtiler” diyor.
Ailesi telefonda daha çok buradaki haberleri ve destek eylemlerini soruyor ona. “Gazze’de elektrik kesintileri olduğu için bazen oranın haberlerini benden alıyorlar” diyor ve ekliyor, “Olaylar o kadar hızlı gelişiyor ki, biz bunu konuşurken bile en az 30 ciddi, takip etmem gereken haber gelmiştir.”

Türkiye’de insanların duyarlılığını önemsediklerini söylüyor ama sonra ekliyor: “Fakat ölüm olunca bunların hiçbiri kıymet ifade etmiyor. Savaş bunların hepsini alıp götürüyor.”

"Kabus görmeye bile fırsat yok"

Peki orada yakınları, ailesi sürekli tehlike içindeyken o burada nasıl yaşıyor, hayatına nasıl devam ediyor? Soruma her zamanki sakinliğiyle yanıt veriyor: “Ramazan’ın başında başladı Gazze’deki olaylar. Olaylar başladıktan sonra, iftarda biraz su içebiliyordum ancak. Onun dışında pek bir şey yiyemiyordum. Yemek yiyemiyordum. Çoğunlukla da uyuyamıyorum zaten bombalamalar yüzünden.” Uykularından bahis açınca soruyorum: Kötü rüyalar görüyor mu?

“Uyku uyanıklık arasında yatıyorum zaten” diyor ve gülerek devam ediyor: “Hiçbir zaman tam dalmadığım için kabus görmeye bile fırsat yok.”
Gazze’de büyümeyi soruyorum sonra. Yanıtları genelde kısa kısa, detay anlatmıyor sormadıkça: “Ben geçen yıl ayrıldığımda genel olarak sakindi. Çocukluğumdan itibaren, oradan çıkana kadar, ara ara dursa da genelde çatışma içinde büyüdüm.”

Tanktan ateş açılınca

Peki unutamadığı bir an var mı çocukluktan? İki olay anlatıyor bu sorum üzerine. Önce bir yakınlarının narenciye bahçesinden dönerken üzerlerine tanktan ateş açıldığını, ikincisi kontrol noktasından geçemedikleri için bazen okula gidemediklerini.

“11-12 yaşındaydım. Akrabalarımın ektiği biçtiği bir araziye gitmiştik. Narenciye yetiştiriyorlardı. Onları ziyarete gittiğimizde üzerimize bir tanktan ateş açıldı. Onu unutamıyorum” diyor. Bu olayın 2005 yılından önce olduğunu vurguluyor. İsrail Gazze’deki yerleşim birimlerinden 2005 yılında çıkmış ve burası tamamen Filistinlilerin eline geçmişti.
Sonra anlatmaya devam ediyor: “Neden yaptıklarını bilmiyorum. Sorma şansımız ya da hakkımız yok zaten. Ara ara yaptıkları bir şey bu. Rasgele yapıyorlardı. Bir sebebi olmasına pek gerek yok. Önce tanktan ateş açtılar, sonra durdurdular ve arabayı aradılar. Bu rutin bir şey aslında. Fakat bir açıdan bizim için önemliydi. O bölgede hep Filistinliler yaşadığı için o zamana kadar İsrail askerlere bu tür bir tacizde bulunmamışlardı. Bu o bölgede ilkti.”

Üç kardeşi üniversite okuyan Osman önce onlar için okumanın ve eğitimin ne kadar önemli olduğunu anlatıyor. Sonra kendi okul yıllarını, yine 2005 öncesini.

“Evden okula giderken Yahudi yerleşimcilerin olduğu bir yerden geçiyorduk. Yerleşimciler de güvenlik tedbirleri alıyordu ama bunun dışında tanklar ve araçlar oluyordu. Çoğunlukla yol kapalı oluyordu. Oradan izin veriyorlarsa okula gidebiliyorduk.” Peki okula gitmediklerinde ne yapıyorlardı? Osman bu durumda, kendi taraflarında kalan bir okula giderek takviye aldıklarını söylüyor. Ne olursa olsun, eğitimlerini aksatmamaya çalıştıklarını belirtiyor.

“Ancak kitaplarda okuduk hukuku”

Filistin’de gördüğü İsrail askerlerini en çok bu anıyla anımsıyor. Sonra ekliyor: “16-17 yaşlarına kadar bu yüzden sık sık görüyordum. Filistin’de bir de ölmek üzereyken bazı İsrail askerleri görürsünüz.”
"Hukuku sadece kitaplarda okuduk. Ama kendi ülkemde gördüğüm şu, en basit insan hakları bile tecavüz altında."

Hukuk okumuş biri olarak bu olaylara nasıl baktığını soruyorum Osman’a. Yüzündeki tebessüm acılaşıyor. Kısaca yanıtlıyor: “Ancak kitaplarda okuduk hukuku. Ama sahada gördüğüm, kendi ülkemde gördüğüm şu, en basit insan hakları bile tecavüz altında.”

Osman ile sohbetimiz akşama doğru sonlanıyor. Telefonundan haberlere yeniden bakmak için sabırsızlandığını hissediyorum bir yandan. Hamas ve El Fetih’in “yapılabilecek pek bir şeyin olmadığı” bir noktada ellerinden gelenin en iyisini yaptığını düşünüyor. Filistinlilerin ise “savaşın aktörü” olmadığını düşünüyor. Bu dönemki çatışmaların uzun süre devam edemeyeceğini tahmin etse de kalıcı barış için formülü çok net: “Bizden ziyade, kendi aralarında anlaşıp bu savaşı başlatanların yine kendi aralarında tekrar oturup bitirmeleri lazım. Buradaki savaşta, saldırıya karşı ya sabrediyoruz ya kendimizi müdafaa ediyoruz ya da ölüyoruz.”
(..)
Bu sırada bazı istatistikleri de ekliyor bir çırpıda. Televizyonda, internet sitelerinde, gazetelerde okuduğumuz, dinlediğimiz rakamlar onun dilinden başka bir hışımla çıkıyor gibi görünüyor bir an: “Sadece bugün 20 kişi şehit oldu. Geçen ay içerisinde 2 bin kişi şehit oldu. 30 bin ev şu an oturulamaz halde. 2 bin tanesi tamamen yıkılmış durumda. Yüzbinlerce insan evlerinden başka bir yerde yaşamaları gerekiyor. Diğer bölgelerde yaşayan Filistinlilerin durumu ortada.”
BBCT

2 bin Filistinli mahkum daha açlık grevinde

İsrailli gazeteden ilginç haber
01 Aralık 2009

İsrail'de yayımlanan Haaretz gazetesi, AB ülkeleri dışişleri bakanlarının önümüzdeki hafta yapacağı toplantıda, tek taraflı ilan edilecek, başkenti Doğu Kudüs olan Filistin devletini tanımalarının beklendiğini yazdı.

İsrail'de yayımlanan Haaretz gazetesi, AB ülkeleri dışişleri bakanlarının önümüzdeki hafta yapacağı toplantıda, tek taraflı ilan edilecek, başkenti Doğu Kudüs olan Filistin devletini tanımalarının beklendiğini yazdı.

AB dönem başkanı İsveç tarafından hazırlandığı belirtilen bir taslak belgeyi ele geçirdiğini bildiren gazete, AB dışişleri bakanlarının Kudüs'ün hem İsrail, hem de Filistin'in başkenti olması çağrısında bulunacaklarını savundu.

Gazete, İsrail'in AB'nin bu planına karşı "bir diplomatik mücadele kampanyası" sürdürdüğünü belirtti.

AB dışişleri bakanlarının 7 Aralıkta Brüksel'de başlayacak ve barış sürecinin ele alınacağı iki günlük toplantılarının sonunda, Orta Doğu politikasına yönelik bir açıklama yapılması bekleniyor.

Haberde, İsveç'in taslak metninin, İsrail ile Filistinliler arasındaki nihai statü görüşmelerinin kilit noktalarından biri olan Kudüs ile ilgili çözüm hakkında AB'nin ilk resmi ifadesi olduğu kaydedildi.

Taslak metinde, barış sürecindeki çıkmaz nedeniyle AB'nin endişelerinin dile getirildiği ve öngörülen takvime uygun olarak taraflar arasında müzakereler yapılması çağrısında da bulunuluyor. Metinde, bu konuyla ilgili olarak, "Amaç, Batı Şeria ve Gazze Şeridi'nden oluşan, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız, demokratik, kalıcı ve (İsrail ile) yan yana bir Filistin devletidir" ifadelerine yer veriliyor.

Filistinli çocuktan tokat gibi cevap
21 Şubat 2010
İsrail, Filistinli çocukları tutuklamaya devam ediyor. Çocuklara yönelik baskılarını artıran İsrail güçlerine Filistinli çocuktan tokat gibi cevap: Ben ancak Allah’a secde ederim.

İşgal devletinde insan hakları alanında çalışan Yahudi insan hakları örgütü B’tselem bugün (20 Şubat Cumartesi) yayınladığı insan hakları raporunda, işgal ordusunun işgal altındaki Kudüs şehrine bağlı Silvan mahallesinde çocuklara yönelik baskı ve tutuklamalarını artırdığına dikkat çekti.

İşgal ordusunun Silvan mahallesinde yaşları 12 ila 15 arasında değişin onlarca çocuğu tutukladığını belirten B’tselem örgütü, tutuklanan Filistinli çocukların ağır işkencelere maruz kaldıklarını söyledi.

B’tselem örgütü, tutuklanan Filistinli bir çocukla onu sorgulayan Siyonist görevli arasında geçen bir diyaloğu da rapora alarak şunları ifade etti: “Filistinli çocuk Ahmed Siyam’ı (12) sorgulayan sorgu memuru, omuzlarına darbeler indirdiği çocuktan kendisine secde etmesini isteyince, Filistinli Siyam “Ben sadece Allah’a secde ederim” diyerek, (sorgu yapan memura unutamayacağı bir) ders vermiş oldu”.

Raporda ayrıca tutuklanan çocukların gördükleri ağır işkenceler nedeniyle kollarında, bileklerinde ve ayaklarında sürekli ağrı hissettikleri ifade edildi.
Kaynak: Filistinhaber.com

İsrail'in şehid ettiği gençler kuzen çıktı
Batı Şeria'nın Nablus kentinde İsrail askerleri ile Filistinli gençler arasında çıkan çatışmada yaralanan ikinci Filistinli genç de hayatını kaybetti. Gençlerin kurşunla yaralandıkları belirtilmesine rağmen, İsrail ordu sözcülüğü, taş atanları dağıtmak için gerçek kurşun kullanılmadığını, gaz bombaları ve plastik mermi kullanıldığını belirtmişti. 21.03.2010 KUDÜS netgazete

Bu Kez İsrail Ağladı!
02 Eylül 2010
Anadolu Haber

Yıllardır Filistinde çocuk ve kadın katliamı yapan İsrail son saldırının şokunu yaşıyor.Filistinli Müslümanlara karşı kimyasal bombalar dahil her türlü insanlık dışı muameleyi yapan İSRAİL öldürülen vatandaşları için İntikam sloganları atıyor

İsrail işgali altındaki Batı Şeria’da El Halin kentinde bulunan Yahudi yerleşkelerine giden bir karayolunu kesen Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin el Kassam Tugayları üyesi Direnişçilerin gerçekleştirdiği saldırının yankıları sürüyor.. Hamas’tan yapılan açıklamada saldırı, “Kahramanca bir eylem” olarak nitelendirildi. Saldırının, “bir dizi operasyonun parçası olduğu” belirtildi.

Hamaslılar bununla da kalmadı. Batı Şeria’da saldırıyı kutlamak için Filistinliler’e şeker dağıttı bayraklarla sokaklarda tur attı.

1967’den beri İsrail’de

Bu eylemin İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak’ın, “Filistinlilerle Kudüs’ü paylaşmaya hazırız” şeklindeki tarihi açıklamasından hemen sonra gelmesi ise dikkat çekti. Daha önce Kudüs’ü “bölünmez başkenti” olarak gören İsrail yönetiminin ilk kez doğu Kudüs’ü kurulacak bir Filistin devletine vermeyi kabul etmesi müzakereler öncesinde çok önemli bir adım olarak nitelendirildi. “Batı Kudüs ile 200 bin kişinin barındığı 12 Yahudi yerleşimi bizim olacak. Çeyrek milyon Filistinlinin yaşadığı Arap semtleri onların olacak” diyen Barak, Eski Şehir, Zeytin Dağı ve Davud Şehri’nde özel bir rejimin olması gerektiğini söyledi. İsrail, kentin doğusunu 1967 savaşında Ürdün’den almış ve uluslararası camia onaylamadığı halde kenti ilhak etmişti.

Cenaze töreninde intikam yeminleri

Batı Şeria’daki saldırıda hayatını kaybeden 4 İsrailli için düzenlenen cenaze törenine binlerce yahudi katıldı. El Halil kentinde Filistinliler’in yasadışı olarak nitelendirdiği Yahudi yerleşkelerinde yaşayan ve çoğu aşırı sağcı görüşlere sahip olan Yahudiler intikam sloganları attı. Eylemin Filistin lideri Mahmud Abbas’ın “Kendilerine ait olmayan topraklarda hayatlarını sürdürüyorlar” diyerek Yahudi yerleşkelerini yasadışı ilan etmesinden hemen sonra gelmesi tepki oluşmasına sebep oldu. İsrail 26 Eylül’e kadar devam edecek yeni yerleşke inşa etmeme sözünü daha fazla uzatmayacağını açıkladı.

İsrail Yine Saldırdı

İsrail donanması Gazze'de Hamas'a ait bir eğitim alanını hedef aldı; 2 Şehid.
17.10.2010
İsrail’in, Filistinlileri hedef alan saldırıları sürüyor.

Gazze’de meydana gelen son saldıradada, 2 filistinli şehid oldu.

Saldırıda, biri ağır 2 Filistinlinin de yaralandığı belirtildi.
Sıradışı

İsrail'de ırkçı gösteride çatışma
27 Ekim 2010
Irkçı Yahudiler, Arap kenti Ümmü'l Fehm'de yürüyüş yapmak isteyince Arap göstericilerle güvenlik güçleri arasında çatışma çıktı.

İsrail’de bir mahkemenin ırkçı Yahudilere, Arap kenti Ümmü’l Fehm’e yürüyüş izni vermesiyle başlayan gerginlik çatışmaya dönüştü. Irkçı Yahudilere karşı harekete geçen Arap göstericilerle İsrail güvenlik güçleri arasında çatışma çıktı.

30 dolayında Irkçı Yahudi, İsrail’in, Kudüs’teki Müslümanlara ait kutsal mekanlara zarar verdiğini savunan Şeyh Raid Salah’ın oturduğu Ümmü’l Fehm’e yürümek istedi.

İsrailli yetkililer, yürüyüşe izin vermedi. Konu mahkemeye taşındı. İsrail mahkemesi ırkçı Yahudilerin yürüyüş isteğinin yasal olduğuna karar verdi.

Bunun üzerine Kudüs’ten yola çıkan ırkçı Yahudiler, Şeyh Raid Salah’ın liderliğindeki hareketin yasaklanmasını hedefleyen yürüyüşe başladı.

Yürüyüşü engellemek isteyen Arap gençlerle bölgede konuşlandırılan İsrail güvenlik güçleri arasında çatışma çıktı. Arap göstericiler polise taş attı. Polis de göstericileri dağıtmak için göz yaşartıcı gaz kullandı.
Tımeturk

Batı Şeria'da 5 Yahudi Öldürüldü
13.03.2011
Batı Şeria’da, Nablus’un güneyindeki Yahudi yerleşim merkezinde gece 5 Yahudinin öldürülmesinin ardından, Filistinliler sorumlu gösteriliyor. Aynı evden beş kişinin ölümüyle sonuçlanan olay, son yıllarda İsraillilere karşı kendi yerleşimlerinde düzenlenen en büyük eylemlerden birisi oldu. El Aksa Şehitleri üstlendi

Hamas’a yakın El Aksa Şehitleri Tugayı, basına yolladıkları açıklamada “Mücahid evdeki herkesi öldürdü. Bu cesur operasyon, Batı Şeria ve Gazze Şeridi’nde halkımıza karşı yapılan faşist işgal katliamlarının doğal bir karşılığı” diyerek saldırıyı üstlendi. haber1001

İsrail Vurdu, Karşılığı Gecikmedi
23 Filistinlinin ölmesinin ardından Hamas roketlerle saldırdı.
17.01.2008
İsrail'in aralarında çocukların da bulunduğu 23 Filistinliyi öldürmesinin ardından Hamas, İsrail'e roket saldırılarını artırdı.
İsrailli yetkililer, Gazze'den dün 79, bugün de (17.01.2008) yarım gün içinde 14 roket fırlatıldığını duyurdu.

Roket saldırılarında İsrail tarafında ölen ya da yaralanan olmadı.

İsrail Gazze'yi Bombalıyor
İsrail ise karadan ve havadan Gazze'yi bombalamayı sürdürüyor.

İsrail bombardımanında dün (16.01.2008) Hamas'ın önde gelen isimlerinden Mahmut Zahar'ın oğlu ile 12 yaşındaki bir çocuk ve babası da hayatını kaybetmişti.

Hafta başında Hamas'ın sınırdaki bir Kibbutzda çalışan Latin Amerikalı bir gönüllüyü keskin nişancı ateşiyle öldürmesinin ardından, İsrail'in Gazze saldırıları arttı.

Yerleşim Gerginliği Sürüyor
İsrail polisi, Batı Şeria'da Yahudilerin yasadışı olarak inşa ettiği iki evi yıktı.

Yahudi yerleşimciler, yıkım işlemi sırasında İsrail polisine direndi.

Batı Şeria'da 2.5 milyon Filistinli ile 270 bin Yahudi yerleşimci yaşıyor.

İsrail'den Balistik Füze Denemesi
Bu arada, İsrail başarılı bir balistik füze denemesi yaptığını açıkladı.

İsrail askeri radyosu, balistik füzenin, Tel Aviv kentindeki Palmahim üssünden fırlatıldığını duyurdu.

Radyo, füze denemesinin başarılı şekilde gerçekleştirildiğini bildirdi, ancak haberde ayrıntı verilmedi.
TRT

İsrail ve Hamas tutsak takasında anlaştı
11 EKİM 2011
İsrail Hamas'ın beş yıldır rehin tuttuğu Gilad Şalit karşılığında binden fazla Filistinli tutukluyu tahliye etmeyi kabul etti.

Şalit, 2006 yılında Hamas'ın düzenlediği bir baskında kaçırılmıştı.
İsrail Başbakanı Binyamin Netenyahu, Şalit'in bir kaç gün içinde evine döneceğini söyledi.
Anlaşmaya göre İsrail tarafı da Şalit karşılığında binden fazla Filistinli tutukluyu serbest bırakacak.
Tahliye edilecek isimler arasında el Fetih'in önde gelen isimlerinden Mervan Barguti'nin olabileceğine ilişkin söylentiler var.
Fransız Haber Ajansı Filistinli kaynaklara atfen, Barguti'yle birlikte Filistin Halk Kurtuluş Cephesi'nin önde gelen isimlerinden Ahmet Sedat'ın da adının serbest bırakılacaklar listesinde olduğunu duyurdu.
BBC

Yeni Filistin hükümeti Gazze'de kurulacak
19 Kasım 2011

El Fetih ve Hamas yeni kurulacak hükümetin merkezinin Gazze olması, yeni başbakanın da Gazze'den seçilmesi konusunda anlaştı

Dünya Bülteni/Haber Merkezi

Filistin'de uzlaşma görüşmeleri devam ederken, yeni kurulacak birlik hükümeti ile ilgili farklı konular üzerinde anlaşma haberleri de geliyor.
El Fetih ve Hamas'ın, yeni Filistin hükümetinin merkezinin Gazze olmasını ve birlik hükümetinin başkanının da Gazze'den seçilmesini kabul ettikleri açıklandı.
Hamas Başbakanı İsmail Haniye'nin danışmanı Ahmed Yusuf'un açıklamasına göre, başkenti Kudüs olan, 1967 sınırları içinde bir Filistin devletinin kurulması tüm Filistinli grupların siyasi amacı olarak belirlendi.
Yusuf, Hamas'ın, Filistin Yönetimi Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın Filistin devleti için Birleşmiş Milletler'de başlattığı tam üyelik çabalarına destek vereceğini de sözlerine ekledi.
Hamas yetkilisi, Abbas'ın yakın gelecekte Gazze'yi ziyaret etmesinin beklendiğini de söyledi.
ABBAS VE MEŞAL YOL HARİTASINI BELİRLEYECEK
Abbas, Çarşamba günü, Hamas'ın siyasi büro şefi Halid Meşal ile Kahire'de buluşacak. Bu toplantıda, iki liderin geçici bir Filistin hükümetinin başbakanı ile Mayıs 2012 yılındaki parlamento ve başkanlık seçimleri sürecini belirlemesi bekleniyor.
Bu arada, Filistin Yönetimi'nin Başbakanı Salam Fayyad, Filistin halkına kendisini lider olarak sunmayacağını söyledi, yeni başbakan üzerinde tüm Filistinli grupların anlaşması gerektiğini söyledi.
Dünya Bülteni

İşgalci İsrail 4 Katyuşa ile vurukdu
29 Kasm 2011
İşgalci İsrail'in kuzeyine, Lübnan sınırındaki Celile bölgesine dün gece yarısı sonrası 4 Katyuşa roketi atıldı.

Roket atışlarının Lübnan tarafındaki bazı Filistinli örgütlerce yapıldığına inanılırken, İsrail ordusu, saldırıdan Lübnan hükümetini sorumlu tuttuğunu açıkladı.

İşgalci İsrailli kaynakları, roket saldırılarının Hizbullah örgütü militanlarınca değil, küçük bir grup tarafından düzenlendiğini belirtiyorlar. Aynı kaynaklara göre, Eylem Filistinli gruplar tarafından yapıldı.
haber1001

Filistin'de "Hıdır Adnan" Gösterisi
17 Şubat 2012

İsrail'in İslami Cihad örgütü lideri Hıdır Adnan'ı göz altında tutması, Gazze ve Batı Şeria'da düzenlenen gösterilerle protesto edildi.

El Fetih ve Hamas'ın liderlerinin de katıldığı Gazze'deki gösteride 5 bin kişi toplandı.
Hıdır Adnan'ın salıverilmesini isteyen göstericiler "Hepimiz Hıdır Adnan'ız" diye slogan attı.
Batı Şeria'da ise göstericiler İsrail askerlerine taş fırlattı.
İsrail askerleri de göstericilere göz yaşartıcı gaz ve pis su püskürterek karşılık verdi.
İsrail'deki İnsan Hakları İçin Doktorlar Grubu, Hıdır Adnan'ı hastanede ziyaret etmiş ve Adnan'ın ölüm tehlikesi bulunduğunu bildirmişti.
İslami Cihad Örgütü, Hıdır Adnan'a birşey olması durumunda bundan İsrail'i sorumlu tutacağını açıkladı.
TRT

Gazze'de Binlerce Filistinli İsrail'in Ablukasını Protesto Etti
23 Mart 2012


TRT'nin haberine göreHamas'ın önderliğinde Cuma namazı çıkışı düzenlenen gösteride, uluslararası topluma İsrail'in ablukasına karşı hareket geçme çağrısı yapıldı.
Mısır'ın da yakıt ihtiyacının karşılanabilmesi için Gazze'ye doğrudan ticaret yolunu açması istendi.
Göstericiler, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın da yaşananlardan sorumlu olduğunu söyledi.
İsrail ise 9 yakıt tankerinin Gazze'ye girişine izin verdi.
Öte yandan Birleşmiş Milletler Genel Sekreter Ban Ki-Moon'un İnsani İşler Koordinatörü Maxwell Gaylard, elektrik kesintisi yüzünden Gazze'de yaşamın durduğunu söyledi.
Gaylard, "Gazze'deki hastaneler, ilk yardım ve acil durum ekipleri çok zor şartlar altında hizmet veriyor. Su istasyonları ve atık su tahliye merkezleri işlev görmüyor. Gazze'yi kuşatan tehlike her geçen gün daha da büyüyor" dedi.
TRT

Hamas Sözcüsü Ebu Zuhri: "İsrail bunu yapmayı düşündüğü ana bile pişman olacak"

Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin Kasım Tugayları'nın komutanı olan Ahmet Cabari, aracını hedef alan bir hava saldırısı sonucu şehit oldu.
.
Cabari'nin öldürülmesinden sonra, Gazze şeridi'nden İsrail'e bir dizi roket saldırısı düzenlendi.

Netanyahu televizyonda yaptığı konuşmada, "Bugün Hamas ve diğer terör örgütlerine açık bir mesaj yolladık. Ayrıca gerekirse İsrail Ordusu operasyonu genişletmeye hazır." dedi.

İsrail'in saldırıları sonucu Cabari'nin dışında onlaarca Filistinli de şehit oldu. Gazzedeki hastahaneler yaralılarla doldu.

46 yaşındaki Cabari dört yıl önce Gazze Şeridi'ne yönelen bombardımandan bu yana şehit olan en üst düzey Hamas yetkilisi oldu.

Hamas Sözcüsü Ebu Zuhri, "İsrail bunu yapmayı düşündüğü ana bile pişman olacak" dedi.

Cabari'nin ve aralarında çocukların da bulunduğu yaralıların götürüldüğü hastanenin dışında toplanan kalabalıklar intikam sloganları attı.
haber1001


Heniye’den Arap liderlere acil toplantı çağrısı
14-11-2012


YDH- Filistin’in seçilmiş Başbakanı İsmail Heniye, başta Mısır olmak üzere tüm Arap ülkelerinden İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını durdurmak için adım atmalarını istedi.

Lübnan’da yayımlanan el-İntikad gazetesinin haberine göre Filistin’in seçilmiş Başbakanı İsmail Heniye, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırısından sonra yaptığı basın açıklamasında Arap liderlerini olağanüstü toplanmaya ve Gazze’ye yönelik saldırıları durduracak adımlar atmaya çağırdı.

Başbakan İsmail Heniye, açıklamasında İsrail’in son saldırılarına rağmen Filistin halkının ve direnişinin endişesi bulunmadığını belirterek “Filistin halkı gerektiğinde İsrai

İsrail Gazze'ye Bomba Yağdırdı
15 Kasım 2012



İsrail'in, saldırılarında 11 kişi hayatını kaybetti.


İsrail, Gazze'de kamu ve güvenlik güçlerinin binalarının bulunduğu bölgelere 30 kadar sorti düzenledi.

İsrail Ordusu'na ait F-16 savaş uçakları, helikopterler ve insansız hava araçlarının katıldığı saldırılarda, kentte şiddetli patlamalar meydana geldi.
Saldırıda, ilk belirlemelere göre, İsrail'in en çok arananlar listesindeki, Hamas'ın askeri lideri Ahmet el-Caberi ve bir çocuğun da bulunduğu 11 kişi hayatını kaybetti.

Gazze Şeridi'nin orta kesimlerindeki mülteci kampı da İsrail savaş uçaklarının hedefi oldu.

Hamas'a ait 2 eğitim tesisinin de vurulduğu saldırıda büyük çaplı hasar meydana geldi.

İsrail Donanması'na ait hücum botları da, Gazze sahillinin farklı bölgelerini bombaladı.

İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, ordunun Gazze'deki operasyonu genişletmeye hazır olduğunu söyledi.

Hamas da İsrail'e, füze saldırılarıyla karşılık verdi.
Saldırıda 3 israilli öldü 6 kişi de yaralandı.

İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına tepkiler gecikmedi.

Hamas, İsrail ordusu tarafından gerçekleştirilen saldırıları durdurması için Türkiye'ye çağrıda bulundu.

Arap Birliği, Filistin, Mısır ve bazı Arap ülkelerinden gelen talep üzerine, İsrail'in Gazze'ye saldırısını görüşmek üzere cumartesi günü Dışişleri Bakanları düzeyinde olağanüstü toplantı kararı aldı.

Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi , Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ni acil toplantıya çağırdı.

Katar da, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarının cezasız kalmamasını istedi.
TRT

İsrail kara birlikleri Gazze’ye doğru harekete geçti
15-11-2012



YDH-İsrail kara birliklerinin Gazze’ye doğru harekete geçtikleri ve kapsamlı bir kara operasyonu için hazırlık yaptığı bildirildi.

Arutz Sheva’nın bildirdiğine göre İsrail Ordu Sözcüsü Yoav Mordehay, Gazze’ye kara birlikleri sevk edildiğini belirterek İsrail ordusunun Gazze’ye kara harekatına hazırlandığını açıkladı.

İsrail Ordusu Sözcüsü Yoav Mordehay, İsrail askerlerinin şimdilik Hamas kontrolünde olan bölgeye girmediğini, bu konuda siyasi liderlerden emir beklediklerini söyledi.

İsrail ordusundan bugün yapılan açıklamada bugün öğlen saatlerine kadar Gazze’deki 230 noktaya operasyon yapıldığını açıkladı.

İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırısının ağırlıklı olarak havadan yapıldığı, ancak yer yer denizden ve tank atışlarıyla karadan da Gazze’deki hedeflerin vurulduğu bildirildi.

İsrail’in Gazze’ye yönelik son iki günlük saldırılarında 17 Filistinlinin hayatını kaybettiği 150 Filistinlinin de yaralandığı bildiriliyor.
Kaynak: http://www.ydh.com.tr/

İSRAİL 30 BİN YEDEK ASKERİ GÖREVE ÇAĞIRDI
15 Kasım 2012

İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak, Gazze'ye kara harekatına hazırlık için ihtiyatları göreve çağırdı.

AP'nin haberine göre, İsrail olası kara harekatı için Gazze şeridi sınırına asker sevkıyatı yapıyor.

30 BİN YEDEK ASKER GÖREVE ÇAĞRILDI

İsrail savunma bakanı Ehud Barak, 30 bin yedek askerin göreve çağırılmasını onayladı.

Barak, yaptığı açıklamada "Ordunun talebi üzerine 30 bin yedek askerimizi göreve çağırdık ancak bu askerlerin kaçının ne zaman görev alacağı bilinmiyor. Tüm seçenekler masada, değerlendiriyoruz" dedi.

Öte yandan İsrail askerlerini taşıyan bir zırhlı aracın Gazze sınırı yakınlarında roketle vurulduğu belirtildi.

Son gelen haberlere göre İsrail savaş gemileri Filistin Başbakanı İsmail Haniye'nin evine saldırıyor.
haber1001

Gazzeli Akıncıların Roketleri Tel Aviv'i Vuruyor
15 KASIM 2012



Filistinli güçler Gazze Şeridi'nden Tel Aviv'e roket saldırısı düzenledi.
Bir İsrail askeri sözcüsü Gazze'den Tel Aviv'e doğru iki roket fırlatıldığını doğruladı. Çeşitli kaynaklar zaman zaman Tel Aviv'de sirenler çaldığını, halkın çoğunluğunun sığınaklarda gecelediğini bildiriyor.

Günün önceki saatlerinde Gazze'den fırlatılan roketler 3 Yahudinin ölümüne yol açmıştı. Siyonist çete İsrai'in iki gün boyunca yürüttükleri saldırılardaysa 15 Filistinli şehit oldu.

Son günlerde İsrail'in güney bölgelerine yüzlerce roket isabet etmekle birlikte, nüfusu en yüksek kent ve ticaret merkezi olan Tel Aviv'in de saldırılara hedef olmaya başlaması, taraflar arasındaki çatışmaların çok daha öenmli bir boyuta taşındığını gösteriyor.

Fransız Haber Ajansı AFP, İslami Cihad örgütünün askeri kanadının Tel Aviv'e İran yapımı bir roket fırlattığını aktardı.

Grup, yayımladığı kısa duyuruda, "Kudüs Tugayları'nın Tel Aviv'e bir Fecr-5 roketi attığını ve kenti sarsan büyük bir patlama meydana geldiğini" belirtti.

Times of Israel adlı internet sitesi, Tel Aviv'in Bnei Brak, Givatayim ve Ramat Gan mahallerinde de siren sesleri duyulduğunu duyurdu.
haber1001

Nasrullah: Gazze savaşı hepimizin savaşı olmalı!
15-11-2012



YDH- Lübnan İslami Direnişi Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrullah, tüm Arap ve Müslümanları İsrail'in saldırısına maruz kalan Gazze'nin yanında durmaya çağırdı. Nasrulah "Bu savaş sadece Gazze'nin değil hepimizin savaşı olmalıdır" dedi.

Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrullah, Birinci Aşura Gecesi münasebetiyle yaptığı televizyon konuşmasında, Fecr-5 füzelerin Gazze'den Tel Aviv'e fırlatılmasının Gazze'deki direnişin sahip olduğu gücün göstergesi olduğunu söyledi.

İsrail'in 2006 Temmuz ve 2008 Gazze savaşından dersler çıkararak, son operasyonun hedeflerini yüksek tutulmadığını belirten Nasrullah, "İsrail, 2006 Temmuz ve 2008 Gazze savaşındaki hedeflerini gerçekleştirmekte başarısız oldu. Bundan ders çıkarak İsrail liderleri, son saldırı üzerine yaptıkları açıklamalarda hedefleri yüksek tutmadılar" dedi.

İsrail'in savaş çıkarmak için herhangi bir gerekçeye ihtiyaç duymadığını vurgulayan Nasrullah, seçim, siyasi ya da güvenlik temelli çıkarlardan ötürü savaş başlatabildiğini ifade etti.

İsrail'in Suriye'de yaşananlardan dikkatleri çekmek için Gazze'ye saldırdığı iddialarını gerçekçi bulmayan Nasrullah "Tam aksine İsrail, bölgede ve Suriye'de yaşananları, başlatacağı savaş için fırsat olarak değerlendirmektedir. 2008 yılında Gazze'ye destek olabilecek bir direniş ekseni vardı. Fakat bugün Suriye, kendi haliyle meşgul olup, Suriye'ye lojistik desteğin bir parçası olmaya gücü yok" diye konuştu.

Nasrullah, konuşmasının devamında Gazze'ye yönelik saldırının durdurulması için Arap Birliği ve İslam İşbirliği Teşkilatı'nın harekete geçmesi gerektiğini söyledi.

Nasrullah "Bu sadece Gazze halkının değil hepimizin savaşı olmalıdır. Bırakın da tüm çabalarımızı, Gazze'ye yönelik savaşı durdurmakta birleştirelim" dedi.
http://www.ydh.com.tr/

TEL AVİV'E 20 YIL SONRA FÜZE
15 Kasım 2012
Gazze'deki Filistin İslami Cihad Örgütü'nün askeri kanadı Kudüs Tugayları, İsrail'in başkenti Tel Aviv'e füze attığını duyurdu.

Kudüs Tugayları'ndan yapılan açıklamada, Tel Aviv'e ''Şafak 5'' füzesi attıklarını ve İsrail hedeflerine 61'i Grad tipi toplam 138 füze atıldığı belirtildi.

Öte yandan İsrail Yediot Ahranot gazetesinin İsrail güvenlik kaynaklarına dayandırdığı haberde, Tel Aviv'e 20 yıldır ilk kez füze atıldığı ifade edildi. Olaya ilişkin İsrailli yetkililerden henüz bir açıklama yapılmadı.

İSRAİL SAVAŞ UÇAĞI DÜŞÜRÜLDÜ İDDİASI

İzzeddin Kassam Tugayları'ndan yapılan yazılı açıklamada, İsrail Ordusu'na ait savaş uçağının, uçaksavar füzesiyle vurulduğunu ve İsrail'in başkenti Tel Aviv ile Yafa kentine 'Şafak 5' tipi 2 füze atıldığı belirtildi. Açıklamada, Tel Aviv'e atılan füzelerden dolayı büyük yangın çıktığı bildirildi.

Öte yandan Tel Aviv'deki bir cep telefonu şirketinin düşen füzeler sebebiyle hasar gördüğü iddia ediliyor.

IsraHELL's Channel 10 Benjamin Netanyahu'nun Hamas'in Tel Aviv'e karsi roket saldirilari baslayinca yeralti siginagina gizlenmis oldugunu haber verdi...

Gazze'nin kuzeydoğusunda İsrail askerine ait bir zırhlı taşıma aracı vuruldu.

Tel Aviv Yanıyor

Hamas bu gün akşam saatlerinde Tel Aviv’e üç “Fecir 5” füzesi füze fırlattı. Kentte büyük bir yangın başladı. Yahudiler Tel Avivi boşaltıyor. İletişim merkezleri vurulduğu için cep telefonları çalışmıyor.

- Müslüman Hacker'lerden Siyonist Devlete Sanal Saldırı sonrası , 10'larca Siyon Sitesi HACK'LENDİ,

Kassam Füzeleri sonrası Dehşeti yaşayan Siyonist Hükümet yetkililerinden haber alınamıyor.

İslami Cihad İlk Kez Korsan İsrail’in Bir Ya’kuf Kasabasına Vabil Füzesi Fırlattı.

Özgür ve Bağımsız Suriye'nin Devlet Başkanı BEŞŞAR ESAD , (Uykusuz) Görevinin Başında ve Brifing alıyor.

Gazze-İsrail panikte 30 bin yedek askeri göreve çağırdı,İsrail bugün de FACR 5 füzeleri ile vuruldu ,Tel Aviv, Ben Gurion Havaalanı ve Yafa limanı vurulan hedefler.



HAMAS'ın Tel Aviv'e düzenlediği roket saldırısının üzerine, İsrail Savunma Bakanlığı boşaltıldı.

Facr 5 füzeleri sadece Suriye ve İran'da bulunuyor başka yerde yok,İsrail'i vuran füzeler Suriye tarafından Gazze'ye iletilen füzeler. Gazze'de sadece Hamas yok binlerce İslami Cihad hareketi ve Halk Cephesi savaşçıları ve Cihad Tugayları ve Kudüs Tugayları ve El-Kassam Tugayları ,Suriye safında yer alıyor ,siyonistlere füzeleri bu direniş örgütleri atıyor,Suriye ve İran Filistin için ne yaptı diyenlere ithaf olunur.
Filistinli direnişçilerin elinde ayrıca Sam 7,Katyuşa roketleri de bulunmakta.

İsrail'in 75 Bin askeri göreve çağırması üzerine Kassam sözcüsü : "Gazze küçük bir yer 75 bin "esir" askeri koyacak yerimiz yok" dedi.

Başbakan Erdoğan'dan beklenen SERT açıklama Geldi :
"Gazze ye gitmeyeceğim 'Obama'yı arayacağım."
haber1001

İslami Cihat: Tüm askeri üsler füze menzilimizde
17-11-2012



YDH- İslami Cihat’ın askeri kanadı Kudüs Tugayları, İsrail’in tüm askeri üslerinin füze menzilinde olduğunu açıkladı.

Filistin el-Yovm’e demeç veren Kudüs Tugayları Sözcüsü Ebu Ahmed, İsrail’in her türlü saldırısına hazırlıklı olduklarını belirterek İsrail’deki tüm askeri üslerin ellerindeki füzelerin menzilinde olduğunu ve kara harekatı düzenlenmesi halinde önceliklerinin İsrail askerlerini esir almak olduğunu söyledi.

İsrail ordusunu şaşırtacak çok sayıda sürprizlerinin bulunduğunu belirten Ebu Ahmed, bununla birlikte Filistinli direnişçileri ateşkese zorlamak için geniş kapsamlı bir psikolojik savaş başlatıldığını söyledi.

İsrail’in Gazze’ye yönelik bir kara harekatı yapabileceğine çok fazla ihtimal vermediğini belirten İslami Cihat Komutanı Ebu Ahmed, İsrailli yetkililerin kara harekatı düzenlemeleri halinde ağır kayıplar vereceklerinin farkında olduğunu söyledi.

Filistin direnişi insansız uçak kullanıyor



Filistin direnişi insansız uçak kullanıyorYDH- Hizbullah’tan sonra Filistin direnişinin de İsrail’e karşı saldırı özelliği de bulunan insansız hava araçları kullandığı bildirildi.

Lübnan’dan yayın yapan el-Menar televizyonunun haberine göre İsrail Kanal 10 televizyonu, Filistinli direnişçilerin saldırı özelliğine de sahip olan insansız hava araçları kullandığını gösteren bir video görüntü yayımladı.

Dün gece de Hamas’a ait el-Aksa televizyonu, İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’nun Fecr-5 füzelerinden sonra insansız hava araçlarını da Filistin direnişinin sahip olduğu stratejik silahlar arasında gördüğünü ve direnişin insansız hava aracı kullanmasından endişe ettiğini söylediğini bildirmişti.

İsrail televizyonu tarafından yayımlanan görüntüleri yayımlanan Filistinli direnişçilere ait insansız hava aracının onlarca kilometre uçabildiği ve saldırı özelliğinin de bulunduğu bildiriliyor.

İsrail, bir süre önce de Hizbullah’a ait bir insansız hava aracını düşürdüğünü açıklamış; ancak Hizbullah’a ait casus uçağın yüzlerce kilometre uçarak elde ettiği görüntüleri Lübnan’daki üssüne iletmesi, son derece gelişmiş radar sistemlerine sahip olmakla övünen İsrail’de tedirginlik yaratmıştı.

İsrail ve Amerikan yönetimi, İran’ı Hamas’a Fecr-5 füzeleri ve insansız hava araçları vererek bölgesel istikrarı bozmaya çalışmakla suçluyor.
Kaynak: http://www.ydh.com.tr/

Savaşın İsrail ekonomisine maliyeti
17-11-2012



YDH-İsrail ordusunun Gazze’ye yönelik son saldırısıyla başlayan savaşın İsrail’in ekonomisine olumsuz yansımalarının görülmeye başlandığı bildirildi.

Lübnan’da yayımlanan es-Sefir gazetesinin İsrail kaynaklarına dayandırdığı haberine göre devam eden askeri operasyon İsrail'e günlük olarak 43 milyon dolara mal oluyor. Olası bir savaşta ise İsrail'in 500 milyon dolar ile 1 milyar dolar arasında kayıp vermesi tahmin ediliyor.
Habere göre İsrail'in Gazze sınırına yerleştirdiği füze bataryası Demir Kubbe'ye bir yenisinin daha eklenmesi de İsrail ekonomisi açısından olumsuz bir gelişme.

İsrail rejimi, Gazze'den fırlatılan füzelere Fecr 5'in de eklenmesiyle Tel Aviv'in de tehdit altına girmesi üzerine Tel Aviv'e "Demir Kubbe" konuşlandırma kararı aldı.

Demir Kubbe'nin bir tanesinin İsrail'e günlük olarak 2.5 ile 4 milyon dolar arasında bir maliyeti olduğu biliniyor.

İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak, Gazze sınırına 40 km mesafedeki İsrail şehirlerinde olağanüstü hal ilan edildiğini açıkladı. Olağanüstü hal kararı, bu bölgedeki ticaret merkezlerinin kapatılması, ticari hayatın felç olması anlamına geliyor.

Öte yandan Lübnan İslami Direnişi Hizbullah'ın İsrail'e karşı kullandığı sürpriz silah olan insansız uçağın Hamas tarafından da kullanıldığı ortaya çıktı.

İsrail Kanal 10 TV'nin iddiasına göre Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, Gazze'de insansız uçakla İsrail'e saldırı düzenlemek istedi.

Belirlenen hedeflere tam isabet edebilen tahrip güce sahip olan insansız uçaklar, havalanmasından kısa bir süre sonra İsrail ordusu tarafından imha edildiği bildirildi.

İsrail'in 4 gün önce başlattığı saldırılarda şimdiye kadar aralarında 9 çocuk ve İzzeddin el-Kassam Tugayı Komutanı Ahmet Cabiri'nin de bulunduğu 39 Filistinli yaşamını yitirirken 350 kişi de yaralandı.
Kaynak: http://www.ydh.com.tr/

"Gazze, askerlerinize mezar olacak. Tel Aviv'i alev topuna çevireceğiz"
17-11-2012



http://www.ydh.com.tr/ 'in haberi

İslami Cihat’tan İsrail’i sarsan istihbarat operasyonu

YDH- Gazze'deki Filistinli direniş hareketlerinin İsrail'in son saldırısına yanıtı şimdiye kadarkilerden çok farklı oldu.

4 gündür devam eden çatışmalarda Demir Kubbe'ye rağmen Fecr 5 füzelerini Tel Aviv'e ulaştırmayı başaran direniş hareketleri, elektronik savaşta da İsrail'e karşı üstünlük elde etmeyi başardı.

İslami Cihad Hareketi'nin askeri kanadı Kudüs Seriyyeleri, bugün öğle saatlerinde, Gazze'ye karşı yürütülen operasyona katılan 5 bin İsrailli subayın cep telefonlarına tehdit mesajı gönderdiğini açıkladı.

Kudüs Seriyyeleri'nin Enformasyon Bürosu'ndan yapılan açıklamaya göre mesajda "Gazze, askerlerinize mezar olacak. Tel Aviv'i alev topuna çevireceğiz" ifadelerine yer verildi.

Kudüs Seriyyeleri'nin bu açıklaması ilk başlangıçta, psikolojik savaşın bir parçası olduğu şeklinde yorumlandı. Fakat aradan çok fazla zaman geçmeden Kudüs Seriyyeleri, İsrailli 5 bin subaya ait isim, cep telefonu, e-mail ve ikamet yerlerine ilişkin bilgileri açıkladı.

Kudüs Seriyyeleri'nin bu girişimi, Filistin'deki direnişin istihbarat savaşında da İsrail'e karşı etkili bir mücadele verdiği şeklinde yorumlandı.

Nasrullah: Direnişe ateşkes şartları dayatılmasından kaygılıyız
17-11-2012



YDH- Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrullah, İsrail'in Gazze'ye kara operasyonuna kalkışmasının büyük bir aptallık olacağını söyledi.

Hizbullah Genel Sekreteri Seyyyid Hasan Nasrullah, devam eden Aşura gecelerinin üçüncüsünde el-Menar televizyonu aracılığıyla yaptığı konuşmasında, İsrail'le Filistinli direniş hareketleri arasında devam eden çatışmalara ilişkin tespitlerde bulundu.

Gazze'deki direnişin askeri gücünün yanı sıra sahip olduğu halk desteğinin de gücüne güç kattığını belirten Nasrullah, "Eğer direniş zayıf olsaydı ve halk da direnişe kucak açmasaydı, dünyada bu düşmanı durduracak hiçbir güç olmazdı. Hatta düşmanın hedeflerini gerçekleştirmeye yardımcı olurlardı" dedi.

Nasrullah "Gazze, düşmanın saldırılarına karşı durabildi, direndi ve mücadele etti. Hala da ediyor. Gazze'deki direniş, Tel Aviv ve Kudüs'teki hedefleri vurabilecek güce ulaştı. İsraillilerin bir sürprizle karşılaştıkları aşikar. Şimdi onlar, direnişin füze gücünü yok edebileceklerini sanmakta hata ettiklerini anladılar" diye konuştu.

Nasrullah, konuşmasına şöyle devam etti: "Düşman, saldırıdan bir ya da iki gün sonra direnişin, pes ederek ne pahasına olursa olsun ateşkes talebinde bulunabileceğini sanıyordu. İsrailli liderlerin ilk günlerde yaptığı açıklamalar bunun göstergesidir; fakat aksi bir durumla karşı karşıyayız. Direniş, bugün şartlarını dayatıyor. O şartlardan birisi de Gazze'ye uygulanan ambargonun tamamen sona erdirilmesidir."

Bazı Arap devletlerinin Direnişin sunduğu şartları geri çekmesi için direnişe baskı yapılmasından endişe ettiğini belirten Nasrullah "Elde ettiğimiz veriler, Gazze'nin ateşkese teşvik edilmesi için İsrail'in bazı devletlerden talepte bulunduğuna işaret ediyor. Direniş, güç, irade ve planlamaya sahip. Eğer İsrail, Gazze'ye karşı bir askeri operasyona kalkışırsa büyük bir aptallık yapmış olacak" dedi.

Nasrullah "İslam İşbirliği Örgütü, henüz bir tavır sergilemedi. Bazı Arap devletlerinden kınama açıklamaları duyduk, İsrail'in cezalandırılması gerektiğini söylediler; fakat bu nasıl olacak? Lübnan Dışişleri Bakanı Adnan Mansur, Arap Birliği Dışişleri Bakanları toplantısında önemli bir tavır sergiledi. İsrail'le her türlü anlaşmanın kesilmesi ve anlaşmaların iptal edilmesi çağrısında bulundu. Fakat diğer Arap Bakanlar, İsrail'le ilişkilerin kesilmesi, anlaşmaların iptal edilmesi ya da petrol silahının kullanılmasından söz etmedi" dedi.

Nasrallah son olarak "Bununla birlikte Arap Dışişleri Bakanları toplantısı sonuç bildirgesini görmeden peşin hükümde bulunmak istemiyorum. Arap devletlerinden uygun adımlar atmalarını istiyoruz. Biz, Arap devletlerin direnişe baskı yaparak ateşkes için şartlarından taviz vermesi için baskı yapacağından endişe ediyoruz.

Araplardan beklenen Gazze'ye gerçek bir destek vermektir. Gazze'nin zaferi kazanmaya gücü yeter" dedi.
http://www.ydh.com.tr/

KUMANDAN AHMED CABERİ'Yİ İSPİYONLAYAN HAİN SOKAK ORTASINDA ÖLDÜRÜLDÜ
18.11.2012



Gazze`de İsrail savaş uçaklarına Ahmad Caberi suikastı için koordinatları veren kişi olan Eşref Oveyda sokak ortasında vurularak infaz edildi.

İsrail yıllardır Filistin'de en büyük başarısını ve istihbaratını ajan yaptığı kişilerden sağlıyor. Gerek içeri sızdırılan elemanlar gerekse de devşirilen bazı Filistinlilerden alınan bilgiler İsrail'in hedef aldığı kişileri kolayca öldürmesine lojistik destek veriyor. İsrail bu şekilde bir çok Hamaslı yetkiliyi öldürdü.

İsrail tarafından çeşitli şantaj yada maddi olanaklarla kandırılan bazı Filistinliler geçmiş dönemde de Hamas İstihbarat Örgütü tarafından tespit edişmiş ve idam edilmişti.

Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin Kassam Tugayları'nın lideri Ahmed el-Caberi'nin şehit edilmesinde İsrail'e ajanlık yaptığı ve bilgi verdiği öğrenilen Filistinli sokak ortasında infaz edildi.

Kassam üyeleri dün Gazze'de İsrail için casusluk ve Caberi başta olmak üzere 15 Filistinlinin ölümüyle suçlanan Eşref Oveyda'yı sokak ortasında vurarak infaz etti.
TIMETÜRK

İzzeddin El Kassam Tugayları: "Başka sürprizlerimiz de var. İsrail hükümetinden kara saldırısı hatasını yapmasını bekliyoruz"
18.11.2012
Akdeniz üzerinde korsan İsrail’e ait bir savaş uçağının vurulduğu açıklandı. Filistin İslami Direniş Hareketi HAMAS’ın askeri kanadı durumundaki İzzeddin El Kassam Tugayları’nın sözcüsü Ebu Ubeyde halen devam eden basın toplantısında Akdeniz üzerinde korsan İsrail’e ait bir savaş uçağının vurulduğunu açıkladı.

Kassam Açıklaması (Ebu Obeyda): "Liderlerimizin suikastı yeni bir zaferdir. Hassas askeri bölgeleri hedef aldık. 5 milyon Siyonist, füzelerimizin menzilinde. İsrailliler istemeyecekleri bir kapı açtılar. Liderlerimize her yaptığınız suikast bizi özgürlüğe yaklaştırıyor. Bu sadece başlangıçtır. İsrail'in 1 uçağını Gazze denizi üzerinde düşürdük ancak İsrail medyası bunu saklıyor. El Cebari'nin kanı sizi sonsuza kadar izleyecek bir lanettir. Tel Aviv ve Kudüs'ün hedef alınması İsrail liderlerinin suçudur. Bu sadece Gazze için değil tüm Filistin için bir savaştır. Dünyayı şaşırtmayı başardık. Başka sürprizlerimiz de var. İsrail hükümetinden kara saldırısı hatasını yapmasını bekliyoruz"
Kaynak: TİMETÜRK / Oğuz Eser

Anonymous Gazze için 9 bin İsrail web sitesini hackledi.
17 Kasım 2012



Yapılan OpIsrael adlı operasyon, Filistinli mağdurlara adandı...

Anonymous tarafından örgütlenen OpIsrael operasyonu ile en az 9 bin İsrail web sitesi hacklendi.

İsrail Jerusalem Bankası ve İsrail Dışişleri Bakanlığı'nın İnternet sitelerinin veri dosyalarını silen Anonymous, çok sayıda kurumun e-mail hesaplarını da ele geçirdiğini açıkladı.

OpIsrael operasyonunu başarıyla gerçekleştirdiğini bildiren Anonymous, Gazze'de yaşananları tüm dünya ile paylaşmak için şu çağrıda bulundu:

"Anonymous'tan selamlar!

Bildiğiniz gibi, OpIsrael, İsrail'in saldırdığı Gazze mağdurlarına destek olmak için yapılan bir Anonymous operasyonudur. Gazze mağdurlarına desteğin bir yolu da, son saldırılardaki anlamsız şiddet olaylarına karşı farkındalığı yükseltmektir.

Anonymous bu çatışmaların yarattığı şiddet olaylarından yüksek derecede etkilenen Gazzelilerin gerçek, kişisel hikâyelerini kamuya açarak farkındalığın artmasına yardımcı olmak istiyor.

Eğer Gazze'de yaşıyor ve başınıza gelenleri paylaşmak istiyorsanız, lütfen bizimle internet aracılığıyla iletişim kurunuz.

Barış ve umut dileklerimizle.

E-mail adresimiz: OpIsrael@hushmail.com"
Kaynak: http://www.demokrathaber.net/

Terörist İsrail Gazze'de gazetecilerin kaldığı otele saldırdı: 4 gazeteci yaralandı
18.11.2012



Gaze'de bu geceki israil saidırısında yaralanan 4 gazeteciden biri olan Kamereman Kahder Al-Zahhar'in bacagi kesildi...
haber1001

İsrailli hahamın İran gafı
18-11-2012



YDH- İsrail’in önde gelen dini otoritelerinden Haham Jonathan Sacks, BBC’de katıldığı programda yayının henüz başlamadığını düşünerek söylediği sözleri toparlamakta zorlandı.

BBC’de katıldığı "Today" adlı programda canlı yayında olduğunu fark etmeyen, İsrail’in önde gelen dini otoritelerinden Haham Jonathan Sacks, Gazze’ye düzenlenen operasyonun İran’la alakalı olabileceğini söyledi.

Haham Jonathan Sacks, BBC sunucusunun canlı yayında olduklarını hatırlatması üzerine ise sözlerini toparlamakta güçlük çekti.

BBC’de yayımlanan Today programında sunucu Evan Davis, Gazze'ye düzenlenen operasyonla ilgili olarak Haham Rabbi Jonathan Sacks'a saldırının İran’la ilgisi üzerine bir soru sordu.

Henüz yayında olduklarının farkında olmayan Sakcs, kısa bir iç çektikten sonra soruya "Her şeyin İran’la alakalı olabileceğine inanıyorum" şeklinde cevap verdi.

Durumun farkına varan yardımcı sunucu Sarah Monague, "biz, biz şu an yayındayız" diyerek uyarıda bulundu.

Uyarı üzerine dini bir söyleme başvuran Sacks, "sadece Gazze’de değil tüm bölgede bir barış için sürekli dua ediyoruz. Şiddet kimseye kazanç sağlamaz, ne İsrail ne de Filistin bu şekilde kazanamaz. Artık herkesin barış için dua edip bir şeyler yapması gerektiği bir dönemdeyiz" dedi.

Programdan sonra Sacks’ın İran’la ilgili yorumunu neden tamamlamadığı, bu yorumun açıkça söylenmesini kendisinin mi doğru bulmadığı, yoksa programın yapımcılarının mı bu yorumdan rahatsızlık duyduğu tartışılırken BBC yaşanan olaydan ötürü Lord Sakcs'tan özür diledi.
Kaynak: http://www.ydh.com.tr/

Bir İsrail helikopteri düşürüldü
18-11-2012
Bir İsrail helikopteri düşürüldüYDH- Hamas’ın askeri kanadı olan İzzeddin el-Kassam Tugayları, İsrail’e ait bir helikopteri düşürdüğünü açıkladı.



YDH- Hamas’ın askeri kanadı olan İzzeddin el-Kassam Tugayları, İsrail’e ait bir helikopteri düşürdüğünü açıkladı.

Lübnan’dan yayın yapan el-Menar televizyonu, Hamas’ın askeri kanadı olan İzzeddin el-Kassam Tugaylarının İsrail’e ait bir helikopteri düşürdüğünü Gazze kıyılarındaki İsrail savaş gemilerine de 3 roket fırlattığını bildirdi.

İzzeddin el-Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde, dün Hamas’a ait el-Aksa televizyonu aracılığıyla yaptığı açıklamada İsrail’e ait üç savaş uçağını düşürdüklerini belirtmişti.

Öte yandan İsrail’in bugün Gazze’ye yönelik saldırısında 14 kişilik bir Filistinli aileyi katlettiği bildirildi.
http://www.ydh.com.tr/

Gazze Gazasından Son Dakika notları
18.11.2012

RNN | TR : Son dakika :İsrail televizyonu 7. kanalına göre, Filistinlilerin attığı füzelerden birinin parçaları İsrail Gen. Kur. Başkanı'nın evinin üzerine düştü.#.

RNN | TR : Son dakika :Haaretz: Filistinli komşular 12 sivil İsrailliyi öldürdü .

RNN | TR : Son dakika : El-Halil'deki Halhul köprüsünün yakınlarında şuanda çatışma yaşanıyor, işgalciler yoğun bir şekilde gaz bombası fıratıyorlar.#.

'RNN | TR : 'Hicaret elsecil'' operasyonu basladigindan beri Gazze'den İsrail'e 540 füze fırlatıldı ,10'dan fazla ev ve bir çok araba yerle bir edildi.#.

RNN | TR : Son dakika :İsrail medyası :Biraz önce ticari bir pazara filistinliler tarafından fırlatılan roket sonucu Osdod şehrinde 3 siyonist yaralandı.#.

RNN | TR : Son dakika : İsrail Medyası, Eilat şehrinde patlama meydana geldiğini duyurdu

RNN | TR : Son dakika : Siyonistlerin Gazze saldırılarında şuana kadar ki sonuç : 73 şehit , 680'den fazla yaralı


Filistin'deki katliamın bize ulaşan kısmı ...Nasıl Hesap Vereceğiz ?

RNN | TR : Son dakika :Gazze Şeridi'nin kuzeyinde son gerceklestiren hava saldirisinda 8 yaşındaki Hüseyin Celal Nasır sehit oldu.#.

RNN | TR : Son dakika : İsrail; 44 milyon kez elektronik saldırıya maruz kaldık dedi.
Geçen çarşamba'dan beri Gazze şeridinde yapılan operasyonlar sonrasında İsrail kamu kurum ve kuruluşlarına ait siteler milyonlarca kez korsanlık girişimine maruz kaldı.

RNN | TR : Son dakika : İsrail Gazze'ye yaptığı operasyonlarda günlük 400 milyon dolar harcıyor.#.

RNN | TR : İbrani 2. Kanalı : Bugün Aşkalon şehrine Filistin'den 25 füze fırlatıldı.#.

RNN | TR : Son dakika : Hamas Liderlerinden İzzet Raşk : Mısır'ın Türkiye ve Katar destekli ateşkes çabaları henüz bir sonuca varmadı.Direnişçiler ,saldırılar ve katliam politikası durdurulmadan ve Gazze kuşatması sona ermeden ne pahasına olursa olsun ateşkesi kabul etmeyecektir.

RNN | TR : Son Dakika: İsrail savaş uçaklarının Gazze'nin güneyinde bir motosikleti hedef alması sonucu Ahmed Abu Amrah ve Nabieel Abu Amrah şehit oldu.

RNN | TR : Tıbbi Kaynaklar Ramallah'taki Kalandiye çaddırındaki evlerine gaz bombası atılan 20 aylık Necib Ahmed Necib isimli bir bebeğin şiddetli bir şekilde yanması sonucu şehid olduğunu bildirdi. .#.

Gazze`de İsrail savaş uçaklarına Ahmad Caberi suikastı için koordinatları veren kişi olan Eşref Oveyda sokak ortasında vurularak infaz edildi.

İsrail Aşkelon kentinin elektrik santrali havaya uçuruldu, kentte elektriklerin kesildiği söyleniyor.

Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin Kassam Tugayları, Gazze sahili açıklarında İsrail'e ait bir savaş gemisini vurduğunu duyurdu.

Kassam Tugayları yaptığı yazılı açıklamada,
''Mücahit askerlerimiz 3 füzeyle Gazze sahili açıklarında bir İsrail savaş gemisini vurmuştur'' ifadesini kullandı.



Yahudiler, Amerika'da İsrail'in Gazze saldırısını protesto etti... Pankartta "Filistinliler özgürlük Savaşçılarıdır".

‎Afganistan’ın güneyinde bir işgalci ABD askeri daha öldürüldü.

Lanet İsrail’in Aşkol bölgesine sadece bugün , Direnişçi Mücahidler 41 Roket gönderdi.

Batı Şeria'nın Beyt Lahim Mıntıkasında ,Filistin'li Yiğitler bir Askeri Jip'i Ateşe verdiler.

RNN | TR : Son dakika :İsrail Kanalı 2 Muhabiri : ''İsrail ordusu yedek orduyu yemeksiz bıraktı,onlar şimdi Siderot yerleşim sakinlerinden yemek dileniyorlar.''

Mısır’dan Gazze’ye gelen gençler halk tarafından çoşkuyla karşılandı.
Gazze’ye giriş yapan Mısırlı gençler ve Gazzeli gençler birleşerek bir gösteri yapmaya başladı.
El Aksa TV’nin canlı olarak yayınladığı gösteride korsan İsrail ve büyük şeytan Amerika lanetlenirken, direnişin en büyük destekçileri İran ve Suriye lehinde sloganlar atılıyor.

Son Dakika:


Kassam Füzelerinin Vurduğu İsrail'liler, Çok Sayıda Ölü Ve Yaralı Var.


RNN | TR : Mısır'dan Gazze'ye giden aktivistler Şifa Hastahanesinin önünde büyük bir Filistin Bayrağı açtılar.

http://sphotos-h.ak.fbcdn.net/hphotos-ak-prn1/522449_377301789022967_656075049_n.jpg
İsrail İç Güvenlik Bakanı Avi Dichter’in dün Gazze sınırındaki teftiş sırasında , Hamas tarafından atılan füze sonrasında korkuyla kaçtığını gösteren fotoğrafı

Hamas, İsrail Genelkurmay Başkanı'nın Evini Vurdu.
İsrail Televizyonları Haberi Doğruladı.
Haber1001


Gazze'de şehit sayısı 110'u buldu...

Batı Şeria'da işgalci İsrail polisi ile Filistinlilere yine saldırdı
02 Şubat 2013



Batı Şeria'da yaşayan Filistinliler İsrail yerleşimlerini protesto ediyor.

Gösterilerde işgalci İsrail polisi Filistinlilere saldırıyor.

Batı Şeria'da yaşayan Filistinlilerin işgalci İsrail yerleşimlerini ve ayrım duvarını protesto etmek için düzenlediği gösteriler sürüyor.

Batı Şeria'daki Burin köyündeki barışçıl gösterilerde işgalci İsrail polisi yine göstericilere plastik mermiler ve göz yaşartıcı gazlas aldırdı.

Batı Şeria’da 520 bin nüfuslu 250 Yahudi yerleşim birimi bulunuyor.

Filistinliler, her hafta düzenledikleri gösterilerde Batı Şeria'daki Yahudi yerleşimlerin durdurulması ve kapalı yolların açılması isteklerini dile getiriyor.
haber1001

İsrail askerleri bir Filistinliyi vurdu
İşgalci İsrail askerleri, Batı Şeria'da bir Yahudi yerleşimine girmek isteyen Filistinliyi vurarak şehid etti. 23.07.2010 haber1001

Filistinli militanlardan İsrail'e roket saldırısı
Gazze Şeridi'ndeki Filistinli militanlarca, İsrail'in Gazze ile sınırı yakınındaki Aşkelon kentine roket saldırısı düzenlendi. Grad tipi roket, herhangi bir yaralanmaya yol açmadı. Bir apartmanın boş olan iki katı ile bazı araçlar zarar gördü, civardaki binaların pencereleri kırıldı. 30.07.2010 TEL AVİV netgazete

Bu da Filistinliler'in iftar çadırı!
h[img]ttp://www.netgazete.com/images/news/723311_1.gif[/img]
Abluka altında olması sebebiyle İsrail'in hiçbir şeyin girişine izin vermediği Gazze'de halkın yüzde 70'i yoksulluk sınırı altında yaşıyor. İsrail saldırılarında evlerini kaybeden Filistinli ailelerin birçoğu, zor şartlar altında hayatlarını sürdürüyor. İftarlarını çadırda yapan Filistinliler, yine de hallerine şükrediyor. 04.09.2010 BEIT LAHIYA netgazete

Doğu Kudüs'te durum gergin
Doğu Kudüs'ün Silvan mahallesinde sabaha karşı bir Filistinlinin vurularak öldürülmesinin ardından bölgede gerginlik artarken, İsrail polisleriyle Filistinliler arasında şiddet olayları meydana geldi. 23.09.2010 TEL AVİV netgazete

Siyonist işgalci İsrail katlettiği Filistinlilerin cenaze törenlerine de saldırdı
04 Nisan 2013


En son Ekim tarafından Cmt Şub 02, 2013 10:13 pm tarihinde değiştirildi, toplam 1 kere değiştirildi
Başa dön
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder
Alemdar
Site Admin


Kayıt: 14 Oca 2008
Mesajlar: 3538
Konum: Avustralya

MesajTarih: Pzr Ksm 18, 2012 7:13 pm    Mesaj konusu: Hamas: Üç savaş uçağı düşürdük Alıntıyla Cevap Gönder

Kassam Genel Komutanı Dayf: "Ey Kassam'ın evlatları!Düşmana acıyı tattırın! Allah'ın zaferine güvenin!"
20-11-2012

http://www.ydh.com.tr/ 'nin haberi:



Kassam komutanı Dayf'tan İsrail'e tehdit

YDH- İzzeddin el-Kassam Tugayları Komutanı Muhammed Dayf, kara operasyonuna kalkışacak İsrail'in büyük bedel ödeyeceğini söyledi.

Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları Genel Komutanı Muhammed Dayf, İsrail'in yardımcısı Ahmet Cabiri'ye suikast düzenlemek ve Gazze'ye savaş açmakla büyük bir aptallık örneği sergilediğini söyledi.

İzzeddin el-Kassam Tugayları'nın resmi web sayfasında yer alan habere göre Dayf, bugün yaptığı açıklamasında, "Düşman, gerçekleştirdiği saldırılar karşısında büyük bedel ödemelidir. Ey Kassam'ın evlatları! kendinizi ispat edin elinizde ne varsa sergileyin! Düşmana acıyı tattırın! Allah'ın zaferine güvenin!" dedi.

İsrail'in kara operasyonuna başlaması halinde İsrail askerlerinin esir alınacağı tehdidinde bulunan Dayf "Düşmanın işaret ettiği kara harekatı, esirlerimizi kurtarmak için büyük umut olacaktır" diye konuştu.

İsrail'in saldırılarına karşı Kassam Tugayları'nın başlattığı "Siccil Taşı Operasyonu"na dikkat çeken Dayf "Siccil Taşı, Furkan Savaşı'ndan sonraki hazırlık döneminin sonucudur" dedi.

Dayf son olarak, Filistin topraklarının işgalciden temizlenmesi için İslam ve Arap halklarının tüm enerjisini toplayarak kendilerine destek olmalarını istedi.


Hamas: "3 savaş uçağı düşürdük; Daha çok sürprizimiz olacak"
18-11-2012



YDH- Arap Birliği'nin Gazze'de ateşkesi sağlamak için temaslarda bulunduğu saatlerde Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları'nın resmi sözcüsü Ebu Ubeyde, İsrail'e meydan okudu.

Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları'nın resmi sözcüsü Ebu Ubeyde, Gazze'den yayın yapan el-Aksa televizyonundan canlı yayınlanan konuşmasında İsrail'in saldırılarına 900 füzeyle karşılık verdiklerini, 3 savaş uçağını düşürdüklerini açıkladı.

İsrail'in hava ve kara üslerinin hedef alındığını belirten Ebu Ubeyde, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Şu ana kadar 900 füze saldırısı düzenledik. Bu rakam, 2009'daki savaşın 10 katıdır.

Tel Aviv ve Kudüs'teki hedefleri, Fecr-5 füzeleriyle vurduk. Hedeflerimize tam isabet ettiğimizi biliyoruz. Düşman, şimdiden hasar tespiti yapmakla meşgul olabilir.

M-75 füzesi, yüzde 100 yerli üretimdir. Menzili, 75 ya da 80 km. dir. Düşmanın "Demir Kubbe" kalkanını aştık. Kassam, yeni savaş metotlarıyla düşmanı şoke etti. Daha çok sürprizimiz olacak...

İsrail askeri aracını 3 km mesafeden vurduk. Düşmanın iki uçağını vurmayı başardık. Üçüncüsü Gazze'nin batısında denize düştü. Denize düşürdüğümüz F-16'nın parçalarını toplamaya başladık. Düşman, düşen uçağını açıklamak zorunda kalacak."

5 milyon İsraillinin füze tehdidi altında yaşadığını belirten Ebu Ubeyde "5 milyon İsrailli ateşimiz altında. Siyonistlere sözümüz şudur: Sizin sığınaklara doluşmanızı liderleriniz istedi" dedi.

İzzeddin el-Kassam Tugayları Genel Komutan Yardımcısı Ahmet Caberi'nin öldürülmesinin kendilerini yıldırmadığını belirten Ebu Ubeyde "Liderlerimize düzenlenen suikastlar, bizim için yeni bir fetih ve yeni bir zaferdir" dedi.

Ebu Ubeyde yaklaşık 15 dakika süren konuşmasında, İsrail'in Gazze'deki direnişin askeri gücüne büyük darbe vurduğu iddialarını kesin bir dille yalanladı.

El-Kassam ve Gazze'deki diğer direniş hareketlerinin oldukça iyi konumda olduklarını belirten Ebu Ubeyde, Arap ve İslam dünyasının desteğin beklediklerini söyledi.

İsrail'in kara operasyonuna karşı da uyarılarda bulunan Ebu Ubeyde "Düşmanın Gazze'ye düzenleyeceği bir kara harekatı, her zamankinden daha aptalca bir karar olacak" diye konuştu.

Öte yandan Arap Birliği'nin sürdürdüğü ateşkes girişiminde henüz sonuç alınamazken İsrail'in son dört günde Gazze'ye düzenlediği hava saldırısında ölenlerin sayısının 46'ya yaralı sayısının ise 370'e yükseldiği bildirildi.
Kaynak: http://www.ydh.com.tr/

Hamas Lideri Meşal: "Kurban, Katile Garanti Sunmaz"
19 Kasım 2012



Yüzsüzlüğün böylesine pes: Siyonist çete hem kudurmuş gibi saldırıyor; kahraman gazzze halkından ummadığı bir karşılık görünce de araya işbirlikçileri koyup ateşkes istiyor, üstüne üstlük bir de Gazzeli akıncıların bir daha böyle karşılık vermeyeceğine dair garanti istiyor...

Bu komuda TRT'nib haberi şöyle:

Hamas Lideri Meşal, İsrail'in ateşkes konusundaki şartlarına tepki gösterdi.

Hamas'ın Siyasi Büro Şefi Halid Meşal, İsrail yönetiminin, ateşkes için Gazze'den ateş açılmamasını şart koşmasıyla ilgiyle olarak, ''Kurban, katile garanti sunmaz. Gazze halkı cani olmadığı için garanti sunmak gibi bir yükümlülüğü yoktur" dedi.

Sina'nın Gazzeliler için yeni vatan haline getirileceği yönündeki spekülasyonlara da cevap veren Meşal, "Mısır halkına şunu söylüyorum: Müsterih olun, 'Gazze 1967 yılından beri savaşa karşı koyuyor ve buna rağmen halk Gazze'den çıkmadı'' diye konuştu.

"Mısır'dan Arabuluculuk Talep Ettiler"

Mısır'ın başkenti Kahire'de basın toplantısı düzenleyen Meşal, İsrail, ABD ve bazı Avrupa ülkelerinin, Gazze'de ateşkes sağlanması için Mısır'dan arabuluculkuk talebinde bulunduğunu belirtti.

İsrail yönetiminin, ateşkes için Gazze'den ateş açılmamasını şart koşmasına değinen Meşal, ''Kurban, katile garanti sunmaz. Gazze halkı cani olmadığı için garanti sunmak gibi bir yükümlülüğü yoktur. Ancak İsrail'in kendisi cani olduğu için ülkemizi terk etmesi gerek'' şeklinde konuştu.

Hamas'ın Ateşkes İçin Ortaya Koyduğu Şartlar

Hamas hareketinin ateşkesi kabul etmek için eski veya yeni bir takım şartlar ortaya koyduğunu dile getiren Meşal, bu şartları, saldırıların durması, ambargonun kaldırılması ve suikast siyasetinin durması olduğunu belirtti.

Gazze'de yaşananlardan Haması sorumlu tutan Batı ülkelerini de eleştiren Meşal, bu ülkelerin ''caniyi bırakarak kurbana saldırdıkları için ahlaki çöküş içinde olduğunu'' savundu.

"Gazze Halkıyla Dünyaya Sürpriz Yapacağım"

Gazze'yi ziyaret edeceğini de açıklayan Meşal, ''Gazze'yi ziyaret edeceğim, Gazze ve halkı ile dünyaya sürpriz yapacağım'' ifadesini kullandı.
"Filistin Dışında Alternatif Yoktur"

Sina'nın Gazzeliler için yeni vatan haline getirileceği yönündeki spekülasyonlara da değinen Meşal, ''Biz Sina Yarımadası ve Mısır ile gurur duyuyoruz ancak Gazzeliler için vatan olarak Filistin'in dışında alternatif yoktur. Sina da onlar için alternatif olamaz'' dedi.

"Mısır Halkına Şunu Söylüyorum: Müsterih Olun"

Meşal, bazı Gazzelilerin Sina'ya yerleştirilmesi söylentilerine değinerek, ''Bize böyle bir şey sunulmadığı gibi bu senaryoyu kabul etmemiz de mümkün değildir. Mısır halkına şunu söylüyorum: Müsterih olun, Gazze 1967 yılından beri savaşa karşı koyuyor ve buna rağmen halk Gazze'den çıkmadı'' diye konuştu.

Erdoğan Gazze’nin BOP tarafında
Mehmet Emin Koç
19 Kasım 2012



Amerika ve İsrail, İslam coğrafyasında adım adım Büyük Ortadoğu Projesi’ni (BOP) gerçekleştiriyorlar. BOP’un güncellenmiş versiyonu olan Arap Baharıyla bayağı yol kat etmiş vaziyetteler.

Bölgedeki tüm gelişmeler, bu kapsamda yaşanıyor.

İsrail’in, Gazze başta olmak üzere Filistin’e yönelik bombalama ve katliamları da BOP ekseninde gerçekleşiyor.

AKP bu işin neresinde?!

Burada asıl sorulması gereken soru, Türkiye ve AKP hükümetinin bu işin neresinde olduğudur!

Erdoğan ve hükümeti, Büyük Ortadoğu Projesi’nin neresindedir?!
Bu sorunun cevabını bilenler, Erdoğan’ın Gazze’nin gerçekten neresinde olduğunu idrak etmiş olurlar.

Erdoğan, BOP’un hala eş başkanıdır. Bölgede BOP’un maymuncuğu Türkiye’dir.

Erdoğan, Büyük Ortadoğu Projesi’nin eş başkanlığından samimiyetle vazgeçmediği müddetçe, projenin sahipleri olan Amerika ve İsrail’in bölgedeki talepleri doğrultusunda BOP’a katkı sağlamaya devam edecektir.
Türk milleti ve bölge ülkeleri, Türkiye’nin ve Erdoğan’ın BOP’taki bu pozisyonunu ve temel misyonunu idrak etmediği müddetçe, bölgedeki gelişmeleri doğru okuyamaz, hızla kıyamet savaşına doğru sürükleniriz.

Gazze, BOP ekseninde bombalanıyor

BOP işi henüz yeni çıktı, demeyim; 1947’li yıllarda Dünya İklim Değişikliği raporuyla ABD’nin kendine yeni bir vatan arayışı ile İsrail’in Arz-ı Mev’ud inancı ekseninde Ortadoğu’nun kalbine yerleştirilmesi örtüşüyor. BOP tohumu o zaman atıldı.

İsrail, Gazze’yi BOP ekseninde bombalamaya devam ediyor. Çoluk-çocuk demeden Filistin halkını yok etmeyi sürdürüyor. Başbakanlık binalarını başlarına yıkıyor.

Erdoğan’ın klasik ifadesiyle, “İsrail, devlet terörü” uyguluyor.

Erdoğan sadece gaz alıyor

Erdoğan, ne yapıyor. Bölgede gaz alma turuna çıkıyor, havanda su dövüyor.

Mavi Marmara baskınında yaptığı gibi…

Davos’ta “one minutes” tiyatrosu sergilediği gibi...

Haziran 2010’da Toronto’daki G-20 Zirvesi’nde ve 2011’in Mayıs’ında Güney Afrika Cumhuriyeti’nde “İsrail’i, bölge için tehdit unsuru olarak görüyorum. Çünkü kendisinde atom bombası var. İsrail işgalci durumunda ve devlet terörü uygulamaktadır, bölgede... Bu devlet terörü uygulaması yeni değildir” diyerek keyif bağışladığı gibi…
Sadece havanda su dövüyor.

Önceki gün Mısır’da da aynı şeyi yapıyor.

Erdoğan, Mekke’den Beyrut’a, Şam’dan Ankara’ya, Ramallah’tan Gazze’ye ve Kudüs’e uzanarak “şehirlerin kardeşliği”nden fasıl açıyor. “Bu şehirlerde dökülen her damla kan bizim damarlarımızdaki kandır” çıkışıyla keyif bağışlıyor.

Suriye isyancısına silah, Filistin mazlumuna laf
Bu kadar koca koca lafların ardından İsrail’e karşı hangi somut sonuçlar çıkıyor? Hiç…

Suriye’deki isyancılara her türlü silah-mühimmatı sağla… İsrail’in bombardımanı altındaki Filistinli mazlumlara sıra gelince, kuru laf gönder!
Buyur, gönder bakalım Filistin’deki Müslümanlara mühimmat ve silah!
Suriye’de Müslümanı Müslümana kırdırtmak için seferber olmak değildir maharet!

Madem ki iş, zalim-mazlum karşısında vaziyet almadır, işte sana mazlum Filistin… Suriye’deki, hatta Yemen’deki isyancılara, her türlü desteği veren ve gemilerle silah gönderdiği açığa çıkan Türkiye, Gazze’deki mazlumlara silah-mühimmat göndersin bakalım, gönderemez!

Erdoğan, İsrail devlet terörü karşısında havanda su dövüyor. Büyük Ortadoğu Projesi eş başkanlığı ekseninde Amerika ve İsrail’in taleplerine göre vaziyet alıyor!

Erdoğan ve AKP hükümeti, Gazze’nin BOP tarafında duruyor!

Suriye halkı anladı, sıra Filistin’de..

Suriye halkı, Erdoğan’ın BOP eş başkanlığının ne anlama geldiğini 20-25 ay öncesine kadar anlamamıştı. Bilakis Erdoğan’ı, bölgenin Emir’el Mü’minin’i diye algılıyor, evlerinin baş köşelerine Esad ile birlikte fotoğraflarını asıyorlardı.

Ne zaman ki BOP kapsamında iç isyan ve terör başkaldırdı; takke düştü, Erdoğan görüldü.

Başlarına Başbakanlık binası yıkılan Hamas ve Filistin yöneticileri de, hala Erdoğan’ın BOP misyonunu idrak etmiş değiller… Neo-halife diye görüyorlar, AKP kongresinde yere-göğe sığdıramıyorlardı.

Suriye gibi şimdi onlar da anlayacaklar Erdoğan’ın BOP misyonunu!
İsrail’in Mavi Marmara katliamı, Türkiye’deki bazı kesimleri Erdoğan’ın BOP vaziyeti bağlamında ayıktırdığı gibi; İsrail’in Gazze katliamına karşı havanda su döven Erdoğan profili, onun Büyük Ortadoğu Projesi eş başkanlığının bölgede anlaşılmasına önemli katkı sağlayacaktır.

Mısır’da BOP duruşu

İsrail’in en acımasız soykırımı ve devlet terörünü sürdürdüğü, bölgenin bu telaşla Mısır’da soluğu aldığı saatte Erdoğan, hala Suriye’ye karşı Don Kişotluk yapmayı sürdürüyor. En sıcak gündem olan Gazze katliamını üç-beş satırla geçiyor.

Filistin’e her zaman olduğu gibi yine biraz kuru ekmek göndereceğiz!
Amerika böyle istiyor, bu kadarını istiyor çünkü… BOP eş başkanlığı bunu gerektiriyor!

Türkiye ve İslam ülkeleri, bu gerçeği görmedikleri müddetçe, bölgede kimse huzur bulamaz.

Kaynak: http://www.yenimesaj.com.tr/?artikel%2C12003652


RNN | TR : Hindistan'dan Gazze'ye destek yürüyüşü

Gazze diz çökmeyecek
M Mustafa Uzun
21.11.2012



Gazze Şifa Hastanesinin tam kapısındaydım bugün saatlerce.

Ambulanslar sürekli yaralı taşıyor. Her ambulansın kapıya sirenler ile yanaşmasının ardından gazeteciler koşuşturuyor. Arka kapı açılıyor ve yaralı içeri alınırken fotoğrafları çekiliyor. Kapıda gözleri yaşla bekliyoruz. Vurulan her yürekle biz yıkılıyoruz. Yaralı geliyor, yanında büyük ihtimalle annesi. Onun gözünde gözyaşı yok, telaş yok, yılgınlık yok. Türkiye'de anneler çocuklarının başı ağrısa bundan daha telaşlı ve bitkin olurlar.

Ve o geldi.
O acı ambulans. Gazeteciler arka kapıya saldırdılar. Askerler koruma sağlıyorlar. Ben acı acı bakarken ön kapı açıldı. Görevli indi, kapıyı açık bıraktı. Tek başına, ön kapıdan ambulansın içinde gibiyim.

Baktım. İçeride 3 şehit.

Hayır 2.

2 şehit.

Biri... ikiye bölünmüş.

Yanmış.

Parçalanmış.

Orada. 2 metre dahi yok aramda. Yatıyor.

Hayır, daha önce de elbette can vermiş insan gördüm. Swatk Vadisinde daha fecilerini gördüm. Ama burası Gazze. Görevliler arka kapıyı açtı. "ŞEHİT" diye müjdeyi verdi bekleyenlere. Emin olun müjde gibi verdi. Tekbir getirdi. Tekrar tekbir getirdi.

İstem dışı. Emin olun gazetecilik iç güdüsü ile kayda girdim ama kamerama bakmadan. Ne çektiğimi görmeden sadece şehide bakarak. Göz yaşları ile...

Bana asır gibi geldi. Zaman dondu diyorlar ya, öyle.

Sonra gitti. Kanatlandı o iki şehit de. 2 asker kucakladı, içeri götürdü ama onlar çoktan Rablerinin katına varmışlardı bile.

İnna lillahi inna ileyhi raciun.




Neden anlatıyorum?

Gazze'deyim ve Gazze'yi ümmete anlatmak boynumuzun borcu. Gazze'yi doğru anlatmak zorundayız. Gazze emin olun mağdur değil. Gazze dimdik ayakta.

O şehitler kapıya yanaştığında halkın tepkisi, sağı solu parçalanmış yaralıların yüzü, evladını kaybeden annenin annenin sesi, sokaklarda hiçbir şeye aldırış etmeden top oynayan çocukların cesareti, İsrail savaş uçaklarının sesleri altında alış veriş yapan kadınların vurdumduymazlığı, koca şehrin dünyayı ciddiye almayan dik başlılığı, umudu, sevdası, direnişi, kuvvetidir aslolan benim size yansıtmam gereken.

Gazze'nin evet acil sağlık malzemelerine ihtiyacı had safhada. Gıda telaşı var. Kış elbiseleri, battaniyeler gerekiyor binlerce. Cansuyu Derneği adına buradayım ve şu anda 30 kamyon malzemenin yüklemesi devam ediyor. Anadolu halkı sahip çıkıyor kardeşine ve çıkmalı da. Ama bil ey dünya; kimsenin ama kimsenin umrunda olmasa dahi GAZZE AYAKTA DURACAK...

Emin olun Gazze hepimizden güçlü. Gazze'yi alt etmesi mümkün değil İsrail'in. 180 değil 18.000, 180.000 insan katledilse yine Gazze diz çökmeyecek inşallah.

Gazze diz çökmeyecek.

M. Mustafa Uzun
Gazze
www.beyazhaberler.com


Filistinli akıncılar Tel Aviv’de bir otobüs uçurdu: Çok sayıda ölü ve yaralı var
21-11-2012



Filistinli akıncılar Tel Aviv’de bir otobüs uçurdu: Çok sayıda ölü ve yaralı ölü ve yaralı olduğu bildiriliyor
YDH'nin haberine göre eylemi iki ayrı direniş örgütü üstlendi.

El Alem televizyonu, bugün Tel Aviv’de İsrail savunma bakanlığına çok yakın bir mesafede bir otobüse düzenlenen bombalı eylemin sorumluluğunu el-Fetih’in askeri kanadı olan Aksa Şehitleri Tugayı’nın üstlendiğini bildirdi.

Lübnan'dan yayın yapan el-Meyadin televizyonu ise Tel Aviv'deki otobüs saldırısını Ahmed Cibril liderliğindeki Filistin Halk Kurtuluş Cephesi-Genel Komutanlık'ın askeri kanadı olan Şehit Cihat Cibril Tugayları'nın üstlendiğini duyurdu.

Hamas ve İslami Cihat, Tel Aviv’de düzenlenen saldırıyı tebrik etti.
haber1001

İsrail ve Filistinli hareketler ateşkeste anlaştı: "Ateşkesle bu savaşın galibi Hamas oldu"
21-11-2012



http://www.ydh.com.tr/ 'nin haberi:

İsrail ve Filistinli hareketler ateşkeste anlaştı

İsrail ve Filistinli hareketler ateşkeste anlaştıYDH- İsrail ile Filistinli hareketler, 8 gün süren çatışmaların ardından ateşkeste anlaşmaya vardı.

YDH- İsrail ile Filistinli hareketler, 8 gün süren çatışmaların ardından ateşkeste anlaşmaya vardı.

el-Menar TV'nin haberine göre Hamas'ın resmi sözcüsü Fevzi Berhum, ateşkese varıldığını, ateşkesin bugün akşam saat 21:00'de yürürlüğe gireceğini açıkladı. ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ile Mısır Dışişleri Bakanı Muhammed Kamil Amr da Kahire'de düzenlediği basın açıklamasıyla ateşkes kararı doğruladı.

Ateşkes kararı, Clinton'un devreye girmesinden sonra alındı. Dün gece ve bugün İsrail'deki temaslarını tamamladıktan sonra Kahire'ye geçen Clinton, ateşkes için Mısırlı yetkililerle görüşmelerde bulundu. Düzenlenen basın açıklamasında Clinton, ateşkes için gösterdiği çabadan ötürü Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'ye teşekkür etti.

Hamas'ın Siyasi Büro Başkan Yardımcısı Musa Ebu Merzuk, direnişin sunduğu şartların İsrail tarafından kabul edildiğini söyledi. Taraflar arasında varılan anlaşmaya göre İsrail, deniz hariç Gazze'ye uygulanan ambargonun kaldırılmasını kabul etti. İsrail ayrıca Gazze'ye yönelik saldırılarını ve suikast siyasetini durdurmayı kabul etti.

Ateşkes kapsamında sınır kapısının 24 saat içerisinde açılarak insan ve temel tüketim maddelerinin girişine izin verileceği bildirilirken İsrail'in saldırıları durdurmasına karşı Gazze'deki Filistinli hareketler ise Gazze'den İsrail'e yönelik saldırı düzenlememeyi kabul etti.

Ateşkes anlaşmasını değerlendiren İsrail'deki muhalefet partisi Kadima Başkanı Shoul Mofaz, "Ateşkesle savaşın galibi Hamas oldu. İsrail ise yenilmiş oldu" dedi.

Hamas'ın Siyasi Büro Başkanı Halid Meşal ile İslami Cihad Hareketi lideri Ramazan Abdullah Şallah'ın saat 20:30'da basın açıklaması düzenleyeceği bildirildi.

Kahire'de düzenlenecek bu basın açıklamasına eş zamanlı olarak İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu da Savunma Bakanı Ehud Barak ve Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman'la Tel Aviv'de ortak basın açıklaması düzenleyecek.

İsrail'in 8 gündür Gazze'ye yönelik olarak düzenlediği hava saldırılarda çoğunluğu çocuk ve kadınlardan oluşmak üzere 162 kişi yaşamını yitirirken 1500'den fazla kişi de yaralandı.

Ebu Merzuk: İsrail, direnişin tüm şartlarını kabul etti


YDH- Hamas Siyasi Büro Başkan Yardımcısı Musa Ebu Merzuk, İsrail’in Filistin direnişinin tüm şartlarını kabul ettiğini açıkladı.

YDH- Hamas Siyasi Büro Başkan Yardımcısı Musa Ebu Merzuk, İsrail’in Filistin direnişinin tüm şartlarını kabul ettiğini açıkladı.

Bugün varılan ateşkes anlaşmasından sonra el-Arabiya televizyonuna açıklamada bulunan Hamas Siyasi Büro Başkan Yardımcısı Musa Ebu Merzuk, İsrail’in kendileri tarafından ileri sürülen tüm şartları kabul ettiğini belirterek ateşkesin garantörlüğünü Mısır’ın üstlendiğini açıkladı.

İsrail’in tüm sınır kapılarını açmayı kabul ettiğini belirten Ebu Merzuk, abluka konusundaki durumun ilerleyen günlerde belirleneceğini söyledi.

Ateşkesle birlikte İsrail’in Filistinlilere yönelik suikastları durdurmayı da taahhüt ettiğini belirten Musa Ebu Merzuk, buna karşılık direnişin de İsrail’e füze saldırılarını durduracağını söyledi.

'İsrail'le müzakereler sürdürülemez'
24 Mayıs 2011

İsrail Başbakanı'nın açıklamalarını ırkçılığa davet olarak nitelendiren Ebu Zuhri, Netanyahu'nun çağrısından sonra müzakereleri sürdürmenin abes olduğunu dile getirdi.

İslami Direniş Hareketi Hamas sözcüsü Dr. Sami Ebu Zuhri, İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu'nun 1967 sınırlarına dönüş olmayacağı yönündeki açıklamalarının ardından işgal rejimiyle müzakereleri sürdürmenin yanlış ve abes olacağını söyledi.

Ebu Zuhri, bugün konuyla ilgili bir açıklama yayınladı. Filistin Enformasyon Merkezi'ne ulaşan açıklamada, Netanyahu'nun yeniden Yahudi devleti ilanı çağrısında bulunmasının ırkçılığa davet olduğu ve bu daveti destekleyen herkesin ırkçılıkla suçlanacağı ifade edildi.

Ebu Zuhri, Hamas Hareketi'nin Filistin halkının haklarının ve topraklarının aleyhine işgal devletinin meşruiyetini tanımayacağını bir kez daha yineledi.

ABD Başkanı Barack Obama da İsrail'in baskılarına boyun eğerek işgal devletinin 1967 sınırlarına çekilmesi gerektiği yönündeki görüşünden üç gün içinde çark etmiş ve Amerikan-İsrail Halkla İlişkiler Komitesi'nde (AIPAC) yaptığı konuşmada yanlış anlaşıldığını savunarak toprak değişiminden söz etmeye çalıştığını ileri sürmüştü.

Dünya Bülteni

Filistinliler 'devlet' için sokağa çıkacak
2 Ağustos 2011
Batı Şeria'da, Filistin Devleti'nin tanınması için BM'de yapılacak oylama arifesinde, İsrail'e karşı kitlesel gösteriler planlanıyor

Filistin Yönetimi yetkilileri, Filistin devletini tanıması için Birleşmiş Milletler'de yapılacak oylamadan bir gün önce, İsrail işgalini protesto etmek için büyük kitlesel eylemler planlandığını açıkladı.

İsrail'in Haaretz gazetesinin Filistinli yetkililere dayandırdığı habere göre, İsrail'in Batı Şeria'daki işgaline karşı kitle yürüyüşleri 20 Eylül'de yapılacak. Bu tarih Filistin'in bağımsızlığının tanınması için BM'de yapılması öngörülen oylamadan bir gün öncesine denk geliyor.

Filistinli yetkili Yaser Abed Rabbo, gösterilere milyonlarca kişinin katılmasını beklediklerini söylerken, kampanyanın adının, ülkenin Birleşmiş Milletler'in 194 üyesi olması beklentisiyle, "Filistin 194" olduğunu belirtti.

Rabbo, "BM'deki oylama tüm Filistinliler için bir mücadeledir ve başarılı olmak için milyonın sokağa dökülmesine ihtiyacımız var," dedi.

Gösterilerin barışçıl olacağının belirtilmesine rağmen, İsrail ordusunun şimdiden Eylül için hazırlıklara başladığı da kaydediliyor. İsrail Ordu komutanı Gen. Benny Gantz, yüzbinlerce insanın gösteri yapması durumunda Batı Şeria'daki yahudi yerleşimcileri korumakta zorlanabileceklerini savunarak, "Eylül'de bir çatışmaya hazır olmalıyız" dedi..

Dünya Bülteni

Filistin'de bütün siyasi mahkumlar serbest
7 Ağustos 2011
Filistin’in iki rakip grubu Hamas ve El Fetih’in bütün siyasi mahkumları serbest bırakmak konusunda anlaşmaya vardığı bildirildi. haber10



Filistinli esir lider Re'fet Nasif serbest bırakıldı
11 Kasım 2012



http://www.timeturk.com/tr 'nin haberine göre; Siyonist işgal güçleri bugün (11 Kasım Pazar), İslami Direniş Hareketi (Hamas) liderlerinden 45 yaşındaki Re'fet Nasif'i 44 aydır idari hapis cezasıyla esir tutulduğu Ramon Cezaevi'nden serbest bıraktı.

Hamas'ın Batı Yaka'daki liderlerinden Nasif'in El-Halil vilayetinin güneyindeki Ez-Zahiriyye geçiş kapısında serbest bırakıldığı ve Nasif'i ailesiyle birlikte onlarca Filistinlinin karşıladığı bildirildi.

Filistin Enformasyon Merkezi'nin Nasif ailesinden edindiği bilgiye göre, Siyonist işgal güçleri Filistinli lideri öğleden sonra saat 16:00 civarında Ez-Zahiriyye kontrol noktasında serbest bıraktı.

Nasif'in ilk önce El-Biyre kentine giderek geçtiğimiz günlerde eşi vefat eden Filistin Parlamentosu Başkanı Aziz Duveyk'e taziye ziyaretinde bulunacağı ve daha sonra da ikamet ettiği Tulkerem kentine gideceği ve Tulkerem'de Filistin Parlamentosu Değişim ve Islah Grubu üyesi milletvekilleri tarafından karşılanacağı belirtildi.

Siyonist işgal zindanlarında toplam 10 yıl yatan ve 44 aydır da idari hapis cezasıyla işgal zindanlarında esir tutulan Re'fet Nasif, işgal zindanlarında bulunduğu süre içinde kendisiyle diğer esirlere uygulanan hukuksuz uygulamaları protesto etmek için birkaç kez açlık grevine başlamış ve yine bu süre içinde birçok cezaevine nakledilmişti.

Kassam Tugayları:"Komutan Caberi'ye suikast düzenleyen İsrail, cehennemin kapılarını açtı"
14-11-2012



YDH- İsrail'in, bugün Gazze'ye düzenlediği hava saldırısında, Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları'nın üst düzey komutanları yaşamını yitirdi.

Risale gazetesinin haberine göre İsrail'in hava saldırısında, Kassam Tugayları Genel Komutan Yardımcısı Ahmet Caberi'nin kullandığı bir araç hedef alındı. Aracına füze isabet eden Caberi ve koruması olan Muhammed el-Hims'in yaşamını yitirdiği bildirildi.

Suikasti doğrulayan Hamas'ın resmi sözcüsü Fevzi Berhum, saldırıyı gerçekleştiren İsrail'in büyük pişmanlık duyacağını söyledi.

Caberi'nin naaşının kaldırıldığı Gazze'deki Şifa Hastanesi'nde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Berhum, "Suikast, savaş ilanıdır. İsrail, bu saldırıyı gerçekleştirmesine pişman olacak. İsrail, büyük bir bedel ödeyecek. Kassam'ın yanıtını görecek" dedi.

Kassam Tugayları'ndan yapılan açıklamada ise "Komutan Caberi'ye suikast düzenleyen İsrail, cehennemin kapılarını açtı" dedi.

Filistin Başbakanı İsmail Heniyye, Caberi suikastından kısa bir süre önce yaptığı açıklamasında "İsrail'in Filistinli liderleri suikastla tehdit etmesi bizi korkutmuyor" dedi.

Reuters'in İsrail kaynaklarına dayandırdığı habere göre suikast, İsrail'in İç İstihbarat Servisi Shin-Bet tarafından gerçekleştirildi.

İsrail kaynakları, İsrail Genelkurmay Başkanı Benny Gantz'ın Gazze'ye karşı yürütülen operasyonu Tel Aviv'deki ofisinden bizzat yürüttüğünü duyurdu.

İsrail'i hedef alan bir çok saldırının planlayıcısı olan Caberi, İsrail'in kara listesinde üst sıralarda yer alıyordu.
Kaynak: http://www.ydh.com.tr/

İslami Cihat, savaş düzeyinde karşılık vereceğiz
14-11-2012



YDH- Filistin İslami Cihat Örgütü İsrail’in Hamas komutanının ölümüyle sonuçlanan saldırısına savaş düzeyinde karşılık vereceklerini açıkladı.

Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, saldırı sonrası ilk açıklamasında İsrail’in bu saldırısıyla cehennemin kapılarını açtığını ifade etti.

Filistin el-Yovm’un haberine göre İsrail’in Hamas komutanlarından Ahmed el-Caberi’nin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan saldırısını Filistin’e yönelik bir savaş ilanı olarak niteleyen İslami Cihat, İsrail’e savaş düzeyinde karşılık vereceklerini açıkladı.

İslami Cihat, saldırı sonrası yayımladığı bildiride Filistin halkına ve Filistinli tüm direniş gruplarına İsrail saldırganlığı karşısında alarm durumuna geçmeye çağırdı. El Alem televizyonu da İslami Cihat'tan yapılan açıklamada "Ahmed Caberi terörüne vereceğimiz karşılıkta hiçbir kırmızıçizgiye riayet etmeyeceğiz" ifadesine yer verildiğini duyurdu.

Reuters haber ajansı ise acil koduyla duyurduğu haberinde bir İsrailli yetkilinin, Hamas Komutanına yönelik saldırının Gazze’ye yönelik operasyonun bittiği anlamına gelmediğini saldırıların sürebileceğini söylediğini bildirdi.

Öte yandan Filistin kaynakları, İsrail’in Gazze’ye yönelik füze saldırılarında bulunduğunu belirterek Gazze’deki polis merkezinin vurulduğunu açıkladı.
Kaynak: http://www.ydh.com.tr/



Filistinli Akıncı İsrail Polislerine Daldı: 3'ü ağır,8 kişi yaralı

30 Austos 2011
Anadolu Haber
Bugün Tel Aviv'de gerçekleştirilen bir kişisel eylemde çoğunluğu polis teşkilatından ve 3'ü ağır olmak üzere 8 kişi yaralandı. Nablus'dan olduğu anlaşılan Filistinli bir gencin aracıyla önce polislerin üzerine yürüdüğü, durunca da aracından inip elindeki bıçakla polislere saldırdığı, saldırıda çoğu polis sekiz kişinin yaralandığı, yaralılardan birinin durumunun ise ağır olduğu bildirildi.

Siyonist emniyet teşkilatından bir komiser ise yaptığı açıklamada, saldırganı durduran polis barikatının aslında büyük bir faciayı önlediğini belirterek olayın ayrıntılarını şöyle aktardı: “Ücretli taksiye binen Filistinli genç, sürücüden aracı sürmesini istedi. Bir müddet sonra onu yaralayıp aracını gasp etti. Olay yerine yakın gece kulübünün yanına geldi. Aracıyla burada bekleyen yaklaşık bin kişilik topluluğun arasına dalmak isteyen sürücü, gece kulübü önünde duran polis barikatını aşamadı. Filistinli genç bu kez polisleri ezmeye ve araçtan inip elindeki bıçakla polislere saldırmaya başladı. Saldırıda kendisi de yaralanırken, hastaneye kaldırılan yaralılardan birinin durumu oldukça ağırdır.”

Bu ilk açıklamadan sonra verilen bilgide yaralı sayısının sekiz ve üçünün durumunun ağır olduğu ifade edildi.
tevhid haber

Ezher Şeyhi Siyonist saldırıları kınadı!
20 Ağustos 2011

El-Ezher Şeyhi Dr. Ahmed Et-Tayyib Siyonist işgal ordusunun Mısır’ın egemenliğini hiçe sayarak Sina Yarımadası’na düzenlediği vahşi saldırıyı kınadı. Mazlum ve mahsur Gazze halkına yapılan barbar saldırıların da derhal durmasını isteyen Et-Tayyib, Mısır güçlerinin Sina Yarımadası’nın güvenliğini sağlama konusunda ortaya koyduğu çabaları desteklediklerini ifade etti.

El-Ezher Şeyhi Siyonist işgalcilerin son saldırıları üzerine yayınladığı yazılı açıklamada ayrıca Mısır ve Filistin halkından şehit olanların ailelerine taziyelerini iletti.

Mısır'daki bütün çevrelerden ihtilafları bir kenara bırakmalarını isteyen El-Ezher Şeyhi Dr. Ahmed Et-Tayyib, Mısır toprağıyla Mısır halkının karşı karşıya olduğu vahşete birlikte karşı durmalarını istedi.

Gazze-Mısır sınırını bombalayan işgal ordusu yedi Mısır askerinin şehit olmasına neden olmuş, saldırı Mısır'da büyük tepkiyle karşılanmıştı. Kahire'deki Siyonist işgal rejimi büyükelçiliğinin önünde toplanan binlerce Mısırlı genç Siyonist elçinin ülkeden kovulmasını, büyükelçiliğin de kapatılmasını istedi.

Kassam Tugayları: "Siyonistlerin İşlediği Cinayetler Başına Bela Olacak"

İslamî Direniş Hareketi (Hamas)'ın askeri kanadı durumundaki İzzeddin El-Kassam Tugayları Siyonist işgalcilerin saldırılarında hayatını kaybeden şehitlerin yere düşen kanlarının boşa gitmeyeceğini belirterek, işgalcinin işlediği cinayetlerin başına bela olacağını ifade etti.

Kassam Tugayları yayınladığı mesajda "Direniş mücahitleriyle onların komutanları için taziyelerimizi bildiriyoruz. Siyonist işgal ordusunun Gazze halkına ve bu halkın gözü durumundaki mücahitlere karşı işlediği cinayetler karşılıksız kalmayacaktır. Siyonistleri cinayetler konusunda uyarıyoruz.

Bu cinayetlerle kendi güvenliklerini tehlikeye atıyorlar. Bundan sonra kendileri de gaspçı Siyonistler de rahat uyumayacaktır. Herkes şunu bilsin ki Kassam Tugayları mevzideki öncü konumunu sürdürecek, Gazze halkını savunmayı sürdürecek ve düşmanın işlediği cinayetleri karşılıksız bırakmayacaktır."

Kudüs Müfrezeleri, Siyonist Hedeflere 16 Füze Attığını Duyurdu

Filistin'de faaliyet gösteren İslamî Cihad Hareketi'nin askeri kanadı durumundaki Kudüs Müfrezeleri Siyonist hedeflere yapılan saldırıların kendisine bağlı mücahitler tarafından gerçekleştirildiğini duyurdu.

Kudüs Müfrezeleri son gelişmelerle ilgili olarak askeri bir bildiri yayınladı. Kudüs Müfrezeleri, Filistin Enformasyon Merkezine de ulaşan bildirisinde kendisine bağlı mücahitlerin bugün sabah erken saatlerde Siyonist işgal yönetiminin kontrolünde olan Bi'ri's-Saba ve Nahıl Uz'a Grad füzesi attıklarını belirtti.

Daha önce de Kiryat Melahi, Ashdod ve Bi'ri’s-Saba'ya 11 füze atıldığını belirten Kudüs Müfrezeleri, güvenlik nedeniyle ilgili bildiriyi geç yayınladığını ifade etti.

Kudüs Müfrezeleri, Siyonist işgal güçlerinin son saldırılarında komutanlarından Mu'taz ile kardeşinin şehit olduğunu, yanlarında bulunan oğlunun ise yaralandığını belirtti.

Siyonist işgal ordusunun Gazze'ye yönelik son saldırısında şehit olanların sayısı 15'e ulaştı.

Siyonist Gaspçılar Filistinli İşçilere Saldırıp Birini Ağır Yaraladı

Onlarca Siyonist gaspçı 1948 yılında işgal edilmiş Filistin topraklarındaki Aşdod şehrinde Filistinli işçilere saldırıp birini ağır yaraladı.

Filistinli kaynaklar Aşdod'da çalıştığı iş yerinde Siyonist gaspçılardan bir grubun saldırısına uğrayan Nesim Hüseyin El-Berberavi (26) isimli Filistinli işçinin değişik yerlerinden ağır yaralandığını belirttiler.

Yirmi kadar Siyonist gaspçının sivri aletlerle yaptığı saldırı sonucu yaralan Filistinli işçi, El-Halil'deki devlet hastanesine kaldırılırken, Siyonist gaspçılar attıkları sloganlarla saldırıyı intikam için yaptıklarını ifade ettiler.

Filistinli kaynaklar yaptıkları açıklamada ayrıca, yaralanan Filistinli vatandaşın Siyonistlerin elinden güçlükle kurtularak, her tarafından kanlar aktığı halde bir aracın yanına geldiğini ve araçla hastaneye ulaştığını ifade ettiler.

İşgal ordusunun son dönemdeki saldırılarıyla paralel olarak Siyonist gaspçılar da Filistin halkına saldırıp mal ve mülklerine zarar veriyor.
FEM

İsrail'de Zincirleme 4 Eylem: En az 6 Ölü
18 Austos 2011


İsrail'de Mısır sınırı yakınlarında iki otobüse art arda ateş açılmasından dakikalar sonra Berşeba kentinde patlama yaşandı. En az 6 ölü var.

Siyonist işgalci İsrail bugün ardı ardına dört saldırıyla sarsıldı.

İsrail radyosu Mısır sınırı yakınlarında iki otobüse ateş açıldığını, İsrail güvenlik güçleriyle eylemciler arasında çatışma çıktığını duyurdu.

Eylemlerden ilki, Eylat'ın yaklaşık 28 kilometre kadar kuzeyindeki anayolda seyir halindeki otobüse düzenlendi. Bu eylemde biri ağır, 11 kişinin yaralandığı bildirildi.

Otobüstekilerin, ateşin, otobüsün peşinden gelen bir araçtan açıldığını söyledikleri de ifade edildi. Hemen ardından ikinci bir otobüse benzer bir eylemin düzenlendiği duyuruldu.

Askerî Araç Hedef Alındı

Mısır sınırı yakınında İsrail askerlerinin bulunduğu alanda da bir bombanın patladığı kaydedildi. İsrail ordu sözcüsü, patlamada askerlerin hedef alındığını, ölüler olduğunu açıkladı.

Saldırılarda en az 6 kişi öldü.

Kudüs'teki BBC muhabiri Paul Danahar, bunun Mısır sınırında son yıllarda gerçekleşen ilk büyük eylem olduğuna dikkat çekti.
haber1001

Filistin Devleti Bağışlanmaz, Zorla Alınır
Heniyye, abluka devam ettiği için Gazze halkına yapılan yardımların sürmesi gerektiğini söyledi
29 Temmuz 2011
Anadolu Haber
Filistin Başbakanı İsmail Heniyye, Filistin devletinin ve hakların hiç kimse tarafından karşılıksız bağışlanmayacağını, bilakis zorla alınacağını söyleyerek, bağımsız Filistin devletinin tanınması için Birleşmiş Milletler'e başvurma girişiminin çok fazla önemli olmadığına işaret etti.

İsmail Heniyye, İletişim ve Bilişim Teknolojisi Bakanlığı'nın üç yeni pul çıkarması münasebetiyle dün akşam (28 Temmuz Perşembe) düzenlenen törende yaptığı konuşmada, "Birleşmiş Milletler'in Filistin davasıyla ilgili aldığı onlarca karar var fakat hiçbiri uygulanmıyor" dedi.

Filistin Hükümeti'nin mali kriz yaşadığı yönündeki haberlere değinen Heniyye, "Mali durumlar istikrarlı. Fakat bu çok iyi derecede olduğu anlamına da gelmez" diyerek, Arap ve İslam ülkeleriyle dünyanın özgür insanlarından gelecek her türlü yardıma ihtiyaç olduğunu sözlerine ekledi.

Heniyye, Gazze Şeridi'ne uygulanan ablukanın hâlâ devam ettiğini hatırlatarak, abluka altında yaşayan Filistin halkına yapılan maddi ve manevi yardımların devam etmesi gerektiğini ifade etti.

Hükümetinin mali programının tamamen şeffaf olduğunu ve kamu kaynaklarını israf etmeme üzerine kurulduğunu dile getiren Heniyye, bu şekilde zor şartlar altında dahi hükümetin mali yükümlülüklerini yerine getirebildiğini ve hiç borcunun olmadığını bildirdi.

Heniyye, gençlik pulunu Filistinli gençlere armağan ederek, hükümetinin Filistin halkının çıkarı için çalışan tüm Filistinli gençleri kucakladığını söyledi.

Meşal: Tek kavgamız İsrail'le
4 MAYIS 2011

Geçen ay Hamas ve El Fetih arasındaki bölünmenin sona ermesi talebiyle eylem yapılmıştı
Filistinli rakip gruplar Hamas ve El Fetih'in liderleri geçen hafta varılan uzlaşmaya ilişkin anlaşmayı Kahire'de imzaladı.

Hamas lideri Halid Meşal, dört yıl önce önce Hamas'ın Gazze'de seçimi kazanmasından sonra başlayan ve zaman zaman silahlı çatışmaya dönüşen ayrışmayı gidermeyi hedefleyen anlaşmanın imza töreninde "Bizim kavgamız sadece İsrail'le." dedi.
Meşal, Filistinler arasında bir uzlaşma için her türlü bedeli ödemeye hazır olduklarını söyledi.
Meşal'le Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas'ın anlaşmayı imzalanmasının ardından geçici hükümet kurma çalışmaları başlayacak ve bu geçici hükümet Filistin'i yeni seçimlere taşıyacak.
Filistin Kurtuluş Örgütü içindeki baskın güç olan El Fetih ile İslami kanattan Hamas hareketleri arasındaki rekabet 2005 yılında silahlı çatışmaya dönüşmüştü.
İlerleyen yıllarda, iki partinin koalisyon hükümeti ile bölgeyi yönetme girişimleri de başarısızlıkla sonuçlandı ve Gazze Şeridi ile Batı Şeria yönetimleri 2007 yılında birbirinden fiilen koptu.
Bu durum hem bölgedeki istikrarı sarstı, hem de Filistin devleti kurulması beklentilerini zora soktu.
Bir yıl içinde seçim
Anlaşmanın Mısır'ın arabuluculuğunda sağlandığı açıklandı.

Ancak tarafların güvenlik kuvvetlerini kimin denetleyeceği gibi kilit konularda nasıl bir düzenlemeye vardığı açıklık kazanmadı.
Filistin yönetimindeki siyasi kriz, seçim takvimlerini sekteye uğratmıştı.
İşlemeyen seçim takvimi
El Fetih denetimindeki Ramallah merkezli Filistin yönetimi ertelenen yerel seçimleri 9 Temmuz'da düzenleyeceğini duyurmuştu.
Gazze Şeridi'nde seçimi reddeden Hamas'ın şimdi tavrını değiştirmesi bekleniyor.
Filistin topraklarında da 2006'dan bu yana seçim düzenlenmedi. Son seçimi ise Hamas hareketi açık bir farkla kazanmıştı.
2007'den itibaren işlemez hale gelen parlamentonun görev süresi geçen yıl, Filistin lideri Mahmud Abbas'ınki ise 2009'da dolmuştu.
Ancak bunlar için de seçime gidilemedi. BBC

Filistin'de bir milyon kişilik yürüyüş
Müslüman ve Hıristiyanların katılımıyla Toprak Gününde Kudüse bir milyon kişilik yürüyüş için hazırlıklar yapılıyor
18 Mart 2011
Anadolu Haber
Bir grup Filistinli genç 30 Mart “Toprak Günü” münasebetiyle Beytlaham ile Ramallah şehirlerinden Kudüs’e doğru bir milyon kişilik yürüyüş yapma kararı alındığını duyurdu.

Filistin Haber merkezi'nin aktardığı habere göre, Facebook ve diğer paylaşım sitelerinde bildiri yayınlayan Filistinli gençler özetle şunları ifade etti: “Mescidi Aksa ile Kıyamet Kilisesi’nde ibadet etmek için işgal altındaki Kudüs’e doğru düşündüğümüz yürüyüşe Müslümanların yanında Hıristiyanlar da katılacak. Yürüyüş işgal altındaki Kudüs’ün kuzeyinde bulunan Ramallah şehriyle güneyinde bulunan Beytlaham şehirlerinden başlayacak. Katılımcılar, özgürlük sloganları atarak işgalin son bulması talebini haykıracaklar.”

Yürüyüşü düzenleyenler yayınladıkları bildiride, Filistin halkının Mescidi Aksa ve Kıyamet Kilisesi’nde ibadet etmesini engelleyen işgalcinin tavrını kınamak için düzenleyecekleri yürüyüşe bütün Filistin halkı yanında basın yayın organlarıyla insan hakları örgütlerinin de iştirak etmelerini ve yürüyüşü gündeme taşımalarını istediler.

Gazze Şeridi'ne baskın düzenleyen İsrail askerleri pusuya düştü: Bir İsrailli öldü, dört asker de yaralandı
8 Ocak 2011
Gazze Şeridi ile İsrail sınırında dün gece çıkan çatışmada yaralanan 5 İsrail askerinden biri hayatını kaybetti. Ölen askerin 20 yaşındaki çavuş Nadav Rotenberg olduğu açıklandı. Çatışmada yaralanan bir diğer askerin durumunun da ciddiyetini koruduğubildirildi.

Çatışma dün gece, İsrail tarafında Nirim kibutzu, Gazze Şeridi tarafında ise El Magazi mülteci kampının doğusunda meydana gelmiş; bir grup Filistinlinin sınırdaki güvenlik çitlerine kadar ulaşıp, sınır bölgesine patlayıcı yerleştirmeye çalışırken, askerlerin üzerine otomatik silahlarla ateş açtığı; havan saldırısı düzenledikleri ve bunun üzerine karşılıklı çatışma yaşanmıştı.

Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin El Kassam Tugayları'nın sözcüsü Ebu Ubeyda, bunun, İsrail askerlerinin her gün Gazze Şeridi'ne yaptığı saldırılara karşı doğal bir karşılık olduğunu ifade etti.

Ebu Ubeyda, Gazze Şeridi'ne giren İsrail askerlerine karşı Filistinlilerin direniş hakkının bulunduğuna belirtti. Öte yandan, Filistin Demokratik Halk Kurtuluş Cephesi ile Filistin Halk Kurtuluş Cephesi'nin askeri kanatları yayımladıkları açıklamalarla olayın sorumluluğunu ayrı ayrı üstlendiler. Demokratik Cephe'nin askeri kanadı "Ulusal Direniş Tugayları"nın sözcüsü Ebu Halid, bunun, işgal hükümetinin, en son dün El Halil'de öldürülen Filistinli dahil, hiçbir suçu olmayan Filistinlilere karşı işledikleri suçların bir karşılığı olduğunu belirtti. haber1001

İsrail'in Gazze saldırısının maddî bilançosu açıklandı
23.12.2012 .
Gazze 'deki Filistin hükümeti yetkilileri, düzenledikleri basın toplantısında, İsrail 'in Gazze'ye düzenlediği saldırılarda toplam 1 milyar 200 milyon dolarlık maddi zarar meydana geldiğini açıkladı.

Hükümet yetkililerinden Abdulfettah Ebu Musa, saldırıların Gazze'deki ticaret ve sanayi tesisleri ile altyapıda yol açtığı kaybın 213 milyon dolar olduğunu kaydetti.

Ziraat Bakanlığına bağlı Planlama ve Politikalar Genel Müdürü Nebil Ebu Şimal, İsrail savaş uçaklarının tarım arazilerini vurması nedeniyle 37 bin meyve ağacının yok edildiğini belirtti.

İsrail saldırılarında 184 kişi hayatını kaybetmiş, bin 399 kişi yaralanmıştı.
netgazete

İsrail'den Hesap Soracak
29 Ağustos 2009
Mağdur Filistinliler, İsrail'den hesap sorulması ümidiyle UCM'ye gidiyor...

İsrail'in bu yılın başında Gazze'de gerçekleştirdiği saldırılarda mağdur olan Filistinliler, İsrail'den hesap sorulması ümidiyle Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne (UCM) gidiyor. Babası ve iki kardeşini kaybeden 15 yaşındaki Amira Al Karem başvurusu-nu pazartesi yapacak. Amira, UCM savcısından Gazze operasyonlarıyla ilgili bir soruşturma açılmasını talep ediyor.

İsrail'in Gazze'ye yönelik düzenlediği saldırılarda yaralanan ve ailesini kaybeden 15 yaşındaki Filistinli kız Amira Al Karem, katliamı Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne (UCM) götürüyor. Bir aydır Fransa'da tedavi gören Amira, İsrail'in Gazze'de savaş suçu işlediği iddiasıyla 31 Ağustos'ta Hollanda'nın Lahey kentinde bulunan mahkemeye başvuruda bulunacak. Filistinli kız, UCM savcısından, Uluslararası Ceza Mahkemesi Statüsü'nün insanlığa karşı suçlarla ilgili 7. ve savaş suçlarıyla ilgili 8. maddesine dayanarak İsrail'in Gazze'de gerçekleştirdiği operasyonlarla ilgili soruşturma açmasını talep edecek. Amira, başvurusunu bizzat kendisi yapmak için doktorları ve avukatlarıyla önümüzdeki hafta Lahey'e gidecek. UCM, ocak ayında Filistin Yönetimi ve dünyanın dört bir yanından sivil toplum örgütlerinin başvurularının ardından İsrail'in operasyonları hakkında ön inceleme sürecini başlatmıştı. Filistin Yönetimi, bu amaçla Adalet Bakanı Ali Khaskan'ı Lahey'e göndererek, Filistin topraklarında UCM'nin yargı yetkisini tanıdığını ifade eden bildiriyi mahkemeye sunmuştu. Filistin ve İsrail UCM'nin üyesi değil. Fakat UCM'yi kuran Roma Sözleşmesi, mahkemeye, üye olmayan bir devletin sınırlarında gerçekleşen olaylar için de söz konusu devletin onay vermesi halinde soruşturma açabilme yetkisi veriyor.

Bu noktada, UCM'nin Filistin'i devlet olarak kabul edip etmeyeceği sorusu gündeme geliyor. UCM'ye başvuruda bulunan sivil toplum platformu ve Amira'nın avukatı Gilles Devers'e göre, Filistin'in normal bir devlet olmaması gerçeğine rağmen UCM soruşturma açabilir. Zaman'a konuşan Devers, Filistin devletinin var olduğuna; fakat haklarına tamamen sahip olmasını İsrail'in engellediğine dikkat çekerek, "Filistin, sadece İsrail'in elinden aldığı haklardan mahrum." diyor. Filistin'in yüz civarında ülke tarafından devlet olarak tanındığı ve Filistin Yönetimi'nin Filistin halkını bir mahkeme önünde temsil etme yetkisinin olduğuna dikkat çeken Fransız avukat, konuyla ilgilenen uluslararası hukukçuların da böyle düşündüğünü belirtiyor. İsrail'in saldırılarına ilişkin ön incelemesini sürdüren UCM, önümüzdeki haftalarda soruşturma açılıp açılmamasına karar verecek. UCM'nin karar için BM Filistin Özel Raportörü Richard Falk'un 29 Eylül'de açıklaması beklenen raporunu beklediği bildirildi.

UCM'ye ilk bireysel başvuruyu yapan Amira, İsrail ordusunun 14 Ocak'taki saldırılarının hedefi olmuş, babası ve iki kardeşini kaybetmişti. Kendisi ise saldırılar sırasında habersiz bir şekilde sığındığı bir gazetecinin evinde üç gün sonra bitkin ve yaralı bir şekilde bulunmuştu. Gazze'ye giden Fransız doktorlar tarafından tedavi edilen Amira, uzun süre Refah kapısında geri çevrildikten sonra geçtiğimiz ay Fransa'ya getirildi.
aktifhaber

Gazze'deki okullarda yeni ders: 'düşmanın dili'
21 ŞUBAT 2013



Gazze Şeridi'nde Hassan Salaama Kız Okulu'nda alışılmadık bir dil geliyor kulağa.

"Erev tov," diyor öğretmen. Yani iyi akşamlar.

Düzgün siyah ve gri okul üniformaları ve beyaz başörtüleri ile öğrenciler heyecanla sıralarından ayağa kalkıyorlar. "Erev tov," diye haykırıyorlar.
Konuştukları dil İbranice.

Gırtlaktan konuşulan bu İsrail dili artık Hamas yönetimindeki okullarda Filistinli çocuklara da öğretiliyor.

Hamas hareketi bu uygulamaya yılın başında geçti. Yaklaşık yirmi yıldır Gazze'de ilk defa İbranice öğretiliyor.

Gazze'deki tüm okullarda öğretilmeye başlanması için hükümetin İbranice öğretebilecek öğretmenler bulması gerekiyor.

Öğrenciler de öğrenmeye oldukça hevesli. Sorulan her soruda heyecanla parmaklarını havaya kaldırıyorlar.

'Düşmanın dili'

Arapça ve İbranice arasında benzerlikler var. Bu da dili kolayca öğrenebilmelerini sağlıyor.

14 yaşındaki Nadin el Aşi "çok kolay" diyor."İngilizceden daha kolay, hiç zorlanmıyorum".

İyi İngilizce konuşan Nadin artık üç dil konuşabilecek. Dışardan göründüğü gibi kendine güvenen bir öğrenci.

"İbranice düşmanımızın dili" diyor, ciddi bir edayla.

"İsrailliler onlardan korktuğumuzu sanıyor ve biz de onlara korkmadığımızı göstermek istiyoruz. Onlarla bu dilde mücadele edeceğiz."

Nadin'in arkadaşı 15 yaşındaki Nur Advan da aynı fikirde.

"İsrailli biri ile karşılaştığımızda, İbranice konuşmaya başlarlarsa bu bize kötü birşey yapmayı planladıkları anlamına geliyor, Biz de böylece neyi amaçladıklarını göreceğiz."

Aslında bu dili öğrenmenin onlara pratik bir getirisi yok.

Sınıftaki 30 öğrencinin sadece birisi İsrailli biriyle tanışmış ya da İsrail'e gitmiş. Oraya da tedavi amacıyla gitmiş.

Ambargo

Gazze ve İsrail sınırındaki Erez kontol noktasında kabin halinde geçitler ve otomatik demir kapılar var. Pek giden gelen yok.

Daha önceki nesiller boyunca buradan her gün onbinlerce Filistinli İsrail'e iş için giderdi.

Dolayısıyla yaşça daha büyük Gazzeliler İbranice'yi iyi konuşuyorlar.

Ancak İsrail'in Gazze üzerinde uyguladığı ambargo ve Hamas ile süregiden çatışmalar nedeniyle bu günler artık geride kaldı.

Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa Birliği gibi İsrail de Hamas'ı terörist bir grup olarak görüyor.

İsrail güvenlik nedeniyle olduğunu söyleyerek Filistinlilere çok az geçiş izni veriyor.

İsrail'de Filistinlilerin İsrail ve Gazze arasındaki erişimlerinin iyileştirilmesi için kampanya yürüten insan hakları grubu Gisha, 2013 Ocak ayında Erez'den günde 174 Gazzelinin geçişine izin verildiğini söylüyor.

Grup, Filistinli iş adamlarının yanısıra, çoğunluğun ya sağlık nedeniyle ya da akrabalarını görmek için geçiş yaptığını söylüyor.

Gazze'nin nüfusu yaklaşık 1.7 milyon.

Gazze'de Eğitim Bakanlığı'ndan Sinyan Filfil eskiden çok İsrailli arkadaşı olduğunu söylüyor.

Bugünlerde Gazze'de İbranice konuşmanın pratik tek faydası dükkanlarda İsrail'den ithal edilen ürünler üzerindeki İbranice yazıları okuyabilmek.

Ancak Hamas hükümeti İbranice'nin yine de öğrenilmesini istiyor.

Eğitim Bakanlığı'ndan Sinyan Filfil ile tanıştığımda bana bir İsrail gazetesindeki İbranice başlıkları okudu.

Soyadı Arapça'da acı biber anlamına gelen Filfil, 1970'lerde birçok Filistinli gibi İsrail'de işçi olarak çalışmış.

Filfil, "Peygamber'in düşmanın dilini öğrenmenin önemli olduğunu söylediğini belirtiyor".

"Onları anlamak istiyoruz, ki bu şekillde bizi kandırmalarına engel olalım ve ne düşündüklerini bilelim".

Diğer bir deyişle Filistinli ve İsrailli çocuklar aynı dili öğrenseler de aralarındaki güvensizlik gün geçtikçe derinleşiyor.

Gazze-İsrail sınırında bir grup erkek çocucuğu futbol oynuyor. Hemen arkalarında iki halk arasındaki engeli hatırlatan yüksek duvarlar ve tel örgüler var.
BBCT

İŞGALCİ İSRAİL'DEN HAVA SALDIRISI: 5 ŞEHİD
19 Aralık 2010
İşgalci İsrail Gazze Şeridi'nde bugün düzenlediği hava saldırısında 5 Filistinli şehid oldu. Sıradışı

İsrail'de bir Amerikalı turist bıçaklanarak öldürüldü, bir kadın da yaralandı
19 Aralık 2010
İngiltere'den İsrail'e göç eden Kaye Wilson ve Amerikalı turist Christine Logan, dün Kudüs'ün güneyindeki ağaçlık bölgede yürüyüş yaparken saldırıya uğradı.

Yaralanan Kaye Wilson, kendilerine saldıranın Arapça konuştuğunu söyledi. Wilson polise verdiği ifadede, ölü taklidi yaparak kurtulduğunu, daha sonra yakındaki otoparka ulaşmayı başardığını ve burada insanların kendisine yardım ederek polis çağırdıklarını söyledi. Ormanda aranmaya başlanan Logan'ın cesediyse bu sabah bulundu.

Kaye Wilson Kudüs'te bir hastanede tedavi altına alındı. Kadının vücudunda çok sayıda bıçak yarası olduğu kaydedildi. haber10

Batı Şeria'da gerilim:işgalci İsrail askerleri Filistinli göstericilere saldırdı:10 kişi yaralandı
01 Mart 2013



Ramallah yakınlarında, halk direnişinin başlamasının sekizinci yıl dönümünü kutlamak ve Filistinli tutuklularla dayanışma içinde olduklarını göstermek isteyen yüzlerce Filistinli gösteri yaptı.

İsrail'in Ofer Cezaevi önünde kılınan cuma namazının ardından işgalci İsrail askerleri, plastik mermi ve göz yaşartıcı bomba kullanarak Filistinlilere saldırdı.

Bilin köyünde de İsrail'in güvenlik duvarını protesto amacıyla gösteri düzenlendi.

Göstericilerle yürüyüşe geçen Filistin Başbakanı Selam Feyyad, konuşma yapmaya başladı.

O sırada işgalci İsrail askerlerinin attığı göz yaşartıcı bombalardan biri yakınına düştü. Nefes almakta zorlanan Feyyad yanındakiler tarafından bölgeden uzaklaştırıldı.

Nablus kentinde protestocuların, İsrail askeri kontrol noktasına yaklaşması bahanesiyle işgalci İsrail askerleri göstericilere saldırdı.

Cenin'de de İsrail'in yerleşim birimlerini protesto gösterisi düzenlendi.

İşgalci İsrail askerlerinin burada da gösterici Filistinlilere saldırdı.
haber1001

Gazze'de İki direnişçi şehid oldu
08 ARALIK 2010
İsrail Ordusu Resmi Sözcüsü Ovijai Odraei, Quds.net'e yaptığı açıklamasında İslami Cihad üyesi iki direnişçinin bugün sabah saatlerinde Gazze'de vurulduğunu bildirdi.
Sözcü Odraei, İslami Cihad üyesi Filistinlilerin askeri elbiseleriyle Gazze sınırı yakınlarındaki İsrail ordu birliklerinin geçiş güzergahına patlayıcı madde yerleştirmek üzereyken vurulduklarını söyledi.

İsrail ordu radyosu da Filistinlilerin, İsrail tarafına sızma girişiminde bulunduğunu, şehid edilen Filistinlilerin uzun bir süre olay yerinde kaldığını duyurdu. Radyo, operasyona savaş helikopterlerin yanı sıra tankların da katıldığını bildirdi.

Gazze'de yayınlanan İstiklal Gazetesi, Gazze'nin doğusunda iki Filistinlinin İsrail saldırı neticesince şehid olduğunu doğruladı. Millî Gazete

Siyonist işgalci İsrail katlettiği Filistinlilerin cenaze törenlerine de saldırdı
04 Nisan 2013



Filistin'de, siyonist işgalci İsrail hapishanesinde yeterli tedavi görmediği için şehid olan kanser hastası Meysere Ebu Hamdiye ve siyonist işgalci İsrail askerleri tarafından şehid edilen iki Filiistinli gencin cenaze törenlerine de işgalci güçler saldırdı.

CENAZE TÖRENİNE SALDIRI

Meysere Ebu Hamdiye için Batı Şeria'da askeri konvoyların ve halkın katılımıyla cenaze töreni düzenlendi.

Cenaze töreni sırasında siyonist işgalci İsrail güçleri plastik mermi ve göz yaşartıcı gazlarla Filistinlilere saldırdı.

İsrail askerleri tarafından şehid edilen iki Filistinli gencin cenazes törenine de binlerce kişi katıldı.

Meydanları dolduran Filistinliler burada da siyonist işgalci İsrail askerlerinin saldırısına uğradı.

Siyonist işgalci İsrail hapishanelerindeki yaklaşık 5 bin Filistinlinin başlattığı açlık grevi ise devam ediyor.

"TEKRAR SALDIRABİLİRİZ"

Gerginliğin devam ettiği Filistinde, siyonist işgalci İsrail'den yeni bir tehdit daha geldi.Katil Netanyahu, "Eğer sükunet ihlal edilirse tekrar saldırabiliriz" dedi.

siyonist işgalci İsrail, Kasım ayında Gazze'de yaptığı katliamın ardından, ilk kez çarşamba günü Gazze'ye hava saldırısı düzenlemişti.

ABBAS'TAN TUHAF TEPKİ

Filistin'in korsan Devlet Başkanı Mahmut Abbas, İsrail'in Gazze'ye düzenlediği hava saldırısına tuhaf bir tepki gösterdi.

Abbas, "İsrail'in kışkırtıcı tavrı Amerika Birleşik Devletleri'nin barışı sağlama çabalarına zarar veriyor" dedi.
haber1001

İsrail casus uçağı Gazze’de düştü
02-05-2013
İsrail casus uçağı Gazze’de düştüİsrail’e ait bir insansız hava aracının Gazze üzerinde düştüğü bildirildi.

YDH-Filistin el-Yovm haber ajansı, İsrail radyosunun İsrail hava kuvvetlerine ait bir insansız hava aracının Cumartesi günü Gazze sınırında düştüğünü duyurduğunu bildirdi.
http://www.ydh.com.tr/

'Kardeşini kurtarmak için İsrail askerini kaçırdı'
21 EYLÜL 2013



İsrail ordusu, Batı Şeria’da bir İsrail askerinin bir Filistinli tarafından kaçırılarak öldürüldüğünü duyurdu.

Ordu sözcüsünün AFP ajansına açıklamasına göre, adı açıklanmayan asker Cuma günü kaçırıldı. Askeri cesedi Cumartesi günü Kalkiliye kentinde bulundu.

Olayla ilgili olarak bir kişinin gözaltına alındığı açıklandı.
Başbakan Benyamin Netanyahu’nun sözcüsü, Twitter’da gözaltına alınan kişinin adının Nidal Ammer olduğunu duyurdu. 42 yaşındaki bu kişinin askerle birlikte çalıştığı belirtiliyor.

Batı Şeria 1967’den beri İsrail işgali altında.

İsrailli yetkililere göre göz alınan kişi, sorgusunda askeri kaçırıp ve cesedini hapisteki kardeşiyle takas edebilme umuduyla öldürdüğünü itiraf etti.

İsrailli yetkililere göre ceset Kalkiliye’ye bağlı bir köyde bir kuyuda bulundu.
BBCT

ÖZGÜRLÜK YÜRÜYÜŞÇÜLERİ GAZZE'YE GİRDİ
31 Aralık 2009
'Gazze'ye Barış Yürüyüşçüleri'nden 84'ü, günler süren engellemelerden sonra Mısır Cumhurbaşkanı Mübarek'in eşinin devreye girmesiyle sağlanan özel izinle Gazze'ye girdi.
"Gazze'ye Barış Yürüyüşçüleri"nden 84'ü, günler süren engellemeden sonra Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'in eşinin devreye girmesiyle sağlanan özel izinle geldiği Gazze'de, İsrail işgalini protesto etti.

Gazze'ye dün gece Refah'tan girmeyi başaran 43 ülkeden barış yürüyüşçülerinin arasında 5 Türk kadını da bulunuyor. Gelenlerden Tuba Nur Sönmez, annesinin bastonuyla birlikte onca yolculuğa katlandığını belirtirken, "Tüm bu insanlar bizim yanlarında olduğumuzu bilsinler istedik" diye konuştu.

Hamas hükümetinin bazı bakanları, Gazze'ye Özgürlük Hareketi üyeleri ve bazı Gazzeliler tarafından karşılanan Barış Yürüyüşçüleri, öğle saatlerine doğru bir konvoyla Gazze Şeridi ile İsrail arasındaki Erez sınır kapısına yaklaşık 300-400 metre mesafedeki, Gazze tarafında pasaport işlemlerinin yapıldığı alanda protesto gösterisi düzenledi. Ellerinde Filistin bayrakları olan, boyunlarında Filistinlilerin simgesi atkılar takan, "Gazze'ye Özgürlük" ve "Yaşasın Filistin" gibi sloganlar atan grup, alana varmadan önce birkaç yüz metrelik bir yürüyüş de yaptı.

Gösteride konuşan fiili Hamas hükümetinin Sosyal Güvenlik ve Çalışma Bakanı Ahmed El Kurd, işgale karşı gelen, bu doğrultuda kendilerine destek veren herkese teşekkür etti. El Kurd, "Bu da gösteriyor ki, biz Gazze'de yalnız değiliz, dünyada birçok dostumuz var" dedi.

El Kurd, İsrail'in geçen yilki askeri operasyonuna da değinerek, o savaşta yer alan askeri ve siyasi tüm İsrailli liderlere "savaş suçlusu" diye seslendi ve "Bugün bugün sizin evlerinizde oturduğunuz son gündür. Uluslararası mahkemelerde hesap vereceksiniz" diye konuştu.

Gazze'de savaşta öksüz veya yetim kalan çocuklar adına konuşma yapan bir kız çocuğu da, İsrail'in insan haklarıyla ilgili her türlü yasa ve kuralı ihlal ettiğini ve Filistinlilere etnik temizlik uyguladığını söyledi. Son savaşa katılan askerler, özellikle pilotlar için suç duyurusunda bulundukları belirten kız çocuğu, bu kişilerin "savaş suçlusu" ilan edilmesini istedi.

İsrail ablukasının kaldırılması ve Gazzelilere normal yaşam haklarının tanınması çağrısında bulunan Gazzeli küçük kız, çocukların korunması ve onların psikolojik sorunlarının giderilmesi amacıyla da uluslararası kamuoyundan acil bir proje hazırlanmasını istedi.

Gazze'ye gelen barış yürüyüşçülerinden Özden Sönmez de konuşmasında "Biz hep sizlerle birlikteyiz. Bu haksız işgale sonuna kadar karşı duracağız" diye seslendi. Barış için el ele vermek gerektiğini söyleyen Özden Sönmez, ayrıca Mescid-i Aksa'nın özgürlüğü için de ellerinden gelen her şeyi yapacaklarını belirtti.

Özden Sönmez'in kızı Tuba Nur da AA muhabirine Mısır'da çok güçlüklerle karşılaştıklarını anlattı. "Mısır'de adeta boğulduk... Bizi otellerimizden dışarı çıkartmadılar. Her adımda arkamızda polis vardı" diyen Tuba Nur Sönmez, taksiye bindiklerinde bile polisin şoförden ruhsat aldığını, nereye gidip ne yaptıklarını öğrenmek istediğini ifade etti.

"Gazze'ye geldik, nefes aldık" diye konuşan Tuba Nur Sönmez, "Bütün bu insanlar bizim yanlarında olduğumu bilsinler istiyoruz" dedi.

Gazze'ye Özgürlük Hareketi destekçileri arasında yer alan iki Türk genç kız ise ailelerinin haberi olmamasına rağmen, işgale karşı koymak ve Gazzelilere desteklerini göstermek amacıyla geldiklerini ifade ettiler.

-NETUREİ KARTA HAHAMLARI DA YENİDEN GAZZE'DE-

Siyonizme karşı kesin tavırlarıyla bilinen ve İsrail'i devlet olarak tanımayan Neturei Carta hareketinden 4 haham da yeniden Gazze'deydi.

Haham Dovid Weiss, İsrail'in Filistin toprakları üzerinde bir devlet kurduğunu belirterek, bunun için Filistin halkından, özellikle de geçen yılki savaştan dolayı ağır saldırılara maruz kalan Gazzelilerden özür diledi.

"İsrail devletinin silinmesi için" dua eden Haham Weiss, Tevrat'a göre Yahudi halkı için bir devlet kurulmaması gerektiğini ifade etti ve İsrail'i "kötü şeytan" diye nitelendirdi.

İsrail'in dünya Yahudilerini temsil etmediğini söyleyen Haham Weiss, "İsrail'in işgaller ve katliamları Yahudi ismi altında kullanarak yapmasının da Tevrat'a aykırı olduğunu ve dünyaya da Yahudileri kötü gösterdiğini" belirtti.

Kendisi de Amerikalı bir Yahudi olan 61 yaşındaki Rochelle Towers ise Gazze'nin dünyadan izole edilmesinin ve Gazze'ye yapılan saldırıların ne ahlaka, ne yasalara, ne uluslararası kurallara uyduğunu, bunların hepsinin ayrı ayrı suç teşkil ettiğini söyledi. 83 yaşındaki Amerikalı Elen Rasser da özellikle ABD ve İsrail'den Hamas'ı yasal bir örgüt olarak tanımasını ve onunla konuşmasını istedi; "Filistin halkının bir temsilcisi olarak bunu hak ediyorlar çünkü" dedi. haber10

07 Ocak 2010
İsrail'e Havan Saldırısı
Gazze'den İsrail'in güneyine roket ve havan saldırıları düzenlendi.
Gazze Şeridi'nden İsrail'in güneyine roket ve havan saldırıları düzenlendi. Edinilen bilgiye göre, akşam saatleri itibarıyla 17 havan mermisi atıldı. Saldırılarda herhangi bir yaralanma veya zarar meydana gelmedi.

Havan mermilerinden 6'sının Necef Çölü'nün batısına isabet ettiği, 3'ünün sınırdaki Kerem Şalom geçişinin civarına düştüğü, birinin de sınırda görev yapan İsrail askerlerinin bulunduğu bölgeye atıldığı bildirildi.

İsrail Savunma Bakanlığı, Kerem Şalom geçişini kapadı. İsrail radyosu, insani yardım getirmek üzere geçiş noktasında onlarca kamyonun beklediğini duyurdu. Saldırıların sorumluluğunu Hamas'a yakınlığıyla bilinen Halk Direniş Komiteleri'nin askeri kanadı Nasır Selahaddin Tugayları üstlendi.

İsrail'in Gazze Şeridi'ne bir yıl önce yaptığı saldırıların ardından uzunca bir süre sakin olan sınır bölgesinde zaman zaman Kassam roketi ve havan saldırıları düzenlenmişti. aktifhaber

İsrail'in 'kültür katliamı': Binlerce kitap yok edildi
31 Ocak 2010
Anadolu Haber
İsrail devletinin kurulduğu yıllarda Filistin kültürünü anlatan binlerce Arapça kitap yok edilmiş

İsrail'in Ben-Gurion Üniversitesi'nde doktora yapan bir araştırmacı, İsrail devletinin ilk yıllarında binlerce Arapça kitabın imha edildiğini ortaya çıkardı.

İsrail'in yağmalayıp yok ettiği binlerce kitabın izini süren araştırmacı, yeni kurulan İsrail devletinin "ülke yahudileştirme ve Filistinliler'i kendi kültürlerinden koparmak projesi" çerçevesinde Filistin kitaplarını tahrip ettiğini belirtti.

El-Cezire internet sitesinde yayımlanan röportajda, uzun bir araştırma süreci sonucu ulaştığı bilgileri aktaran doktora öğrencisi araştırmacı, İsrailli yetkililerin Kudüs, Yafa, Hayfa, Safed ve diğer şehirlerde Filistinliler'in ev ve işyerlerini basarak on binlerce kitabı topladığını, bunlardan yaklaşık yarısının "güvenlik tehdidi" oluşturduğu gerekçesiyle yok ettiğini anlattı.

Ordu arşivlerine göre, İsrail askerleri "Nakba" sırasında evlerini terkeden Filistinliler'in kitaplarını da talan etti.

Araştırmacı'nın ulaştığı belgelere göre, İsrail 1958 yılında 27 bin Filistin kültürüne ait kitabı, "faydasız olduğu ya da tehdit oluşturduğu" gerekçesiyle yok etti. Kitapların büyük çoğunun bir kağıt fabrikasına satıldığı ifade edildi.

"Bu, kütüphane ve müzelerden çaldıklarını sergileyen Avrupa sömürgeciliğinden daha kötü bir kültürel katliam" şeklinde konuşan araştırmacı, Kudüs'teki İbrani Üniversitesi arşivine devredilmiş altı bin Filistin kitabı olduğunu, ancak bunlardan bir çoğunun depolarda tutulduğunu söyledi.

İSRAİL TANKI ATEŞ AÇTI: 5 FİLİSTİNLİ YARALI
21 Şubat 2010
Filistinli kaynaklar, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde, Beyt Lahya sınırı yakınlarında İsrail tanklarından açılan ateşte 5 Filistinli'nin yaralandığını bildirdi.
Filistinli Acil Yardım ve Ambulans Hizmetleri Direktörü Dr. Muaviye Hasaneyn'in verdiği bilgiye göre, 3
_________________
Bir varmış bir yokmuş...
Başa dön
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et AIM Adresi
Alemdar
Site Admin


Kayıt: 14 Oca 2008
Mesajlar: 3538
Konum: Avustralya

MesajTarih: Cum Tem 04, 2014 8:27 pm    Mesaj konusu: İSRAİL TANKI ATEŞ AÇTI: 5 FİLİSTİNLİ YARALI Alıntıyla Cevap Gönder

Siyonist işgalci İsrail askerleri, kontrol noktasında düzenlenen düğün törenine saldırdı
10 Mart 2013



TRT'nin haberine göre; Siyonist işgalci İsrail'in ayrımcı politikalarına dikkati çekmek amacıyla Batı Şeria ve Kudüs'ü ayıran Hizma kontrol noktasında düzenlenen düğün törenine saldıran İsrail askerleri, Batı Şeria ve Kudüs'ten gelen gelin ile damadın buluşmasını engelledi.

Düğün için Nasıra bölgesinde yaşayan gelin ve beraberindekiler, Batı Şeria'dan gelen damat ile Kudüs'ün kuzeydoğusundaki Hizma kontrol noktasında bir araya gelmek istedi.

İsrail askerleri, ''Irkçılık Günlerinde Aşk'' adı verilen etkinlik kapsamında, Kudüs'te oturan gelini karşılamak amacıyla Batı Şeria'dan gelen, aralarında yabancıların da bulunduğu gruba saldırdı. Düğüne katılmak üzere otobüslerle bölgeye gelen kalabalığı engelleyen İsrail askerleri, kalabalığın üzerine ses bombası attı. Damadı ve düğün alayına katılanları tartaklayan İsrail askerleri, kontrol noktasının diğer tarafında düğün alayını bekleyen gelinin, damadın yanına geçmesine izin vermedi.

Filistinli damat Hazım Ebu Hilal, ''İsrail'e, ırkçı ayrım duvarının bizi ayıramayacağını ve Filistin iradesinin tüm surları devirebilecek güçte olduğunu göstermek için eşimi kontrol noktasında karşılamak istedim. Burada (kontrol noktasında) bekleyen İsrail askerlerinin tek görevi var. Filistin'i bölmek. Bize düşense birleştirmek. Pes etmeyeceğim bugün olmasa da yakın bir zamanda eşimi çok büyük bir düğün alayı ile buradan alacağım'' diye konuştu.
haber1001

Filistin'de işgalci İsrail polisinin saldırılarında onlarca Filistinli yaralandı
8.03.2013



Rusya'nın sesi radyosu'nun haberine göre; Kudüs’ün Tapınak Tepesi’nde Camilerin bulunduğu bölgede Cuma günü siyonist işgalci İsrail polisi Filistinlilere saldırdı . Bu Saldırıda 60 Filistinli yaralandı.

Filistin’in resmi Vefa haber ajansının verdiği bilgiye göre, Cuma namazından hemen sonra Filistinli Müslümanlar ve İsrailli Araplar, ayakları ile Kuran’ı çiğneyen bir işgalci polisin yaptıklarını kınamak için protesto gösterisi başlatınca işgalci Polisler göstericilere saldırdı.

Yerel medya, Batı Şeria’nın değişik bölgelerinde de Filistinliler ve siyonist işgalci İsrail ordusu arasında çatışmalar çıktığını ifade etti. Geçen hafta işgalci Yahudilerin saldırısı neticesinde şehid olan Filistinlinin gömüldüğü Ramallah yakınlarındaki Abud köyü, gerginliğin merkezi oldu.
haber1001

İsrail zindanlarında işkence altında şehid olan Jaradat için Filistinliler ayaklandı
24 Şubat 2013



Filistinli gruplar şehid Jaradat için Batı Şeria'da siyonist işgalci İsrail karşıtı gösteriler düzenledi.

30 yaşında iki çocuk babası Filistinli esir Arafat Ceradat'ın, işgalci düşmana taş attığı için 3 aydır tutulduğu İsrail zindanında gördüğü ağır işkencede hayatını kaybetmesinin ardından Filistinde gerilim yükseldi.

Jaradat'ın şehadeti ile 1967 yılından bu yana İsrail cezaevlerinde şehid düşen Filistinlilerin sayısı 207'ye yükseldi.

Jaradat'ın doğum yeri Es-Seir kasabasında düzenlenen gösteride, Filistinli tutuklunun ölümü protesto edildi.

Gösteri sırasında İsrail güçleri ile protestocular arasında çatışma çıktı.

İşgalci İsrail güçleri taşlı protesto gösterisi yapan kalabalığı dağıtmak için aşırı güç kullandıkullandı.

Batı Şeria ve Kudüs'ü ayıran kontrol noktası ile Nablus'ta düzenlenen benzer gösterilerde de çatışmalar çıktı.

Öte yandan İsrail medyasında yer alan habere göre, İsrail Genelkurmay Başkanı Benny Gantz, Filistinli mahkumlara destek amacıyla düzenlenen protestolara saldırmak için, askeri birliklerin Batı Şeria'nın belli noktalarında konuşlandırılması talimatını verdi.
haber1001

İSRAİL'E ROKETLE YİNE VURULDUI: 11 YARALI
14 Mayıs 2008
Gazze Şeridi'ndeki Filistinli militanlarca, İsrail'in sınır yakınlarındaki sahil kenti Aşkelon'a düzenlenen roket saldırısında, 11 kişi yaralandı. Eylemi, İslami Cihad'ın askeri kanadı El Kudüs Tugayları üstlendi

Edinilen bilgiye göre, Filistinli militanlarca atılan ve muhtemelen Grad veya Katyuşa tipi olduğu sanılan roket, kentin alışveriş merkezine isabet etti.

Roketin, Gazze ile sınırdan yaklaşık 15 km uzaklıktaki Aşkelon'un merkezindeki kalabalık alışveriş merkezinin üçüncü katına isabet etmesi sonucu, bazı kişiler enkaz altında kaldı.

Radyolara açıklama yapan görgü tanıkları, atılan roketlerin alışveriş merkezinde önemli ölçüde hasara neden olduğunu belirtirlerken, 3 kişinin yıkıntılar altında kaldığını belirttiler.

İsrail ordusu, atılan roketlerin muhtemelen Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahya'dan geldiğini ifade etti.

Geçen hafta içinde, Filistinli militanların roket saldırılarında 2 İsrailli ölmüştü.

Roket saldırısı, halen İsrail'de bulunan ABD Başkanı George Bush ile Başbakan Ehud Olmert'in görüşmelerini tamamladıkları sırada meydana geldi.

İsrail'e 1 Ayda 540 Füze Fırlatıldı
İzzettin el-Kassam Tugayları’nın 2008 başından beri, işgal altındaki topraklara 540 füze attığı bildirildi.
01 Şubat 2008
İşgal güçleri, bu rakamın ciddi bir yükselişi gösterdiğini ve Kassam Tugayları’nın füze gücünü göstermesi açısından önemli olduğunu itiraf etmek zorunda kaldı.

İzzettin el-Kassam Tugayları’nın basın bürosundan yapılan açıklamada Kassam Tugayları’yla siyonist düşmanın kayıpları ayrıntılarıyla aktarılırken, 2008 yılının başından beri Kassam Tugayları’ndan 41 mücahidin, Gazze’ye sızmak isteyen işgal güçlerine karşı kahramanca direnirken şehit olduğu dile getirildi.

Açıklamada ayrıca, işgal güçlerinin Gazze’ye sızmaya çalıştığı her çatışmada hava gücünü kullanmak zorunda kaldığını ve çetin direniş karşısında zorlandıklarını itiraf ettiğine işaret edildi.

Kassam Tugayları’nın yaptığı operasyonların ayrıntılarının belirtildiği açıklamada, bir ay içerisinde Tugayları tarafından düşmana karşı 180 Kassam Füzesi, 345 Havan topu ve 14 RPG roketi fırlatıldığı, 4 adet anti-personel mayının patlatıldığı ve Kanas tipi tüfeklerle 23 kez operasyon yapıldığı ifade edildi. Ayrıca gerçekleştirilen bu operasyonlarda iki işgal gücü askerinin öldüğü, onlarcasının da yaralandığı kaydedildi. FİEM

Gazze'den İsrail'e füze

Filistinli militanların Gazze Şeridi'nden İsrail'e düzenlediği ve bir kadının yaşamını yitirdiği Kassam saldırısını, İslami Cihad'ın askeri kanadı El Kudüs Tugayları üstlendi.

Akşam saatlerinde düzenlenen saldırıda atılan Kassam, sınırın yaklaşık 15 kilometre uzaklığındaki Moşav Yeşa'da bir eve doğrudan isabet etmişti.

İlk yardım ekipleri, Kassam kurbanı kadının 70 yaşında olduğunu, kadının oğluyla birlikte, yurtdışından bir akrabasını ziyarete geldiği sırada, bulunduğu evin hemen ötesine düşen Kassam ile öldüğü kaydedildi.

Kadının kimliğiyle ilgili henüz bir açıklama yapılmadı.

Saldırı, Mısır İstihbaratı Başkanı Ömer Süleyman'ın, Gazze Şeridi'ndeki fiili Hamas yönetimiyle İsrail arasında geçici bir ateşkes sağlanması için İsrail'de temaslarda bulunduğu sırada meydana geldi.

Sabah saatlerinde de 2 Kassam roketi, sınırın hemen yakınlarındaki 120 bin nüfuslu Aşkelon kentine isabet etmiş, roketlerden biri okulların ve çocuk yuvalarının bulunduğu alanın yakınına düşmüş, ancak okulların başlama saatine kısa süre kala gelen Kassamlar, herhangi bir yaralanmaya ya da ölüme neden olmamıştı. İkinci roket de Aşkelon Ulusal Parkı'na isabet etmişti.

4 gün önce de yine Necef'te, Kfar Aza'da 48 yaşındaki 4 çocuk babası bir İsrailli, evinin bahçesine isabet eden Kassam ile yaşamını yitirmiş, İsrail ordusu ise bunun üzerine Gazze'ye iki ayrı hava saldırısı düzenleyerek, 5 Hamas militanını öldürmüş, 4'ünü de yaralamıştı.
http://www.haberaktuel.com

İSRAİL TANKI ATEŞ AÇTI: 5 FİLİSTİNLİ YARALI
21 Şubat 2010
Filistinli kaynaklar, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde, Beyt Lahya sınırı yakınlarında İsrail tanklarından açılan ateşte 5 Filistinli'nin yaralandığını bildirdi.
Filistinli Acil Yardım ve Ambulans Hizmetleri Direktörü Dr. Muaviye Hasaneyn'in verdiği bilgiye göre, 3 kişi hafif yaralanmalar nedeniyle olay yerinde tedavi edilirken, diğer ikisi, bölgedeki Kemal Edvan hastanesine kaldırıldı.

Görgü tanıklarına göre, İsrail tankları, Ebu Samra olarak adlandırılan bölgede, güvenlik çitleri yakınındaki bir grup Filistinli'nin üzerine ateş açtı. Yaralananların tarla işçileri olduğu öne sürülüyor.

Dün sabah da yine Gazze ile İsrail arasındaki Kisufim geçiş noktasında çatışmalar çıkmış, İsrail helikopterleri, çit yakınlarındaki bir gruba ateş açmış ve olayda 3 Filistinli yaralanmıştı. haber10

İşgal atındaki Batı Şeria'da bir İsrail polis aracı vuruldu
4 Haziran 2010
İşgal atındaki Batı Şeria'da bir İsrail polis aracına eş açıldı eylemde birkaç İsrail polisinin yaralandığı bildirildi. haber1001

İsrail'in Gazze Sinsi Planını Hamas'ı Reddetti

Lieberman, Gazze için yeni bir planı açıkladı ancak tepki geçikmedi. Hamas planı İsrail'in oyunu olarak gördü.
Gazze Şeridi'nde fiili yönetimi elinde bulunduran Hamas hareketi, İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman'ın Gazze'yi bağımsız bir yönetim haline getirebileceğini öne sürüp, Gazze sınırlarını kesin olarak kapatmayı öngören planına karşı çıktı.

Hamas sözcülerinden Sami Ebu Zühri, “Hamas'ın Gazze Şeridi'nin Batı Şeria'dan ayrılmasını kesinlikle kabul etmeyeceğini” belirtti. İsrail'in bu planla Gazze sorumluluğundan kaçmak istediğini söyleyen Ebu Zühri, “Gazze'yi vatanımızın diğer bölümünden kopartmayı kabul etmeyeceğiz” dedi.

HAMAS PLANI KABUL ETMİYOR

Dr. Sami Ebu Zühri, Lieberman'ın planı ile ilgili yaptığı açıklamada, planı “Gazze'nin Batı Şeria'dan kopartılma girişimi” olarak adlandırdı ve “Filistin topraklarını işgal etmeye devam ettikleri sürece işgal kuvvetinin yasal sorumluluktan kurtulmasına müsaade etmeyeceğiz. Gazze, Filistin vatanının bir parçasıdır ve biz vatanın bir parçasından kopmayı reddediyoruz. Gazze'nin işgali, siyonist güçlerin bölgeden çekilmiş olmasına rağmen devam ediyor. Yerleşimcilerin yerlerinden kopartılıp atılmış olmasına rağmen devam ediyor” ifadelerini kullandı.

HAMAS ABLUKANIN KALDIRILMASINI İSTİYOR

Hamas sözcüsü, bu planla İsrail'in işgalci taraf sorumluluğundan kaçmak istediğini ifade edip, “Ablukanın kaldırılması uluslararası yasalara ve insan haklarına göre hakkımızdır. Ablukanın kaldırılması ile bölgenin diğer vatan parçaları ile ilişkisinin kesilmesi arasında fark vardır. Gazze Şeridinin bütün ihtiyaçlarının ve şartlarının temininin taahhüt edilmesi gerekmektedir. Bu herhangi bir siyasi bedelin dışındadır” dedi.

İSRAİL'İN PLANI GAZETEDE

Yedioth Ahranot gazetesinde bugün, İsrail Dışişleri Bakanı Lieberman'ın İsrail'in Gazze'den tümüyle çekilmesini öngören bir planı yayımlanmıştı. Plan, İsrail'in Gazze ile sınırlarını kapatıp her türlü ilişkiyi kesmesini, sınırların güvenliğinin uluslararası güvenlik güçlerine verilmesini, bu güçlerin Gazze'ye silah kaçakçılığını önleme sorumluluğu almasını öngörüyor. aktifhaber

Batı Şeria'da bu akşam İki İsrail polisi öldürüldü
15 Mart 2009
İsrail polis sözcüsü, Mesuva kasabası yakınlarında kimliği meçhul kişilerin düzenlediği silahlı saldırıda devriye gezen iki polisin vurularak hayatını kaybettiğini söyledi.

Sözcü, "Gelen ilk bilgiler, bunun bir suikast olduğunu gösteriyor" demekle yetindi haber7

08 Ekim 2008
İzzedin El-Kassam'dan Siyonistlere: Kana Kan Bombaya Bomba

İzzedin el-Kassam Tugayı, Gazze sınırında tatbikat yapan İsrail ordusuna kana kan bombaya bomba ike karşılık vereceklerini ilan etti.

İslami Direniş Hareketi Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayı resmi sözcüsü Ebu Ubeyde “Siyonist düşmanın Gazze sınırında, hava sahasında ve denizinde yaptığı tatbikatlar, niyetinin düşmanca olduğu göstermektedir. Tatbikatın savunma amaçlı yapıldığının edilmesi gülünçtür. İşgalciler ne zamandan beri savunma hattında yer alır oldu? Bu tatbikat, işgalcilerin ileri günlere yönelik gizlediği şeyleri açığa çıkarmaktadır” dedi.

Buna ilave olarak Ebu Ubeyde: “Göğsümüze çöken bu düşman var oldukça, topraklarımız işgal altında kaldıkça cihaddan şimdiye kadar geri adım atmadığımız gibi bundan sonra da atmayacağız. Siyonist gasıplar ve askerleri Gazze’ye düzenleyecekleri her türlü saldırıları karşısına ağır bedel ödeyecekler. İlerleyen günler, sözlerimizi doğrulayacaktır” dedi.

Ebu Ubeyde, siyonistlerin yeni bir saldırıya kalkışmaları halinde, Kassam mücahidlerinin her zamankinden daha güçlü bir şekilde direnişe hazır olduğunun bilinmesi gerektiğini söyledi.

Ebu Ubeyde son olarak “Kana kan, bombaya bomba ile karşılık vereceğiz. Siyonistler her türlü yeni saldırı karşısında acıyı tadacaklar. Siyonist mantık, siyonist nesillere zillet, utanç, pişmanlık ve hezimet dışında bir şey getirmeyecek" dedi.
anadoluhaber

Mısır askerleri 5 Filistinliyi öldürdü
24 09 2008
Mısır güvenlik güçlerinin Gazze Şeridi sınırında genellikle silah ve mal kaçakçılığı için kullanılan iki tüneli havaya uçurması sonucu 5 Filistinlinin öldüğü bildirildi.
Hamas örgütünün denetiminde bulunan Gazze Şeridi'ndeki sağlık çalışanları ve bölge sakinleri, bir kaçakçılık girişimini önlemeye çalışan Mısırlı askerlerin iki tüneli patlayıcılarla havaya uçurması sonucu 5 Filistinlinin ölmesinin yanı sıra 4'ünün de yaralandığını belirtti.

Mısırlı yetkililer ise Filistinlilerin iddialarıyla ilgili açıklama yapmadı.

Gazzelilerin bir bölümü, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki ablukasını delmek için Mısır sınırındaki tünelleri kullanıyor. haber7

HAMAS, İSRAİL'İ TEHDİT ETTİ
10 Eylül 2008
Gazze Şeridi'nde yönetimi elinde bulunduran Hamas, İsrail'in Gazze'de tutuklu bulunan askeri Gilad Şalit'i kaçırmaya teşebbüs etmesi halinde, fazla İsrailli askerin kaçırılmasına yol açacağı uyarısında bulundu
Hamas'ın üst düzey liderlerinden Mahmud Zahar, Londra'da Arapça yayımlanan Şark ül-Evsat gazetesine yaptığı açıklamada, "Eğer İsrail Gilad Şalit'i kurtarmaya yeltenirse, biz daha fazla İsrail askerini kaçıracağız" dedi.

Zahar, bu sözleriyle, İsrail gazetelerinde yer alan ve Hamas'ın Şalit ile ilgili pazarlıkları daha fazla geciktirmesi halinde, İsrail'in "ilave önlemler" alacağı yolundaki uyarılarına karşılık verdi.

İsrail'in mesajını, Şalit karşılığında serbest bırakılması öngörülen Filistinli tutuklularla ilgili görüşmelere arabuluculuk eden Mısırlı yetkililer aracılığıyla geçen hafta ilettiği belirtilmişti.

Öte yandan, İsrail'in Savunma Bakanlığı Müsteşarı ve Şalit'in serbest bırakılması için Mısır'ın arabuluculuğunda yürütülen dolaylı görüşmelerin kilit ismi Amos Gilad, Hamas hareketinin Batı Şeria'daki Filistin yönetiminden daha güçlü olduğunu söyledi.

Gilad, Şalit hakkında Hamas ile yürütülen görüşmelerin geçen haziran ayında iki taraf arasında ateşkesin yürürlüğe girmesinden bu yana daha iyi seyrettiğini söylemekle birlikte, bir anlaşmanın henüz yakın olmadığının da altını çizdi.

Amos Gilad, İsrail ile Filistin Yönetimi arasında devam eden barış görüşmelerinin, Filistin Yönetimi güçleri Gazze'yi Hamas'tan geri alıncaya kadar çok fazla verimli olmayacağı görüşünü dile getirdi.
haber10

Filistinli kadın mahkumlar serbest
02 Ekim 2009
İsrail ile Hamas arasında sağlanan ilk dolaylı takas görüşmeleri çerçevesinde İsrailli asker Gilad Şalit'in ilk görüntülerine karşılık serbest bırakılması öngörülen 19 Filistinli kadın tutuklu hürriyetine kavuştu.
İsrail ile Hamas arasında sağlanan ilk dolaylı takas görüşmeleri çerçevesinde, 3 yılı aşkın süredir Gazze'de tutulan İsrailli asker Gilad Şalit'in ilk görüntülerine karşılık serbest bırakılması öngörülen 19 Filistinli kadın tutuklu hürriyetine kavuştu.

Kızılhaç araçları ile alınarak Gazze Şeridi ile İsrail arasındaki Erez sınır kapısına götürülen Gazzeli Fatma Said ile 2 yaşlarındaki oğlu Yusuf'u, Gazze kentindeki parlamento binasında Hamaslı Başbakan İsmail Haniyye karşıladı. Said ile bir süre sohbet eden Haniye, basın toplantısı düzenledi.

Haniye'nin konuşmasının başlangıcında kalabalıktan korkup, sürekli ağlayan küçük çocuğu daha sonra annesi sakinleştirdi.

Haniye ise bugünü hem Gazze Şeridi'ndeki hem de Batı Şeria'daki Filistinliler için çok önemli, büyük bir "düğün günü" olarak niteledi.

Haniye, bu olayın ileride İsrail cezaevlerinde bulunan tüm tutukluların serbest bırakılmasına yönelik bir kapı araladığını da ifade etti. Haniye ayrıca, Hamas ile El Fetih arasında ulusal birliğin sağlanması için çalıştıklarını belirtti.

Diğer tutuklular da Uluslararası Kızılhaç araçlarıyla Ramallah yakınlarındaki Betunya'da serbest bırakıldı. Filistinli tutukluları Mukata karargahında Filistin Yönetimi Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve yüzlerce Filistinli sevinç gösterileriyle karşıladı.

Tutukluların en genci, 15 yaşındaki Bara'a El Malki, İsrail güvenlik kabinesinin Çarşamba günü takas kararını onaylamasının ardından aynı gece serbest bırakılmıştı.

İSRAİL TARAFINDA DA CANLI YAYINLAR

Bu arada İsrail televizyonları Gilad Şalit'in görüntülerinin bulunduğu videonun teslim edilmesini canlı yayınladı.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Şalit görüşmeleriyle ilgili yetkili Hagai Hadas tarafından kendisine iletilen görüntüyü Başbakanlık'ta, Savunma Bakanı Ehud Barak da bürosunda izledi. Video kaydının İsrail Genelkurmay Başkanı Gabi Aşkenazi tarafından izlenmesinin ardından, Aşkenazi, Filistinli kadın tutukluların salıverilmesi talimatını verdi.

Video kaydı, bir helikopterle ve ordunun İnsan Kaynakları Başkanı General Avi Zamir tarafından Şalit ailesinin bulunduğu Mitzpe Hila'daki eve ulaştırıldı. Gilad Şalit'in anne babası, babaanne ve dedesi ile askeri yetkililer görüntüleri birlikte izledi. Bir aile mensubu, basına bugün açıklama yapmayacaklarını söyledi.

GÖRÜNTÜLER 14 EYLÜL'DE KAYDEDİLMİŞ

Öte yandan görüntülere ilişkin ilk bilgiler gelmeye başladı. Daha önce 1 dakika civarında olduğu bildirilen video kaydının 2 dakika 40 saniye olduğu belirtildi.

Verilen bilgilere göre, Gilad Şalit videoda sağlığı yerinde ve iyi, sakallı değil tıraşlı görünüyor. Elinde ise kaydın son günlerde çekildiğini ispatlayan Hamas'ın çıkardığı "Filistin" adlı gazete bulunuyor. Gazete, 14 Eylül 2009 tarihini taşıyor. Videoda Şalit sivil giysiler içinde bulunuyor ve arkasında Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin El Kassam Tugayları'nın bir flaması yer alıyor.

Hamas'ın El Aksa televizyonuna konuşan İslami Cihad yetkililerinden Muhammed El Hindi de Şalit görüntülerinin 14 Eylülde çekildiğini söyledi.

Arap kaynaklarına göre, kayıtta Şalit askeri üniforma ile görünüyor ve kendisinin ordunun "Golani" tugaylarından olduğunu belirtiyor. Ancak, görüntülerle ilgili Arap kaynaklarının bilgileri İsrailli kaynaklarca doğrulanmadı.

Video kaydının 28 Eylülde bizzat Hamas'ın Şam'da yerleşik siyasi başkanı Halid Meşal tarafından Mısır İstihbaratı Başkanı Ömer Süleyman'a verildiği de bildirildi. haber7

Arafat'ın 'sağ kolu'na 20 yıl hapis

İsrail askeri mahkemesi, 2002 yılında Gazze'ye silah kaçakçılığından yakalanan gemi davasıyla ilgili olarak yargılanan, Yaser Arafat'ın "sağ kolu" olarak bilinen Fuad Şubaki'yi 20 yıl hapse mahkum etti.
30 Ağustos 2009 haber7

İnternette Gazze ilginç bir eylem teklifi dolaşıyor

İnternette dolaşan bir mesajda Gazze için ilginç bir eylem biçimi teklif ediliyor. Mesaj söyle:

İsrail kardeşlerimizi öldürüyor , ambargo koyuyor ve uyutmuyor. Bizde onları uyutmuyoruz :
Nasıl mı ? telefonla arayarak :

1- Türk telokomun kontörlü kartlarından alın.
2- Bir telefon kulubesine gidin.
3- 00972 yi tuşlatın
4- Ardından şehir kodu numaralaını kodlamak gerekiyor : ( 2- Jerusalem, Hebron/ 3- Tel Aviv, Rishon Lezion, Holon,Ramat Gan, Ariel/4-Haifa, Katzrin, Kiriat Shemona, Tiberias / 8- Rehovot, Ashdod, Ashkleon, Beer Sheva, Eilat / 9- Herzliya, Netanya, Raanana
5- Ardından 7 haneli numara yazmanız gerekmektedir : burda dikkat etmeniz gereken husus ilk 4 hane yi tutturdukdan sonra diğer numaraların birbirine yakın evler olduğu ve bir 4 hane tutturdutan sonra –örnek 6500- sonra 6500101 , 6500102 birbirne komşu olacaktır...
6- Örnek numara:009723631234567
7- Ve numara tutturmak için dikkat edilmesi gerekn bir hususta şudur : Son hane genelde 400 den büyük değildir.

Unutmayalım burda amaç onları huzursuz etmektir. Hepsi genellikle ingilizce bilmektedir. Çoğunluğu arapçayıda iyi konuşabilmektedir. Aramak için geç saatleri tercih etmeniz dikkat edilmesi gerekn diğer bir husustur... Ayrıca şehadet veya twkbir getirerek te müslüman olduğunuzu onlara gösterebilirsiniz. Hayırlı konuşmalar...

Hepimiz Gazzeliyiz Eylem ve Dayanışma Platformu

418 Filistin köyü yok edildi.
18-05-2009
Siyonist İsrail devleti kurulmadan önce ve kurulduk sonra Filistin
En Nekbe (Büyük Felaketin) 61. yıldönümü tüm dünyada anılıyor. İsrail’in kuruluş yıldönümü dolayısıyla birçok Filistin’in öldürülmesi ve topraklarından sürgün edilmesini En Nekbe günü olarak adlandıran Filistinliler, o günlerde tanıklık ettikleri olaylar hala zihinlerinde dip diri.

Aşağıdaki iki video Filistin’in Siyonist İsrail devleti kurulmadan önce yaşadıklarını tüm çıplaklığıyla ortaya koyuyor. Videolar, bölgenin yerli halkı olan Filistinlilerin günlük yaşamlarını, evlerini, ailelerini, sosyal faaliyetlerini, eğitim çalışmalarını ve kültürlerini yansıtmaktadır. Göreceğiniz kareler, Siyonist işgalden önce Filistinlilerin bölgede toprakları ile nasıl uyum içinde olduklarını ve barışçıl bir toplum olduklarını çok çarpıcı bir şekilde sunuyor. Ardından işgal sonrası Filistin topraklarına getirilen Yahudilerin Filistinlilerin arazilerine nasıl el koyduklarını ve Filistin’e halkına yönelik katliamlarını göreceksiniz.

Filistinliler, 61 yıldır yaşadıklarını hâlâ unutmadı. Bir kaç ayda 418 Filistin köyü yerle bir edildi. Binlerce Filistinli şehid edildi. Tüm bu vahşete ve barbarlığa rağmen Filistinliler, 3 asırdır süren işgale rağmen yenik düşmediklerini ve mücadeleye devam ettiklerini söylüyor. Onlar, haklarından ve topraklarından feragat etmediklerini belirtiyorlar. Bu yer ve kültür onların hayatlarını temsil eder, kimsenin bunu inkar etmeye hakkı yoktur. Bir gün, Filistinlilerin bu yaraları iyileşecektir, ancak bu yaralar iyileşinceye kadar onları unutmayalım. Gelin, Siyonist Yahudilerin ve destekçilerinin Filistinlilere yaptıklarına hep birlikte şahitlik edelim ve Filistin davasının yanında olduğumuzu gösterelim.
boyut haber

Zafere'e cihad ve direnişle Ulaşılır!
08 Kasım 2009,
Hamas Lideri Halid Meşal, sürdürülen barış görüşmelerinin dondurulması çağrısında bulunarak,Filistin halkının hakkı ancak cihad ve direnişle geri alınabilir" ifadelerini kullandı.

Hamas'ın Siyasi Birim Başkanı Halid Meşal, Arap ve Filistinlilerin bir değişim göstermelerini gerektiğini belirterek, sürdürülen barış projesinin dondurulması çağrısında bulundu.

İslamî Cihad Hareketi'nin kuruluş yıldönümü dolayısıyla Suriye'nin başkenti Şam'daki Yermuk Mülteci Kampı'nda bir program gerçekleştirildi. Program'da konuşan Hamas'ın Siyasi Birim Başkanı Halid Meşal, sürdürülen barış görüşmelerini 'anlamsız' olarak nitelendirerek bu görüşmelerin dondurup, başka alternatiflere yönelinmesini istedi. Filistin Lideri Mahmut Abbas'ın istifa imasının Amerika idaresini hiç mi hiç kaygılandırmadığı belirterek, "İşgal devleti ile ABD, ancak zorla ve mecbur edilerek tutumlarını değiştirirler. Aslında değişimin öncelikle biz Filistinlilerde ve Araplarda başlaması gerekir." dedi.

Meşal gerçekleştirilen barış projesinin dondurulmasını istediği konuşmasında, "Her şeyden önce şu anda sürdürülen anlamsız barış projesinin dondurulması, ileriki bir tarihe ertelenmesi ve bundan da Siyonistler, Amerika ve Ortadoğu Dörtlüsü'nün sorumlu tutulması gerekir. Ondan sonra Arapların 'Bizler alternatiflerimizi sunuyoruz. Birçok seçeneği olan bir siyaset izliyoruz.' demeleri gerekir." diye çağrıda bulundu.

Filistin Lideri Mahmut Abbas'ın istifa etme iması ile ilgili konuşan Meşal, "Abbas'ın istifa etmeyi ima etmesi ABD'yi hiç kaygılandırmadı. Başta Amerikan Dışişleri Bakanı Clinton olmak üzere Amerikalı yetkililer Abbas'ın açıklamasına yorumda bulunurken bunu duymamış gibi davrandıklarını gördük." şeklinde konuştu.

Meşal konuşmasında Oslo'dan bu yana Filistin halkının hiçbir şey kazanmadığını ifade ederek, "Bizim cesur davranıp halkımıza gerçeği söylememiz gerekir. Oslo'dan şimdiye kadar sözde barış görüşmelerinin Filistin halkına ve Filistin davasına hiçbir şey kazandırmadığını açıkça ilan etmemiz gerekir. Barış projesini dondurup, gerçek ulusal seçeneklere yönelmemiz gerekir. Filistin halkının hakkı ancak cihat ve direnişle geri alınabilir. Müzakerelerle asla." dedi.

ABD yönetiminin Filistin davasına karşı tutumuna da değinen Meşal, "Amerika'nın bizim davamıza adil yaklaşması mümkün değildir. Bizim için de asla İsrail'e kızmaz. Amerika bunu yapmaz, çünkü Araplarla olan çıkarı ve ilişkisi zaten garantilidir. İster bizi öfkelendirsin ister öfkelendirmesin bu dostane ilişki zaten bozulmaz. Amerika'nın işgal devletiyle ilişkisiyse öyle değil. İşgal devletini kızdıramaz, çünkü bunun bir bedeli olacaktır. Amerika, terör devletine sırtını asla dönemez. Sırtını verirse, işgal devleti onu mutlaka cezalandıracaktır." diye ekledi.
(Milli Gazete)

Hamas: 7 İsrail uçağını düşürdük
25.11.2012



Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam komutanlarından Mahmud ez-Zehhar, Hamas'ın İran'dan şartsız silah ve para yardımı aldığını söyledi.

Gazze'de Filistin Medya Forumu tarafından düzenlenen programda konuşan Zehhar, "Biz Gazze'de kimsenin boyunduruğunda değiliz. Gördüğümüz desteği itiraf etmek de ayıp olmayacaktır, İran 'dan yardım almamızdan hoşlanmayanlar eğer kendilerinden yardım almamızı istiyorlarsa İran'la rekabet etmelidirler" dedi.

Hamas 'ın saldırılar sırasında 7 İsrail uçağını düşürdüğünü iddia eden Zehhar, "Hamas son saldırılarda 'Şafak 5' ve 'm57' füzeleri kullandı, bunların hepsi yerel yapımdı ve Hamas sahip olduğu modern teknolojiyle bütün dünyayı şaşırttı. İsrail'in Gazze saldırısında, 7 İsrail uçağını düşürdük" diye konuştu.

İsrail ile Mısır gözetiminde varılan ateşkesin hiçbir maddesinde Hamas'ın silahlanmasına son verilmesiyle ilgili bir bölümün bulunmadığını belirten Zehhar, İsrail ateşkese uyduğu müddetçe Hamas'ın da uyacağını, bu süreyi belirleyecek olanın İsrail olduğunu dile getirdi.

Ateşkesin saldırıların 7. gününde ilan edileceğini ancak ABD'nin olaya müdahale edip ateşkeste kendisinin de temsil edilmesini istemesi nedeniyle 8. gün ilan edildiğine işaret etti.

İsrail'in Gazze saldırıları Kassam Tugayları Komutanı Ahmed el-Caberi'nin suikasta uğradığı 14 Kasım günü başlamış ve 8 gün aralıksız devam etmişti

Zafere kadar cihad ve direniş yolundayız
28 Ekim 2009
Filistin Hükümeti Başbakanı İsmail Heniyye, zaferi elde edinceye kadar cihad ve direniş yoluna sıkı sıkıya bağlı kalmalarını istedi.

Dün akşam Gazze'de halka hitaben yaptığı bir açıklamasında Heniyye "Filistin halkı sabrı ve sebatıyla son Gazze savaşının hedeflerinin başarısızlığa uğrattı. Siyonistler, başlattıkları savaşla Gazze'nin, hükümetin ve direnişin düşeceğini sandı. Fakat Allah, düşmanımıza karşı halkımıza zafer nasip etti" dedi.

Başta Hamas olmak üzere Filistin halkının ve hükümetinin, büyük fedakarlıklarda bulunduğunu ifade eden Heniyye, Filistin hükümetinin de fedakarlıkta bulunmaya hazır olduğunu söyledi.

Heniyye "Biz, çevrimizde olup bitenlerden haberdarız. Bütün bunlardan halkımızın menfaati için ders ve ibretler çıkarıyoruz" dedi.

Hamas Seçimlere Karşı

Diğer yandan Filistin İslami Direniş Hareketi Hamas, ulusal ittifak sağlanmadan Gazze'deseçimlerin gerçekleştirilmesinin mümkün olmadığını ilan ederek, İsrail ve Filistin yönetiminin baskısı altında kalan Batı Şeria'da yapılacak seçimlerin hileli olacağını açıkladı.

Safa'ya konuşan Zahar, "Seçimleri baskı aracı olarak kullanmak, başarısız bir girişimdir. Abbas, seçimleri ilan etmek zorunda kaldı. Çünkü daha uzun süre yasadışı bir başkan olarak kalmak istemiyordu" dedi.

Zahar, Fetih'in Batı Şeria'da başta Hamaslılar olmak üzere kendilerine muhalif olan kişilerin aday olmasını engelleyeceğini savundu.

Heniye: "İsrail’i işgalden caydıran şey, Filistin halkının ve direnişin gücüdür"
22-11-2012



YDH- Filistin’in seçilmiş Başbakanı İsmail Heniye, Filistin direnişinin İsrail’e karşı kazandığı zaferden dolayı İran’a ve Mısır’a teşekkür etti.

http://www.ydh.com.tr/ 'nin haberi:

Heniye’den İran ve Mısır’a teşekkür

YDH- Filistin’in seçilmiş Başbakanı İsmail Heniye, Filistin direnişinin İsrail’e karşı kazandığı zaferden dolayı İran’a ve Mısır’a teşekkür etti.

Kudsu’l Arabi gazetesinin haberine göre Filistin’in seçilmiş Başbakanı İsmail Heniye ateşkesin yürürlüğe girmesinden sonra düzenlenen zafer kutlamalarında Gazze halkına hitaben bir konuşma yaptı.

Başbakan İsmail Heniye, İsrail’i Gazze’ye asker göndermekten caydıran şeyin Filistin halkının ve direnişin gücü olduğunu belirterek “Gazze’ye saldırı düşüncesi sona ermiştir ve Allah’ın yardımıyla bir daha gerçekleşmeyecektir” dedi.

Filistin direnişinin beyaz bayrak kaldırmadığını vurgulayan Başbakan Heniye, Filistin direnişi karşısında İsrail’in sıkıntıya düştüğünü belirtti ve “Bize para ve silah veren herkese, özellikle de İran’a teşekkür ediyorum” dedi.

Mısır’a da Filistinlilere yaptığı yardımdan dolayı teşekkür eden Başbakan İsmail Heniye, Mısır’ın artık geçmişteki gibi olmadığına dikkat çekti ve “Mısır’ın bu savaş sırasındaki tutumundan dolayı İsrail’in dili tutuldu” dedi.

Başbakan İsmail Heniye, İsrail’in bölgesel bir savaşın zeminini hazırlamak için bu savaşı başlattığını öne sürerek İsrailli liderlerin bu savaşın seçimlerde kendilerine yardım edeceğini düşündüğünü; ancak direnişi dize getirmeyi başaramadığını söyledi.

Direnişin artık oyunun kurallarını değiştirdiğini belirten Heniye, Gazze’ye saldırı hayalinin artık ebediyen sona erdiğini ve Filistin halkına yeni zafer kapılarının açılacağını ifade etti.

İsrail basını Hamas'ı galip ilan etti
22 Kasım. 2012


Gazze'de "Netanyahu ölü ya da diri aranıyor" pankartları taşındı

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Hamas'la "ateşkes"i kendi başarısı olarak lanse etti.

İsrail basını ise, 8 gün süren savaşın galibi olarak Hamas ve Mısır Cumhurbaşkanı Mursi'yi ilan etti.
ntvmsnbc

Gazze Şeridi'ne "Savunma Sütun"u operasyonu adıyla 8 gün boyunca havadan ve denizden bomba yağdıran İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, "Hamas"la ateşkes"i siyasi kariyerinin en önemli başarısı olarak göstermeye çalışıyor.

İsrail basını ise, Netanyahu'dan çok farklı düşünüyor. İsrail basınında yer alan haberlerde, 8 gün süren savaşın galibi olarak Hamas ve Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi ilan edildi.

Netanyahu'nun ateşkesi kişisel başarısı olarak ilan etmesini değerlendiren Jerusalem Post gazetesi, "İsrail savaşı kazandı çünkü çok parlak bir Başbakan'ı vardı. Bundan dolayı 22 Ocak'taki seçimlerde halk oyunu ona vermeli. Askeri operasyon bitti, şimdi seçim savaşı başladı" sözleriyle Netanyahu'ya sert eleştirilerde bulundu.

'MURSİ BÖLGESEL LİDER'

İsrail'de muhalif kanatta yer alan Haaretz gazetesinin köşe yazarlarından Anschel Pfeffer, Gazze'ye yapılan son operasyonun galibinin Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi olduğunu söyledi.

Pfeffer, "Mısır'ın Batılı müttefikleri, Müslüman Kardeşler mensubu Muhammed Mursi cumhurbaşkanı seçildiğinde kuşkuyla yaklaşmışlardı. Ancak Mursi bu krizin çözümündeki performansıyla bundan böyle bölgede önemli bir ağırlığa sahip devlet adamı olacağını gösterdi" dedi.

Ateşkesin ilan edilmesinin ardından Gazze'de sevinç gösterileri yapıldı.

'OBAMA 1 GÜNDE 3 DEFA ARADI'

Haaretz'in köşe yazarı Pfeffer, Mursi'nin "bölgesel bir lider" konumuna yükselmesine örnek olarak ise, Obama'nın Mısır Cumhurbaşkanı'nı bir gün içinde 3 defa telefonla aramasını gösterdi.

Pfeffer, sertlik yanlısı İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman'ın bile, "ateşkes" katkılarından dolayı Mursi'ye teşekkür etmek zorunda kaldığını belirtti.

'SON DAKİKAYA KADAR İSRAİL'LE ÇATIŞTI'

İsrail basını, Gazze'nin 8 gün havadan ve denizden bombalanmasına rağmen Hamas yönetiminin ayakta kaldığını, ateşkesin sağlandığı son dakikaya kadar İsrail topraklarına roket fırlatma başarını gösterdiği ve "ateşkes" anlaşmasına ambargonun hafifletileceği maddesini koyarak önemli bir başarı sağladığı vurgulandı.

'HAMAS ORTADOĞU'DA SİYASİ BİR AKTÖR'

Haaretz gazetesi, Hamas'ın en büyük başarısını ise, Tel Aviv ve Kudüs'e roketlerle vurması olarak gösterdi.

İsrail askerleri, kara operasyonu için günlerce sınırda bekledi.

Hamas'ın bu çatışmayla, İsrail'in barış görüşmelerindeki yeni muhatabı olma pozisyonunu güçlendirdiği ve Ortadoğu'da yeni bir siyasi aktör olduğunu kanıtladığı vurgulandı.

'ABBAS YILLARCA GÖRMEZDEN GELİNDİ'

Jedioth Ahronot gazetesinden Şimon Schiffer de, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun 3 yıllık iktidarı boyunca, Mahmud Abbas gibi Filistin'in güçlü liderlerini görmezden geldiğini, bu durumun ise Hamas'a yaradığını iddia etti.

Schiffer, Hamas'ın Ortadoğu'da siyasi bir aktör konumuna yükselmesinde, Netanyahu'nun önemli bir rolü olduğunu savundu.
http://www.ntvmsnbc.com/

İsrail söz verdiği gibi gevşedi
25 Kasım. 2012
Hamas ile günler süren çatışmaları sona erdiren ateşkes anlaşmasında, Gazze Şeridi’ne yönelik kısıtlamaların gevşetilmesi de vardı; İsrail ilk adımları attı.


Filistinli balıkçılar...

İsrail, Gazze Şeridi'nde, Filistinlilere yönelik balıkçılık ve tarım alanlarında uyguladığı kısıtlamaları gevşetti.

İsrail, Mısır'a, Filistinli balıkçıların Gazze sularında 6.9 kilometreye kadar açılarak avlanabileceklerini iletti. Daha önce Gazzeli balıkçılar en fazla 4.8 kilometre açılabiliyordu.

İsrail ayrıca, İsrail sınırına yakınında olan tarım alanlarında çalışan Filistinli çiftçileri engellemedi. İsrail, 2009'den beri, Filistinlilerin sınırın 300 metre yakınına yaklaşmalarını yasaklamıştı.
ntvmsnbc

11 Ekim 2011

Filistinli yetkililer, İsrail hapishanelerinde tutulan Filistinli mahkumların başlattığı açlık grevine, 2 bin mahkumun daha katıldığını bildirdi.

Mahkum hakları örgütünün lideri Kadura Fares, yaptığı açıklamada, İsrail cezaevlerindeki 2 bin kadar mahkumun dün gece, son iki haftadır açlık grevi yapan 200 civarındaki mahkumla birlikte bu eyleme katıldığını söyledi.

Fares, mahkumların, 20 liderlerinin hücre hapsi cezalarına son verilmesini istediklerini, ayrıca İsrail'in, mahkumların üniversite kursları almalarına ve Arap televizyon kanallarını izlemelerine izin verilmesini talep ettiklerini kaydetti.
haber10

GAZZE YENİDEN İNŞA EDİLECEK
2 Ocak 2010
İsmail Haniye, hükümetin bugün, geçen yılki savaş öncesinden daha güçlü olduğunu ve Gazze'deki savaş sırasında yıkılan ne varsa yeniden inşa edeceğini söyledi.
Gazze'deki fiili Hamas hükümetinin Başbakanı İsmail Haniye, hükümetin bugün, geçen yılki savaş öncesinden daha güçlü olduğunu ve Gazze'deki savaş sırasında yıkılan ne varsa yeniden inşa edeceğini söyledi.

Haniye, İsrail saldırılarında parlamento binasının vurulmasının birinci yıl dönümünde mecliste düzenlenen törende yaptığı konuşmada, savaş sırasında Gazze Şeridi'nin çok zarar gördüğünü, çok sayıda evin yıkıldığını ancak diğer taraftan halkın bu savaştan zaferle çıktığını ifade etti.

İsrail'in bu savaşta işlediği suçların dökümünü yapmanın önemli olduğunu kaydeden Haniye, "Biz bu savaşa hazırdık" dedi ve silahlı mücadelenin, siyasi mücadeleyi tamamlayan bir unsur olduğunu belirtti.

Haniye, İsrail'in operasyonu sırasında, ulusal birlik hükümeti kurmak için başta El Fetih olmak üzere tüm kesimlere başvurduklarını, herkese el uzatıp birlikte çalışma çağrısı yaptıklarını, ancak grupların buna yanaşmak istemediğini söyledi.

El Fetih'i, Hamas hükümetini düşürmek için her türlü girişimi yapmakla suçlayan Haniye, kendilerininse aksine, Filistin davası ve halkı için anlaşmak amacıyla her türlü çabayı gösterdiğini belirtti.

El Fetih tarafının, Mısır'ın hazırladığı diyalog belgesinin Şam'da imzalanmasını istedikleri, İsrail'le gizli müzakereler yürüttükleri ve geçici sınırlarla bir anlaşmaya yanaştıkları gibi kendilerine çeşitli iftiralar attığını kaydeden Haniye, Batı Şeria'daki El Fetih hükümetinin Gazze Şeridi'ne uygulanan İsrail ambargosuna destek verdiğini, Refah kapısının açılmasına engel olduğunu ve hatta İsrail'in Gazze'deki operasyonuna da haklılık kazandırmaya çalıştığını söyledi.

Haniye, El Fetih içerisinde, Hamas ile anlaşmaya niyetli insanların sesinin daha kuvvetli çıkması gerektiğini belirterek, Batı Şeria'daki hükümetle bir anlaşmayı, yeni düzenlemelerle imzalamaya da hazır olduklarını bildirdi. Haniye, bunun için, Mısır'ın uzlaşma belgesinin, Filistin halkının iradesine saygı gösterecek şekilde hazırlanması gerektiğini kaydederek, "Dışarıdan gelen etkilerle hazırlanmış bir belge yerine, gerçekçi bir anlaşma belgesini, gelin Kahire'de imzalayalım" diye seslendi.

Haniye ayrıca, Batı Şeria'daki Filistin Yönetimi güvenlik güçlerinin Hamas mensuplarına ve destekçilerine yönelik gözaltı ve tutuklama kampanyalarının durmasını isterken, bu durumun "daha sonra kontrol edemeyecekleri bir noktaya geleceğini" söyledi.

Filistin Parlamentosunun Batı Şeria'daki Hamaslı Başkanı Aziz Duveyk de İsrail'in son operasyonu ile Mısır'ın Gazze Şeridi'nin güneyine duvar örmesinin aynı amaca yönelik olduğunu ifade etti.

Gazze'deki meclis toplantısına telefonla katılan Duveyk, bu duvarın bir işe yaramayacağını belirterek, Filistin halkının bu duvarın da üstesinden geleceğini ve bu duvardan beklentileri olanları hayal kırıklığına uğratacağını kaydetti.
haber10

Hamas: Zafer şimdi daha yakın
Gazze Şeridi'ndeki Hamas liderleri, zaferin "her zamankinden daha yakın" olduğunu ifade etti.
12 Ocak 2009
Hamas kabinesi, haber kuruluşlarına gönderdiği açıklamada, hükümet olarak işlevlerini devam ettirdiklerini belirtti.

Açıklamada, İsrail'in Gazze'yi "yeniden işgalini" kınayan kabine, işgalci güçlerin yakında püstürtüleceğini kaydetti.

Kabinenin açıklamasında, "Halkımıza, zaferin hiç olmadığı kadar yakın olduğunu doğruluyoruz" ifadesine yer verildi.

İsrail ordusunun moralini bozan Hamas planı

Gazze'yi vuran İsrail ordusunun şu aralar morali bozuldu. İşte Hamas'ın moral bozan planı:
12 Ocak 2009
İsrail'in Gazze'de başlattığı katliamın görgü tanıklarından olan Batmanlı Muhammed Latif Altun, Hamaslılar ile göğüs göğüse çarpışmadan mümkün oldukça kaçınan ve karşı karşıya gelmekten korkan İsrail askerlerinin psikolojisinin bozulduğuna dikkat çekti.

Altun, yaptığı açıklamada, Gazze'ye yönelik ağır bombardıman sırasında Sina Çölü ile Gazze sınırında, Refah sınır kapısında olduğunu ifade ederek, saldırı sonrası yardım için girdikleri Gazze'de bombaların adeta yağmur olup yağdığını her yerin yakılıp, yıkıldığını, kadın ve çocuklar başta olmak üzere 800'den fazla kişinin şehadet şerbetini içtiğini dile getirdi.

Yüzlerce insanın parçalanarak öldüğünü, binlerce insanın ise ölüm kalım mücadelesi verdiğini belirten Altun, "Havadan evlerinizi terk edin diye bildiri gönderiyorlar, bildiriyi okumadan bombalar patlıyor. Hastaneler, camiler, okullar ve ambulanslar vuruluyor." dedi.

Yaralı bir Hamas mücahidinin son nefesini vermeden önce Allah'a yalvarıp 'Ya Rabbi, Cennet'in o güzelliğine layık olamadım, Cehennem'e ise dayanacak gücüm yok, bana tövbe kapısını aç' dediğini duyduğunu anlatan M.Latif Altun, şehitlik mertebesine ulaşan Filistin halkının Allah'a yakarışlarında bile mütevazılık olduğunu dile getirdi.

Altun, Filistin halkının en çok gıda, ilaç ve para yardımına muhtaç olduğunu belirterek, "Türkiye, Endonezya ve İran başta olmak üzere tüm ülkeler Filistin halkına yardım ediyor ancak Türkiye bu katliamda gereken yardımı yapmakta üzerine düşeni yaptı ve güttüğü politikada başını asla eğmedi. Bu yönden Filistin halkı Türkiye'ye adeta minnettar." şeklinde konuştu.

Arap ülkelerindeki halkın ayaklandığını ancak devlet rejimlerinin İsrail politikaları yüzünden bu tepkilerin sonuçsuz kaldığını vurgulayan Altun, İsrail varlığı Ortadoğu'da son bulana dek kan ve gözyaşının süreceğinin altını çizdi.

Hamas mücahitleri ile göğüs göğüse çarpışmadan mümkün oldukça kaçınan ve karşı karşıya gelmekten korkan İsrail askerlerinin psikolojisinin bozulduğuna dikkat çeken Altun, şunları söyledi: "Kara harekatına katılan İsrail askerleri korkudan altlarına yapıyor. Bu nedenle çare olarak kendilerine çocuk bezi bağlıyorlardı. Saldırı boyunca 126 İsrail askeri öldürülürken, 36 sivil İsrail vatandaşı da hayatını kaybetti. 8 İsrail tankı ile 7 zırhlı araç imha edildi. Bir tankın imha edildiğini gözlerimle gördüm. Üzerine bombaları bağlamış bir Hamas mücahidi, İsrail tankının üzerine atlayarak üzerindeki bombaları patlatıp tankı imha etti." -
haber7

FİLİSTİNLİ SAVAŞÇILAR İSRAİL'İN 100 ASKERİNİ ÖLDÜRDÜ!
07 Ocak 2009

Son üç günde öldürülen İsrail askerlerinin sayısı 100'e yaklaştı...

Barbar-vahşi terör devleti İsrail'in Gazze'ye havadan, karadan ve denizden başlattığı saldırının on üçüncü gününde kayıpları büyüyor.

Mücahidlerin kararlı direnişi karşısında son üç günde 100'e yakın askerini kaybeden Siyonist işgalciyi korku sardı.

Mücahidlerin direnişi karşısında korkuya kapılan İsrail ordusu, kendi askerlerini vurmaya başladı. Önceki gece Gazze Şeridi'nde bir İsrail tankından açılan ateşte 3 askerin daha öldüğünü bildirdi. Mücahidlerin vur kaç taktiği ile çok sayıda düşman tankı da imha edildi.

Öte yandan dün de, Siyonist işgal ordusunun hedefinde yine siviller ve çocuklar vardı.

Vahşi katliamlara kör ve suskun kalan dünya, bir avuç Filistinli mücahidin, Gazze'ye topyekün soykırım saldırısını sürdüren barbar siyonist işgal devleti İsrail ordusuna karşı yiğitçe direnen Hamas'ı izlemekle yetinirken; mücahidler ise, siyonist orduya ağır kayıplar verdirmeye başladı.

Karada ilerlemekte zorlanan işgal ordusu, son üç günde mücahidler karşısıda 100 askerini kaybederken, siyonist askerlere de vurulma korkusu sardı. Saldırılarda şehid olan Filistinli sayısının ise 570'e yaklaştığı belirtiliyor
habervaktim

İsrailli bir komutan ve 50 Askeri öldürüldü
05 Ocak 2009


Gazze`deki saldırılarda bir İsrailli komutanın öldürüldüğü açıklandı. Filistinli direnişçiler, İsrail`e ait birkaç tankın ve askeri aracın havaya uçurulduğunu bildirdi.

Gazze"de şiddetli çatışmalar aralıksız sürüyor. İsrail ordusunun Gazze"nin Cebaliye bölgesinde önemli bir komutanı kayıp verdiği kaydedildi. Saraya el Kudüs tugayları da yaptığı açıklamada, birçok İsrail tankının ve askeri aracının havaya uçurulduğu belirtildi. Filistinli yetkililer, İsrail"in bu savaşta tarihin en büyük kaybını vereceğini açıkladı. Direniş liderleri, İsrail askerlerine sürprizler hazırladıklarını bildirdi.

Hamas liderlerinden Muhammed Nazzal, bugünkü saldırılarda 50 İsrail askerinin öldürüldüğünü açıkladı. Hamas liderlerinden Muhammed Nazzal, İsrail'in kara saldırısında 50 asker kayıp verdiğini açıkladı. Nazzal, iki İsrail askerinin de esir alındığını belirttti. Nazzal, çatışmaların devam ettiğini ancak İsrail ordusunun kara harekatına tam anlamıyla girişmekten çekindiğini vurguladı.

Nazzal, İsrail'in aralıksız olarak hava saldırısını sürdürdüğünü ve bunun da sivillere zarar verdiğini kaydetti.

İsrail işgal ordusu, kayıplarını psikolojik savaş taktiği olarak saklıyor. Bununla birlikte öldürülen bir İsrail askerinin ve yaralanan askerlerin bazı fotoğrafları İsrail medyasına yansıdı:

Öldürülen İsrail askeri Dvir Emmanueloff:
kaynak: time türk/ajanslar

Katliamın izlerini taşıyan Şatilla'da buruk bayram
Lübnan'ın güneyinde bulunan ve Filistinli mültecilerin yaşadığı Şatilla ile yakınındaki Burc El Berecne kamplarında Kurban Bayramı, buruk kutlanıyor. Hâlâ, 1982 yılındaki, tarihe Şatilla Katliamı olarak geçen olayın izleri ile iç savaştan kalma yıkık binaların bulunduğu Şatilla'daki mülteciler, her yeni güne, "İsrail'in işgal ettiği vatanlarına bir gün kavuşabilme" ümidiyle uyanıyor. 30.11.2009 ŞATİLLA/BURC EL BERECNE netgazete

Kudüs'te bir Filistinli aracını Yahudilerin üzerine sürdü 1 ölü, 15 yaralı
5 Kas 2014



Filistinli sürücü İsrail polisi tarafından vurularak öldürüldü. [Fotoğraf: AFP]
Olay Doğu Kudüs'te yeşil hat olarak adlandırılan 1 nolu anayol üzerinde meydana geldi. Filistinli bir sürücü aracını kaldırımda bulunan yayaların üzerine sürdü.

Olayda aracın çarptığı 16 kişiden biri hayatını kaybetti.

İsrail Emniyet Genel Müdürlüğü Sözcüsü Micky Rosenfeld yaptığı ilk açıklamada, "Olayda aracın Filistinli sürücüsü vuruldu, 14 İsrailli de aracın çarpması sonucu yaralandı" dedi.

Hamas üstlendi

Hamas yaptığı açıklamada, olayı kendilerine bağlı bir üyenin gerçekleştirdiğini duyurdu. Hamas, saldırının İsrail askerlerinin Mescid-i Aksa’ya baskın düzenlemesine misilleme olarak düzenlendiğini ifade etti.
Olayı gerçekleştiren 48 yaşında İbrahim Akkari, daha önce Şalit esir takas anlaşmasında serbest bırakılmış ancak Filistin dışına çıkarılmış ve Türkiye'de ikamet eden Musa Akkari'nin kardeşi.

Kudüs'te iki hafta önce de tramvay durağına aracı ile dalan bir Filistinli sürücü olay yerinde vurularak öldürülmüş, olayda iki İsrail vatandaşı hayatını kaybetmişti.

İsrail'in sabah saatlerinde yaklaşık 100 Yahudi'nin Mescid-i Aksa'nın avlusuna girişine izin vermesinin ardından, Aksa içinde ve çevresinde yaşanan çatışmalarda 27 kişi yaralandı.
Kaynak: Al jazeera

İşgal altındaki Filistin'de işgalcilere bıçaklı eylem: 2 ölü, 3 yaralı
10.11.2014



BBCT'nin haberine göre; Tel Aviv'de bir Yahudi işgalci askerin bıçakla yaralanmasının saatler sonra, Batı Şeria'da da 26 yaşında Yahudi bir kadın bıçaklı eylem sonucu öldü.

Batı Şeria'daki eylemin Yahudi yerleşimi Alon Shvut yakınlarında yapıldığı belirtildi.
Öldürülen kadının yanındaki iki Yahudi de bıçaklı saldırıda yaralanıp hastaneye kaldırıldı.
Batı Şeria'da Yahudi işgal güçlerinin açtığı ateşte ağır yaralanan eylemci de öldü.

Nablus'ta da bir Filistinli, Tel Aviv'deki bıçaklı eylemle bağlantısı olduğu suçlamasıyla gözaltına alındı.

Geçen hafta işgalci İsrail polisinin 'kendilerine taşla saldırdığını' söyledikleri Filistinli bir genci öldürmesi üzerine Filistinliler ve Yahudiler arasında gerilim yeniden tırmanmıştı.

Kudüs'te Çarşamba günü tramvay durağında bekleyen Yahudilerin üzerine araç sürülmüş, olayda dört kişi ölmüştü.

Yahudilerin Mescid-i Aksa'da daha fazla ibadet etmesi için yürütülen kampanyanın önemli isimlerinden Haham Yehuda Glick'e silahlı saldırı düzenlediğinden şüphelenilen bir Filistinli geçen ay sonu işgalci İsrail polisi tarafından öldürüldü.
haber93

Batı Şeria'da İşgalci askerler bir Filistinli genci daha vurarak şehit etti
11.11.2014



İşgal altındaki Batı Şeria'da işgalci İsrail askerlerinin açtığı ateş sonucu 22 yaşında bir Filistinli daha vurularak şehit edildi.

Olayın güneydeki El Halil kenti yakınlarında meydana geldiği bildiriliyor.

Filistinli doktorlar İmad Jawabreh adındaki Filistinlinin göğsünden vurulduğunu söylüyorlar.

Son günlerde işgalci İsrail ile Filistinliler arasındaki gerilim çeşitli olaylarla tırmanıyor.

Son haftalarda yaşanan tırmanışı dün de Batı Şeria yakınlarındaki bir Yahudi yerleşimi yakınlarında ve Tel Aviv'de meydana gelen iki ayrı bıçaklı saldırıda bir Yahudi kadın ve bir İsrail askerinin öldürülmesi izlemişti.

Geçtiğimiz hafta sonunda da, işgalci İsrail polisinin bıçakla kendilerine saldırdığını söylediği genç bir Filistinliyi ateş ederek katletmesinin ardından olaylar tırmanmıştı.

Geçen ay sonunda da önde gelen bir sağcı Yahudi Kudüs'de vurularak öldürülmüş onu öldüren Filistinliyi de polis vurmuştu.

Filistinliler, son gerginliğin temelinde İsrail'in Doğu Kudüs'deki yahudi yerleşimlerini genişletme yönündeki yeni planları ile Kudüs'de Müslümanlar için önemli kutsal mekanlarda ibadet haklarının kısıtlanmasına ilişkin Yahudi kampanyalarının yarattığı rahatsızlığın yattığını söylüyorlar.
haber93

Siyonist İşgalci İsrail Zindanlarındaki Filistinli Esirlerin Açlık grevleri için Batı Şeria'da Eylem
19 ŞUBAT 2013



Siyonist İşgalci İsrail Zindanlarındaki Filistinli esirlerin açlık grevine destek vermek için Batı Şeria'da gösteriler düzenlendi.

Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği, ABD ve Rusya'dan oluşan Orta Doğu Dörtlüsü açlık grevindeki Filistinli esirlerin durumu ile ilgili uyarıda bulundu.

AB dış politika sorumlusu Catherine Ashton sağlığı kötüleşen dört Filistinli esirlerin durumunu "kaygıyla izlediğini" açıkladı.

Filistinli esirlerden birinin 210 gündür açlık grevinde olduğu ve kritik durumda olduğu bildiriliyor.

Siyonist İşgalci İsrail askerleri dün Beytüllahim'de bir yolu trafiğe kapatan protestocuları aşırı güç kullanarak dağıttı.

Ramallah'ta da, BM binası önünde gösteri yapıldı.

Filistinli Esirler Bakanlığı yetkilisi Mukid Ebu Atwan, açlık grevindeki mahkumların derhal serbest bırakılması gerektiğini söyledi.

Siyonist İşgalci İsrail Cezaevi Müdürlüğü ise dört mahkumun "tatmin edici koşullarda" bulunduğunu ve gerekli tıbbi tedaviyi gördüklerini, fakat protestoya başladıklarından bu yana aile ziyareti hakkını kaybettiklerini bildirdi.

'İdari tutuklama'ya karşı

Filistinli esirler, haksız yere cezaevinde tutulmalarını protesto amacıyla açlık grevine gittiklerini ifade ediyor.

Aralık 2012 itibariyle İsrail cezaevlerinde 4,517 Filistinli esir bulunuyor.

Bunların 178'i herhangi bir yargılama sürecine tabi tutulmadan ya da suç isnadında bulunmadan tutulmayı ifade eden "idari tutuklu", 170'i ise 18 yaşın altında.



İsrailli kampanya grubu İnsan Hakları Doktorları, mahkumlardan ikisinin Kasım'dan bu yana açlık grevinde olduğunu ve sadece su içtiklerini, vitamin ve mineral alımı ve tedaviyi reddettiklerini açıkladı.

Grup, mahkumların 10 Şubat'ta hastaneye kaldırıldığını ve zorla tedavi uygulandığını söyledi.
Haber1001
_________________
Bir varmış bir yokmuş...
Başa dön
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et AIM Adresi
Önceki mesajları göster:   
Yeni başlık gönder   Başlığa cevap gönder    EntellektuelForum Forum Ana Sayfa -> İSLÂM DÜNYAS! Tüm zamanlar GMT
1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

 
Geçiş Yap:  
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız


Powered by phpBB © phpBB Group. Hosted by phpBB.BizHat.com


Start Your Own Video Sharing Site

Free Web Hosting | Free Forum Hosting | FlashWebHost.com | Image Hosting | Photo Gallery | FreeMarriage.com

Powered by PhpBBweb.com, setup your forum now!
For Support, visit Forums.BizHat.com